Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1150 E. 2022/1255 K. 21.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/1150
KARAR NO : 2022/1255

DAVA : Öz Sermaye Tespiti
DAVA TARİHİ : 20/12/2022
KARAR TARİHİ : 21/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının dosya üzerinden yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekilinin Bakırköy nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 20/12/2022 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde ; Müvekkili şirkete ait İstanbul ili … mahallesi … ada … parselde kayıtlı olan taşınmazın kısmi bölünme ile şirket demirbaşından çıkarılacağını, müvekkili şirkete ait taşınmazın kısmi bölünme yoluyla şirketten ayrılacağından, TTK hükümleri gereği taşınmazın değerinin belirlenmesinin gerektiğini, bu nedenlerle bahse konu taşınmazın mahkemece seçilecek bilirkişilerce sermaye değerinin tespit edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava, davacı şirketin öz sermayesinin tespiti istemine ilişkindir.

6102 sayılı TTK’nun 342. maddesinde ” üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunmayan, nakden değerlendirilebilen ve devronulabilen, fikri mülkiyet hakları ile sanal ortamlar da dahil, mal varlığı unsurları ayni sermaye olarak konulabilir. Hizmet edimleri, kişisel emek, ticari itibar ve vadesi gelmemiş alacaklar sermaye olamaz. 128. madde hükmü saklıdır.” 343. maddesinde “konulan ayni sermaye ile kuruluş sırasında devranılacak işletmelere ve ayınlara, şirket merkezinin bulunacağı yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesince atanan bilirkişilerce değer biçilir. Değerleme raporunda, uygulanan değerleme yönteminin somut olayın özellikleri bakımından herkes için en adil ve uygun seçim olduğu; sermaye olarak konulan alacakların gerçekliğinin, geçerliliğin ve 342. maddeye uygunluğunun belirlendiği, tahsil edilebilirlikleri ile tam değerleri; ayni olarak konulan her varlık karşılığında tahsil edilmesi gereken pay miktarları ile birlikte Türk Lirası karşılığı, tatmin edici gerekçelerle ve hesap verme ilkesinin icaplarına göre açıklanır. Bu rapora kurucular ve menfaat sahipleri itiraz edebilir. Mahkemenin onayladığı bilirkişi kararı kesindir. ” şeklinde düzenlenmiştir.
Hukuki yarar dava koşulu olup, mahkeme dava şartlarını re’sen incelemekle görevlidir. Hatta, hukuki yararın sadece dava tarihi itibariyle değil, dava devam ettiği sürece ve hükmün kesinleşmesine kadar devamı da gereklidir. HMK’nın 115/1. maddesi “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar, dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.” hükmünü içermekte olup HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca, mahkemece dava şartı noksanlığının tespit edilmesi halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerekmektedir.
Somut olayda davacı vekili,her ne kadar davacı şirket kısmi bölünme sonucu davacıya ait taşınmazların yavru şirkete devredileceğini,bu nedenle bu taşınmazların değerinin tespiti ni talep etmiş ise de,Mahkemenin TTK’nın 342 ve 343.maddelerinde belirtilen şekilde değer tespiti yapılan bilirkişi raporunu onaylaması için mal varlığının şirkete ayni sermaye olarak konulması gerekli olup kısmi bölünme suretiyle yavru şirkete devrolunacak taşınmazların değerlenmesi bu kapsamda değerlendirilemeyeceği,taşınmazların kısmi bölünme sözleşmesi ile yavru şirkete devrinden sonra yavru şirketin başvurusu üzerine TTK’nın 342.maddesi uyarınca işlem yapılabileceği,değerleme işlemini davacının SPK lisanslı gayrimenkul değerleme uzmanlarına her zaman yaptırabileceği,kaldıki söz konusu taşınmazların daha önce Mahkeme kararı ile ayni sermaye olarak kullanıldığı,tüm bu nedenlerle davacının ,davayı açmakta hukuki menfaatinin olmadığı kabul edilerek davacının açtığı davanın HMK’nun 114/1-(h) ve 115/2 maddeleri uyarınca hukuki yarar yokluğu nedeniyle dava şartı noksanlığından usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın hukuki yarara ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle HMK’nun 114/1(h) ve 115/2. Maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 340,00 TL yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda TTK’nun 343.maddesi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 21/12/2022

Başkan …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip …
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.”