Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/472 E. 2021/827 K. 01.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/472 Esas
KARAR NO : 2021/827

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)
DAVA TARİHİ : 01/06/2021
KARAR TARİHİ : 01/10/2021
K.YAZIM TARİHİ : 01/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı tarafından verilen dava dilekçe ile; … Tekstil ve Gayrimenkul San Dış Tic. Ltd. Şti tarafından keşide edilen … Bankası … şubesine ait … çek nolu 15/05/2021 tarihli 190.000,00 TL bedelli çek ile … Tekstil ve Gayrimenkul San Dış Tic. Ltd. Şti tarafından keşide edilen … Bankası … şubesine ait … çek nolu 29/05/2021 tarihli 190.000,00 TL bedelli çeklerin zayi olduğunu bu nedenle zayi olan çeklerin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, kıymetli evrak iptali istemine ilişkindir.
Kambiyo senetleri, 6102 sayılı TTK’nın 670 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Bu nedenle, TTK’da düzenlenmiş olan kambiyo senedinden kaynaklanan hukuk davaları, mutlak ticari dava olup aynı Kanunun 5/1. maddesi gereğince uyuşmazlığın asliye ticaret mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
Türk Ticaret Kanunu’nun 651/2. maddesi “Kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi, senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir.” Aynı kanunun 818. maddesinin atıf yaptığı 757/1. Maddesi ise “İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir.” hükmünü haizdir. Senedin iptaline karar verilebilmesi için senedin ziyaı sırasında veya ziyaın öğrenildiği tarihte senet üzerinde hak sahibi bulunmak gerekir. Kıymetli evrak hukukunda senet üzerinde hak sahibi olmaktan anlaşılan, senede malik bulunmaktır.
HMK’nın 114/1. maddesinde dava şartları tahdidi olarak sayıldıktan sonra anılan maddenin ikinci fıkrasında da “Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.” hükmü ile diğer kanunlarda dava şartlarına ilişkin düzenlemelerinde dikkate alınması gerekliliğine vurgu yapılmıştır.
HMK’nın 115. maddesi; “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.” şeklindedir.
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; mahkememizce yapılan tensip tutanağı ile TTK’nın 762. maddesi gereğince, Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilan yaptırmak üzere davacıya 1 aylık kesin süre verilmiş, işbu tensip tutanağı davacı vekiline 19/06/2021 tarihinde tebliğ edilmiş ise de verilen 1 aylık kesin süre içinde davacı tarafından ilan yaptırılıp makbuzun mahkememiz dosyasına ibraz edilmediği anlaşıldığından, davanın ilana ilişkin dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
2- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 59,30 TL nispi harçtan mahsubu ile fazla alınan harç bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerine burakılmasına,
4- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yokluğunda dosya üzerinde karar verildi. 01/10/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı