Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/68 E. 2021/1161 K. 13.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/68 Esas
KARAR NO : 2021/1161

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/11/2019
KARAR TARİHİ : 13/12/2021
K. YAZIM TARİHİ : 11/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirket nezdinde ….. Kasko Filo Sigorta Poliçesi ile sigortalı bulunan ve davalının maliki olduğu ….. plaka sayılı araç sürücüsü ….. sevk ve idaresinde iken 10/10/2017 tarihinde alkollü şekilde kullanılırken yine müvekkili şirkette sigortalı bulunan ….. plaka sayılı araçla maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını, kazadan yaklaşık yarım saat sonra yapılan alkol testinde sürücü ….. ‘ın 0,50 promil alkollü olduğunun tespit edildiğini, maddi olayın davacı müvekkili şirket sigortalısı davalının maliki olduğu ve ….. sevk ve idaresindeki ….. plaka sayılı araçla alkollü şekilde kullanırken %100 oranında kusurlu olarak ….. plaka sayılı araca çarpması neticesinde, ….. plaka sayılı araçta meydana gelen hasar bedelinin kusurlu araç malikinden rücusu olgusuna dayandığını, davaya konu sigorta hasarı müvekkili şirketçe ödendiğini, hasardan sorumlu olan davalı hakkında yasal süre içerisinde İstanbul …. İcra Müdürlüğü ‘nün ….. esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını ve borçlu tarafından icra takibine itiraz edildiğini, haksız itirazın iptali ile takibin devamına, davalının haksız itirazından dolayı %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirket aleyhine yapılan icra takibi ve huzurdaki itirazın iptali davasında İstanbul İcra Müdürlükleri ve İstanbul Ticaret Mahkemelerinin yetkili olmadığını, yetkili icra müdürlüğünden icra takibi başlatılmadığı gibi huzurdaki davanın da yetkili mahkemede açılmadığını, yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, yasanın açık düzenlemesi karşısında müvekkilinin işleten olmadığı, dolayısıyla davada taraf sıfatı olmadığının tartışmasız olduğunu, bu nedenle müvekkiline husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığını, huzurdaki dava konusu kazada kazanın meydana geliş şekli dikkate alındığında münhasıran alkolün etkisinde meydana gelmediğinin bilirkişi raporu ile belirlendiğini, yetki itirazlarının kabulü ile davanın yetki yönünden reddine, haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun davanın esastan reddine, davacının kötü niyetli olması nedeniyle %20 ‘den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemesine hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; davacı şirket sigortalısı davalının maliki olduğu araçla meydana gelen kazada ….. plaka sayılı araçta meydana gelen hasar bedelinin kusurlu araç malikinden rücusu için İstanbul …. İcra Müdürlüğü ‘nün ….. esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine davalının itirazı sonucu İİK 67. Madde gereği açılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlık; davacı tarafından sigortalanan davalıya ait aracın yine davacı tarafından sigortalanan başka bir araca zarar vermesi üzerine dava dışı araç malikinin zararının davacı tarafından karşılanması nedeniyle davacının davalıya rücu şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
Makine Yük. Mühendisi Prof. Dr. …, Sigorta ve Nitelikli Hesaplamala Uzmanı ….ve Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. … tarafından düzenlenen rapora göre;
” ….. plakalı aracın sürücüsü …..’ın 100 % oranında kusurlu olduğu, ….. plakalı aracın sürücüsü ….’ın kusursuz olduğu, ….. plakalı aracın onarımının ekonomik olmadığı, aracın tam zayi değerlendirilmesi gerektiği, aracın tam zayi değerlendirilmesi durumunda meydana gelen zararın 94.775,00 TL olduğu, 94.775,00 TL zararın ….. plakalı aracın sigorta şirketi tarafından ödenen 33.000,00 TL hasar tazminatından bakiye kısmın 61.775,00 TL olduğu, davacı sigorta şirketinin, davalıya aracın işleteni sıfatına sahip olmasa da, sözleşme ilişkisi halen devam ettiği ve sigorta ettiren de olduğundan sigorta sözleşmesinin tarafı sıfatı ile rücu davası açtığı, davacı tarafından çekici ücretinin ödendiğine ilişkin ödeme belgesi ve fatura ibraz edilmediği, davacı ….. Sigorta A.Ş. tarafından ….. plakalı aracın kaza tarihindeki hasarsız emsal değeri olan 180.000 TL, 14/11/2017 tarihinde dava dışı sigortalısına ödendiği belirtilmişse de, ödeme belgesinin ibraz edilmediği, olayın meydana geliş şekli ve tespit edilen alkolün etkisi ile olayın sürücünün almış olduğu alkollün etkisi altında münhasıran meydana gelmediği, davacı sigorta şirketinin poliçe genel şartları gereğince davalı sigortalısına alkolden rücu edemeyeceği” hususu belirtilmiştir.
Davacı taraf davalıya ait aracın sürücüsünün alkollü olmasına dayanarak rücu talep etmektedir. Davacının sigortalısına rücu edebilmesi için davalının aracın işleteni olması ve kazanın salt alkolün etkisi ile meydana geldiğinin kanıtlanması gerekmektedir. Davalı tarafından aracın uzun süreli kira sözleşmesi ile … isimli şirkete kiralandığına ilişkin sözleşme sunulması ve dosyaya sunulu belgelerden davalıya ait aracın sigorta sözleşmesinin davacı ile dava dışı … şirketi arasında yapıldığının anlaşılması karşısında davalının uzun süreli kira sözleşmesi ile aracı kiraladığı ve bu şekilde işleten sıfatının kalktığı kabul edilmiş ayrıca yapılan bilirkişi incelemesinde kazanın salt alkolün etkisi ile meydana gelmediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1- DAVANIN REDDİNE,

2-Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 973,66 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 914,30 ‬TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,

3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine ,

4- 6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13 ncü fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan (Taraf başına 330,00 TL x 2 saat= 660,00 TL) X 2 = 1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,

5-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tari- hinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 11.280,28 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/12/2021

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır