Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/75 E. 2022/233 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/75
KARAR NO : 2022/233

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/01/2021
KARAR TARİHİ : 02/03/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili ile davalı arasında ticari ilişki olduğunu, ticari ilişkiye dayalı olarak davalıya 24.08.2017 tarihli faturanın kesildiğini ve tebliğ edildiğini, davalının fatura bedelini ödemediğini, alacağın tahsili için İstanbul … İcra Müd.’nün … Esas Sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, davalının itirazı neticesinde takibin durduğunu, davalının itirazının soyut iddialar olduğunu, müvekkilinin iddia edilenin aksine davalıya borçlu olmadığının ticari defter incelemesi ile görüleceğini, neticede; davalının itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile müvekkili adına çıkarılan davalı dilekçesi ve tensip zaptının usulüne uygun tebliğ edilmediğini, bu nedenle öğrenme tarihinin 25.06.2021 olarak alınması gerektiğini, yapılacak bilirkişi incelemesinin cevap dilekçesinden sonraya alınmasını talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Küçükçekmece … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası ile Küçükçekmece Vergi Dairesi, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü, Kocaeli Vergi Dairesi, Tuzla Vergi Dairesi, Kocaeli Ticaret Odası, Kocaeli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, Bağcılar Tapu Müdürlüğü müzekkere cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
Dosyaya sunulan 05/10/2021 tarihli Bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda taraflar arasında davacı tarafından davalıya Otomatik Kapı ve Alüminyum Doğrama satışı yapılması şeklinde ticari ilişki kurulduğu, Davacının dava konusu takipte 57.625,30 TL’nin tahsilini talep ettiği, davacı ticari defterlerinde ise icra takip tarihinde davacının davalıdan 48.965,30 TL alacaklı gözüktüğü, her ne kadar davacı ticari defterlerinde davalıdan 48.965,30 TL alacaklı gözüküyor ise de, bu alacağın 6.340,00 TL’sinin 2017 yılı açılışından geldiği, davacının ise dava konusu takipte 24.08.2017 tarihli 57.625,30 TL bedelli faturaya dayandığı, bu fatura karşılığında davalıdan 15.000,00 TL bedelli çek aldığı sabit olduğundan, davacının takip dayanağı faturadan 42.625,30 TL alacaklı olduğu, Davalı vergi dairesinden celp edilen 2017 yılı Ba formunda, davalının davacıdan herhangi bir alım beyan etmediği, Davacının alacağına dayanak fatura muhteviyatı ve faturanın davalıya teslim edildiğine ilişkin herhangi bir ispat vasıtası sunulmadığı, ancak, dava konusu fatura ile aynı tarihte davalının 15.000,00 TL bedelli çekle kısmi ödeme yapması karşısında, davalının fatura muhteviyatı malı ve faturayı teslim aldığının düşünüldüğü, nihai takdirinin Mahkemede olduğu, mahkemece davacının 42.625,30 TL alacaklı olduğunun kabul edilmesi halinde, takip sonrası talep edilen %9 faiz oranının 3095 Say. Kan. Gereği yasal faiz oranı olduğu ve dolayısıyla uygun olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulan 22/12/2021 tarihli ek raporda taraflar arasında davacı tarafından davalıya Otomatik Kapı ve Alüminyum Doğrama satışı yapılması şeklinde ticari ilişki kurulduğu, Davacının dava konusu takipte 57.625,30 TL’nin tahsilini talep ettiği, davacı ticari defterlerinde ise icra takip tarihinde davacının davalıdan 48.965,30 TL alacaklı gözüktüğü, her ne kadar davacı ticari defterlerinde davalıdan 48.965,30 TL alacaklı gözüküyor ise de, bu alacağın 6.340,00 TL’sinin 2017 yılı açılışından geldiği, davacının ise dava konusu takipte 24.08.2017 tarihli 57.625,30 TL bedelli faturaya dayandığı, bu fatura karşılığında davalıdan 15.000,00 TL bedelli çek aldığı sabit olduğundan, davacının takip dayanağı faturadan 42.625,30 TL alacaklı olduğu, Davalı ticari defterlerinde, …. hesap kodu ile Satıcılar hesabında takip edilen davacının işletme ünvanı …. olarak açılan cari hesapta davalının davacıya 6.340,00 TL borçlu olduğu, davalı ticari defterlerinde … hesap kodu ile verilen sipariş avansları hesabında takip edilen davacı cari hesabında, davacıya avans olarak verilen 15.000,00 TL’lik çekten kaynaklı olarak davalının davacıdan 15.000,00 TL alacaklı gözüktüğü, Davalı ticari defterlerinde dava konusu edilen 24.08.2017 tarih 57.625,30 TL bedelli faturanın kayıtlı olmadığı, ancak; davacıya 24.08.2017 tarihinde 27.11.2017 vadeli 15.000,00 TL bedelli çek verildiği, keza çekin davacı ticari defterlerinde de zaten davalıdan alınan çek olarak kayıtlı olduğu, Davacının alacağına dayanak fatura muhteviyatı ve faturanın davalıya teslim edildiğine ilişkin herhangi bir ispat vasıtası sunulmadığı, ancak, dava konusu fatura ile aynı tarihte davalının 15.000,00 TL bedelli çekle kısmi ödeme yapması karşısında, davalının fatura muhteviyatı malı ve faturayı teslim aldığının düşünüldüğü, nihai takdirinin Mahkemede olduğu, mahkemece davacının 42.625,30 TL alacaklı olduğunun kabul edilmesi halinde, takip sonrası talep edilen %9 faiz oranının 3095 Say. Kan. Gereği yasal faiz oranı olduğu ve dolayısıyla uygun olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava İtirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı fatura nedeni ile alacaklı olduğunu iddia ettiği, alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalının takip konusu borca ve tüm ferilerine itirazı neticesinde iş bu itirazın iptali davası açılmış olup, tarafların ticari defterlerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi ile 22/12/2021 tarihli SMM Bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda taraflar arasında davacı tarafından davalıya Otomatik Kapı ve Alüminyum Doğrama satışı yapılması şeklinde ticari ilişki kurulduğu, Davacının dava konusu takipte 57.625,30 TL’nin tahsilini talep ettiği, davacı ticari defterlerinde ise icra takip tarihinde davacının davalıdan 48.965,30 TL alacaklı gözüktüğü, her ne kadar davacı ticari defterlerinde davalıdan 48.965,30 TL alacaklı gözüküyor ise de, bu alacağın 6.340,00 TL’sinin 2017 yılı açılışından geldiği, davacının ise dava konusu takipte 24.08.2017 tarihli 57.625,30 TL bedelli faturaya dayandığı, bu fatura karşılığında davalıdan 15.000,00 TL bedelli çek aldığı sabit olduğundan, davacının takip dayanağı faturadan 42.625,30 TL alacaklı olduğu, Davalı ticari defterlerinde, 320.10.O001 hesap kodu ile Satıcılar hesabında takip edilen davacının işletme ünvanı … olarak açılan cari hesapta davalının davacıya 6.340,00 TL borçlu olduğu, davalı ticari defterlerinde …. hesap kodu ile verilen sipariş avansları hesabında takip edilen davacı cari hesabında, davacıya avans olarak verilen 15.000,00 TL’lik çekten kaynaklı olarak davalının davacıdan 15.000,00 TL alacaklı gözüktüğü, Davalı ticari defterlerinde dava konusu edilen 24.08.2017 tarih 57.625,30 TL bedelli faturanın kayıtlı olmadığı, ancak; davacıya 24.08.2017 tarihinde 27.11.2017 vadeli 15.000,00 TL bedelli çek verildiği, keza çekin davacı ticari defterlerinde de zaten davalıdan alınan çek olarak kayıtlı olduğu, Davacının alacağına dayanak fatura muhteviyatı ve faturanın davalıya teslim edildiğine ilişkin herhangi bir ispat vasıtası sunulmadığı, ancak, dava konusu fatura ile aynı tarihte davalının 15.000,00 TL bedelli çekle kısmi ödeme yapması karşısında, davalının fatura muhteviyatı malı ve faturayı teslim aldığının düşünüldüğünün tespiti karşısında davacının alacağa hak kazandığını lehine delil teşkil eden defterleri ve dosya kapması ile ispatladığı anlaşılmakla davanın kabulüne, davalının Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın 42.625,30TL asıl alacak yönünden iptaline, alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si oranında 8.525,06- icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-Davalının Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasında yapmış oldukları itirazın 42.625,30-TL asıl alacak yönünden İPTALİNE, takip tarihinden itibaren alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA, Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si olan 8.525,06-TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 2.911,73 TL harçtan peşin alınan 984,10 TL peşin harcın mahsubu ile 1.927,63 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 984,10 TL peşin nispi harç, 8,50-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.051,90- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 6.341,29 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 5.100,00- TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan 97,20 TL tebligat müzekkere gideri, 1.200 TL bilirkişi ücreti toplamı 1.297,20- TL’nin kabul ve red oranı göz önüne alındığında 946,95 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye 350,25-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-6235 sayılı Hukuk uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11-13 maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama gideri olarak) kabul-red oranına göre 963,60-TL’nin davalıdan, 356,40-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
9-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/03/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”