Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/300 E. 2021/1134 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/300 Esas
KARAR NO : 2021/1134

DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 02/03/2021
KARAR TARİHİ : 01/12/2021
K. YAZIM TARİHİ : 07/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarındas özetle: müvekkilinin, 1999 yılında hisse senedi satın alarak davalı şirkete ortak olduğunu ve 2008 yılı kadar pay alma kuponlarının satın alma tarihinde davacıya teslim edildiğini ancak davacıya 1999 yılından bugüne kadar kâr payı ödenmediğini belirterek, davacının kâr payı kuponları satın aldığı tarihten dava tarihine kadar hak etmiş olduğu kâr payının tespiti ile davacının sahibi olduğu hisse senetlerinin karşılığı olan kârın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında; HMK amir hükümleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, 7194 Sayılı Kanun gereğince “Davada karar verilmesine yer olmadığına”, İlk itirazları ve esasa ilişkin beyanları dikkate alınarak davacının tüm talepleri yönünden reddine, Yargılama giderleri ile avukatlık ücretlerinin davacıdan tahsiline, karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, kâr payı istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama sonucu; dava hukuki niteliği itibariyle alacak davası olup, 05/02/2019 tarih 7194 sayılı kanunun 41.maddesine eklenen geçici 4.maddesinde ” 31/12/2014 tarihine kadar, pay sahili sayısı nedeniyle payları halka arz olunmuş sayılan ve payları borsada işlem gören anonim ortaklıklar tarafından doğrudan veya dolaylı olarak nominal yada primli değer üzerinden pay veya pay adı altında satışı yapılmış olan her türlü araç, 06/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı SPK nın kaydileştirmeye ilişkin şartlarına tabi olmaksızın 29/06/1956 tarihli ve 6762 sayılı mülga TTK ile 13/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı TTK kapsamında pay addolunur, bu ortaklıklara yapılan ödemeler pay karşılığı yapılmış kabul edilir ve ortaklık ilişkisi kurulmuş sayılır. Bu payların kaydileştirilmemiş olması ortaklık haklarına halel getirmeyeceği gibi ortaklık ilişkisinin kurulmadığı da iddia edilemez. 1.fıkra kapsamında kurulmuş olan ortaklık ilişkileri hakkında; geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı veya primli pay satışı yapıldığı ileri sürülerek sebepsiz zenginleşme, haksız fiil, sözleşme öncesi görüşmelere aykırılık veya sözleşmeye aykırılık nedenlerine dayalı olarak açılan ve kanun yolu incelemesindekiler dahil görülmekte olan menfi tespit, tazminat veya alacak davalarında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilir ve yargılama gideri ile maktu vekalet ücreti ortaklık üzerinde bırakılır.” hükmü gereği davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu alacak davasında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

2-Davacı lehine takdir edilen 5.100,00.-TL vekalet ücreti ile davacının yaptığı 275,70.-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı + 59,30 TL karar harcı + 8,50 vekalet harcından ibaret toplam 127,10 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-Harçlar kanunu gereğince tahsili gereken ve peşin alınan 59,30.-TL karar ilam harcının Hazineye irat kaydına,

4-Kalan gider avansının karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.anlatıldı. 01/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır