Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/587 E. 2021/632 K. 12.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/587
KARAR NO : 2021/632

DAVA : TAZMİNAT
DAVA TARİHİ : 11/08/2020
KARAR TARİHİ : 12/07/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili Büyükçekmece Nöbetçi Asliye HukuJ Mahkemesi’ne verdiği 23/12/2019 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde; Müvekkilinin, davalı … Kuyumculuk Sanayi İth. İhr. A.Ş. (Ticaret Sicil No: … / Vergi No: …) bünyesinde çalıştığını, müvekkilinin işçilik hak ve alacaklarının tahsili amacıyla davalı şirkete karşı Bakırköy …. İş Mahkemesi … Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını, işbu dava sonucu verilen kararın kesinleştiğini, davalıların yöneticisi ve/veya ortakları oldukları diğer davalı … Kuyumculuk Sanayi İth. İhr. A.Ş. aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile ilamlı icra takibi başlatıldığını ve takibin kesinleştiğini, davalı aleyhine açılan takibe dayalı olarak Bakırköy … İcra Dairesi … Talimat sayılı dosyası ile borçlu şirketin adresine hacze gidildiğini ancak 28.08.2019 tarihli ve 9897 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi ilanından şirketin iflas ettiği ve iflas sürecinin Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyasından yürütüldüğünün öğrenildiğini, davalı şirket yöneticilerinin basiretli tacir gibi davranmamasının, şirket öz kaynaklarının ve sermayesinin şahsi menfaatleri doğrultusunda kullanmalarından, şahsi ve ticari(şirket) para ilişkilerinin birbirine karıştırılmasından ve şirket malvarlığını azaltmaları sonucunda doğmuş olan ¨ 10.000,00 belirsiz alacağın/zararın şirket tüzel kişilik perdesinin aralanması ile şirket ortaklarının/yöneticilerinin sorumluluğuna gidilerek dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte tazminine ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Bir kısım davalılar vekilinin 15/09/2020 tarihli cevap dilekçesi ile özetle; Davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin dayanağı bulunmadığını, tüzel kişinin borcunun gerçek kişi müvekkillerden tahsilinin talebi tamamen hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, borçlu şirketin iflasının açılmış olması nedeniyle İİK hükümleri gereğince davacı tarafça hiçbir takip işlemi yapılamayacak iken işbu dava ile alacağın tahsilinin talep edilmesi İİK hükümlerine aykırı olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesinde ileri sürmüş olduğu tüm hususlar tamamen dayanaksız soyut iddialardan ibaret olduğunu, bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, bu uğurda sarf olunacak yargılama masrafı ile vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava;tüzel kişilik perdesinin çapraz aralanarak davacının müflis şirketten olan alacağının yönetici sorumluluğu esaslarına dayanılarak müflis şirketin yöneticisi ve ortağı olan davalı gerçek kişilerden tahsili istemine ilişkindir.
Bakırköy … nci Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen 28/06/2021 gün ve … esas,… karar sayılı görevsizlik niteliğindeki gönderme kararı incelendiğinde, davalılar arasında yer alan Tasfiye Halinde … Kuyumculuk Sanayi İthalat İhracat A.Ş.’nin dava tarihinden önce iflas etmesi nedeniyle iflastan sonra açılan davanın İİK’nın 235 nci maddesinde belirtilen kayıt kabul davasını oluşturduğunu,bu nedenle davaya bakma görevinin iflas ve konkordato davalarına bakmakla görevlendirilen ..,.. ve … ncü Asliye Ticaret Mahkemelerine ait olduğundan bahisle görevsizlik niteliğinde gönderme kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki 28.02.2018 tarihinde kabul edilerek, 15.03.2018 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren “İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun “ nun 46. maddesinde , 2004 sayılı Kanuna , geçici 14.maddenin eklendiği belirtilmiş, geçici 14. maddede ise,”Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte görülmekte olan iflasın ertelenmesi konkordato talepleri hakkında talep tarihinde yürürlükte bulunan hükümlerin uygulanmasına devam olunur. Hakimler ve Savcılar Kurulu, 26.09.2004 tarihli ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 5 inci maddesinin beşinci fıkrasındaki belirleme yetkisi kapsamında, İflas ve konkordato konusunda uzman asliye ticaret mahkemesini, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki hafta içinde belirler “, düzenlemesine yer verilmiştir. Aynı yasanın 66/ b bende ki düzenlemeden söz konusu hükümlerin yayım tarihinde yürürlüğe girdiği anlaşılmıştır. Yasal düzenleme kapsamında Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 03.04.2018 tarihli, 538 nolu kararı ile, 28.02.2018 tarihli ve 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 46. maddesi ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanuna eklenen geçici 14. madde uyarınca, “1)İflas yoluyla adi takipten doğan ;a) İflas davası (İcra ve İflas Kanunu 156.Madde),b)İtirazın kaldırılması ve İflas davası ( İcra ve İflas Kanunu 156. madde),2) Kambiyo senetlerine mahsus iflas yolu ile takipten doğan; a)İflas davası (İcra ve İflas Kanunu 173. madde), b) İtirazın kaldırılması ve İflas davası ( İcra ve İflas Kanunu 174.Madde)3) Doğrudan doğruya; a) Alacaklı tarafından talep edilen iflas davaları ( İcra ve İflas Kanunu 177.Madde)b)Borçlu tarafından talep edilen İflas davaları ( İcra ve İflas Kanunu 178. madde),c)Sermaye şirketleri ile kooperatiflerin iflas davaları ( İcra ve İflas Kanunu 179. Madde),4) İflas tasfiyesinde düzenlenen sıra cetveline yönelik davalar ( İflas tarihinden önce açılıp yargılama sırasında kayıt kabul davasına dönüşen alacak davaları hariç olmak üzere kayıt kabul ve kayıt terkin davaları )( İcra ve İflas Kanunu 235. madde) ,5) Takasa itiraz davaları ( İcra ve İflas Kanunu 201. Madde), 6) İflasın kaldırılması talepleri ( İcra İflas Kanunu 182.Madde),7) İflasın kapanması talepleri ( İcra ve İflas Kanunu 254.Madde), 8) İtibarın yerine gelmesi talebi ( İcra ve İflas Kanunu 313 ve 314. maddeleri )9) Adi konkordatodan kaynaklanan talepler ( İcra ve İflas Kanunu 285 İle 308/ h Maddeleri )10)İflastan sonra konkordatodan kaynaklanan talepler ( İcra ve İflas Kanunu 309.Madde),11) Malvarlığının terki suretiyle konkordatodan kaynaklanan talepler (İcra ve İflas Kanunu 309/a ila 309/1 maddeleri ),12 ) Sermaye şirketleri ve kooperatifin uzlaşma yoluyla yeniden yapılandırılması talepleri (İcra ve İflas Kanunu 309/ m ila 309/ ü Maddeleri ) hususlardan kaynaklanan davalara ; 1-Üç ve daha az asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1 numaralı asliye ticaret mahkemesinin,2-Üçten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde ise 1,2 ve 3 numaralı asliye ticaret mahkemelerinin ihtisas mahkemesi olarak belirlenmesine, 7101 sayılı Kanunun 46. maddesiyle 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa eklenen geçici 14.maddesinin birinci fıkrası uyarınca, bu kapsamda görülmekte olan davalar bakımından İflasın ertelenmesi ve konkordato talepleri hakkında talep tarihinde yürürlükte bulunan hükümlerin uygulanmasına, mahkemelerin derdest dava dosyalarının bu karara dayanarak anılan mahkemeye göndermeyeceğine, iş bu kararın Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren açılacak davaların ise anılan mahkemelere tevzi edilmesine karar verildi “ kararı alınmıştır. Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesinin 03.04.2018 tarihli, 538 karar nolu kararı, 5 Nisan 2018 tarihli ve 30382 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanmış olup, buna göre yukarıda belirtilen dava türlerine 05/04/2021 tarihinden sonra HSK tarafından belirlenen Mahkemelerin bakacağı karar altına alınmıştır.
İflas ve konkordato konusunda uzman asliye ticaret mahkemesinin davaya bakabilmesinin temel şartı davanın yukarıda belirtilen dava türlerinden olması gerekmektedir.
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesi incelendiğinde,davacı vekili açıkça,davalı şirket yöneticilerinin basiretli tacir gibi davranmamasının, şirket öz kaynaklarının ve sermayesinin şahsi menfaatleri doğrultusunda kullanmalarından, şahsi ve ticari(şirket) para ilişkilerinin birbirine karıştırılmasından ve şirket malvarlığını azaltmaları sonucunda doğmuş olan 10.000,00 TL belirsiz alacağın/zararın şirket tüzel kişilik perdesinin aralanması ile şirket ortaklarının/yöneticilerinin sorumluluğuna gidilerek dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte tazminine ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davacının talebi müflis şirketten olan alacağının hüküm altına alınması değildir.Davacının talebi müflis şirketi basiretsiz yönettiği iddia edilen şirket yöneticilerinin sorumluluğuna tüzel kişilik perdesinin aralanması suretiyle gidilerek davacı alacağının bu kişilerden tahsiline yönelik olup davanın kayıt kabul davası olarak nitelendirilmesi mümkün olmayıp tüzel kişilik perdesinin aralanması davalarında zorunlu olarak asıl borçlunun da davalı gösterilmesi nedeniyle müflis şirket açılan davada davalı gösterilmiş olup davanın, İflas ve konkordato konusunda uzman asliye ticaret mahkemesinde görülmesi zorunlu davalardan olmadığı,davanın ilk açıldığı Mahkemesince görülmesi gerekmektedir. Dava şartları kamu düzeninden olup kamu düzenine ilişkin hususlarda resen dikkate alınacak hususlardan olup dava şartı yokluğu halinde HMK’nun115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan .davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının açtığı davada,mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla;açılan davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE,mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere Bakırköy Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak, mahkememizce verilen görevsizlik kararının istinaf edilmeden kesinleşmesi halinde yargı yerinin belirlenmesi amacıyla dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi’ne gönderilmek üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oybirliği ile karar verildi.12/07/2021

Başkan …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip …
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.