Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/179 E. 2023/377 K. 17.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/179 Esas
KARAR NO : 2023/377

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/01/2017
KARAR TARİHİ : 17/04/2023
K. YAZIM TARİHİ : 17/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davacı müvekkilinin davalıya sunduğu mal bedeline ilişkin alacağın ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalı/ borç- lunun takibe ve borca haksız itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davacı ile davalı ara- sında herhangi bir hesap mutabakatı bulunmadığını, takipten önce alacağın talep edilmediğini, ta- raflar arasında 25/08/2015 tarihinde 35000 adet ayakkabı tabanı yapılması konusunda anlaşma yapıldığını, buna göre davacının günde 2500 çift taban yapma yükümlülüğü altına girdiğini, ancak günde 300 çift üretim yaptığını, sözleşmeye aykırı davrandığını eksik sayıda ve ayıplı ürün teslim ettiğini, ayıplı ürünler ile ilgili olarak ihbarda bulunulduğunu, müvekkilinin bu nedenle zarara uğradığını, yapılan takibin haksız, itirazın ise yerinde olduğunu’ beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar/kötü niyet tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün ….Esas sayılı dosyasının tetkikinde ;davacı … Sanayi Dış Ticaret Limited Şirketi tarafından davalı … San.ve Tic. Ltd. Şti aleyhine, 246.090,94 TL bedelli 01/10/2016 tarihli bir adet faturaya dayalı ve cari hesaba ilişkin 246.090,94 TL (asıl) alacağın tahsili talebiyle 27/12/2016 tarihinde ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrini 03/01/2017 tarihinde tebellüğ eden borçluyu temsilen vekilinin 06/01/2017 tarihinde-süresi içinde-ibraz ettiği dilekçe ile ‘talep edilen alacağın gerçek ve mevcut olmadığı’ndan bahisle esas alacağa, imzaya, faize vs fer’ilerine itiraz ettiği,aynı ta- rihte takibin durdurulmasına karar verildiği, borçlu tarafından tebligat masrafı verilmediğinden itiraz dilekçesinin takip alacaklısına tebliğ edilemediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize ibraz ettiği dilekçe ile itirazın iptali talepli iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
16/11/2018 tarihli duruşmada yapılan ön inceleme duruşmasında ; dava konusu uyuşmazlığın,” davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu borç nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı (alacağın var olup olmadığı) alacak miktarının ne olduğu, icra-inkar tazminatı ve kötü niyet tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplandığı” tespit edilmiş, uyuşmazlık konusunun tarafların üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabileceği, sulh ve arabuluculuğa elverişli davalardan olduğu gözetilerek taraflar uyuşmazlığın sulh ve arabuluculuk yoluyla çözümü hususunda teşvik edilmiş, bu yönde talep ve başvuru bulunmadığı gözetilerek yargılamada tahkikat aşamasına geçilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan ilk yargılama sonunda verilen hüküm İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 21/02/2022 tarih ve … Esas .. Karar sayılı ilamı ile kaldırılmıştır.
SMMM Bilirkişi … ve Sektör Uzmanı … tarafından mahkememize sunulan 20/01/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
” Dava konusu uyuşmazlık kapsamında davacı şirket tarafından incelemeye ibraz olunan 2015-2016-2017-2018-2019-2020-2021-202 yılı ticari defterlerinin TTK ve HMK 222/2 hükümlerine uygun tutulduğu, davacı şirket tarafından incelemeye ibraz olunan ticari defter ve belgelerin tetkiki neticesinde 27.12.2016 takip ve 21.02.2022 dava tarihi itibarıyla davalı borç tutarının takip ve dava konusu edilen 246.090,94 TL olduğu, davalı şirket tarafından dava dosyasına sunulu cevap dilekçesinde taraflar arasındaki ticari ilişkinin inkar edilmediği; ancak taraflar arasında, 25.08.2015 tarihinde yapılan anlaşma ile 35.000 adet ayakkabı tabanı yapılması hususunda anlaşıldığı ve fakat davacının bu edimini yerine getirmediği yanı sıra eksik sayıda üretimi yapılan ayakkabı tabanlarının da ayıplı halde teslim edildiği ve davacı yana ayıplı mallarla ilgili davacıya gereken ayıp ihbarının yapıldığını beyan ettiği, davalı yanın işbu beyanları kapsamında dava dosyasında yazılı sözleşmeye rastlanmadığı, yanı sıra 35.000 adet ayakkabı tabanı konusunda anlaşıldığına dair sipariş formu ve/veya e-posta yazışmasına rastlanmadığı; bu bağlamda davalı tarafın gerek 35.000 adet ayakkabı tabanı konusunda anlaşıldığı ve gerekse eksik sayıda üretimi yapılan ayakkabı tabanlarının da ayıplı halde teslim edildiği ve davacı yana ayıplı mallarla ilgili davacıya gereken ayıp, ihbarının yapıldığını beyanı kapsamında dava dosyasında ispat eder nitelikte belgeye rastlanmadığı, dava konusu uyuşmazlık kapsamında davalı şirket her ne kadar ticari defter ve belgelerini incelemeye ibraz etmemiş olsa da dava dosyasına celbi sağlanan BA-BS formlarının karşılaştırmalı tetkiki neticesinde davacı şirket tarafından davalı adına 2014 ve 2015 yıllarında düzenlenen faturaların her iki şirket tarafından BA-BS Formu ile beyan edildiği; gerek fatura adedi ve gerekse tutarları bakımından ihtilaf bulunmadığı, bu bağlamda davacı şirket tarafından davalı şirket adına 2014 yılında düzenlenen KDV Hariç 212.688,00 TL bedelli 35 adet fatura ve içeriği 70.178 çift ayakkabı tabanı ile 2015 yılında düzenlenen KDV Hariç 213.855,00 TL bedelli 22 adet fatura ve içeriği 20.998 çift ayakkabı tabanının davacı şirket tarafından davalı şirkete tebliğ ve teslim edildiği; zira anılan yıllara ilişkin tarafların bağlı bulunduğu vergi dairesine mal satışı ve mal alışına ilişkin karşılıklı vermiş oldukları BA-BS Formlarında yer alan fatura adet ve tutarlarının birbirini teyit eder nitelikte olduğu gözetilerek yerleşik Yargıtay kararları doğrultusunda davalı tarafın takip ve dava konusu bakiye bedele esas faturaları dava ilgili vergi dairesine bildirmesi ile işbu bildirimin faturalar ve faturalar kapsamındaki malların teslim edilmiş/alınmış olduğu hususu gözetilerek davacının davasının kabulü halinde takip ve dava konusu edilen 246.090,94 TL bedeli talep edebileceğinin değerlendirildiği” hususu belirtilmiştir.
Davacı tarafın defter ve belgelerinin incelenmesi neticesinde davacının davalıdan 246.090,94 TL alacaklı olduğunun tespit edilmesi, tarafların BA-BS formlarının incelenmesinde davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı tarafından beyan edildiğinin anlaşılması ve davalının ödemeye dair belge sunmaması karşısında davacının davalıdan 246.090,94 TL alacaklı olduğu kabul edilmiş, davalının ayıp iddialarına ilişkin herhangi bir belge veya ispata yarar delil sunmaması karşısında ayıp iddiasının ispat edilemediği kabul edilmiş, bu nedenle davalının takibe itirazında haksız olduğu kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-DAVANIN KABULÜNE,
Davalının Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün ….esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazının 246.090,94 TL asıl alacak yönünden iptaline, takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte TAKİBİN DEVAMINA,
Toplam alacağın % 20’si üzerinden hesap edilen 49.218,18 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,

2-Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 16.810,47 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 4.202,62 TL peşin/nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 12.607,85‬ TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvuru harcı + 4.202,62 TL peşin nispi harç + 4,60 TL vekalet harcından ibaret toplam 4.238,62‬ TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (2.400,00 TL bilirkişi ücreti + 331,20 TL posta/tebligat/ mü- zekkereden ibaret) 2.731,2‬0 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 37.452,73 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/04/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır