Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/221 E. 2023/272 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/221
KARAR NO : 2023/272

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/03/2022
KARAR TARİHİ : 22/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile Müvekkilinin haklı alacağına istinaden başlatılan Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasında davalı/borçlu tarafından borca itiraz edilmiş olduğundan takibin durduğunu, işbu borca ve ferilerine yapılan itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, davanın kabulü ile itirazın iptaline, işbu takibin devamına, alacağın likit olması nedeniyle karşı taraf aleyhine dava ve takip değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü … Esas Sayılı dosyası ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü, Beylikdüzü Vergi Dairesi Müdürlüğü, İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği müzekkere cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
Dosyada mevcut 01/02/2023 Tarihli Bilirkişi …. tarafından sunulan raporda davacının ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğunu, 07/01/2022 icra takip tarihinden sonra davalı tarafından davacıya ödeme yapılmadığını, takip ve dava tarihi arasında davalı tarafından davacıya yapılan bir ödemenin olmadığını, davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle talep edebileceği asıl alacak tutarının 1.095,10 TL olarak tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava İtirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde;taraflar arasındaki uyuşmazlık mahkememizce davacının takip ve dava tarihi itibariyle taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden düzenlenen faturalar nedeni ile davacının alacaklı olup olmadığı, tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı olup bu kapsamda davacının ticari defter ve kayıtlarına dayanmış olması nedeni ile SMM bilirkişi vasıtası ile tarafların defter ve belgerinin incelenmesi için gün tayin edilerek davalı tarafa usulüne uygun olarak inceleme gün ve saati tebliğ edilmiş olup, yapıaln bilirkişi incelemesinde davacının defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davalının da defterlerini ibraz etmediği tespiti karşısında HMK 222/3. maddesi gereğince davalının sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerdeki) kayıtların davacı kayıtlarına uygun olduğu kabul edilmekle, davacının kendi ticari defter ve belgeleri ile BA-BS kayıtları dikkate alınarak davalıdan takibe konu alacak miktarı olan 1.095,10-TL alacaklı olduğunu ispatlamış olması nedeni ile davanın kabulü ile alacağın faturaya dayanması nedeni ile likit olması karşısında davalının alacağın %20 sine tekabül eden icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasında davalının yapmış olduğu itirazın İPTALİNE, takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si oranında (219,02-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 74,80 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL peşin harcın mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 5,90 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvuru harcı, 80,70 TL peşin nispi harç, 11,50 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 172,90 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 1.095,10 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 113,50 TL tebligat müzekkere gideri, 1.300 TL Bilirkişi ücreti toplamı 1.413,50 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/03/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”