Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/350 E. 2022/487 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/350 Esas
KARAR NO : 2022/487

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/04/2021
KARAR TARİHİ : 26/04/2022
K.YAZIM TARİHİ : 29/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının müvekkilinden toplam 226.790,43 TL’lik mal aldığını, aldığı mallara karşılık 79.200,00 TL ödeme ve mal iadesi gerçekleştirdiğini, müvekkilinin davalıdan 147.590,43 TL alacaklı olduğunu, alacağın tahsili için yukarıda ayrıntılı yazılı icra takibinin başlatıldığını, davalının itiraz neticesinde takibin durduğunu, neticede; davalının itirazının iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı arasında ticari ilişki olduğunu, toplam 226.790,43 TL’lik mal üzerinde anlaşmaya varıldığını, müvekkiline sadece 19.11.2020 tarihli 121.187,51 TL’lik faturaya ilişkin mal teslim edildiğini, 10.12.2020 tarih 105.602,92 TL’lik faturanın mal teslim edilmeden kesildiğini ve müvekkilinin sonradan haberdar olduğunu, 19.11.2020 tarihli faturaya istinaden davacıya 77.350,00 TL ödeme yapıldığını, söz konusu faturadaki malların eksik olması sebebiyle davacıya 25.759,87 TL’lik iade faturası düzenlendiğini, ayrıca 26.550,00 TL ve 8.850,00 TL’lik iade faturaları düzenlendiğini, 10.12.2020 tarihli fatura konusu malların ise hiç teslim edilmediğini, neticede; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dosyamız arasına celp edilen celp edilen Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; Davacı alacaklının 147.590,43 TL asıl alacak üzerinden borçlu aleyhine 2 adet fatura dayanak gösterilmek suretiyle ilamsız icra takibi başlattığı, ödeme emrinin borçluya 18/02/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından süresi içerisinde 22/02/2021 tarihinde borca ve ferilerine itiraz ettiği ve icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulduğu görüldü.
Dosyaya sunulan12/01/2022 tarihli bilirkişi SMMM … tarafından düzenlenen raporda; yanlar arasında davacı tarafından davalıya “….” satışı yapılması şeklinde ticari ilişki kurulduğu, Davacı ticari defterlerinde icra takip tarihinde davacının davalıdan 147.590,43 TL değil, 140.590,43 TL alacaklı olduğu, Davalı ticari defterlerinde de icra takip tarihinde davalının davacıya 140.590,43 TL borçlu olduğu, ancak takip tarihinden sonra davacıya toplam 2 adet 52.309,87 TL’lik iade faturası düzenlendiği ve dava tarihinde davalının davacıya 88.280,56 TL borçlu olduğu, Rapor içeriğinde gerekçeleri ile izah edildiği üzere, davalının iddialarının ve iade faturalarının olağan akışa aykırı olduğu ve ispata muhtaç olduğunun değerlendirildiği, Sayın mahkemenizce davacı alacağının kabulü halinde, takip tarihinden sonra talep edilen %9 yasal faizin uygun olduğu, davacının diğer taleplerinin sayın mahkemenizin takdirlerinde olduğu belirtilmiştir.
Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının fatura alacağından kaynaklı davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının itirazı sonucunda işbu davayı açtığı görülmüştür. Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup tarafların kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen raporda iki tarafın ticari defter ve belgelerinin sahibi lehine delil niteliğini taşıdığı; davacı ticari defterlerine göre icra takip tarihinde davacının davalıdan 140.590,43 TL alacaklı olduğu; davalının ticari defterlerine göre icra takip tarihi itibariyle davalının davacıya 140.590,43 TL borcunun bulunduğu tespit edildiği; davalı tarafından icra takibinden sonra davacı adına toplam 2 adet 52.309,87 TL’lik iade faturası düzenlendiği ve dava tarihinde davalının davacıya 88.280,56 TL borçlu olduğu belirtilmiştir. Mahkememizce davalının BA formları ilgili vergi dairesinden celp edilmiş olup takibe konu iki adet faturanın davalı tarafından BA formu ile vergi dairesine beyan edildiği tespit edilmiş olup karine olarak faturaya konu malların davalıya tam ve eksiksiz olarak teslim edildiği mahkememizce kabul edilmiştir. Davalı tarafından bir kısım malların hiç kendilerine teslim edilmediği, bir kısım malların ise eksik teslim edildiği iddia edildiğinden davalıya iddialarının ispatı bakımından yemin delili hatırlatılmış olup davalının yemin deliline dayanması üzerine davacı şirket mahkememiz huzurunda “Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile takibe konu edilen 10/12/2020 tarih ve 105.602,92 TL bedelli faturaya konu mallar ile 19/11/2020 tarih ve 121.187,51 TL bedelli faturaya konu malları kuka dara ağırlığı hariç olmak üzere tam ve eksiksiz olarak davalıya teslim ettiğime şerefim namusum kutsal saydığım bütün inanç ve değerler uğruna yemin ederim.” şeklinde yemin eda etmiştir. Davacı tarafından faturaya konu malların tam ve eksiksiz olarak teslim edildiği ispat edildiğinden açılan davanın 140.590,43 TL üzerinden kabulü ile asıl alacak tutarının takdiren %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine; davacının reddedilen tutar bakımından icra takibi açmakta kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalının şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ ile davalının Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 140.590,43 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere yasal faiz uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2- Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile takdiren kabul edilen asıl alacak tutarının %20’si oranında hesaplanan 28.118,08 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 9.603,73 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.782,53 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 7.821,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından sarf olunan (1.000,00 TL bilirkişi ücreti + 50,50 TL posta ücreti tebligat, müzekkere masrafından ibaret) 1.050,50 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre (%95,26 kabul oranı) hesaplanan 1.000,71 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan 8,50 TL vekalet harcı, 59,30 TL başvurma harcı ve 1.782,53 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
8-Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 17.306,09 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
11-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin kabul ve red oranına göre hesaplanan 62,61 TL’sinin davacıdan, 1.257,39 TL’sinin davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/04/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı