Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/199 Esas
KARAR NO : 2023/117
DAVA : İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/02/2022
KARAR TARİHİ : 08/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili davacının, davalı …& … ile … Merkezi/…. düzenlenecek olan … ve marklar fuarına katılmak için … tarihli fuara katılma/ kiralama sözleşmesi imzaladığı;Davalı/Borçlunun bu fuara katıldığı ve bunun üzerine kendisine 03/12/2018 tarih ve … seri … sıra no.lu, toplam 40.834,30-TL tutarındaki fatura kesildiği ve teslim edildiği; Davalı/borçlunun bu faturayı Bonol/çek ile veya nakit olarak ödemediği; Müvekkili davacının, alacağın tahsili için yaptığı tüm çabalar sonuçsuz kalınca Bakırköy …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı İcra takibini başlatmak zorunda kalındığı; Davalı Borçlu vekili tarafından bu takibe süresi içerisinde; ”…öderne emrindeki borca ferilerine faizine, takibe alacaklıya müvekkilin borcu olmadığından yasal süresi içerisinde vekaleten itiraz ediyorum ” diyerek itiraz ettiği; bu itiraz sonucunda takibin durduğu; İtirazın İptali davası açmadan önce Bakırköy arabuluculuk Bürosuna başvuruda bulunulduğu; Büro Dosya numarası … Arabuluculuk Dosya Numarası … olup, davalı … Arabulucu tarafından 17/12/2021 tarihinde toplantıya davet edilmiş olmasına rağmen, toplantıya İştirak etmediği ve anlaşmama tutanağı tutulduğu; bunun üzerine işbu davanın açıldığı; Davalı borçlunun asıl alacağa vaki itirazlarının da haksız ve hukuka aykırı olduğu;Davalı borçlunun İcra Takibi konusu faturadaki hizmeti aldığı ve fuara katıldığı; Fuara katılması üzerine sözleşme gereği kendisine kesilen ve teslim edilen faturayı, davalı borçlunun defterlerine işlediği; borçlunun takibe itirazının kötü niyetli olduğu; Bu sebeple borçlunun icra takibine yapmış olduğu kötü niyetli itirazların iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itbaren uygulanacak reeskont avans faizi ile
birlikte devamına ve İİK m. 67/2’ye göre de asıl alacağın 96 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmek gerektiği; hususlarını beyanla; Öncelikle borçlunun icra takip dosyasına vaki haksız, hukuka aykırı mesnetsiz itirazlarının iptaline, takibin, asıl alacağa takip tarihinden itibaren uygulanacak reeskont avans faizi ile birlikte devamına, davalı / borçlunun, itiraz ettiği asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin de davalı / borçlu üzerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü, Bakırköy … İcra Dairesi, Yenibosna Vergi Dairesi Müdürlüğü, İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği’nden gelen müzekkere cevapları dosyaya sunulmuştur.
SMMM Bilirkişi … tarafından mahkememize sunulan 06/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle ; Davacı şirket tarafından, dava konusu uyuşmazlık kapsamında incelemeye ibraz olunan 2018-2019-2020-2021-2022 yılı ticari defterlerinin TTK ve HMK 222/2 hükümlerine uygun tutuldukları anlaşılmakla, anılan ticari defterlerin davacı şirket lehine delil kabiliyetlerininmahkemenin takdirinde olduğu ,mahkemenin 25/05/2022 tarihli celsesi ara kararı kapsamında 17/06/2022 tarih saat 14.30 itibarıyla mahkeme duruşma salonunda yapılan incelemeye katılmadığı, dava konusu uyuşmazlık kapsamında ticari defter ve belgelerini ibraz etmediği anlaşılmakla hukuki yorum ve nihai takdirin mahkemeye ait olduğu, dava dosyasında mübrez, Fuara Katılma/Kiralama Sözleşmesi ve Eki Kira Sözleşmesi/Özel Şartname’nin 31/10/2018 tarihinde her iki taraf kaşelerine havi imzalandığı ve Sözleşme içeriğinde yer alan verilecek hizmet kalemleri ve bedellerinin davacı şirket tarafından davalı adına düzenlenen takip ve dava konusu bedele esas fatura içeriğinin uyumlu olduğu; Davacı şirket tarafından davalı adına düzenlendiği görülen takip ve dava bedele esas faturanın davacı şirket ticari defterlerine zamanında ve usulüne uygun olarak davalı adına borç kaydedildiği; karşılığında tahsilat kaydına rastlanmadığı; neticeten davacı şirket tarafından incelemeye ibraz olunan ticari defter ve belgeler çerçevesinde 28.06.2021 takip ve 25/02/2022 dava tarihi itibarıyla davalı borç tutarının 40.834,30 TL olarak yer aldığı; Ancak, takip ve dava konusu bedele esas faturanın davacı ticari defterlerine zamanında ve usülüne uygun kayıtlı olması alacağın varlığını ispata tek başına yeterli olmayıp, anılan fatura ve içeriği/mal ve hizmetin de karşı tarafa teslim ve tebliğinin ispatının gerektiği; Davalının ticari defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmediği göz önüne alınarak yerleşik Yargıtay Kararları doğrultusunda, celp edilecek BA-BS formların incelenmesi sonucunda davalı tarafın dava konusu faturayı ilgili vergi dairesine bildirmesi halinde, bu bildirimin fatura kapsamındaki malların teslim edilmiş olduğunu göstereceği hususu gözetilerek, mahkemece dosyaya celbi sağlanan BA BS Formlarının incelenmesi neticesinde davalı tarafından bağlı bulunulan vergi dairesine takip ve dava konusu bedele esas faturanın davacı adına BA Formu ile beyan edildiği görülmekle, bu bağlamda takip ve dava konusu bedele esas fatura ve içeriği mal/hizmetin davacı tarafından davalıya teslim edildiğinin anlaşıldığı; Neticeten davacının davasının kabulü halinde davalıdan takip ve dava konusu 40.834,30 TL bedeli talep edebileceği; ihtarla temerrüde düşürülmeyen asıl alacak tutarına takip tarihine kadar faiz işletilemeyeceği kanaati ile rapor sunmuştur.
Dava İtirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık mahkememizce davacının takip ve dava tarihi itibariyle fatura nedeni ile davacının alacaklı olup olmadığı, tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı olup bu kapsamda davacının ticari defter ve kayıtlarına dayanmış olması nedeni ile SMM bilirkişi vasıtası ile tarafların defter ve belgerinin incelenmesi için gün tayin edilerek davalı tarafa usulüne uygun olarak inceleme gün ve saati tebliğ edilmiş olup, yapıaln bilirkişi incelemesinde davacının defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davalının da defterlerini ibraz etmediği tespiti karşısında HMK 222/3. maddesi gereğince davalının sunmaktan kaçındığı belgelerdeki (ticari defterlerdeki) kayıtların davacı kayıtlarına uygun olduğu kabul edilmekle davacının kendi ticari defter ve belgeleri ile hem de davalının BA kayıtları ile davalıdan takibe konu alacak miktarı olan 40.834,30 TL alacaklı olduğunu ispatlamış olması nedeni ile davanın kabulü ile alacağın faturaya dayanması nedeni ile likit olması karşısında davalının alacağın %20 sine tekabül eden icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1- Davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Asıl alacağın % 20’si üzerinden hesap edilen 8.166,86.-TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 2.789,39 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 409,97 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 2.379,42 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf olunan (1.500,00 TL bilirkişi ücreti + 155,50 TL posta ücreti tebligat, müzekkere masrafından ibaret) 1.655,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
5-Davacı tarafından yatırılan 11,50 TL vekalet harcı, 80,70 TL başvurma harcı ve 409,97 TL peşin harç olmak üzere toplam 502,17 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/02/2023
Katip …
☪e-imzalıdır.☪
Hakim …
☪e-imzalıdır.☪
“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”