Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/276 E. 2023/331 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/276 Esas
KARAR NO : 2023/331

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 21/03/2022
KARAR TARİHİ : 05/04/2023
K. YAZIM TARİHİ : 12/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … Sigorta A.Ş.’ye Nakliyat Emtea Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan … Elektronik – …’ün Almanya’da … firmasından satın almış olduğu 2 palet 881 adet oto USB Radyo, Hoparlör ve OBD Kablosu emtiasının … Almanya’dan İstanbul Türkiye’ye kara yolu nakliyesi davalılar tarafından üstlenildiğini, 1 no.lu davalı … Ltd. Şti. Sorumluluğunda fiili taşıyan 2 no.lu davalı … Uluslararası Nak. Ve Loj. Hizm. Tic. A.Ş. Tarafından temin edilen …. plakalı araca parsiyel olarak yüklendiğini, araç 02.03.2021 tarihinde İstanbul’da yerleşik …. Dış. Tic. Ltd. Şti.’ne varış yapmış ve gerekli işlemlerin tamamlanması neticesinde, sigortalıya ait toplam 2 kap ürünün bu antrepoda tahliyesine başlandığında, ürün ambalajında hasar görülmüş ve antrepo yetkilisi tarafından CMR üzerine “2 kap ambalaj hasarlı teslim alındı – 02.03.2021″ şeklinde not düşülmek suretiyle hasarın kayıt altına alındığını, sigortalı firma yetkilileri ve araç sürücüsü arasında tanzim edilen tutanakta “09/03/2021 tarihinde 17:00’da depomuza gelen … plakalı araç ile 2 palet ürün gelmiştir. Paletlerin dışı streç film sarılı, çember plastik sarılı olarak görülmüştür. Paletler açılıp sayıldığında; ….Radyo ürününden 375 adet (75 koli – kolisi 5’li) olması gerekirken 374 koli ürün çıkmıştır. 1 koli yani 5 adet radyo cihazı eksik olduğu tespit edilmiş ve fotoğraflanmıştır. … Hoparlör ürününden 504 adet (42 koli – kolisi 12 TK’lıdır) olması gerekirken 42 koli gelmiş olup 1 kolinin ağzı açık halde olduğu, içerisinde 12 takım yerine 8 takım olduğu tespit edilmiş olup fotoğraflanmıştır. 4 takım ürün eksiktir. OBD kablo ürünü 1 koli gelmesi gerekirken hiç gelmemiştir.”
şeklinde tespitlerde bulunulduğunu, müvekkili şirkete yapılan hasar ihbarı üzerine …. no.lu hasar dosyası üzerinden görevlendirilen sigorta eksperi tarafından düzenlenen sigorta ekspertiz raporunda; ” Nakliyeci firma uhdesinde parsiyel olarak Osnabrück / Almanya’dan İstanbul’a sevk edilen ürünün, … Gümrüğü’ne bağlı …. Antrepo’ya ambalaj hasarlı olarak geldiği ve ürünün antrepoya alınması esnasında CMR üzerine düşülen not ile hasarın kayıt altına alınmış olduğu, Gümrük işlemlerinin tamamlanmasına müteakip sigortalı firma tarafından teslim alınan ambalaj hasarlı ürün kolileri açıldığında, Faturanın 1. kaleminde yer alan “….” tanımlı toplam 375 adet … Radyosunun 5’erli olarak toplam 75 koliden oluştuğu ve 1 kolisinin / 5 adedinin eksik teslim alındığı, Faturanın 2. kaleminde yer alan “….” tanımlı toplam 504 adet …. Hoparlörün 12’şerli olarak toplam 42 koliden oluştuğu, 1 kolisinin yırtılmış vaziyette olduğu ve içerisindeki 12 adetten 4 adedinin eksik olduğu, Faturanın 3. ve 4. kaleminde yer alan “….” tanımlı toplam 1 koli / 2 adetten oluşan ODB kablosunun tamamının eksik olduğu öğrenilmiştir. Rapor ekinde sunulmuş 28.01.2021 tarih … numaralı ürün faturası birim bedelleri, sigortalı firmanın talebi ve poliçe şartları doğrultusunda toplam tazminat tutarının 8.717,30.-TL tutarında olduğu, … firma … Ltd. Şti.’ne ve nakliyeci firma … Uluslararası Nakliyat ve Lojistik Hizmetleri Ticaret A.Ş.’ne rücu imkanı bulunduğu” yönünde görüş ve kanaatin belirtildiğini, müvekkili … Sigorta A.Ş. davaya konu olay nedeniyle sigortalısına 07.05.2021 tarihinde 8.717,30.-TL sigorta tazminatı ödediğini, müvekkili … Sigorta A.Ş., TTK 1472 maddesi uyarınca sigortalının haklarına halef olduğundan davalı tarafın sorumluluğunu karşılayan alacak için zarar sorumlularına rücu hakkı doğduğunu, uluslararası taşımalarda uygulanacak olan CMR Konvansiyonu’nun “TAŞIMACININ SORUMLULUĞU” başlıklı 17.maddesinin 1 no.lu bendinde “Taşımacı, yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur.” hükmü düzenlendiğini, davaya konu olay uluslararası karayolu eşya taşımasına dair olduğundan CMR konvansiyonu hükümleri çerçevesinde davalılarca sorumsuzluğu gerektirir bir halin varlığının ispat edilmesi gerektiğini, üst/akdi taşıyıcı 1 no.lu davalı … Ltd. Şti. ile fiili taşıyıcının ise 2 no.lu davalı … Uluslararası Nakliyat ve Lojistik Hizmetleri Ticaret A.Ş. Olup davalı taşıyıcılar, meydana gelen zarardan CMR madde 34-36 hükümleri uyarınca müştereken ve müteselsilen sorumlu olup zararı tazminle mükellef olduklarını, dava konusu olay nedeniyle ödenen tazminatın ekspertiz raporunda belirtildiği üzere sorumlu olan davalı/borçludan tahsili amacıyla davalı şirkete gönderilen rücu ihtarının sonuçsuz kalmasına istinaden Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile davalılar aleyhine ilamsız icra takibi başlatılmış ise de, yapılan icra takibine davalı/borçluların itirazı üzerine icra takibinun durmuş olduğundan ve zorunlu ticari arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alınamaması üzerine müvekkili şirketin alacağının tahsili için mahkeme huzurunda işbu itirazın iptali davasının açılması zaruretinin doğduğunu, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydı ile Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyası ile yapılan icra takibine davalı/borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, %20 ‘den az olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatının ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı/borçlulardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; dosyada mevcut emtia poliçesinin geçersiz olduğunu, hasar ve kayba uğradığı iddia edilen emtianın 22.02.2021 tarihinde yüklendiğini, ancak dosyaya ibraz edilen Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi 01.03.2021 tarihinde tanzim edildiğini, TTK uyarınca, Sigortacının halefiyet hakkının doğması için geçerli ve yürürlükte bir sigorta sözleşmesinin bulunması gerektiği izahtan vareset olduğunu, dosyada mevcut sigorta poliçesi incelendiğinde poliçenin tanzim tarihinin 01.03.2021, yükleme tarihinin de 22.02.2021 olduğu açıkça görüldüğünü, yine dosya kapsamında poliçenin … plakalı araç ile taşıma için düzenlendiğinin görüldüğünü, ancak taşıma … plakalı araç ile yapılmış olup, eksik ürün ve hasar tutanağı üzerinde şoför …’ın …. plakalı araç ile taşıma yaptığının görüldüğünü, bu husus da söz konusu taşımaya ilişkin geçerli bir poliçe olmadığını ortaya koymakta olduğunu, davacı sigorta şirketi tarafından geçersiz bir sigorta poliçesine dayanılarak açılan işbu davanın reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin, uluslararası bir lojistik şirketi olup, fiili taşıma yapmamakta, sadece aracılık hizmetleri verdiğini, somut olayda da davacının ithal ettiği malların taşınması işinde aracılık yaptığını, taşıma işi fiili olarak müvekkili şirket tarafından yapılmamış, müvekkili şirketin sadece bu taşımayı gerçekleştirecek alt taşıyıcıları temin ettiğini, bu taşımada da fiili taşımayı diğer davalı şirketin gerçekleştirdiğini, anılan nedenle gerçekleştiği iddia edilen zarar söz konusu ise de zarardan diğer davalının sorumlu olduğunu, yine dosyaya davacı tarafça ibraz edilen evrakların bir çoğunun tercümesinin bulunmadığını, anılan nedenle davacı tarafça işbu evrakların tercümelerinin sunulması ve tercümeleri sunulduktan sonra bu evraklara ilişkin olarak yeniden beyanda bulunma hakkının saklı tutulmasının gerektiğini, dosyaya sunulan ekspertiz raporunda, hasarın nedenine ilişkin hiçbir tespitte bulunulamamış, ekspertiz raporunun yerinde mi, uzaktan mı düzenlendiği dahi belirtilmediğini, kaybın nedenine ilişkin olarak çalınmış olabileceği kanaatine varıldığı belirtilmekle hasara ilişkin ise hiçbir değerlendirme yapılmadığını, işbu tespitler de tamamen sigortalı firmanın beyanları üzerine oluşturulduğunu, hasarın teslim öncesinde resmi bir inceleme ile tespit edildiğini gösteren hiçbir delil bulunmadığını, sunulan fotoğrafların nerede ne zaman çekildiğinin dahi belli olmadığını, anılan nedenle beyan usulü ile düzenlenen ekspertiz raporunun kabulünün mümkün olmadığını, CMR üzerinde yalnızca 2 paket ambalajda hasar olduğunun belirtildiğini, taşınan emtianın karayolu ile taşımaya dayanıklı malzeme ile ambalajlanmadığı için hasara uğradığının açık olduğunu, CMR’nin 17/4-b maddesinde ambalaj hatasından kaynaklanan hasarlardan taşıyıcının sorumlu olmadığının açıkça belirtildiğini, kaldı ki araçta taşınan başka hiçbir üründe hasar meydana gelmez iken sadece 2 pakette hasar meydana geldiğinin ileri sürüldüğünü, ayrıca ne gönderici ne de alıcı tarafından istiflemeye ilişkin hiçbir emir, talimat, uyarı yapılmadığını, CMR üzerinde de görüleceği üzere CMR’de açıkça ”Koliler kapalı olarak alınmış olup, muhteviyatı ve içindeki miktarın bilinmediğini, hükmü mevcuttur. Nakliyeci tarafından koliler kapalı olarak teslim alınmış ve muhteviyatı ve içindeki miktar taşıyıcı tarafından bilinmediğini, dosyaya sunulan fotoğraflardan da görüleceği üzere malın satın alındığı yurtdışı göndericisinin yaptığı spanzetler dahi üstünde olduğunu, 2 paket ürünün köşesinde yalnızca hafif bir hasar söz konusud olduğunu, bu durum emtiaların çalışmasına da engel teşkil etmediğini, ürün tam kap olarak alıcısına teslim edildiğini, yine ekli evrakta görüleceği üzere … plakalı araç ile gelen ürünlerin tam, hasarsız teslim alındığına dair tutanağın mevcut olduğunu, bu ürünlerin eksiksiz ve hasarsız bir şekilde teslim edildiğini, gönderici tarafından eksik gönderilen ürünlere ilişkin ise taşıyıcının sorumluluğuna gidilmesi yine kabul edilemez olduğunu, zira taşıma sırasında meydana gelen bir hırsızlık, kolilerin açılması gibi bir durum durum söz konusu olmadığı gibi aksine görüldüğü üzere tüm koliler streçli ve spanzetleri üzerinde olduğunu, anılan nedenle ambalaj hatasından kaynaklanan hasardan ve içeriği bilinmeyen muhteviyattan müvekkili şirketin taşıma işleri aracısı olarak sorumluluğuna gidilmesinin mümkün olmadığını, dosyaya ibraz edilen evraklardan da ihbarın müvekkili şirkete yapıldığını ispat eden hiçbir kanıtın yer almadığını, hiçbir surette kabul etmediğimiz ihtirazi kaydı ile öte yandan hasarın taşıyıcının kusuru sonucu oluştuğu kabul edilse dahi, zarar miktarının CMR’nin 25. maddesi uyarınca malın hasarlı değeri ile hasarsız değeri arasındaki fark olarak hesaplanması gerektiğini, ne var ki sovtaj bedelinin hiçbir surette hesaplanmadığını, yine, CMR’nin 23/3. maddesine göre kayıp halinde ödenecek tazminat eksik brüt ağırlığın kilo başına 8,33 SDR’yi aşamayacağını, dosyada mevcut gümrük beyannamesinde görüleceği üzere malların toplam brüt ağırlığı 720 kg olduğunu ve adedi de 377 + 504 = 881 adet ürün gönderildiğini, kayıp ve eksik olduğu iddia edilen ürün adedinin toplamı 11 adet ürün olduğunu, taşıyanların hiçbir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığı ihtirazi kaydı ile sayın mahkemenin aksi kanaatte olması halinde ise bu durumda sınırlı sorumluluk ilkesi uyarınca taşıyanların sorumlu olabileceği maksimum tutarın; 720 kg / 881 =0,81 kg 0,81 kg x 11 = 8,91 kg 8,91 kg x 8,33 SDR= 74,22 SDR 74,22 SDR = ( İcra takibinin açıldığı 01.09.2021 tarihinde TCMB kurlarına göre 1 SDR 1.42285 USD’dir.) 74,22 SDR x 1.42285 = 105,60 USD 105,60 USD (İcra takibinin açıldığı 01.08.2021 tarihinde TCBM kurlarına göre 1 USD = 8.3150 TL) x 8.3150 = 878,06 TL olduğunu, görüldüğü gibi sorumlu olduğuna hükmedilse dahi müvekkili taşıyıcının ödeyeceği azami tutar 878,06 TL ile sınırlı olduğunu, davacının bu miktarı aşan taleplerinin her halükarda reddine karar verilmesi gerektiğini, hiçbir surette davayı kabul etmemek kaydı ile, davacının, sigortalısına ödeme yaptığı tarihten itibaren %16,75 avans faizi talep ettiğini, bu talebin yasal dayanağının bulunmadığını, CMR Konvansiyonunun 27. maddesi uyarınca edilen faiz oranın fahiş ve hatalı olduğu gibi talep edilen faizin başlangıç tarihinin de hatalı olduğunu, zira icra takibine dek davacı sigortacı tarafından taşıyıcılara gönderilen bir istek bulunmadığını, davacının icra inkar tazminatı talebinin de yersiz olduğunu, İİK’nun 67. Maddesine göre icra inkar tazminatı talep edilebilmesi için her şeyden önce alacağın likit ve belirlenebilir olması gerektiğini, somut olayda davacı sigorta şirketinin sigortalısına karşı sorumluluğu ile davalı taşıyıcının müşterisine veya müşterisinin halefi sigortaya karşı sorumluluğunun aynı nitelikte olmadığı gibi, davacının talebinin haklı olup olmadığı, haklı ise miktarı yargılamayı gerektirdiğini, bu nedenle İİK’nun 67. Maddesindeki koşulların mevcut olmadığı için haksız icra inkar tazminatı talebinin de reddine karar verilmesini talep ettiklerini, dava dilekçesi ekindeki ekspertiz raporunda, hasar tazminatı olarak mal bedeli dışında %10 kar marjının dikkate alındığının belirtildiğini, dava konusu uluslar arası taşıma CMR hükümlerine tabi olduğunu, CMR’nin 23. maddesine göre taşıyıcının sorumluluğunun mal bedeli ile sınırlı olduğunu, davacının sigortalısına ödediği %10 kar marjı tutarı taşıyıcının sorumluluğu dışında kaldığı için davacının bu talebinin reddi gerektiğini, açıklanan nedenlerle, davacının haksız davasının reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıdan tahsiline, lehine hükmedilecek %20 icra tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Diğer davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap verilmemiştir.
DELİLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dosyamız arasına celp edilen Küçükükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklının 8.717,30 TL asıl alacak, 468,05 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.185,35 TL alacak üzerinden borçlu aleyhine rücuen tazminat alacağı dayanak gösterilmek suretiyle ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrinin borçlulardan ….’ye 08/09/2021 tarihinde, diğer borçlu …’a 08/09/2021 tarihinde tebliğ edildiği; borçlulardan …. tarafından süresi içerisinde 09/09/2021 tarihinde borca ve ferilerine, diğer borçlu … tarafından 10/09/2021 tarihinde icra müdürlüğünün yetkisine, borca ve ferilerine itiraz edildiği görüldü.
Bilirkişiler …, …, … tarafından mahkememize sunulan 26/01/2023 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; Hasar değerlendirmesindeki birim fiyatların, kayıp olan ürünlere ait
28.01.2021 tarihli fatura birim fiyatları olduğunu, tespitler doğrultusunda
hasar tazminatına konu birim fiyatların kabul edilebilir olduğunun
değerlendirildiğini, hasar bedeli hesaplamasında tüm ürünlerin kayıp
gerekçeli olduğunu, ambalaj hasarı bakımından hesaplama yapılmadığından / talep
bulunmadığından sovtaj bedelinin hesap edilmediğini, toplam hasar tutarı

1,073.23 USD. x 7,3841 TL/USD = 7.924,83 TL. hesap edildiğini, %10 İlave
bedel (davalı vekili beyanı kar marjıdır.) bakımından teknik gerekçe tespit
edilemediğini, meydana gelen eksik-kısmi zayi hususunun, 2 kap ürünün ambalaj
şekli olarak tespit edilen sargıların açılması sonrasında belirlendiğini, kapların
dış ambalajında hasar değil, ambalaj içinden ürünlerin eksik çıkmasından
kaynaklı zarar olduğunun belirlendiğini, taşıma sürecinde, ambalaj gönderenin
sorumluluk alanında olup; 2.davalının bu ambalajı yapmasının söz konusu
olmayacağını, 1.davalının akdi taşıyıcı sıfatı ile çıkış yerinde ambalaj yapması
mümkün ise de; karine olarak bu sargılamanın asıl gönderen tarafından
yapıldığı değerlendirilmekle; eksik yükten her iki davalının da sorumlu
tutulamayacağının değerlendirildiğini, taşıma süreci sonunda eksik çıkan yük için düzenlenen sigorta
ekspertiz raporuna göre davacı ödemesinden 7.924,83 TL. kısmını eksik-kısmi
zayie sebebiyet veren sorumlulara rücu edebileceğinin değerlendirildiğini, ancak dosya kapsamında davalıların ambalaja müdahalesinin sabit olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı sigorta şirketi tarafından Nakliyat Emtea Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan dava dışı … Elektronik – …’ün Almanya’dan satın almış olduğu 2 palet 881 adet oto USB Radyo, Hoparlör ve OBD Kablosu emtiasının Almanya’dan Türkiye’ye kara yolu nakliyesinin yapıldığı sırada ambalaj hasarı nedeni ile eksik çıkan emtia bedelini sigortalısına ödediği; davalıların taşıyıcı sıfatı ile meydana gelen zarardan sorumlu olduğu iddiası ile huzurda görülen dava açılmıştır. Davacı tarafından dava dışı sigortalısına dava konusu miktar ödendiğinden halefiyet ilkesi gereğince davacının huzurda görülen davada aktif husumet ehliyetinin bulunduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Mahkememizce uyuşmazlığın çözümü için bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup yapılan inceleme sonunda düzenlenen bilirkişi raporunda; davalılardan Kühne tarafından düzenlenen 04/03/2021 tarihli fatura içeriğinin “navlun ücreti” şeklinde düzenlenmiş olması nedeni ile bu davalının akdi taşıyıcı sıfatını haiz olduğu; diğer davalı …’un ise fiili taşıyıcı olduğu; taşıma sonunda taşımaya konu streç filme sarılı yükün sargısının bozuk olmaksızın açıldığı ve içinde eksilme tespit edildiği; eksik yük nedeni ile oluşan zararın 7.924,83 TL olduğu; ancak taşımaya konu yükün parsiyel yük olduğu için söz konusu sargının nerede ve kim tarafından yapıldığının belli olmadığı; davalıların ambalaja müdahalesinin sabit olmadığı belirtilerek davalıların dava konusu zarardan sorumlu olmadığı tespit edilmiştir. Fiili taşıma sonunda “2 kap ambalaj hasarlı” olarak antrepoya alınan yükün incelemesinde eksik olduğu belirlenerek tutanak altına alınmıştır. Ambalaj hasarı bir zarar sebebi olmayıp içeriğin eksik olması durumunda kayıp-kısmi zayi söz konusu olur. Eksik hasar tutanağının incelenmesinde şoförün 2 kap yükü teslim alarak kapları aldığı gibi teslim ettiğini ileri sürdüğü görülmektedir. CMR hükümlerine göre taşıyıcı aldığı adetten sorumlu olup CMR taşıma senedinde taşımaya konu yük “2 kap” olarak belirtildiğinden taşıyıcının sorumluluğu 2 kapı taşıyarak teslim etmektir. Tutanağa konu eksikliğin taşımaya konu 2 kaba müdahale edilerek taşıma sürecinde zayi olduğu sabit olmayıp tutanak sadece eksikliği tespit etmiştir. Her ne kadar davacı vekili tarafından dava dilekçesi ve bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ekinde bir kısım fotoğraflar sunulmuş ise de söz konusu fotoğraflarda yükün sarıldığı dış ambalajda herhangi bir hasarın görülmediği tespit edilmiştir. Bu durum da ambalaja müdahalenin taşıma sürecinde meydana geldiğinin sabit olmadığı hususunu teyit eder niteliktedir. Tekniğine uygun ve denetime elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda ispat edilemeyen davanın reddi ile davacının icra takibi açmakta kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden şartları oluşmayan davalı … Ltd. Şti’nin kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN HER İKİ DAVALI BAKIMINDAN REDDİNE,
2-Şartları oluşmayan davalı … Ltd. Şti’nin kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 110,90 TL nispi harçtan mahsubu ile eksik alınan 69,00 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı … Ltd. Şti. lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.185,35 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
8-Kendisini vekil ile temsil ettirmeyen davalılardan … Uluslararası Nakliyat Ve Lojistik Hizmetleri Ticaret Anonim Şirketi lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
9-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.600,00 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca dava değeri karar tarihindeki istinaf sınırı altında kalmakla KESİN olmak üzere davacı vekili ile davalı Kühne vekilinin yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip ….
☪e-imzalıdır.☪

Hakim ….
☪e-imzalıdır.☪