Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/584 E. 2022/757 K. 05.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/584 Esas
KARAR NO : 2022/757

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/07/2021
KARAR TARİHİ : 05/07/2022
K.YAZIM TARİHİ : 22/08/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından davalıya sulu yıkama, silikonlu yıkama ve yumuşatıcılı yıkama hizmetleri verildiğini, davalıdan ödemeler konusunda sıklıkla sorun yaşadığını, verdiği senetlerin karşılıksız çıktığını, bunun üzerine yapılan görüşmelerde borcunu ödemeyeceğini beyan ettiğini edimlerinin kusursuz yerine getirmesine rağmen ödeme yapılmadığını bildirerek, itirazın iptalini, davalının takip konusu alacağın %20’den aşağı olamamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket kayıtlarında davacıya borçlu olmadığını sundukları cari hesap ekstresi ve banka dekontlarında açıkça görüleceği üzere davacıya borcu bulunmadığı gibi alacaklı olduğunu, defterlerde inceleme yapıldığında bu hususun ortaya çıkacağını bildirerek,davanın reddine, %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, masraf ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
27/04/2022 tarihli SMMM bilirkişisi … tarafından dosyaya sunulan bilirkişi raporunda; tarafların sunulan kayıtları incelenmiş, davacı ve davalı kayıtlarında davacının alacaklandığı faturaların mevcut olduğu, davalının yapmış olduğu ödeme ve vermiş olduğu senetlerin her iki tarafta kayıtlı olduğu, davalı tarafından 4 adet toplam 30.000 TL tutarında vermiş olduğu senetler için senet vadelerinden sonra kısmi ve senet açıklaması ile yapmış olduğu 12.500 TL’lik toplam ödemeler sonrasında 18.603,33 TL daha kayıtlarda davacıya borçlu kalındığının görüş ve kanaatine varılmıştır.
Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının cari hesap alacağından kaynaklı davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının itirazı sonucunda işbu davayı açtığı görülmüştür. Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporunda; davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan 18.603,33 TL alacaklı olduğu; davalının ticari defter ve kayıtlarına göre ise davalının davacıdan 11.396,65 TL alacaklı olduğunun görüldüğü; tarafların kayıtları arasındaki farkın 29.999,98 TL olduğu belirtilmiştir. Davacı vekili tarafından 11/03/2022 tarihli dilekçe ile huzurda görülen dava ıslah edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık davalı tarafından davacıya borcun ifası için verilen 28/02/2020 tarih ve 10.000,00 TL bedelli bono, 15/03/2020 tarih ve 7.500,00 TL bedelli bono, 30/04/2020 tarih ve 5.000,00 TL bedelli bono ile 30/06/2020 tarih ve 7.500,00 TL bedelli bonolardan kaynaklanmaktadır. Dosya kapsamında davalı tarafından davacıya 28/02/2020 tarihli bonoya istinaden 5.000,00 TL; 15/03/2020 tarihli bonoya istinaden ise 7.500,00 TL ödendiği anlaşılmaktadır. Mahkememizce davacıya cari hesap borcuna mahsuben davalı tarafından kendisine verilen bono asıllarını mahkememize sunmak üzere süre verilmiş olup davacı tarafından 11/04/2022 tarihinde 30/04/2020 tarih ve 5.000,00 TL bedelli bono ile 30/06/2020 tarih ve 7.500,00 TL bedelli bono asılları mahkememize ibraz edilmiştir. Davacı vekili tarafından 22/04/2022 tarihinde 28/02/2020 tarih ve 10.000,00 TL bedelli bono aslının mahkememize ibraz edilmiş olmasına rağmen bononun ibrazına ilişkin dilekçe ile bononun bir suretinin dava dosyasına konulmadan ve UYAP sistemine taranmadan doğrudan kasaya alınmış olması nedeni ile sehven karar tarihi itibariyle 10.000,00 TL bedelli bono aslının mahkememize sunulmamış olduğu kanaati ile hüküm kurulmuştur. Her ne kadar dosya kapsamında huzurda açılan davanın tam kabulü yönünde hüküm kurulması gerekmekte ise de davacı tarafından kısmi ödeme yapılan 28/02/2020 tarih ve 10.000,00 TL bedelli bono aslının mahkememize ibraz edilememesi ve akıbeti hakkında da bilgi verilememiş olması ile bononun 3. kişilere cirolanmış olma ihtimali bir arada değerlendirildiğinde davacı defterlerinde alacak olarak görünen 18.603,33 TL’den bakiye bono bedeli olan 5.000,00 TL’nin mahsubu sonucunda davacının davalıdan toplam 13.603,33 TL alacaklı olduğu gerekçesi ile açılan davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
İTİRAZIN İPTALİ DAVASI BAKIMINDAN
1-AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ ile davalının Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 11.103,33 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2. maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3- Alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile takdiren kabul edilen asıl alacak tutarının %20’si oranında hesaplanan 2.220,66 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Şartları oluşmayan davalının kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
ALACAK DAVASI BAKIMINDAN
1-AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ ile 2.500,00 TL alacağın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
YARGILAMA GİDERİ VE VEKALET ÜCRETİ BAKIMINDAN
1-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 929,24 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 317,70 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 611,54 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
2-Davacı tarafından sarf olunan ( 1.000,00 TL bilirkişi ücreti + 91,00 TL posta ücreti tebligat, müzekkere masrafından ibaret) 1.091,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan (%73,12 kabul oranı) 797,74 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3- Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yatırılan 8,50 TL vekalet harcı, 59,30 TL başvurma harcı ve 317,70 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 5.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin 354,78 TL’sinin davacıdan; 965,22 TL’sinin ise davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/07/2022

Katip …
☪e-imzalıdır.☪

Hakim …
☪e-imzalıdır.☪