Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/903 E. 2021/1100 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/903
KARAR NO : 2021/1100

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/11/2015
KARAR TARİHİ : 24/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili ….’nın, Türkiye tarihi ve basın tarihinde saygın, güvenilir ve ilkeli yeri olan bir kuruluş olmasına karşın, davalı şirketin, müvekkilinin saygın kimliği ve ticari itibarına zarar veren yayınlar yapmayı alışkanlık haline getirdiğini ve müvekkilini ve faaliyetlerini hedef alan hukuka aykırı ve kişilik haklarını ihlal eden yayınlar yaptığını, ve mütemadiyen müvekkilini rencide eden bu eylemler nedeniyle kişilik hakları ihlal edildiği için dava açmak zorunda kaldıklarını, uğranılan manevi zararın giderilmesi için müvekkilinin ticari itibarını zedeleyen ve toplum nezdinde terör örgütü sempatizanı gibi gösteren, kamuoyunda husumet yaratan ve aşağılayan haberler karşısında açılan davanın dava tarihinden itibaren 20.000 TL manevi tazminatın ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile davacı ….’nın çeşitli alanlarda yapacağı personel alımına ilişkin olarak yapılan mülakatta siyasi içerikli sorular sorulduğu gerekçesi ile haber yapıldığını, davacının ise müvekkili tarafından yapılan bu haberlere ilişkin olarak yargı yoluna başvurmak yerine, kendi sitelerinde müvekkiline karşı ağır hakaretlerde bulunarak haber yaptıklarını, davaya konu haberin gerçek dışı ve sansasyon yaratmak amacı ile yapıldığının iddia edildiğini, amaçlarının kamuyu bilgilendirmek olduğunu, haberde yer alan iddiaların müvekkilinin kendinden çıkan fikirleri ve ithamları değil toplum nazarında oluşmuş olan kanaatin ürünü olduğunu ve buna göre bu kanaatin kesin gerçekliğinin haber yapmak açısından gerekli olmadığını görünür gerçekliğe ulaşılmış olduğundan haber niteliğinin sağlandığını, kamuoyunu bilgilendirme dışında başka amacı olmadığını ve yaptığı işi kamu hizmeti olarak gören müvekkili …. Gazetesi’nin, davacı resmi haber kurumunu itibarsızlaştırmaya çalışmadığını bu da onun yalnızca alınganlık olarak açıklanabileceğini, haksız davanın ve dava konusu tazminat talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Mahkememizden verilen 27/06/2016 tarih ve … Esas … sayılı kararı Yargıtay, …. Hukuk Dairesi’nin 23/10/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamıyla “…Dosya kapsamından, davalı …. Yayıncılık A.Ş’nin cevap dilekçesinde 11/09/2015 tarihli haberde geçen konu ile ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde soru önergesi verildiğini beyan ettiği, cevap dilekçesinin ekinde de buna ilişkin internette yayınlanan bir haberin çıktısının bulunduğu anlaşılmıştır. Mahkemece Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı’na yazı yazılarak bahsi geçen soru önergesinin olup olmadığı, varsa tarihinin de sorularak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmemiş, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir….”gerekçesi ile bozulmuştur.
Mahkememizden verilen 13/01/2021 tarih ve … Esas … sayılı kararı Yargıtay, …. Hukuk Dairesi’nin 02/06/2021 tarih ve …. Esas … Karar sayılı ilamıyla “Basın özgürlüğü ile kişilik değerlerinin karşı karşıya geldiği durumlarda; hukuk düzeninin çatışan iki değeri aynı zamanda koruma altına alması düşünülemez. Bu iki değerden birinin diğerine üstün tutulması gerektiği, bunun sonucunda da, daha az üstün olan yararın daha çok üstün tutulması gereken yarar karşısında o olayda ve o an için korumasız kalmasının uygunluğu kabul edilecektir. Bunun için temel ölçüt kamu yararıdır. Gerek yazılı ve gerekse görsel basın bu işlevini yerine getirirken, özellikle yayının gerçek olmasını, kamu yararı bulunmasını, toplumsal ilginin varlığını, konunun güncelliğini gözetmeli, haberi verirken özle biçim arasındaki dengeyi de korumalıdır. Yine basın, objektif sınırlar içinde kalmak suretiyle yayın yapmalıdır. O anda ve görünürde var olup da sonradan gerçek olmadığı anlaşılan olayların yayınından da basın sorumlu tutulmamalıdır. Tüm bu açıklamalar ışığında davaya konu yayınlarda geçen söz ve ifadeler bütün halinde değerlendirildiğinde, özle biçim arasındaki dengenin bozulmadığı, davacıya yönelik eleştiri mahiyetinde olup basın ve ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı anlaşılmakla davanın tümden reddi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.”gerekçesi ile bozularak mahkememiz iş bu dosyasının esas numarasını almıştır.
Yargıtay, …. Hukuk Dairesi’nin 02/06/2021 tarih ve …. Esas … Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; davanın kabulüne ilişkin mahkeme kararının Yargıtay, …. Hukuk Dairesi’nin 02/06/2021 tarih ve …. Esas ….Karar sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiş olup, Yargıtay bozma ilamı taraflara usulüne uygun tebliğ edilmiş olup duruşmaya davalının gelmiş davacı ise davayı takip etmemiş ise de davalı vekilinin davayı takip ettiklerine ilişkin beyanı ile yargılamaya devam olunmuş, bozma ilamına uyulmasına karar verilerek bozma ilam doğrultusunda davaya konu yayınlarda geçen söz ve ifadelerin özle biçim arasındaki dengenin bozulmadığı, davacıya yönelik eleştiri mahiyetinde olup basın ve ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 341,55 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 282,25 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine,
4-Davalı tarafından sarf olunan 194,00-TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine,
5-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,

Dair davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/11/2021

Katip …
E-imza

Hakim ….
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”