Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/326 E. 2021/1189 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/326
KARAR NO : 2021/1189

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/09/2014
KARAR TARİHİ : 15/12/2021
KARAR YAZIM TARİHİ : 20/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili adına kayıtlı ….. plakalı aracın, davalı …..’in kredili olarak satın almak istediğini, bu hususta diğer davalı bankaya müracaat ettiğini, satışı yapılacak aracın ruhsat bilgilerini banka şubesine faks yoluyla iletildiğini, banka şubesinin müvekkili şirkete 14/04/2014 tarihli faksa mesajı geçerek, müşterileri …..’e araç için 31.000 TL kredinin onaylandığının bildirildiğini, aracın satış bedelinin 46.000 TL olup, bankanın kredinin onaylandığına ilişkin faksı nedeniyle kredi miktarı dışında kalan kısmın müvekkiline ….. tarafından ödendiğini, bankanın onay yazısına güvenerek Bakırköy … noterliğinin 14.04.2014 tarihli araç satış sözleşmesi ile aracın satışını …..’e yapıldığını, ancak davalılarca müvekkili şirkete onaylandığı bildirilen 31.000 TL’ nin ödenmediğini, bankanın araç bilgilerinin uyumlu olmadığı bu nedenle kredinin ödemediğini bildirdiğini, banka tarafından araç üzerine rehin konulmamasını fırsat bilen diğer davalının aracı ertesi gün bir başka kişiye devrettiğini, bu nedenle davalı bankadan kredi bedelinin ödenmemesi sebebiyle diğer davalıdan da araç satış bedelinin ödenmediğinden dolayı 31.000 TL nin 14.04.2014 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi talep etmiştir.
CEVAP: Davalı ….bank Anonim Şirketi vekili cevap dilekçesi ile Davalı …..’in müşterisi olduğunu, bankanın … şubesine başvurarak kredi talebinde bulunduğunu, kredi fizibilitesi yapıldıktan sonra kredi kullanmasına onay verildiği, …..’in talimatı doğrultusunda kredi bloke çözümünden iptal edildiğini, bankanın müşterinin talimatıyla bağlı bulunduğundan aracın satış bedelinin ödeme yükümlülüğünün müvekkili bankada olmadığını, kredinin ödeneceğine dair davacıya herhangi bir taahhüdünün bulunmadığını İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olması sebebiyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı ….. vekili cevap dilekçesi ile dava dışı 3. şahıs …..’ ın davacı nam ve hesabına hareket ettiğini, davacıya ait muhtelif araçları piyasaya vekaletname ile satıp, satış bedelini aldığını, müvekkilinin 2. el …marka araç alacağını, …..’ a söylediğini, onunda bağlantıda olduğu davacı firmada güzel bir araç olduğunu, beyan ederek internetteki fotoğraflarını müvekkiline gösterdiğini, müvekkilinin beğendiğini, 46.000 TL bedel üzerinden anlaştıklarını, …..’ a 15.000 TL peşin para verdiğini, bir kısım kişilerin isimlerini vererek müvekkilinden araç alımı için Bursa …. Noterliğinin 03.04.2014 tarihinde vekaletname çıkartığını, kalan 31.000 TL’nin aracın tesliminde ödeneceğini, banka kredisine başvurduğunu, kredi çıkmadan önce eşinden borç alarak 31.000 TL yi …..’a teslim ettiğini, 14.04.2014 günü …..’ ın müvekkiline teslim ettiği aracın internette beğendiği araç olmadığını, 5.000 TL daha ucuz bir araç bulunduğunu yoğunluktan farklı bir aracın gelmiş olabileceğini bu nedenle, aracın satışının tekrar geri alınacağını, doğru aracın satışının yapılacağını söyleyerek aracı geri aldığını, 15.04.2014 günü Bursa …. Noterliğine gidip aracın devrini verdiğini, daha sonra ….. ile irtibat kuramadığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Mahkemece,dava konusu kredi sözleşmesinde davalı …..’in tüketici sıfatını taşıdığı, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 2/1-1 maddesi kapsamında bu sözleşmenin tüketici işlemi olduğu, dolayısıyla aynı Kanunun 72. maddesi uyarınca tüketici mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davalı ….bank A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bu karar Yargıtay …. Hukuk Dairesinin … esas ve … karar ve 21.03.2016 tarihli ilamıyla, davacı ile davalı ….. arasındaki ihtilaf araç satım sözleşmesine ilişkin olduğu,davacı ile davalı banka arasındaki ihtilaf ise bankacılık işleminden kaynaklanan kusurdan doğan zararın tazminine ilişkin olduğu,davacı ile davalılar arasında tüketici hukukunu ilgilendiren herhangi bir hukuki ilişki bulunmadığı,mahkemece işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi bozmayı gerektirdiğinden bahisle bozulmasına karar verilerek dosya mahkememize gönderilmilmiştir.
Mahkememizden verilen 13/05/2015 tarih ve … Esas … sayılı kararı Yargıtay … . Hukuk Dairesi’nin 04/11/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamıyla “Davalı satış bedelini 15.000,00TL peşinat ve 31.000,00 TL bakiye olmak üzere kendisinin aracı satın alması için vekalet verdiği ve davacının elamanı olan …..’a verdiğini savunmuş olup, davalının bu savunması davacı yetkilisinin araç satış sözleşmesindeki ikrarıyla ispatlanmıştır. Bu bakımdan yerel mahkemenin davalının ödeme savunmasını ispatlayamadığı şeklindeki kabulü doğru olmamıştır. Yukarıda davacının davalı …..’e yönelik iddiasının kanuni delillerle ispatlanması gerektiğine işaret edilmiş olup davacının delil listesinde yemin deliline de dayandığı anlaşıldığından davacıya yemin deliline de dayanma hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir. Bu nedenlerle eksik inceleme ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” gerekçesi ile bozulmasına karar verilerek Mahkememizin işbu Esas numarasını almıştır.
Bursa …. Asliye Ticaret Mahkemesine yazılan talimatta Davalı ….. : HMK 233. Madde kapsamında yemin ediyorum, ben ….. plakalı … marka aracın satışı için 15.000,00 TL peşinat ile ….. isimli kişiye elden teslim ettim, ayrıca adıma araç alması için de kendisine ve bildirdiği kişilere vekaletname verdim, bu süreçte geri kalan 31.000,00 TL için ….bank … Şubesi’nden araç kredisi başvurusu yapmış isem de krediyi kullanmadım, eşim araç bedeli olan 31.000,00 TL’yi tarafıma verdiği için araç kredisine ihtiyaç duymadım, 31.000,00 TL’yi elden …..’a aracın satışını alması için verdim, vekil olarak tayin ettiğim ….. Otomotiv Sanayi Şirketi’nde çalışan … adıma Bakırköy …. Noterliği’nin 14/04/2014 tarihli … yevmiye nolu araç satış sözleşmesi ile işlem yaptığı noter satışı ile aracı aldım, daha sonra araç bana teslim edildiği esnada aracın ….. ile anlaştığımız araç olmadığını kendisine ilettiğimde herhangi bir sorun olmadığını, tekrardan aracın satışın yapabileceğimi söyledi, ancak verdiğim 46.000,00 TL araç ücretini kendisinden tahsil edemedim, kendisini defalarca aramama rağmen ulaşamadım, bu araca ilişkin herhangi bir şekilde araç kredisi kullanarak satın almadım, kredi başvurusunu tamamlamadım, kredi başvurusunu onaylamadım, hesabıma da herhangi bir meblağ geçmedi, aracı da ….. ile anlaştığımız araç olmadığı için satın aldığım günün ertesi gün olan 15/04/2014 tarihinde Bursa …. Noterliği’nin … yevmiye sayılı satış sözleşmesi ile ben kendim bizzat Notere giderek devrettim, ….. isimli şahısta ….. Otomotiv A.Ş’nin çalışanıdır, ben tüm araçla ilgili olarak satıcı ….. Otomotiv A.Ş’ye ödemeyi yaptım, ödeme yaptığım kişi …..’tır, ….. plakalı aracın satış bedelini benden veya vekil olarak tayin ettiğim ….. ve/veya …’tan tamamen alıp tahsil edildiği bu araçla ilgili ….. Otomotiv San.ve Tic. A.Ş’ye hiçbir borcum bulunmadığı, bu araçla ilgili benden 31.000,00 TL ve 15.000,00 TL peşinat olarak verdiğim meblağa yönelik de alacağı bulunmadığına namusum şerefim ve kutsal saydığım bütün inanç ve değerler üzerine yemin ederim beyanında bulunduğu anlaşılmıştır.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; davacı şirket adına kayıtlı aracın davalı ….. tarafından davalı bankadan kullanacağı krediyle bedeli ödenmek üzere satın alınmak istenildiğini, davalı bankanın kredi onayı verdiğini bildirmesi üzerine araç satışının gerçekleştiğini, geçici tescil belgesinin davalı bankaya fakslandığını, ancak müvekkiline davalılar tarafından satışı bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, 31.000.- TL satış bedelinin 14.04.2014 satış tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup Mahkememizden 13/05/2015 tarih ve … Esas … sayılı …bank yönünden reddine, ….. bakımından davanın kabulüne dair kararı Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 04/11/2019 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamı ile Davalı ….. vekilinin temyizine gelince; davacıya ait motorlu aracın davalı …..’e satışına ilişkin Bakırköy …. Noterliğinin 14.04.2014 tarihli ve …. yevmiye nolu araç satış sözleşmesinin taraflarının davacı yetkilisi ile davalı ….. vekili … olduğu ve davacı temsilcisinin araç bedelini tamamen aldığını ikrar ettiğ, Bursa …. Noterliği’nin 03.04.2014 tarih ve … yevmiye numaralı 15.04.2014 tarihine kadar geçerli vekaletname ile davalı …..’in …, … ve ….. isimli kişileri kendi adına araç satın almak üzere vekil kıldığı ,Yine dosya içerisinde bulunan Bakırköy …. Noterliği’nin 14/04/2014 tarihli ve … yevmiye numaralı araç satış sözleşmesiyle ….. plaka nolu aracın 46.000,00TL bedel ile davacı şirket yetkilisi tarafından davalıya satıldığı, sözleşmenin davalı adına vekili … tarafından imzalandığı bu sözleşmede davacı yetkilisinin satış bedelinin tamamını aldığını ikrar ettiği, Bursa …. Noterliği’nin 15.04.2014 tarihli ve …. yevmiye numaralı araç satış sözleşmesiyle bu kere aynı aracın davalı ….. tarafından dava dışı …’a satıldığı alıcı … adına sözleşmenin vekili ….. tarafından imzalandığı, bu durumda davacının satış bedelinin tamamını davalı …..’den aldığını araç satış sözleşmesinde kabul ve ikrar ettiğinden, bunun aksini kanuni delillerle ispat etmek zorunda olduğu, davalı satış bedelini 15.000,00TL peşinat ve 31.000,00 TL bakiye olmak üzere kendisinin aracı satın alması için vekalet verdiği ve davacının elamanı olan …..’a verdiğini savunmuş olup, davalının bu savunması davacı yetkilisinin araç satış sözleşmesindeki ikrarıyla ispatlandığı, davalının ödeme savunmasını ispatlayamadığı şeklindeki kabulünün doğru olmadığı, davacının davalı …..’e yönelik iddiasının kanuni delillerle ispatlanması gerektiği, davacının delil listesinde yemin deliline de dayandığı anlaşıldığından davacıya yemin deliline de dayanma hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuş olup, Yargıtay bozma ilamına uyularak bozma ilamı doğrultusunda davalılardan …bank bakımından verilen hükmün Yargıtay ilamı uyarınca reddine karar verildiği, bu nedenle Davacı ile davalı …bank arasında hukuki bir ilişki mevcut olmadığı da dikkate alınarak davalı banka yönünden davanın reddine, diğer davalı yönünde ise Yargıtay Bozma ilamı doğrultusunda davacıya yemin delili hatırlatılmış, davacının yemin metni ibraz ettiği, mahkememizce bu hususta Bursa Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, davalı asilin 18.11.2021 tarihli yemin duruşmasındaki tüm beyanalarl ile ödemenin yapıldığı, davacının bir alacağının kalmadığı yönündeki beyanı da dikkate alınarak açılan davanın reddine, her ne kadar kısa hükümde istinaf yasa yolu açık yazılmış ise de kararın Yargıtay temyiz yasa yoluna tabi olduğundan “istinaf ” ibaresi “temyiz”olarak tashih edilerek aşağıdaki karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 529,45 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 470,15 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine,
4-Davalı ….bank Anonim Şirketi tarafından sarf olunan 68,40-TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine,
5-Davalı ….. tarafından sarf olunan 185,20-TL yargılama giderinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine,
6-Sarf edilmeyen gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,

Dair davacı vekili ile davalı ….. vekilinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde TEMYİZ yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.15/12/2021

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”