Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/688 E. 2022/357 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/688 Esas
KARAR NO : 2022/357

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2021
KARAR TARİHİ : 05/04/2022
K.YAZIM TARİHİ : 11/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın, …. Belediyesi bünyesinde açılacak … Kütüphanesine bir kütüphanenin açılışı için gerekli oları tüm ekipmanları yaparak teslim ettiğini, yapılacak bu işin yüklenici firmaları … Ltd. Şti. ile … Grüp… Ltd. Şti. olup faturaların bu şirketlere kesildiğini, uyuşmazlık konusu alacak yapılan bu işin karşılığı olan … sıra no.lu ve 31.12.2018 tarihli fatura olduğu ve toplam tutarın 53.110,62 TL olduğu, işbu faturaya ilişkin alacağın 9.500,00 TL’lik kısmı 15.10.2018 tarihinde ve 25,000,00 TL’lik kısmı 31.01.2019 tarihinde banka yolu ile müvekkili şirkete ödendiğini, bakiye kısım 18.610,62 TL’nin ise ödenmediğinden icra takibi başlatıldığını, davalı yan tarafından işbu icra takibine itiraz edilerek durdurulduğunu, davalı şirketin icra takibinin konusu olan faturayı tebliğ aldığı tarihten itibaren yasal süresi içerisinde itirazda bulunmadığını, kısmi ödemeler de yaptığını, yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğinden ve kısmi ödeme yapılmış olduğundan fatura muhteviyatı ve fatura bedelinin kesinleştiği; davanın kabulü ile itirazın iplaline ve takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, asıl alacağın %20’sinde aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP:
Yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dosyamız arasına celp edilen Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklının 24.570,00 TL alacak üzerinden borçlu aleyhine fatura bedeli dayanak gösterilmek suretiyle ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrinin borçluya tebliğine ilişkin tebliğ mazbatası ve itiraz dilekçe suretinin gönderilen evraklarda bulunmadığı görüldü.
Dosyaya sunulan 02/03/2022 tarihli bilirkişi SMMM … tarafından düzenlenen raporda; Davacının muhasebe usul ve ilkelerine uygun kayıt altına alınan ve kapanış tasdiki bulunan ticari defter kayıtlarına göre 31.12.2018 tarihi itibariyle davalıdan 53.110,62 TL alacaklı olduğu, Davalı şirketin ticari defter ve kayıtları bulunmadığından incelememiş olup, kayıtların birbirini teyit edip etmediğinin anlaşılamadığı, ancak Sayın Mahkemenizin istemi üzerine Kurtdereli Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından dosyaya kazandırılan davalı şirkete ait BA (Mal ve Hizmet Alımı Formu) formlarının incelenmesinde; icra takibine konu edilen KDV hariç 45.009,00 TL, KDV dahil 53.110,62 TL’lik faturanın davalı şirket tarafından kayıtlarına alınarak vergi dairesine bildirildiği, Dava dosyası içerisinde bulunan banka dekontlarına göre davalı yan tarafından davacıya toplam 34.500,00 TL’lik ödeme yapıldığı, bu ödemelerin fatura bedeli olan 53.110,62 TL’den mahsubu sonucunda davacının davalıdan (53.110,62 — 34.500,00) 18.610,62 TL alacaklı olduğu, her ne kadar icra dosyasında faiz talep edilmiş ise de; dava dilekçesinde icra takip tarihinden itibaren avans faizi talep edildiği, bu nedenle hesaplamanın icra müdürlüğü tarafından yapılmasının daha uygun olacağı kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının fatura alacağından kaynaklı davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının itirazı sonucunda işbu davayı açtığı görülmüştür. Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmesine rağmen yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalının belirlenen inceleme gününde defterleri ibraz etmemesi nedeni ile sadece davacının ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış olup yapılan inceleme sonunda düzenlenen 02/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafından takip konusu yapılan faturanın davalı tarafından BA formu ile ilgili vergi dairesine bildirildiği; davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan 18.610,62 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalının belirlenen inceleme gününde ticari defter ve kayıtlarını mahkememizde hazır bulundurmaması ve yerinde inceleme de talep etmemesi nedeni ile HMK’nın 222/3. maddesi uyarınca davalının ticari defter ve belgelerindeki kayıtların davacının ticari defter ve belgelerindeki kayıtlar ile uyumlu olduğu kabul edilmiştir. Yine davalı tarafından takip konusu faturanın BA formu ile ilgili vergi dairesine bildirilmiş olması karşısında faturaya konu malların davalıya teslim edildiği mahkememizce kabul edilerek açılan davanın kabulüne; alacağın likit olması nedeniyle davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile takdiren asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN KABULÜ davalının Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 18.610,62 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2. maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2- Alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile takdiren asıl alacak tutarının %20’si oranında hesaplanan 3.722,12 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 1.271,29 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 194,98 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 1.076,31 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf olunan (800,00 TL bilirkişi ücreti + 297,00 TL posta ücreti tebligat, müzekkere masrafından ibaret) 1.097,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
5-Davacı tarafından yatırılan 8,50 TL vekalet harcı, 59,30 TL başvurma harcı ve 194,98 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/04/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı