Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/430 E. 2022/222 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/430 Esas
KARAR NO : 2022/222

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/05/2021
KARAR TARİHİ : 01/03/2022
K.YAZIM TARİHİ : 08/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; Davacı …. San. Ve Tic. Ltd, Şti. tarafından davalı borçlu şirkete çeşitli zamanlarda toptan alkol satışı yapıldığını, işbu çeşitli zamanlarda yapılan mal satımına ilişkin olarak davacı firma tarafından davalı şirkete fatura düzenlendiğini, tanzim edilen faturalara davalı şirket tarafından herhangi bir itiraz söz konusu olmadığını, işbu faturalara istinaden davalı şirket tarafından davacı farklı tarihlerde birtakım ödemeler yapılmışsa da davacı, davalı şirketten 5.762,12 TL bakiye alacağı kaldığını, işbu bakiye atacak davalı şirketten defaatle talep edilmesine rağmen davalı şirket tarafından bakiye alacak davacıya ödenmediğini, davacı şirketin aşağıda belirtilen fatura bedellerine dayalı bakiye alacağının davalı şirket tarafından ödenmemesi üzerine Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası ile 5.762,12 TL asıl alacak üzerinden davalı-borçlu hakkında icra takibine geçildiğini, işbu başlatılan icra takibine davalı-borçlu şirket tarafından haksız olarak, borca, falize ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, mezkür faturaların ara dönemlerde cari hesaba yatırılan ödemeler sonucu kalar 5.762,12 TL miktar bakiye alacak haline dönüştüğünü, Neticeten; Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün .. Esas Sayılı icra dosyasına davalı – borçlu tarafından yapılan haksız itirazın iptali ile takibin devamıma, borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere İcra inkâr tazminatına, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP:Yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalı tarafından davaya cevap verilmemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dosyamız arasına Celp edilen Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklının 5.762,12 TL asıl alacak üzerinden borçlu aleyhine cari hesap dayanak gösterilmek suretiyle ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrinin borçluya tebliğine ilişkin tebliğ parçasının dosyasında bulunmadığı, davalının 17/03/2021 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği ve icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulduğu görüldü.
Dosyaya sunulan 04/01/2022 tarihli bilirkişi SMMM …. tarafından düzenlenen raporda; dava konusunun, davacının, davalı ile olan ticari ilişki dolayısıyla oluşan cari hesap bakiye alacağı tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, Davacının 2020 ve 2021 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, Davacının ticari defterlerine göre; takip tarihi (09.03.2021) itibariyle davacının davalıdan 5.762,12 TL alacaklı olduğu, Davalı şirket ticari defterleri ile ilgili olarak; davalı şirketin Sayın Mahkemece belirlenen incelemeye katılmadığı ve yerinde inceleme talebi bulunmadığından ticari defter ve belgelert üzerinde inceleme yapılamadığı, Davacı şirket tarafından davalı şirkete 15 adet topfamda 13.057,19 TL fatura düzenlediği, Davalı şirket tarafından davacı şirkete faturalar karşılığında toplamda 7.295,08 TL ödeme yapıldığı, bu ödemelerin davacı şirket kabulünde olduğu, Taraflar arasında özel bir anlaşma olmadığı ve davalı tarafından yapılan ödemelerin cari hesaba istinaden yapıldığı anlaşıldığından davalı yanca yapılan ödemelerin öncelikle davacının muaccel olan alacaklarına sayılmasının gerekeceği, cari hesap işleyişinin de bu uygulamayı gerektirdiği nazara alındığında davacının takip konusu alacağını oluşturan faturalarının aşağıdaki (davacının düzenlediği en son tarihli) faturalardan müteşekkil olduğunun kabulünün gerekeceği, Davacı şirket cari hesap alacağını oluşturarı faturalar üzerinde “İrsaliye Yerine Geçer” ibaresinin bulunduğu, mezkur faturalar içeriğindeki ürünlerin davalı şirkete teslimi hususu ile ilgfli olarak; mezkur faturalar üzerinde davalı şirkete ait sadece kaşe bulunduğu, imzasız sadece kaşe tle tesitm edilen faturalar içeriğindeki ürünlerin teslim alındığına ilişkin herhangi bir dayanak evrak olmadığından ürünlerin davalıya teslim edilip edilmediği hususunun tespit edilemediği, mezkur faturalar içeriğindeki ürünlerin davalı şirkete teslimi hususu ile ilgili olarak; mezkur faturalar üzerinde davalı şirket ünvanlı kaşesinin bulunduğu, neticeten; isim ve imzasız sadece kaşe ile teslim edilen faturalar içeriğindeki ürünlerin teslim alındığına ilişkin başkaca bir dayanak evrak olmadığından ürünlerin davalıya teslim edilip edilmediği hususu tespit edilemediğinden teslim hususunun ve dolayısıyla davacı alacağının ispata muhtaç olduğu belirtilmiştir.
Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının cari alacağından kaynaklı davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının itirazı sonucunda işbu davayı açtığı görülmüştür. Tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda uyuşmazlık konusunun çözümü için tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup davalının ticari defter ve belgelerini mahkememizce belirtilen inceleme gününde hazır etmemesi üzerine sadece davacı ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmış; yapılan inceleme sonunda düzenlenen raporda davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan 5.762,12 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir. Her ne kadar bilirkişi raporunda bir kısım faturalara ilişkin malların davalıya teslim edildiğinin ispata muhtaç olduğu belirtilmiş ise de davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalının belirlenen inceleme gününde defterleri ibraz etmemesi üzerine HMK’nın 222/3 uyarınca mahkememizce davalının ticari defter ve belgelerinin davacının defter ve belgeleri ile uyumlu olduğu kabul edilerek açılan davanın kabulü ile alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN KABULÜ ile davalının Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 5.672,12 TL asıl alacak üzerinden İPTALİ ile asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2. maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2- Alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile 1.134,42 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 393,61 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 72,80 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 320,81 TL eksik harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından sarf olunan (1.000,00 TL bilirkişi ücreti + 78,50 TL posta ücreti tebligat, müzekkere masrafından ibaret) 1.078,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine;
5-Davacı tarafından yatırılan 8,50 TL vekalet harcı, 59,30 TL başvurma harcı ve 72,80 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1 maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca dava değeri karar tarihindeki istinaf sınırı altında kalmakla KESİN olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
01/03/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı