Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/614 Esas
KARAR NO : 2022/1244
DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))
DAVA TARİHİ : 14/07/2021
KARAR TARİHİ : 19/12/2022
K.YAZIM TARİHİ : 12/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili tarafından sunulan 14/07/2021 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin … Yapı Kooperatifin üyesi olduğunu, davalı kooperatif tarafından, üçüncü kişilerin borçlarının teminatı olmak üzere davalı …lehine 16/07/2014 tarihinde ipotek tesis edildiğini, … ada … parsel sayılı taşınmaz üzerine davalı banka lehine 16/07/2014 tarihinde …. yevmiye nolu işlem ile 10.000.000 USD tutarında %16 değişken faizli ipotek tesis edildiğini, tesis edilen ipoteğin hukuka aykırı olarak tesis edildiğini bu ipoteğin kaldırılmasının zorunlu olduğunu, ipotek tesis edilirken genel kurul kararı alınmadığını, davalı kooperatife ait tek taşınmaz üzerinde ipotek tesis edilirken genel kurul kararı alınmasının gerektiğini, belirtilen ipotek tesisi işleminin olağanüstü iş ve işlemlerden olduğunu Kooperatif Kanununa ve Türk Ticaret Kanununa göre genel kuruldan onay alınıp tesis edilmesinin gerektiğini, ancak konu ile ilgili genel kurul kararı alınmadığını, müvekkillerinin toplantıya davet edilmediğini, yazılı onaylarının alınmadığını, ipotek tesis işleminin hukuka aykırı olduğunu, kooperatif yönetim kurulunun tek başına üçüncü kişiler lehine ipotek tesis etme yetkisi bulunmadığını, davalı kooperatifin yönetim kurulu onayını almadan 3.kişiler lehine borç ve taahhüt altına girmesinin mümkün olmadığını, yönetim kurulunun kooperatife ait tek taşınmaz üzerinde ipotek tesis etme yetkisinin olmadığını, ipoteği üçüncü kişilerin borçlarına karşılık olarak tesis etmesinin hukuken mümkün olmadığını, olağanüstü yetkilerden sayılan üçüncü kişiler lehine ipotek verilmesi işleminde genel kurul kararının aranması gerektiği Yargıtay’ın yerleşik içtihatları ile de sabit olduğunu, davalı bankanın ipoteğin tesis edilmesinde gerekli inceleme ve araştırmayı yapmadığını, müvekkillerinin üyelik haklarının büyük oranda zarara uğratıldığını, gıyabında tesis edilen ipotek işleminin sebebi ile zarar gördüklerini, kendilerine bu konuda hiçbir bilgi verilmediğini,1995 yılından beri aidat ödeyerek ve borçlanarak kooperatifin bir taşınmaz almasını sağlayan ve ileride üzerinde bina yapılmasını isteyen müvekkillerinin, üçüncü kişilerin borçlarına karşılık tek taşınmazın ipotek verilmesi sebebiyle çok büyük bir zarara uğradıklarını, müvekkillerinin zararının önlenmesi için dava sonuna kadar taşınmazın icra kanalı ile satılmaması için teminatsız olarak taşınmazın tapu kaydına tedbir konulmasına karar verilmesini talep ettiklerini, sonuç olarak öncelikle dava konusu olan ve davalı kooperatif adına kayıtlı olan; İstanbul İli …. İlçesi … Mah. … Ada … parsel sayılı taşınmaz üzerine, satışının dava sonuna kadar önlenmesi için teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, kooperatif genel kurul kararı alınmadan, koperatif yönetim kurulunun üçüncü kişiler lehine kooperatifin tek taşınmazı üzerinde ipotek tesis etme yetkisi bulunmadığından, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre olağanüstü işlerde genel kurul kararı alınması gerektiğinden, davalı banka lehine 16/07/2014 tarihinde, …. yevmiye nolu işlem ile tesis edilen İpoteğin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili 25/08/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacılar tarafından toplam ipotek bedeli üzerinden nispi tarifeye göre hesaplanacak peşin dava harcı ödenmediğinden öncelikle bu nedenle davanın reddinin gerektiğini, dava harcı tamamlanmaksızın yargılamaya devam edilmesi, esasa girilmesinin mümkün olmadığını, sayın mahkeme nezdinde müvekkili aleyhine ikame edilen dava ipoteğin fekki davası olup ipoteğin kaldırılmasına ilişkin davalar, ipotek akit tablosunda gösterilen ipotek bedeli üzerinden hesaplanacak nispi harca tabi olduğunu, iş bu davaya konu ipoteklerin bedeli; 1. Dereceden 20.000.000,00-TL, 2.Dereceden 10.000.000,00-USD = 84.441.000,00 TL (TCMB’nin 17.08.2021 tarihli efektif satış kuru baz alınarak 1 USD = 8.441,00 TL üzerinden hesaplanmıştır) olmak üzere toplam 104.441.000,00 TL olduğunu, bu haksız davanın reddi halinde 104.441.000,00-TL ipoteğin hükümlerini sürdürecek, müvekkilinin bankanın 104.441.000,00-TL’sine kadar alacağının teminatını teşkil etmesinin söz konusu olacağını, dava esas değerinin toplam ipotek bedeli olup peşin harcın toplam ipotek bedeli üzerinden hesaplanarak yatırılmasının kanuni zorunluluk olduğunu, Harçlar Kanunu ve yerleşik içtihatlar doğrultusunda toplam ipotek bedeli üzerinden dava harcı ödenmediğinden dava dosyasının işlemden kaldırılmasını talep ettiklerini, kooperatife ait bir taşınmaza dair mülkiyet hakkına dayalı ipoteğin fekki davasını, taşınmazın maliki olan kooperatif tüzel kişiliğinin açması gerektiğini, kooperatif üyelerinin kooperatif mülkiyetinde bir taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekki istemi için dava açma ehliyetinin bulunmadığını, aktif dava ehliyeti dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esasına girilerek hüküm kurulmasının hukuken mümkün bulunmadığını, davanın aktif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddi gerektiğini, davacının açtığı işbu davanın, yasal 1 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığını, davacıların iddialarının kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, davacı davasını BK. 60. maddesinde belirtilen süre içinde açmadığından, davanın salt bu nedenle reddinin gerektiğini, zira ipoteğin 16/07/2014 tarihinde tesis edilmiş olup davanın 14/07/2021 tarihinde açıldığını, davacının tüm iddialarının aksine dava konusu ipoteğin tesisi için kooperatif genel kurulu tarafından yönetim kuruluna yetki verildiğini, fekki talep edilen ipotek tesisi …’nin malik olduğu İstanbul ili, …. mah, … ada, … parselde bulunan taşınmazın üzerinde olduğunu, kooperatif genel kurulu taşınmaz üzerinde ipotek tesisi için yönetim kuruluna yetki verdiğini, ipotek maliki kooperatif 21 ortağın asaleten hazır bulunduğu 26/03/2013 tarihinde olağanüstü genel kurul toplantısında, taşınmazın kooperatif veya üçüncü kişilerin borçlarının teminatı olarak ipotek verilebilmesi için yönetim kuruluna yetki verilmesine karar verildiğini, ipotek tesisi için yönetim kuruluna yetki verildiğine dair genel kurul toplantı tutanağı… tarihli …. sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edildiğini, Kooperatifin taşınmaz malları üzerinde ipotek ve rehin tesisi için yönetim kuruluna yetki verildiği açık olduğundan ipoteğin tesisi tamamen usule uygun olduğunu, ipotek tesisine yetkilendirilen kooperatif yönetim kurulu tarafından taşınmaz üzerinde …. Bankası A.Ş.’nin tüm alacaklarının teminatını teşkil etmek üzere ipotek tesis edilmesine dair karar alındığını, davacılardan …’in de kararda imzasının olduğunun görüldüğünü, Müflis …’NİN 14/07/2014 tarihli … no’lu yönetim kurulu kararında, kooperatifin maliki olduğu taşınmazın dava dışı …. SAN. TİC. LTD.ŞTİ., …. YAPI END. SAN. TİC. AŞ. VE … SAN. VE TİC A.Ş.’NİN …. Bankası A.Ş.’den kullandığı / kullanacağı tüm kredi borçlarının teminatını teşkil etmek üzere ipotek edilmesine karar verildiğini, Kooperatif yönetim kurulunun 14/07/2014 tarih …. no’lu kararının ekte sunulduğunu, Yönetim kurulu kararı incelendiğinde ipotek bedelleri de gösterilmek suretiyle taşınmazın hangi borçlar için ipotek edilebileceğine ilişkin karar verildiğinin görüleceğini, 26/03/2013 tarihli olağanüstü genel kurul toplantı tutanağı ve 14/07/2014 tarihli yönetim kurulu kararı birlikte değerlendirildiğinde; Kooperatifler Kanun’un 42. maddesi hükmüne uygun olarak toplanan genel kurulun kooperatif mülkiyetinde olan taşınmazın ipotek verilebileceğine dair yönetim kuruluna yetki verdiğini, konunun gündemde yer aldığı ve oybirliği ile karar alındığını, verilen yetkiye uygun olarak yönetim kurulunca belirlenen ipotek bedeli üzerinden ipotek verilmesine dair karar alındığını , tüm sürecin kanuna, usule uygun olarak ilerlediği ve hukuka uygun olarak ipotek tesisinin gerçekleştiğinin açık olduğunu, ipotek tesisi işlemi tapu sicil müdürlüğü huzurunda kanunun aradığı tüm şekil şartlarına ve usule uygun olarak yapıldığını, ipoteğin konulduğu taşınmaz maliki olan kooperatif usulüne uygun olarak temsil edildiğini, Başakşehir Tapu Sicil Müdürlüğü’nün 16/07/2014 tarih …. ve 16/07/2014 tarih … yevmiye no’lu ipotek belgeleri incelendiğinde taşınmaz maliki koppertaifin usulüne uygun olarak temsil edildiğini, kooperatif temsilcileri ….ve ….’in yetki belgesi ve imza sirkülerini ibraz etttiğinin anlaşıldığını, Fekki talep edilen ipotek tesis işlem süreci tamamen hukuk ve usule uygun olup davacının tüm iddialarının gerçeğe aykırı olduğunu, müvekkili bankanın dava dışı müflis …. San. Tic. A.Ş.’den olan alacağının tahsilini teminen yürütülen yasal takip sürecinde; dava konusu ipotekli taşınmazğn icra yoluyla satışa çıkarılarak, 13/08/2020 tarihinde yapılan açık artırmada, …. San ve Tic A.Ş.’ye ihale edildiğini, dava dışı üçüncü şahıs … SAN. TİC. LTD.ŞTİ., …. SAN. TİC. AŞ. VE …. SAN. VE TİC A.Ş.’nin müvekkili Bankanın …. Şubesi’nden kullanmış olduğu kredilerin gününde ödenmemesi üzerine gerek kredi borçlularına gerekse rehin maliki ve kefillere borcun ödenmesi amacıyla Beşiktaş …. Noterliği’nin 29/04/2016 tarih, ..,..,… yevmiye no’lu hesap özeti ekli ihtarnameleri keşide edilmiş, ihtarlara rağmen borcun ödenmemesi üzerine kredi borçlusu rehin maliki … aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine geçildiğini, esas dosyadan gönderilme talimat ile Küçükçekmece …. İcra Müd. …. T. Sayılı dosyasından satışa çıkarılan taşınmaz 25.001.000,00 TL bedelle …. SAN VE TİC A.Ş’ye ihale edildiğini, ihalenin feshi davalarının devam ettiğini, ipotek tesisi işlemi, davacıların bilgisi dahilinde usul ve hukuk uygun olarak gerçekleşmesine rağmen müvekkili bankanın alacağını sürüncemede bırakarak bankayı zarara uğratma gayesi ile kötüniyetle, asılsız iddialar ortaya atılarak işbu davanın ikame edildiğini, Yukarıda açıklanan nedenlerle; Öncelikle harç eksik yatırıldığından dosyanın işlemden kaldırılmasına, yasal dayanağı bulunmayan davanın sunulan nedenlerle esastan reddine, davacıların taşınmazın kaydına ihtiyati tedbir konulmasına yönelik taleplerinin reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin davacıya tahmiline,
karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Huzurda görülen dava ipoteğin fekki davası olup söz konusu davalar niteliği itibariyle nisbi harca tabidir.
Davacılar vekiline 10/05/2022 tarihli celsede dava konusu edilen ipotek bedeli üzerinden hesaplanan eksik harcı tamamlaması için bir sonraki duruşma gününe kadar süre verildiği, davacılar vekilinin 13/09/2022 tarihli duruşma gününe kadar eksik harcı tamamlamadığı, bu nedenle aynı duruşmada eksik harç tamamlanıncaya kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacıların 3 aylık süre içerisinde de eksik harcı tamamlamadıkları anlaşıldığından Harçlar Kanun’un 30 ncu maddesi yollamasıyla HMK’nın 150/5 nci maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın HMK.’nun 150/5 maddesi uyarınca 14/12/2022 tarihi itibariyle AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 2.859,30 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 2.778,60 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara İADESİNE,
3-Davacıların yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda HÜKÜM KURULMASINA YER OLMADIĞINA,
5-Davalılardan … Bankası A.Ş.’nin kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından ve ön inceleme duruşması yapılmadan davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilen 4.600,00 TL ücreti vekaletin davacılardan tahsili ile bu davalıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılıp harcanmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda karar verildi. 19/12/2022
Katip …
☪e-imzalıdır.☪
Hakim …
☪e-imzalıdır.☪