Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/576 E. 2021/711 K. 10.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/576 Esas
KARAR NO : 2021/711

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 03/07/2021
KARAR TARİHİ : 10/09/2021
K.YAZIM TARİHİ : 07/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin mali müşavirlik hizmetleri veren … ile anlaştığını ve işletme faaliyetlerine ilişkin ticari defterlerinin kayıtlarını usulüne uygun tutulmak üzere 14.01.2020 tarihinden itibaren hizmet almaya başladığını, 2020 yılına ait; Yevmiye Defteri, Defteri Kebir, Envanter Defteri, Pay Defteri, Müdürler Kurulu Karar Defteri, Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defterleri ilgili mali müşavir tarafından zayi olmasına neden olunduğunu, Nitekim İstanbul Ticaret Odası’nda işlem yapmak üzere … tarafından başvurulduğunu, Müvekkili şirketin ilgili mali müşavir tarafından 2020 yılına ait ticari defter kapanışlarını yapmadığını 22.06.2021 tarihinde öğrenmiş olduğunu azilname ile ilgili mali müşaviri azlettiğini, müvekkili şirkete ait ticari defterlerin 29.06.2021 tarihinde tesliminin talep edildiğini, müvekkili şirketin mali müşavire cep telefonundan defalarca aramasına rağmen ulaşamadığını bu nedenle mağdur olduğunu, vergi dairesine başvurarak ilgili defterlerin zayi olduğunu bildirdiğini bu nedenle Müvekkili şirketin 2020 yılına ait; Yevmiye Defteri, Defteri Kebir, Envanter Defteri, Pay Defteri, Müdürler Kurulu Karar Defteri, Genel Kurul Toplantı ve Müzakere Defterlerine ilişkin zayi belgesinin verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Huzurda görülen dava TTK’nın 82. maddesi uyarınca açılmış bulunan zayi belgesi verilmesi istemidir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7. maddesine göre;
“Bir tacirin saklamakla mükellef olduğu defter ve kâğıtlar hırsızlık veya yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle ve kanuni müddet içinde ziya uğrarsa, tacir ziyaı öğrendiği tarihten itibaren on beş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yerin yetkili mahkemesinden kendisine zayi belgesi verilmesini isteyebilir. Mahkeme, lüzumlu gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir. Böyle bir vesika almamış olan tacir defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılır.”
TTK’nın 82/7. maddesinde, zayi belgesi verilmesini gerektirecek zayi olma durumları sınırlı olarak sayılmamış ise de tacirin zayi belgesi isteyebilmesi için, defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış durumda olması gerekir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2015/13372 E., 2017/1346 K. Ve 07/03/2017 tarihli kararına göre;
“Mahkemece; davanın TTK’nın 82/7. maddesine göre zayii belgesi verilmesine dair dava olduğu, davacının ziyaı öğrendikten sonra 15 gün içerisinde iptal davası açması gerektiği, somut olayda davacının zıyaı 04/03/2015 tarihinde öğrendiği, yasal süre geçtikten sonra 21/08/2015 tarihinde davanın açıldığı ayrıca ticari defter ve belgelerin muhafaza edileceği yerin şirket merkezi olması gerektiği, davacının TTK’nun 82. maddesi uyarınca defterlerin saklanmasında gerekli dikkat özen ve ihtimamı göstermediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA”
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 04/02/2008 tarih, 2006/14049 E., 2008/956 K. sayılı ilamına göre;
“Tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerekir. Zayi belgesi verilmesi istenilen defterin ne şekilde ve ne zaman zayi olduğuna dair somut bir iddia ve kanıt dahi sunulmamıştır. Davacı tacirin, defterin muhafazasında gerekli dikkat ve özeni göstermediğinden, ilk derece mahkemesince verilen red kararı isabetlidir.”
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; ticari defter ve belgelerin muhafaza edilmesi gereken yerin şirket merkezi olması gerekmesine karşın davacı vekili tarafından zayi istenilen defter ve kağıtların dava dışı mali müşavir uhdesinde saklandığı, müvekkilinin mali müşaviri azletmesine rağmen mali müşavir uhdesinde bulunan ticari defter ve belgelerin müvekkiline teslim edilmediği, bu şekilde defter ve belgelerin zayi olduğunun iddia edildiği anlaşılmakla davacı şirketin basiretli bir tacir gibi davranmayarak defterlerin muhafazasında gerekli dikkat ve özeni göstermediği açıktır. Kaldı ki müşavir uhdesinde kaldığı iddia edilen ticari defter ve belgelerin de TTK’nın 82/7 maddesi anlamında zayi olduğundan da söz edilemez. Açıklanan nedenlerle davanın reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
2-Peşin harcın mahsubu ile bakiye harç tayinine yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde davacı tarafından yatırılan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/09/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı