Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/506 E. 2022/1083 K. 01.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/506 Esas
KARAR NO : 2022/1083

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/06/2021
KARAR TARİHİ : 01/11/2022
K.YAZIM TARİHİ : 14/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin birçok tekstil firmasının sağlayıcısı olup tekstil ürünlerinin bir kısmını farklı firmalarda ürettiğini, bu kapsamda müvekkili şirket ile davalı taraf arasında kesim dikim ütü/paketleme konusunda anlaşma sağladığını, müvekkili şirket tarafından, davalı şirketin satmış olduğu ürünlerin ayıplı, kusurlu ve hatalı olması sebebi ile Bakırköy ….. Sulh Hukuk Mahkemesi …. E. Sayılı dosyası ile şirketin zararının tespiti için dava ikame edildiğini, müvekkili şirket ile davalı taraf arasında teslim edilen ürünlerin ayıplı ve kusurlu olmasına ilişkin ikame edilen davada dosyanın bilirkişiye gönderildiğini, bilirkişi raporunda ürünlerin ayıplı olduğunun ve 33.574,59 TL zararın olduğunun tespit edildiğini, müvekkili şirketin 18.01.2021 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen 33.574,59 TL’lik alacağının tahsili için müvekkili tarafça İstanbul ….. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın icra dosyasına yapmış olduğu yetki itirazı üzerine dosyanın Büyükçekmece ….. Müdürlüğü’ne gönderildiğini, akabinde davalı tarafın Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyasına da haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini ve söz konusu icra takibinin durduğunu belirterek, müvekkili tarafça açıklanan ve re’sen dikkate alınacak nedenlerle; Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. E. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve takibe kötü niyetle itiraz eden davalı borçlunun takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra İnkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dosyamız arasına celp edilen Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü …. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklının 33.574,59 TL asıl alacak üzerinden borçlu aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin borçluya 26/03/2021 tarihinde tebliğ edildiği borçlu tarafından vekili aracılığı ile 31/03/2021 tarihinde ve süresi içinde borca, faize ve takibin tüm ferilerine itiraz ettiği ve itiraz nedeni ile takibin durduğu görüldü.
Dosyaya sunulan 19/09/2022 tarihli bilirkişi Tekstil Mühendisi …. ve SMMM ….. tarafından düzenlenen raporda; davalı tarafından imal edilen ürünlerden 466 adet ürünün dikim işleminden kaynaklanan hatalar nedeniyle ayıplı olduğu, söz konusu ayıpların açık ayıp olduğu, ayıplı ürünler nedeniyle oluşan 2.722,44 TL zararını davacının davalıdan talep edebileceği; davalının üretmiş olduğu ürünlerin kalite kontrolden geçmemesi nedeniyle davacının …. Tekstil …. , …..Ltd.Şti. Ve ….. firmalarına kolilerin açılması, ürünlerdeki ayıpların kontrolü ve tamiri için olduğu toplam 25.216,88 TL tamir bedeli ödediği, ödemiş olduğu tutarı davalıdan talep edebileceği, davacının 2020 ve 2021 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (24.03.2021) itibariyle davacının davalıdan alacağının bulunmadığı, davalı şirket ticari defterleri ile ilgili olarak; davalı şirketin Sayın Mahkemece belirlenen incelemeye katılmadığı ve yerinde inceleme talebi bulunmadığından ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılamadığı, davacı şirket ticari defterleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme kapsamında; davalı şirket tarafından davacı şirkete 4 adet toplamda 223.229,64 TL fatura düzenlendiği, davacı şirket tarafından faturalara karşılık tüm ödemelerin yapıldığı, neticeten; yapılan teknik değerlendirme sonucunda davacının davalıdan toplam 27.939,32 TL (25.216,88 TL tamir bedeli * 2.722,44 TL ayıp ürünler nedeniyle oluşan zarar) talep edebileceği kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalının kesim, dikim, ütü ve paketleme işini ayıplı yaptığı iddiası ile ayıplı ürün nedeni ile uğranılan zararın tazmini istemli olarak davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının itirazı sonucunda davacı tarafından işbu davanın açıldığı görülmüştür. Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları ile ayıplı yapıldığı iddia edilen ürünler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup düzenlenen bilirkişi raporunda davacı şirket ticari defterleri ile sınırlı olarak yapılan inceleme kapsamında; davalı şirket tarafından davacı şirkete 4 adet toplamda 223.229,64 TL fatura düzenlendiği, davacı şirket tarafından faturalara karşılık tüm ödemelerin yapıldığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından huzurda görülen dava açılmadan önce Bakırköy …… Sulh Hukuk Mahkemesi’nde delil tespiti yaptırılmış olup söz konusu dosya mahkememiz dosyası arasına celp edilmiştir. Tekstil mühendisi tarafından ayıplı olduğu iddia edilen ürünler üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde davalı tarafından imal edilen ürünlerden 466 tanesinin dikim işleminden kaynaklanan hatalar nedeniyle ayıplı olduğu, söz konusu ayıpların açık ayıp niteliğinde olduğu, tekstil konfeksiyon imalatında ortalama %5 firenin kabul edilebilir bir oran olduğu; davalının imal etmiş olduğu ürün adetleri göz önüne alındığında; 36 adet ….. model, 18 adet …. model, 53 adet …. model, 34 adet …. model, 33 adet …. model, 46 adet …. model ve 22 adet …. model ürünlerde ayıplı ürün miktarının kabul edilebilir fire oranı dahilinde olduğu; dosyaya sunulan kesim iş emirlerine göre; 489 adet …. renk, 504 adet siyah renk ve 516 adet lila renk olmak üzere toplam 1.509 adet …. model ürünün kesildiği; 1.509 adet ….. model üründe 1.509 x 0,05 = 75 adet hatalı ürün fire kapsamında kabul edilebileceği; davacı kabul edilebilir fire fazlası olan 222 – 75 =147 adet ….. model ürünün ayıbı nedeniyle uğradığı zararını davalıdan talep edebileceği; davacının fire fazlası ayıplı ürünler nedeni ile birim imalat maliyet tutarı olan 2.722,44 TL zarara uğradığı; davacının ayrıca kolilerin açılması, ürünlerdeki ayıpların kontrolü ve tamiri için toplam 25.216,88 TL tamir bedeli ödediği belirtilmiştir. Davacı vekili tarafından Bakırköy ….. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde alınan bilirkişi raporu ile huzurda görülen rapor arasında çelişki olduğu iddia edilerek ek rapor alınması gerektiği beyan edilmiş ise de delil tespiti dosyasında düzenlenen bilirkişi raporu ile mahkememiz bilirkişi raporlarında birim imalat maliyetinin birbirine çok yakın hesaplanmış ve ayıplı olduğu iddia edilen ürün sayısının aynı tespit edilmiş olması; delil tespiti dosyasında mübrez bilirkişi raporunda fire oranı düşülmeksizin zarar hesabı yapılmış olması göz önünde alınarak davacının ek rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ayıplı olduğu tespit edilen … model ürün sayısının bilirkişi heyeti tarafından sehven 222 olarak tespit edildiği iddiası mahkememizce yerinde görülerek davacının bu ürünler nedeni ile zararı (224-75)*(22,39-3,87)=2.759,48 TL olarak kabul edilmiştir. Hükme ve denetime elverişli olarak düzenlendiği kabul edilen dosyada mübrez bilirkişi raporu doğrultusunda davalının ayıplı dikim nedeni ile davacının uğramış olduğu birim imalat maliyet zararı olan 2.759,48 TL ile davacını ayıpların gideri için üçüncü kişilere ödediği 25.216,88 TL tamir bedelinden davalının sorumlu olduğunun kabulü ile açılan davanın 27.976,36 TL alacak bakımından kısmen kabulüne; alacağın yargılamayı gerektirmesi ve likit olmaması nedeni ile davacının icra inkar tazminatının reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ ile davalının Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 27.976,36 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2. maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Alacağın likit olmaması nedeni ile şartları oluşmayan davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
4-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 1.911,07 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 573,38 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 1.911,07 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf olunan 2.000,00 TL bilirkişi ücreti + 200,00 TL bilirkişi yol ücreti + 260,50 TL posta ücreti tebligat, müzekkere masrafından ibaret toplam 2.460,50 yargılama giderinin kabul ve red oranına göre (%83,33 kabul oranı) hesaplanan 2.050,34 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan 8,50 TL vekalet harcı, 59,30 TL başvurma harcı ve 573,38 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
8-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Kendisini vekil ile temsil ettirmeyen davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
10- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
11- 6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin kabul ve red oranına göre hesaplanan 220,10 TL’sinin davacıdan; 1.099,90 TL’sinin ise davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/11/2022

Katip …..
¸

Hakim ……
¸