Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/510 E. 2022/919 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/510 Esas
KARAR NO : 2022/919

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 14/06/2021
KARAR TARİHİ : 27/09/2022
K.YAZIM TARİHİ : 25/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin birçok çalışanı ve şubesi bulunan gıda şirketi olduğunu, yasal zaruret nedeniyle elektronik defter tuttuğunu, elektronik defterlerle ilgili ….Tic. Ltd. Şti. şirketinden hizmet aldığını, kayıtların tutulduğu sunucunun zarar gördüğünü gören …. şirketi uzun zaman çeşitli yöntemlerle kayıtları kurtarmak istemiş ise de 01.07.2020 ile 30.09.2020 dönemini kapsayan bir kısım kaydın kurtarılmasının mümkün olmadığı anlaşıldığını beyan ederek 01.07.2020 ile 30.09.2020 ticari defter ve kayıtların zayi olduğuna ilişkin zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Huzurda görülen dava TTK’nın 82. maddesi uyarınca açılmış bulunan zayi belgesi verilmesi istemidir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7. maddesine göre;
“Bir tacirin saklamakla mükellef olduğu defter ve kâğıtlar hırsızlık veya yangın, su baskını, yer sarsıntısı gibi bir afet sebebiyle ve kanuni müddet içinde ziya uğrarsa, tacir ziyaı öğrendiği tarihten itibaren on beş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yerin yetkili mahkemesinden kendisine zayi belgesi verilmesini isteyebilir. Mahkeme, lüzumlu gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir. Böyle bir vesika almamış olan tacir defterlerini ibrazdan kaçınmış sayılır.”
TTK’nın 82/7. maddesinde, zayi belgesi verilmesini gerektirecek zayi olma durumları sınırlı olarak sayılmamış ise de tacirin zayi belgesi isteyebilmesi için, defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmaması, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış durumda olması gerekir.
Dosyaya sunulan 20/05/2022 tarihli bilirkişiler …. ve …. tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda; Davacı şirketin sunucusunda meydana gelen donanımsal arıza (RAID altyapısının bozulması) nedeniyle sunucuda muhafaza edildiği iddia edilen 01.07.2020-30.09.2020 dönemine ait e-defter kayıtlarına ulaşılamadığı, işbu kayıtların yedeklemelerinin de aynı sunucu ve disk yapısı üzerinde yapılandırılması ve farklı ortamlarda yedeklerinin bulundurulmaması nedeniyle kaybı iddia edilen ilgili döneme ait kayıtlara erişimin mümkün mediği, Kayıtların tutulduğu sunucunun zararlı yazılım (virüsler, solucanlar, truva atı, casus yazılım vb.), fidye virüsü vb. siber saldırı yöntemlerine maruz kaldığına dair herhangi bir somut veriye rastlanmadığı, kayıp nedeninin donanımsal disk arızasına dayandığı dosyaya mübrez servis raporu ile de sabit olduğu, bu itibarla kaybı iddia edilen 01.07.2020-30.09.2020 dönemine ait e-defter kayıtlarının birer kopyasının farklı bir ortamda yedeklenmemesi, somut olay bakımından davacının elektronik defter ve beratlarının muhafaza edildiği disk yapısında yaşanabilecek teknik / donanımsal arızaya veya kazaen / kasten müdahaleye karşı bu kayıtları koruyabilecek nitelikte yeterli teknik ve güvenlik önlemlerini almadığı, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından 08.10.2021 tarihinde dosyaya sunulan bilgilendirme yazısında özetle; “Başkanlığımız sistemlerinin kontrolü neticesinde …. vergi kimlik numaralı …’nin 01.01.2019 tarihinden itibaren E-Defter uygulamasına dahil olduğu, mezkur tebliğ kapsamında mükellef kurum tarafından 2020/01-02-03-04-05-06 dönemlerine ilişkin E-Defter ve bunlara ilişkin berat dosyalarının ikincil kopyalarının saklanmak üzere Başkanlığımız Bilgi İşlem Sisteminde de aktarıldığı görülmüştür” denilmiş olmakla birlikte, söz konusu bilgilendirme yazısından anlaşıldığı üzere e-defter ve berat dosyalarının ikincil örneklerinin temin edilmediği, Birinci husus; e-defter ve berat dosyalarının muhafaza edildiği Başkanlıktan (Gelir İdaresi Başkanlığı) veya özel entegratör kuruluşlarından ikincil örneklerinin temin edilip edilemediği olmakla birlikte birinci husus ile ilgili olarak dosya üzerinde yapılan incelemeler kapsamında; e-defter ve berat dosyalarının ikincil örneklerinin temin edilmediği ve entegratör kuruluşlarından ikincil örneklerinin temin edilip edilmediği hususuna ilişkin değerlendirme yapılamadığı, İkinci husus; basiretli bir iş adamının göstereceği tüm dikkat ve özenin gösterilmesi halinde dahi önlenemeyen bir sebepten ötürü zıyaa uğrayıp uğramadığının ispatlanıp ispatlanamadığı ve elektronik defterlerin yedeklenmesi için gerekli alt yapının kurulup kurulmadığı olmakla birlikte ikinci husus olarak heyetimiz teknik bilirkişisi tarafından yapılan incelemeler kapsamında; kaybı iddia edilen 01.07.2020-30.09.2020 dönemine ait e-defter kayıtlarının birer kopyasının farklı bir ortamda saklanmaması, somut olay bakımından davacının elektronik defter ve beratlarının muhafaza edildiği disk yapısında yaşanabilecek teknik / donanımsal arızaya veya kazaen / kasten müdahaleye karşı bu kayıtları koruyabilecek nitelikte yeterli teknik ve güvenlik önlemlerini almadığı Üçüncü husus; söz konusu durumun öğrenilmesinden itibaren tevsik edici bilgi ve belgeleri ile birlikte 15 gün içerisinde ticari işletmenin bulunduğu yetkili mahkemesine başvurulup başvurulmadığının tespiti için öğrenme tarihinin aydınlatılması gerektiği olmakla birlikte, üncü husus ile ilgili olarak dosya üzerinde yapılan incelemeler kapsamında; dosyaya mübrez bilgi ve belge bulunmadığı hususları tespit edilmiştir.
Dosyaya sunulan 22/09/2022 tarihli bilirkişiler … ve … tarafından düzenlenen ek bilirkişi raporunda; Zayi belgesi talebine konu dönemlere ilişkin davacı şirketin ana bilgisayarında tutulan ticari defterlerinin yer aldığı anadiskin zarar görmesi sonucu diskte verilerin geri döndürülemez şekilde zayi olduğu, ancak disk depolama alanında yedekleme işlemi yapıldığı, yedekleme yapılan disk alanlarından harici olarak 01.07.2020-30.09.2020 dönemine ait e-defter kayıtlarının ikincil kopya olarak da bir yedeğinin alındığı gözlendiği, bu bağlamda ilgili dönemlere ait verilere ulaşılabildiği, netice olarak davacı yanın ticari defter kayıtlarını koruyucu birtakım tedbirleri aldığı ve bu tedbirlerin harici olarak …. Bilişim ve Güvenlik Sistemleri isimli firma nezdinde yürütüldüğü kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket tarafından elektronik olarak defter tutulduğu; kayıtların tutulduğu sunucunun zarar gördüğü; zarar gören 01/07/2020 ile 30/09/2020 dönemine ait e defterler ve belgelerinin kurtarılamadığı gerekçesi ile zayi belgesi verilmesi talep edilmiştir. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda şirketin kayıtlarının tutulduğu anadiskin zarar görmesi sonucu diskte verilerin geri döndürülemez şekilde zayi olduğu, ancak disk depolama alanında yedekleme işlemi yapıldığı, yedekleme yapılan disk alanlarından harici olarak 01.07.2020-30.09.2020 dönemine ait e-defter kayıtlarının ikincil kopya olarak da bir yedeğinin alındığı tespit edilmiştir. Davacı şirketin dava konusu e-defterlerin zayi olmasında kusur ve sorumluluğunun bulunmadığı, tedbirli bir tacir gibi davranmasına rağmen zayi olayına engel olamamış olduğu yönünde mahkememizde kanaat oluştuğundan ve huzurda görülen davanın 15 günlük hak düşürücü süre içerisinde açıldığının tespiti ile açılan davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN KABULÜ ile davacı ….San Ltd Şti’nin 01/07/2020 ile 30/09/2020 dönemine ait e defterler ve belgelerinin TTK’nın 82/7’inci maddesi gereğince zayi olduklarının tespitine, bu defter ve belgeler için zayi belgesi verilmesine,
2- Karar tarihine göre alınması gereken 80,70 TL harcın peşin alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile eksik alınan 21,40 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3- Davacı tarafından yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Sarf edilmeyen gider avansının kararın kesinleşmesine müteakip davacıya iadesine,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/09/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸