Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/631 E. 2022/1222 K. 12.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/631 Esas
KARAR NO : 2022/1222

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/07/2021
KARAR TARİHİ : 12/12/2022
K. YAZIM TARİHİ : 02/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davacı, ticari faaliyetler nedeniyle, davalından alacaklı olduğunu, davacının davalıdan alacaklarının bir kısmı Türk Lirası üzerinden bir kısmı da döviz cinsinden iki ayrı hesapta tutulduğunu, iş bu dava, döviz cinsinden kaynaklı alacak olan Büyükçekmece … icra Müdürlüğü … E sayılı dosyası ile yapılan 26.416,5 USD’lik takiple ilgili olduğunu, iş bu dava konusu icra takibi ile, davacının davalı şirketten: … no.lu 14/04/2020 tarihli 22.000.00USD …. no.lu 20/04/2020 tarihli 13.200.00 USD ve …. no.lu 28.05.2020 tarihli 12.540,00 USD tutarındaki faturalarını ödenmemiş 26.416.25 USD talep edildiğini, davalının itirazı neticesinde takibin durduğunu,
neticede; davacının itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet
ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf, ticari faaliyetleri nedeniyle davalı şirketten alacaklı olduğunu,davalı şirkete 22.000,00 USD, 13.200,00 USD ve 12.540.00 USD olmak üzere toplamda 3 adet fatura düzenlediklerini, bu faturalardan kaynaklı olarak toplamda 26.416.25 USD alacaklarının bulunduğunu, alacakları için Büyükçekmece …. icra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptıklarını, icra takibine itiraz edildiğini beyanla huzurdaki itirazın iptali talepli davayı açtığını, gelinen aşamada davacı tarafın iddialarını kabul etmediklerini, icra takibi ve davaya konu faturalar; … no.lu, 28.05.2020 tarihli, 12.540,00 USD tutarlı (ödenecek tutar 84.779,18 TL) 57 adet el hijyen standı, …. no.lu, 20.04.2020 tarihli, 13.200.00 USD tutarlı (ödenecek tutar 91.416,60 TL) 60 adet el hijyen standı, … no.lu, 14.04.2020 tarihli, 22.000,00 USD tutarlı (ödenecek tutar 149.028,00 TL) 100 adet el hijyen standı davacı tarafça düzenlenen faturalara bakıldığında toplamda 217 adet el hijyen standı için fatura düzenlediğini, davalı şirket ile davacı şirket arasındaki anlaşma uyarınca, davalının satışını gerçekleştirdiği, el hijyen standlarının dış iskeletini davacı taraf üretecek ve davalıya teslim edeceğini, davacı taraf, faturalara konu el standlarını üretmiş ancak üretilen boy kasanın (dış iskeletin), birleşim kenarlardaki kaynaklarında hatalar çıktığını ve arka tarafında bulunan kapıları da hatalı olarak üretildiği için kapanmadığı, davalı şirket yetkilisi tarafından üretilen mallardaki ayıplar davacı şirket yetkilisine bildirilmiş ve kendileri de gelip hataları görmüşler ve duruma şahit olduklarını, Aynen üretilen ürünlerdeki ayıpların giderileceği ve davalı şirkete yeniden üretim yapacaklarım da beyan ettiğini, davalı şirket ve yetkilisi iyi niyetli olarak davacı şirketin bu durumu telafi edeceğine inandığını, ve bu hususu tutanakaltına alıp yasal yollardan davacı tarafa bildirme ihtiyacı duymadığını, neticede devamlı iş yaptıkları için bu durumun telafi edileceğini düşündüğünü, ancak gelinen aşamada davacı şirket söz konusu ayıpları gidermediği gibi, bu konuda müvekkili şirket aleyhine icra takibi başlatmış ve takibe itiraz edildiği, davalı şirket tarafından bir takım ödemeler yapılmış olup işin çıkmaza girmesinin sebebi davacı şirketin söz konusu el hijyen standlarındaki ayıpları gidermemiş olması olduğunu, yine dava konusu icra takibinde: tek bir alacak kalemi olarak 26.416.25 USD gösterilmiş ve talep edildiği, Talep konusu alacağın takip tarihi itibariye TL karşılığın gösterilmemiş olması hukuka aykırılık teşkil ettiğini, alacaklının takip tarihi itibarıyla ya da ödeme günündeki kur üzerinden ödemeyi talep ettiği anlaşılmadığı, nitekim İİK m.58/3 uyarınca “Alacağın veya istenen teminatın Türk parasıyla tutarı ve faizli alacaklarda faizin miktarı ile işlemeye başladığı gün, alacak veya teminat yabancı para ise alacağın hangi tarihteki kur üzerinden talep edildiği ve faizinin takip talebinde ve ödeme emrinde gösterilmesi gerektiğini, bu hususta mahkece dava tarihi itibariyle TCMB döviz efektif satış kuru üzerinden 1 USD karşılığı 8,6014 TL olarak harçlar hesaplanmış ve eksik harç, davası taraftan talep edildiğini, mahkemece yapılan bu işlemin hukuka uygun olmadığını, Davacı taraf ile davalı şirket arasında el hijyen kabinlerinin, davalının istediği ölçüler ve ebatlarda üretilmesi hususunun eser sözleşmesine konu oluşturması, eser sözleşmeleri ile bu sözleşmeden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüğünün (fatura), döviz cinsinden talep edilemeyeceğine ilişkin düzenleme karşısında; icra takibine ve davaya konu faturaların ve cari hesabın döviz cinsinden düzenlenmesi hukuka aykırılık teşkil ettiğini, bu nedenle hukuka aykırı düzenlenmiş olan dayanak faturaların ve cari hesapların hükme esas alınmaması gerektiğini beyanla davanın reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dosyaya sunulan 18/04/2022 tarihli bilirkişi … tarafından düzenlenen bilirkişi kök raporunda özetle; ”Davalı tarafından herhangi bir ticari defter ve belge ibraz edilmemesi nedeniyle, tek taraflı yapılan incelemelerde, davacı tarafından ibraz edilen ticari defter, belgeler ve dosya münderecatının incelenmesi neticesinde; davacı tarafından ibraz edilen 2019-2020 yılları ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, 2019-2020 yılı ticari defterlerinin elektronik olarak tutulduğu, süresinde e-defter beratlarının Gelir İdaresi Başkanlığı e-defter sistemine yüklenildiği, ticari defter kayıtlarının birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, ticari defterlerinin davacı lehine delil niteliğinin mahkemenin takdirlerinde olduğu, taraflar arasında 2019 yılı, davacı ile davalı arasında el hijyeni standı alım satımı hususunda ticari ilişki kurulduğu, işbu ticari ilişki neticesinde davacının davalıdan 26.416,25 USD miktarında alacaklı olduğu iddiası ile icra takibi başlattığı, davacı ticari defterlerinde, icra takip tarihinde davacı … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin, davalı …. San. Ve Tic. Ltd. Şti’ den 26.416,25 USD Alacaklı olduğu, icra takibinde asıl alacak olarak 26.416,25 USD tahsili talep edildiği, davacı ticari defterinde davalıdan 26.416,25 USD alacaklı olduğu dolayısı ile talebinin uygun olduğu, davacının dosya mündericatında yer alan icra takibine dayanak, davalıya tanzim ettiği faturaların usulüne uygun düzenlendiği, düzenlenen faturaların E-arşiv faturası olduğu görüldüğü, e- arşiv faturalar Gelir İdaresi Başkanlığı sistemine bağlı olarak elektronik ortamda düzenlenmekte ve muhatapların e-postalarına elektronik ortamda tebliğ edildiği, taraflar arasındaki ticari ilişki irdelendiğinde davacının düzenlediği cari hesaba konu faturalarının E-arşiv faturası olarak düzenlendiği ve elektronik ortamda Davacı tarafından davalıya usulüne uygun tebliğ edildiği ayrıca davalı tarafından, davacının düzenlediği cari hesaba konu faturalara karşılık ödeme yapıldığı da göz önüne alındığında ve davalı tarafından anılan faturalara itiraz edilmediği de görülerek, davacının icra takip tarihinde davalıdan 26.416,25 USD alacaklı olduğunun kabulü gerektiği, davacı tarafından düzenlenen faturalara kaynak ürünler hakkında davalı beyanında yer aldığı üzere ayıplı üretime ilişkin ayıp ihbarının yapıldığına dair ispat vesikasına haiz bir belgeye dosyaya mündericatında rastlanmadığı, davacının alacağının tarihleri arasındaki 30.03. 2020-28.05.2020 faturalardan kaynaklandığı, icra takibinde dayanak olarak 30.03.2020-28.05.2020 tarihli ödenmeyen faturalar kaynaklanan cari hesap alacağından” gösterildiği, dolayısıyla talebin uygun olduğu ” hususu bildirilmiştir.
Dosyaya sunulan 03/10/2022 tarihli bilirkişi … tarafından düzenlenen bilirkişi ek raporunda özetle; ”Davacı tarafından ibraz edilen ticari defter, belgeler ve dosya münderecatının incelenmesi neticesinde; kök ve rapor ve inceleme zarfında müteaddit defalar davalı vekiline davalı şirket ve davalı şirket ilgili olarak …’den yerinde inceleme yapmak üzere ve uyuşmazlık konularına ilişkin bilgi ve belge istenilmesinden tarafına hiçbir şekilde cevap verilmediği, davalı vekili … ile güncel şifahi, görüşmede davalının vekilliğinden ayrıldığı öğrenilmiş bununla birlikte ne yeni şirket avukatına nede şirkete ulaşılabildiği, tarafların bilirkişi kök rapora itirazları incelenerek değerlendirilmiş ve kök raporda yer alan tespit ve sonuçların birebir muhafaza edildiği” hususu bildirilmiştir.
Taraf beyanları ve bilirkişi incelemesi neticesinde davacı tarafından davalıya el hijyen standı üretimi nedeniyle fatura düzenlendiği ve kısmi ödeme yapıldığı ve taraflar arasında bu şekilde ticari ilişki olduğu anlaşılmıştır.
Davacı defterlerinde yapılan incelemede davacının USD cinsinden düzenlediği faturalara karşılık 21.323,75 USD tahsilat yaptığı ve 26.416,25 USD alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davalının defter ve belgelerini ibrazdan kaçınması, davalı cevap dilekçesinde fatura konusu ürünlerin teslim edilmediğine dair bir beyanda bulunmaması, ancak ayıp ihbarında bulunduğunda dair de bir delil sunmaması karşısında davacı defter ve kayıtlarına itibarla davacının defterlerinde tespit edilen şekilde alacaklı olduğu kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-DAVANIN KABULÜNE,
26.416,25 USD’nin ıslah tarihi olan 02/12/2021 tarihinden itibaren işleyecek devlet bankalarının dava konusu para birimi ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek mevduat faizi ile birlikte fiili ödeme tarihindeki TC Merkez Bankası kuru üzerinden Türk Lirası olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 12.321,62 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 2.172,26 TL peşin/nispi harç + 737,68 TL tamamlama harcın mahsubu sonucu bakiye 9.411,68‬ TL karar harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı + 2.172,26 TL peşin nispi harç + 737,68 TL tamamlama harcı + 8,50 TL vekalet harcından ibaret toplam 2.977,74‬ TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (1.000,00 TL bilirkişi ücreti + 207,00 TL posta/tebligat/ mü- zekkereden ibaret) 1.207,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c.) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13 ncü fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan (Taraf başına 330,00 TL x 2 saat= 660,00 TL) X 2 = 1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,

5-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yü- rürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 28.056,71 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/12/2022

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır