Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/43 E. 2023/513 K. 29.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/43 Esas
KARAR NO : 2023/513

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/01/2021
KARAR TARİHİ : 29/05/2023
K. YAZIM TARİHİ : 07/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin yurt içi ve yurt dışında kozmetik ürünleri alanında faaliyet gösterdiğini, taraflar davalı şirketin kozmetik ürünlerin imalatını yapması müvekkili şirketin ise imalatı yapılan ürünlerin satışını gerçekleştirmesi hususunda anlaşmaya vardıklarını, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete 5.000$ ELDEN, 44.500TL BANKA, 44.500TL BANKA,1950£ BANKA,10.000£ BANKA,20.000TL BANKA kanalıyla olmak üzere takip tarihi itibariyle toplamda 270.007,00TL ödeme yapıldığını, davalı şirket anlaşmadan önce müvekkili şirkete üretim ve ambalaj için kullanmış olduğu kalıpların tescilinin kendisine ait olduğunu, kozmetik madde üretim izni olduğunu beyan etmiş olup anlaşma hususunda müvekkili şirketi yanılttığını, ancak sonradan yapılan araştırmada davalı şirketin kendisine ait kalıp tescili olmadığı gibi sicil kayıtlarında üretim faaliyeti olmadığı da anlaşıldığını, davalı şirket müvekkili şirketin güvenini kazanarak üretim ruhsatı ve sağlık bakanlığı izinleri olduğunu, üretimlerin yasal olacağını beyan etmiş olsa da müvekkili tarafından gönderilen ödemeleri aldıktan sonra hiçbir şekilde bu belgeleri gösterme- diğini, müvekkili şirketi sürekli oyaladığını, davalı şirket anlaşmaya istinaden üretmiş olduğu bir kısım ürünlerin müvekkili şirket tarafından incelenmesi sonucu bu ürünlerin taraflar arasında kararlaştırılan şekil ve kalitede olmadığını, bu ürünlerin 3.şahıslara satışının mümkün olamayacak kadar kalitesiz üretildiğini, ham maddenin kalitesiz olduğunu anlamış durum derhal davalı şirket yetkilisine iletilmiş ödenen paranın iadesi istendiğini, müvekkilinin davalı şirkete yaptığı ödemelere istinaden Büyük- çekmece …. İcra Dairesi …. E. Sayılı dosyası ile icra takibine girişilmiş olup, ödeme emri 16/11/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, işbu takibe davalı şirket tarafından 17/11/2020 tarihinde haksız ve yersiz olarak itiraz edildiğini, davalı şirket tarafından icra takibi başlatıldıktan sonra 19/10/2020 tarih ve …. fatura numaralı ve 166.122,59TL tutarlı e fatura müvekkili şirket muhasebesine gönderdiğini, müvekkili şirket tarafından Bakırköy ….Noterliğinin 12/11/2020 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile davalı şirketin faturasında yazan adresine fatura iadesi için ihtarname gönderildiğini, davalı şirket tarafından icra ödeme emrinin tebliğinden bir gün sonra da yani icra dosyasına itirazın yapıldığı gün Büyükçekmece … Noterliğinin 17/11/2020 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile 19/10/2020 tarih ve …. fatura numaralı ve 166.122,59TL tutarlı e fatura tebliğ ettiklerini, faturaya konu malların teslim alınmasına dair ihtarname gönderdiğini beyanla davanın kabulü ile Büyükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takibine haksız ve yersiz olarak yapılan itirazın iptalini ve takibin devamını, alacağa ödeme tarihinden itibaren avans faizi işletilmesini, davalının takip konusu bedelin %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin davacı ile yapmış olduğu anlaşmaya istinaden üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, yapılması gereken imalatı yaptığını, bir kısmını davacıya teslim etmiş diğer kısmında hazır olduğunu teslim alınması gerektiğini davacıya noter ihtarı ile bildirdiğini, bu nedenle davacının müvekkilinden herhangi bir alacağı olmayıp aksine borcu bulunduğunu, müvekkilinin üretim izni olmadığı, müvekkilinin kalıp tescilinin olduğunu beyan ettiğini ancak bunun gerçek olmadığını ve bu hususu sonradan öğrendiklerini, müvekkili firmanın sicil kayıtlarında üretim faaliyetlerinin olmadığını iddia ettiğini, davacının tüm bu iddia ve beyanlarının gerçeğe aykırı olduğunu, davacı taraf icra takibine başlamadan önde üretilen ürünlerin kalan kısmını teslim alması için 17.11.2020 tarihinde Büyükçekmece … Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarı ile bildirimde bulunulduğunu, ancak davacı üretilen ürünleri teslim almadığı gibi bakiye borcunu da ödemediğini beyanla müvekkili hakkında açılmış olan davanın reddini, davacı tarafından kötü niyetli olarak hareket edilerek icra takibi başlatıldığı için %20’den az olmamak üzere icra tazminatı ödemesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
SMMM Bilirkişi …. ve Kimya Mühendisi …. yarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen ve itibara layık bulunan 22/09/2022 tarihli rapora göre ; ”Taraflar arasında akdedilmiş herhangi bir yazılı sözleşmeye rastlanılmadığı, favacı tarafça incelemeye ibraz edilen; 2020 yılına ait yasal defterlerin E- Deftere tabi olduğu, E-Deftere tabi yevmiye ve kebir defterlerinin E-Beratlarının yasal süresinde verildiği, sadece Açılış tasdikine tabi envanter defterinin ise açılış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı, davalı tarafça incelemeye ibraz edilen; 2020 yılına ait yasal defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı, 2021 yılına ait yasal defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı, kapanış tasdiklerinin ise inceleme tarihi itibariyle yasal süresinin dolmadığı, davacı yasal defter kayıtları incelendiğinde davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan 253.639,08 TL karşılığı 28.871,03 EURO alacaklı olduğu yönde bakiyesinin bulunduğu, davalı yasal defter kayıtları incelendiğinde ise davalının icra takip tarihi itibariyle davacıya 3.315,82 TL karşılığı 1.318,90 EUR borçlu olduğu yönde bakiyesinin bulunduğu, davalı tarafça davacı adına düzenlen fatura incelendiğinde faturanın EURO para birimi ile düzenlendiği görüldüğünden ve davacı tarafça yapılan ödemelerin bir çoğunun döviz cinsinde yapılması nedeniyle taraflar arasındaki ticari ilişkisinin EURO para birimi üzerinden yürütüldüğünün anlaşıldığı, tarafların yasal defter kayıtları örtüşmediği, icra takip tarihi itibariyle tarafların yasal defter kayıtları arasındaki farkın (253.639,08 + 3.315,82-) 256.954,90 TL karşılığı (28.871,03 – 1.318,90-) 27.552,13 EUR olarak tespit edildiği, taraf yasal defterlerinin örtüşmeme farklarının raporumuzun “Değerlendirmeler” başlığı altında maddeler halinde detaylı bir şekilde değerlendirilmesi çerçevesinde davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan talep edebileceği asıl alacak tutarının 1.318,90 EURO olarak tespit edilmiş olup, söz konusu tutarın icra takip tarihi olan 05.11.2020 tarihinde TCMB tarafından uygulanan 9,9041 TL Efektif Satış Döviz kuru uygulanmak suretiyle TL karşılığı (1.318,90 EUR * 9,9041-) 13.062,52 TL olarak hesaplandığı, davacı tarafça icra takip tarihine kadar işlemiş faiz talep edilmediğinden icra takip tarihine kadar işlemiş faiz hesaplanmadığı, taraf vekilleriyle yapılan görüşmede müsait olmadıkları belirtildiği, daha sonrasında da dönüş yapılmamış olduğu, dosyada teknik açıdan delil teşkil edecek belgeler bulunmadığı, bu belgelerin dosyaya temin edilmesi ve de taraf vekillerinin aralarında anlaşarak yerinde inceleme yapılabileceği” hususu bildirilmiştir.
Davacı taraf davalıdan satın aldığı ürünlerin ayıplı olduğu gerekçesiyle alacak talebinde bulunmuş ise de; ayıbı ispat ile mükellef olan davacının ayıp ihbarı yaptığını kanıtlayamaması, ayıba ilişkin numune ürün sunmaması ve ayıp iddiasını ispat için bilirkişiye istenen belgeleri sunmaması karşısında ayıp iddiasının ispat edilemediği kabul edilmiş, tarafların ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde SMMM bilirkişi tarafından davacı kayıtlarında yer alan mükerrer ödemelerin düşülmesi, davalı tarafça düzenlenen faturaların tespiti ile her iki taraf defterinin karşılaştırılması neticesinde davacının 13.062,52 TL alacaklı olduğunun tespiti karşısında tekniğine uygun düzenlenen rapora itibarla bu miktarda davacının alacaklı olduğu ve davalının itirazının haksız olduğu kabul edilmiş, kalan miktar yönünden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalının Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazının 13.062,52 TL asıl alacak yönünden iptaline, takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte TAKİBİN DEVAMINA,
Toplam alacağın % 20’si üzerinden hesap edilen 2.612,50 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 892,30 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 3.260,89 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 2.368,59 ‬TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı + 892,30 TL peşin nispi harç + 8,50 TL vekalet harcından ibaret toplam 960,10 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3- Davacı tarafından sarf olunan (5.500,00 TL bilirkişi ücreti + 94,00 TL posta/tebligat/ müzek- kereden ibaret ) 5.594,00 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 2,23 TL’sinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13 ncü fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan (Taraf başına 330,00 TL x 2 saat= 660,00 TL) X 2 = 1.320,00 TL arabulucuk ücretinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 0,52 TL’sinin davalıdan, 1.319,48‬ TL’sinin ise davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,

5-a.) Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,
b.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tari- hinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 38.971,26 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine dair,

Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/05/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır