Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/599 E. 2021/1046 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/599
KARAR NO : 2021/1046

DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/03/2016
KARAR TARİHİ : 10/11/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili aleyhine Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından takip yapıldığını, takibin kesinleştirilmesine üzere … bankasında olan hesabına haciz konulması sonucunda takipten haberdar olduğunu, müvekkili şirketin davalıdan kumaş alımı yaptığını, davalı ile aralarındaki ticari ilişki bulunduğunu, davalıdan satın aldığı 275.130,43 TL tutarındaki kumaşlardan 69.110,58 TL’lik kısmını davalıya iade ettiğini, buna ilişkin 4 adet iade faturası bulunduğunu, iadelerin davalı şirketin sigortalı işçisi …’e imza karşılığı yapıldığını, ayrıca müvekkilinin davalıya 4 adet çek ile 188.600,00 TL ödeme yaptığını, müvekkilinin davalıya 17.419,85 TL tutarında borcunun bulunduğunu, takip nedeniyle müvekkilinin 32.592,56 TL’lik kısmına ilişkin borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini ve %20 kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile avacı ile müvekkili arasında 26.02.2015 tarihinde sonuncusu 20.06.2005 tarihinde olmak üzere iplik satımı konusunda imzalanan toplam 13 adet sipariş teyit yazılıları sonucunda ticari ilişkinin oluştuğunu, davacının sözleşme gereği üzerine düşen ödemeleri tam olarak yerine getirmediği için icra takibi yapıldığını, davaya konu olan icra takibinin 03.03.2016 tarihinde borcun icra dairesine ödenmesi sebebiyle sona erdiğini, bu tarihten sonra ikame edilen menfi tespit davasının usulden reddini gerektirdiğini, tarafların ticari defterleri incelendiğinde davacı tarafın müvekkiline 51.012,41 TL borçlu olduğunun tespit edilebileceğini, davacı tarafın iade ettiğini iddia ve ifade ettiği kumaşlar ile reklamasyon faturalarının müvekkili tarafından kabul edilemez olduğunu, sözleşmeye aykırılık teşkil ettiğini, taraflar arasında kumaş satımına ilişkin ticari ilişki bulunmadığını, sözleşmenin konusunun iplik olduğunu, bu nedenle kumaş iadesinin kabul edilemeyeceğini, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Mahkememizden verilen 28/11/2018 tarih ve … Esas … sayılı kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 03/06/2021 tarih ve …. Esas …. Karar sayılı ilamıyla “Mahkemece 09/07/2015 tarihli 18.003,60-TL bedelli reklamasyon faturasının davalıya teslim edildiği kabul edilmiş ise de, bahse konu faturanın davalıya teslimine dair bir belge bulunmamaktadır. Davalı tarafından aşamalardaki beyanlarda ve davacıya gönderilen 21/09/2015 tarihli ihtarnamede davacı tarafından düzenlenen bu reklamasyon faturasının davacıya iade edildiği ifade edildiğinden, bu ifadelerden faturanın davalıya teslim edildiği sonucuna ulaşılabilirse de, davalı tarafından bu faturaya 21/09/2015 tarihli noter ihtarnamesi ile itiraz edilmiştir. Bahse konu faturanın davalıya daha önce teslim edildiği ispat edilemediğinden davalının bu faturaya 21/09/2015 tarihinde süresinde itiraz ettiğini kabul etmek gerekir. Bu durumda mahkemece, HMK 31.madde kapsamında hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü gereğince 09/07/2015 tarihli faturadaki reklamasyonun (yansıtma) kaynağının davacıya açıklattırılması, reklamasyonun haklı olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. Reklamasyonun haklı olup olmadığı, haklı olması halinde faturada belirtilen bedelle uyumlu olup olmadığı, diğer bir ifade ile davalıya yansıtılan bedelin doğru olup olmadığı, gerçek tutarın ne kadar olması gerektiği araştırılmadan bu fatura yönünden davanın kabulüne karar verilmesi yerinde olmamıştır.” gerekçesi ile kaldırılmasına karar verilerek iş bu esas numarasını almıştır.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizden verilen 28/11/2018 tarihli kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 03/06/2021 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamıyla 09/07/2015 tarihli 18.003,60-TL bedelli reklamasyon faturasının davalıya teslim edildiği kabul edilmiş ise de davalı tarafından bu faturaya 21/09/2015 tarihli noter ihtarnamesi ile itiraz edilldiği, 09/07/2015 tarihli faturadaki reklamasyonun (yansıtma) kaynağının davacıya açıklattırılması ve reklamasyonun haklı olup olmadığının araştırılması gerektiğinden bahisle mahkememiz kararının kaldırılmıştır. Kaldırma ilamı doğrultusunda davacıya reklamasyon faturasının kaynağına ilişkin beyanda bulunmak için süre verilmiş davacı vekili dosyayasunduğuı10.08.2021 havale tarihli dilekçesinde kumaşların bozuk çıktığından bahisle bu faturanın düzenlendiğini beyan etmiştir. Davacı vekilinin bu beyanı dikkate alınarak teslim edilen ürünlerin bozuk olup olmadığı (ayıplı (gizli/açık)) tespiti gerektiğinden bu faturaya konu tüm ürünlerin yerini beyan etmesi için süre verilmiş ise de keşfen incelemeye hazırlamalarının mümkün olmadığını beyan etmiş, dava dilekçesinde yemin deliline dayanmadığı da anlaşılmakla bu fatura bakımından ayıp iddiasının kanıtlanamamış olması nedeni ile 09.07.2915 tarihli fatura bakımından talebinin reddi ile 15.09.2016 tarihli fatura bakımından fatura içeriği malın aynı tarihli sevk irsaliyesi ile SGK kayıtlarına göre davalının çalışanı olduğu anlaşılan … imzasına teslim edildiği, davalının bu sevk irsaliyesindeki imza ile ilgili açıkça bir itirazı bulunmadığı anlaşıldığından bu fatura da dikkate alınarak açılan davanın kısmen kabulüne, davacının Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından davacının 14.003,96-TL borçlu olmadığının tespitine, davacının kötü niyet tazminat şartları oluşmadığından bu talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-Davacının Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından davacının 14.003,96-TL BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
2-Fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Davacının kötü niyet tazminat talebinin şartları oluşmadığından REDDİNE,
4-Alınması gerekli 956,60 TL harçtan peşin alınan 556,60 TL peşin harcın mahsubu ile 400.00- TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5- Davacı tarafından yatırılan 29,20- TL başvuru harcı, 556,60-TL peşin nispi harç, 4,30-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 590,10- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden AAÜT gereğince 4.080,00- TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan 261,25 TL tebligat müzekkere gideri, 1.100 TL bilirkişi ücreti toplamı 1.361,25- TL’nin kabul ve red oranı göz önüne alındığında 571,72 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye 789,53-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/11/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”