Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/462 E. 2022/1071 K. 27.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/462
KARAR NO : 2022/1071

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/05/2021
KARAR TARİHİ : 27/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacılar vekilinin Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne sunduğu 28/05/2021 havale harçlandırma tarihli dava dilekçesinde; … ‘nın sevk ve idaresindeki …. plakalı aracın 01/11/2018 günü saat 20:40 sıralarında, …. …. mah. …. caddesinde yaya olarak karşıdan karşıya geçmeye çalışan ….’a çarptığını, meydana gelen kaza sonucunda … yaralanarak …. Hastanesine kaldırıldığını, yoğum bakımda bir süre tedavi görmesinin ardından 14/11/2018 tarihinde vefat ettiğini, Bakırköy … Asliye Ceza Mahkemesinde görülen taksirle bir kişinin ölümüne sebep olma konulu davada; …’nın taksirle bir insanın ölümüne neden olma suçunu işlediğinin sabit hale gelerek hakkında 2 yıl hapis cezası ile cezalandırıldığını, kararın 29/07/2020 tarihinde kesinleştiğini, mevcut durum göz önüne alındığında, mahkeme ilamı ile sigortalı araç sürücüsünün bilinçli taksirle merhumun ölümüne sebebiyet verdiği hususunun sabit hale geldiğini, merhumun anne, baba ve kardeşleri olan müvekkillerinin yasalardan doğan haklarının sonucu olarak huzurdaki davaya açma zorunluluğunun hasıl olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kusuruyla sebep olduğu zarardan, araç işleteni ve aracın sigortacısı KTK hükümleri uyarınca müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğunu, Yargıtay içtihatları uyarınca halefiyet gereği zararın tamamı, sorumluların tümünden yahut bir kısmından istenebileceğini, bu kapsamda davanın sigortacıya yöneltildiğini, sigortalı araç sürücüsü …’ya karşı Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi …. Esas ile manevi tazminat davası açıldığını, taraflar arakındaki havanın görülmeye devam ettiğini, davaların birleştirilmesi talebinin olduğunu, ölümlü trafik kazasına karışan …’nın kullandığı, sigortalı …. A.Ş. Üzerine kayıtlı …. plakalı araç …sigorta’ya ait 01/01/2018/2019 başlangıç bitiş tarihli ve … örnek poliçe nolu excess ihtiyari mali sorumluluk sigorta paliçesi ile sigortalandığını, bu sigortalıya ilişkin poliçenin açıklamalar kısmında işbu poliçede olay başı ve yıllık toplam 500.000,00 TL manevi tazminat teminatı verilmiştir, denildiğini, iş bu sebeple her bir müvekkili adına 100.000,00 TL olmak üzere 500.000,00 TL manevi tazminat talebinin bulunduğunu, meydana gelen ölümlü trafik kazası olayında maddi tazminat talebinin niteliği itibariyle haksız fiil niteliğindeki trafik kazasına dayandığını, davalı … gerçek zarar ilkesine göre mevcut zarardan sorumlu olduğunu, huzurdaki davanın maddi tazminat kalemi bakımından 6100 sayılı HMK’nın 107. Maddesine göre belirsiz alacak davası olarak açıldığını, davanın kabulü ile tahsilde tekerrür olmamak üzere her bir davacı için 100.000,00 TL olmak üzere toplam 500.000,00 TL’nin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsilli manevi tazminata hükmedilmesini, HMK madde 107 uyarınca zararın tam ve kesin olarak belirlenmemesi sebebiyle müvekkilleri … ve … adına 200,00’er TL olmak üzere temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari avansı faizi ve ferileriyle birlikte şimdilik 400,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini, Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesi …. Esas dosyası ile huzurdaki davanın bağlantılı olması sebebiyle birleştirilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin 23/06/2021 havale tarihli mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kazaya karışan …. plakalı, …. A.Ş. adına kayıtlı araç …. poliçe numarası ile 03/04/2018-03/04/2019 tarihleri arasında müvekkili şirket nezdinde Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi ile teminat altına alındığını, Müvekkili şirketin poliçe kapsamında sorumluluğu, poliçe üzerinde yazılı azami teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası ile sınırlı olduğunu, Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinden dolayı sorumluluklarının, sigortalının kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda azami 360.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, Manevi tazminat talepleri Karayolları Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi teminatı dışında olduğunu, müvekkili sigorta şirketi tarafından ödeme tarihindeki verilere göre yapılan ödemeyle davacıların zararları karşılandığından dolayı sayın mahkemece huzurda görülen davanın reddedilmesinin gerektiğini, Davacılar tarafından, müvekkili sigorta şirketine uyuşmazlık konusu kaza nedeniyle yapılan başvuru üzerine müvekkili sigorta şirketi tarafından … numaralı hasar dosyası açıldığını, İşbu hasar dosyasından 07/06/2021 tarihinde davacılara TRH-2010 Mortalite Tablosuna dayanılarak 36.918,67 TL ödeme yapıldığını, ödeme tarihindeki verilere göre hesaplanan tazminatla davacıların zararlarının müvekkili sigorta şirketi tarafından fazlasıyla karşılandığının anlaşıldığını, müvekkili şirket sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğunu, öncelikle davacı tarafından … plakalı araç sürücüsünün dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunduğunun ispat edilmesi gerektiğini, davaya konu olan kazanın meydana gelmesinde etkili olan tüm unsurların irdelenmesi için Savcılık ve Ceza dosyasına ilişkin tüm evrakların istenerek tarafların kusur durumunun belirlenmesi istemiyle dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilerek inceleme yaptırılmasına karar verilmesini, davacılar tarafından destekten yoksun kalma tazminatı istenebilmesi için, müteveffa …’ın davacıların desteği olduğunun ispatlanmasının gerektiğini, Davacılar tarafından destekten yoksun kalma tazminatı talep edilebilmesi için müteveffa ile davacılar yönünden düzenli ve eylemli yardımın varlığının gerektiğini, davacıların dava konusu kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerekli olduğunu, her durumda, müvekkili şirketin sorumluluğu poliçede belirtilen limit ile sınırlı olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle birden fazla kişinin zarar görmüş olması halinde teminatın paylaştırılmasının gerektiğini, davanın reddine, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde, kusur durumunun belirlenmesi için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmesine, ilgili Sosyal Güvenlik Kurumu’na müzekkere yazılmak suretiyle dava konusu kaza nedeniyle davacılara ödenen rücuya tabi bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin bulunup bulunmadığı ve var ise tenzile tabi tutarının sorulmasına karar verilmesine, kusur durumunun tespitinden sonra aktüeryal hesaplamanın Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenen aktüerler tarafından TRH 2010 Ulusal Mortalite Tablosuna göre yapılmasına, davacıların zararının daha fazla olduğunun ispatı halinde yapılan ödemenin güncellenerek tazminat miktarından indirilmesine, şartların varlığı halinde sigortalı araç sürücüsü ve işletenine rücu hakkı saklı kalmak kaydıyla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişi …. tarafından düzenlenen 26/01/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda; Önceden teknik olarak belirlenmiş önemli ve emredici yayaların uyması gereken (KTK 68.Md.)- trafik kurallarını açıkça ihlal eden, ilk tehlikeli davranışta bulunan, trafikte “en basit uyanıklık ve özeni” göstermeyerek hareket eden, ölen yaya …’ın kazanın hazırlanması ve sonuçlanmasında % 75 oranında asli kusurlu olduğu, Ortalama bir sürücünün göstermesi gereken özeni göstermediği anlaşılan, hızını koşullara uyarlamayan, dikkatsiz ve tedbirsizce davranan, böylelikle KTK nın 52. Maddesini ihlal eden, ortaya çıkan tehlikeye karşı uygun önlemleri almasına fırsat ve olanak bulunan … plaka sayılı otomobilin sürücüsü dava dışı sürücü …’nın da kazanın hazırlanması ve sonuçlanmasında % 25 oranında tali kusurlu olduğu, Olayda başkaca kusur atfedilecek taraf veya durum bulunmadığı yönünde görüş bildirmiştir.
Bilirkişi …. tarafından düzenlenen 15/08/2022 havale tarihli bilirkişi raporunda; Ödeme tarihindeki verilere göre yapılan incelemelerde davacılara yapılan ödemenin yetersiz olduğunun tespit edildiği, Davacı …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 47.285,95 TL olduğu, Davacı …’ın nihai ve gerçek maddi zararının 27.919,84 TL olduğu, Temerrüt başlangıcının 04/03/2020 tarihi ve faiz nev’inin yasal faiz olduğu yönünde görüş bildirmiştir.
Somut olay trafik iş kazası olmadığı gibi müteveffanın ölümünde 3. Şahısların kastı olduğuna dair mahkeme kararı veya resmi belge olmadıkça SGK tarafından bağlanan gelirin rücu edilebilmesi 5510 sayılı yasanın 39. Maddesine göre mümkün görülmemektedir. O halde; hesaplanan maddi zarar tutarından rücuya tabi ödemeler hususunda indirime yer bulunmamaktadır.
Davacılar vekili Mahkememize sunduğu talep artırım dilekçesi ile maddi tazminata ilişkin taleplerini alınan bilirkişi raporu doğrultusunda artırmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 85/1’nci maddesinde “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine sonra sözü geçen Kanun’un 88/1’nici maddesinde”Bir motorlu aracın katıldığı bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
” denildikten sonra anılan Kanun’un 90’nci maddesinde “Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun ve genel şartlarda düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.” şeklindedir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 49/1’nci maddesi “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür” denilerek haksız fiil sorumluluğu belirlendikten sonra anılan Kanun’un 61’nci maddesi “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” hükmünü içermekte olup buna göre zarara sebebiyet veren sürücü,işleten ve zorunlu sigortacı zarar görene karşı haksız fiil hükümleri çerçevesinde müteselsilen sorumludurlar.Ancak sigorta şirketinin sorumluluğu teminat limiti ve sigortalısının kusuru oranındadır.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; 01.11.2018 günü, saat 20:45 sıralarında dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobille ile … caddesini takiben …. istikametine sol şerit üzerinde seyir halinde iten olay mahalline geldiğinde seyir istikametine göre sol taraftaki orta refüjden karşıdan karşıya geçmek üzere kaplamaya giren müteveffa …’a otomobilin ön kısımları ile çarpması,çarpmanın etkisi ile savrulup karşı istikamet yol bölümüne düşen müteveffa yayanın üzerinde karşı istikametten gelen …. sevk ve idaresindeki … plakalı aracın geçmesi sonucu yaya …’ın vefat ettiği,,meydana gelen kazada araç sürücüsü dava dışı …’nın %25,müteveffanın ise %75 oranında kusurlu olduğu,Mahkememizce alınan kusur raporunun kaza tespit tutanağı ve ceza Mahkemesi’nde alınan rapordaki belirlemeler ile uyumlu olup hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu,davalı … şirketince yapılan ödemelerin yetersiz olması nedeniyle davacılar tarafından verilen ibranın makbuz hükmünde olduğu,Mahkememizce tekniğine uygun olup yargısal denetime elverişli olduğu belirlenen ve hükme esas alınan aktüerya bilirkişisi raporlarına göre,davacıların açtığı maddi tazminat davasının artırılmış hali ile kabulüne ve destekten yoksun kalmaya ilişkin tazminat miktarının ,kazaya sebebiyet veren araç her ne kadar hususi olsa da ,davalının sigortalısının şirket olması gözönüne alınarak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekmiştir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hâkimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davalı sürücü ile davacıların desteğinin kusur oranları, kazanın meydana geliş şekli, davacıların ölene yakınlık dereceleri,tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve diğer hususlar gözetildiğinde sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet vermeyecek şekilde talep edilen manevi tazminatın kısmen kabulü ile,müteveffanın annesi davacı … lehine 30.000,00.-TL,müteveffanın babası … için 30.000,00.-TL,müteveffanın kardeşleri …., …ve … için ise 10.000,00’er TL manevi tazminatın temerrüt tarihinden(davalıya başvuru tarihinin hangi tarihte olduğu belirlenemediğinden temerrütün ödeme tarihi itibariyle oluştuğu kabul edilerek) itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi(talep ile bağlı kalınarak) ile birlikte davalı tarafından düzenlenen İMMS poliçesi kapsamında,davacılar … ve …. yönünden tahsilde tekerrür oluşturmamak üzere tahsiline,davacıların fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin reddine,davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı ve davalı yönünden lehine hükmedilen tazminat ve reddedilen tazminat miktarına göre kendisini vekille temsil ettiren davacılar ve davalı lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-)DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE;
a)1-Davacı …’ın davalı aleyhine açtığı destekten yoksun kalmadan kaynaklanan maddi tazminat davasının KABULÜNE; 47.285,95.-TL destekten yoksun kalma tazminatının 04/03/2020 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE,(Davalı … şirketinin 360.000,00.-TL teminat tutarlı ZMMS yönünden)
2- Davacı …’ın,davalı aleyhine açtığı manevi tazminat davasının kısmen KABUL kısmen REDDİ ile; 30.000,00.-TL manevi tazminatın temerrüt tarihi olan 19/02/2021 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte Bakırköy …Asliye Hukuk Mahkemesinin …. esas sayılı dosyasından yapılacak tahsilat ile tekerrür oluşturmamak üzere davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE,(Davalı … şirketinin 500.000,00.-TL teminat tutarlı İMMS yönünden)
3- Davacı …’ın fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
b)1-Davacı …’ın davalı aleyhine açtığı destekten yoksun kalmadan kaynaklanan maddi tazminat davasının KABULÜNE; 27.919,84.-TL destekten yoksun kalma tazminatının 04/03/2020 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE,(Davalı … şirketinin 360.000,00.-TL teminat tutarlı ZMMS yönünden)
2- Davacı …’ın,davalı aleyhine açtığı manevi tazminat davasının kısmen KABUL kısmen REDDİ ile; 30.000,00.-TL manevi tazminatın temerrüt tarihi olan 19/02/2021 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte Bakırköy …Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından yapılacak tahsilat ile tekerrür oluşturmamak üzere davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE,(Davalı … şirketinin 500.000,00.-TL teminat tutarlı İMMS yönünden)
3- Davacı …’ın fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
c-)1-Davacı …’ın,davalı aleyhine açtığı manevi tazminat davasının kısmen KABUL kısmen REDDİ ile; 10.000,00.-TL manevi tazminatın temerrüt tarihi olan 19/02/2021 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE,(Davalı … şirketinin 500.000,00.-TL teminat tutarlı İMMS yönünden)
2- Davacı …’ın fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
d-)1-Davacı …’ın,davalı aleyhine açtığı manevi tazminat davasının kısmen KABUL kısmen REDDİ ile; 10.000,00.-TL manevi tazminatın temerrüt tarihi olan 19/02/2021 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE,(Davalı … şirketinin 500.000,00.-TL teminat tutarlı İMMS yönünden)
2- Davacı …’ın fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
e-)1-Davacı ….’nün,davalı aleyhine açtığı manevi tazminat davasının kısmen KABUL kısmen REDDİ ile; 10.000,00.-TL manevi tazminatın temerrüt tarihi olan 19/02/2021 tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE,(Davalı … şirketinin 500.000,00.-TL teminat tutarlı İMMS yönünden)
2- Davacı … ‘nün fazlaya ilişkin manevi tazminat talebinin REDDİNE,
f-)Alınması gerekli 11.285,21 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 1.709,12 TL ile 258,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 9.318,09 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
g-)Davacılar tarafından ödenen 59,30 TL Başvurma Harcı 1.709,12 TL Peşin Harç, 258,00 TL ıslah harcının davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
h-)Davacılar tarafından yapılan17 adet tebligat + posta ücreti 159,70 TL, iki bilirkişi inceleme ücreti 2.500,00 TL olmak üzere toplam 2.659,70 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 763,90 TL’nin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE, kalan kısmın davacılar üzerinde BIRAKILMASINA,
ı) Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE,(Maddi Tazminat yönünden ve davalı … şirketinin 360.000,00.-TL teminat tutarlı ZMMS poliçesi ile sınırlı olarak )
i)Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE,(Maddi Tazminat yönünden ve davalı … şirketinin 360.000,00.-TL teminat tutarlı ZMMS poliçesi ile sınırlı olarak )
j)-Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat yönünden ve davalı … şirketinin 500.000,00.-TL teminat tutarlı İMMS poliçesi ile sınırlı olarak )
k)-Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat yönünden ve davalı … şirketinin 500.000,00.-TL teminat tutarlı İMMS poliçesi ile sınırlı olarak )
l)Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat yönünden ve davalı … şirketinin 500.000,00.-TL teminat tutarlı İMMS poliçesi ile sınırlı olarak )
m)Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, ((Manevi Tazminat yönünden ve davalı … şirketinin 500.000,00.-TL teminat tutarlı İMMS poliçesi ile sınırlı olarak )
n)Davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile bu davacıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat yönünden ve davalı … şirketinin 500.000,00.-TL teminat tutarlı İMMS poliçesi ile sınırlı olarak )
o)Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
ö)Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
p)Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
r)Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı …’dan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
s)Davalının kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 9.200,00 TL ücreti vekaletin davacı …. ‘dan tahsili ile davalıya VERİLMESİNE, (Manevi Tazminat ile ilgili olarak)
ş)Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 250,00 TL yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
t-)6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13 ncü fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan (Taraf başına 330,00 TL x 2 saat= 660,00 TL) X 2 = 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 379,12 TL’sinin davalıdan, 940,88.-TL’ sinin ise davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacılar vekilinin yüzüne karşı,davalı vekilinin yokluğunda oybirliği ile verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 27/10/2022

Başkan …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip …
☪e-imzalıdır.☪