Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/145 E. 2022/577 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/145 Esas
KARAR NO : 2022/577

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 24/05/2022
K. YAZIM TARİHİ : 10/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle ; müvekkilinin 1972 yılı doğumlu olup evli ve iki çocuk babası olduğunu, maddi sebeplerden dolayı ilkokulu bitiremeden okuldan ayrılmak ve alışmak durumunda kaldığını, uzunca yıllar yaşadığı ilçede akaryakıt satış görevlisi olarak çalışmış ve geçimini bu şekilde sağladığını, yaklaşık 1 yıldır. çalıştığı akaryakıt istasvonunun ekonomik yönden problemler yaşaması nedeni ile, kısa süreli çalıştığını, aylık sigorta priminin günü 5 güne tekabül ettiğini, bu süreye karşılık gelen maaşının ancak 500-600 lira olup sadece fatura ve mutfak masrafının bir kısmını karşılamaya yettiğini, 2019 yılında bahsedilen nedenlerle ciddi maddi sıkıntılar yaşadığını, müvekkilinin yaşadığı mahalleden yakın arkadaşı olan …. isimli kişi kendisini … isimli şahısla tanıştırdığını, kendisinin samimi arkadaşı olduğunu ve müvekkiline yardımcı olabileceğinden bahsettiğini, müvekkili davalı ile tanışmayı ve borç para istemeyi kabul ettiğini, müvekkilinin davalıdan 30.000,00 TL borç aldığını, buna karşılık olarak senet imzaladığını, aynı gün davalı tarafından müvekkiline, sadece birinde adı soyadı ve T.C. kimlik numarası yazan bir diğeri ise boş olan 2 senet imzalatıldığını, senetlerden sadece biri .. tarafından İsim Soyisim ve T.C. kimlik kısımlarından ibaret olma üzere doldurulduğunu ve müvekkili tarafından imzalandığını, senedin neden boş olduğu sorgulandığından davalı “ senette herhangi bir sorun olursa diğer imzaladığın senedi avukat doldurarak düzeltecek” dediğini, boş olan 2. Senedin herhangi bir hükmü olmadığını, ayrı şehirle uzak olmaları nedeni ile yedekte durması amacıyla imzalattığını beyan ettiğini, müvekkili senetleri imzaladıktan sonra davalı “sana kefil olacak bir kişiye daha senet düzenlemem gerekli” dediğini ve yanında olan kardeşi … ‘i kefil gösterebileceğini söyleyince davalı, ….e de aynı şekilde biri boş, diğerinde sadece isim, soy isim, ve T.C. kimlik yazılı …’un hazırladığı senetleri imzalattığını, senedin kambiyo vasfına haiz olmadığını, senetlerin karşılığında ise müvekkiline hiçbir ödeme yapılmadığını, davalı ile iletişime geçtiklerinde senetleri icra takibine koyduğunu söylediğini beyanla davalı aleyhine açtıkları menfi tespit davalarının kabulünü, borçlu olmadığını tespitini, senetlerin tahsili halinde müvekkilinin geri dönülmez zararlara uğrayacağı muhtemel olduğundan ihtiyati tedbir taleplerinin kabulünü, müvekkilini mevcut maddi durumu dikkate alınarak adli yardım taleplerinin kabulünü, icra dosyalar içinde yer alan 10.04.2019 keşide tarihli 75.000 TL ve 150.000 TL bedelli senetlerin davalı tarafından gerçeğe aykırı doldurulduğunun yapılacak yazı incelemeleri sonucu ortaya çıkması halinde senetlerin ve TTK 776 VE 777 uyarınca kambiyo senedi vasfımı taşımadığından, kambiyo senedine özgü haciz yoluyla takip yapılamayacağından, icra takiplerinin iptalini, davalının kötü niyeti açık olduğundan İİK 72/4 uyarınca bono bedellerinin % 20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davacının iddia ettiklerinin gerçek dışı olduğunu, davacı ve kardeşi dava dışı …. müvekkili ile arazi satışı konusunda anlaştıklarını, davacının ve kardeşinin miras nedeniyle kendilerine intikal eden yüklü miktarda gayrimenkulleri bulunduğunu, davacı ve kardeşi paraya ihtiyaçları olduklarını ancak aleyhlerine açılmış icra takipleri bulunduğunu ve bu icra takiplerinin varlığı nedeniyle bankaların kendilerine kredi vermediklerini bu nedenle de gayrimenkullerini satıp paraya çevirmek istediklerini dile getirdiklerini, müvekkilide Terziköy Mevkiisindeki araziyle ilgileniyor olduğundan söz konusu araziyi satın alabileceğini ancak kendilerine düşen hisselerden öte arazinin tamamını almak istediğini belirtiğini, söz konusu arazide birçok hissedar bulunduğunu, taraflar söz konusu arazinin tamamının satışı noktasında 600.000 TL bedel için anlaştıklarını, bu bedel diğer hissedarların hisseleri de dahil olmak üzere arazinin tamamı için kararlaştırılmış bir bedel olduğunu, davacı ve kardeşi diğer hissedarların akrabaları olduğunu, onlardan da bir kaçının araziyi satmak istediğini, diğer hissedarlarla da görüşüp satışı en kısa zamanda sağlayacaklarını taahhüt ettiklerini, söz konusu arazinin üzerinde ipotek olduğunu, haciz olduğunu ve hisseli olduğunu beyan eden davacı ve dava dışı kardeşi bunları temizlemeleri için ve diğer hissedarlarında hisselerinin satın alınabilmesi için müvekkilinin bir ön ödeme yapması gerektiğini beyan ettiklerini bu ödemeyi adlarına açılmış icra takipleri olması nedeniyle hesaplarının blokeli olduğundan yada olabileceğinden elden almak istediklerini beyan ettiklerini, bunun üzerine müvekkilinin böyle yüklü bir parayı elden verecekse tapunun kendisine devrinin sağlanacağı ana kadar bir güvence almak istediğini dile getirdiğini, bunun üzerine senet imzalayıp verebileceklerini söyleyen davacı ve kardeşinin bu teklifini müvekkilinin kabul ettiğini, tapu devri yapılmaması halinde veya ödemenin iade edilmemesi halinde adlarına kayıtlı yüklü miktarda gayrimenkul olması nedeniyle senetleri yasal takibe koyup verdiği bedeli geri alabileceğini düşünen müvekkili 600.000 TL olarak anlaştıkları bedelin 450.000 TL’sini 3 seferde nakit olarak elden teslim ettiğini, yapmış olduğu bu ödemeler karşılığında da 450.000 TL bedelli senet teslim aldığını, müvekkil gayrimenkulün tapusunu yapmış olduğu tüm uyarılara rağmen devir alamadığını, söz konusu tapuyu devralamayacağını anlayan müvekkili teminat olarak aldığı senetleri takibe koyduğunu, senetlerin boş değil dolu olduğunu beyanla Adli Yardım Talebinin reddine ve harcın tamamlanmasına, davacı tarafın % 20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı taraftan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, menfi tespit davasıdır.
Her ne kadar davacı tarafça davalı aleyhine iş bu dava ikame olunmuş ise de; dosyanın 21/02/2022 tarihli celse itibariyle takipsiz bırakılan davanın yasal 3 aylık süre içinde yenilenmediği anlaşılmakla davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- HMK 150 ve 320 md gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,

2-Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsil edilerek Hazine’ye irat kaydına,

3-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesi- sine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

4- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır