Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/125 E. 2023/289 K. 27.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/125 Esas
KARAR NO : 2023/289

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 05/02/2021
KARAR TARİHİ : 27/03/2023
K. YAZIM TARİHİ : 29/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin tekstil firması ihracatçısı olmakla yurt dışı / Hollanda müşterisi olan … firmasının müvekkilinden satın aldığı emtianın nakliye ve gümrük işlerini davalı firmanın yaptığını, müvekkilinin yurt dışı müşterisine 13.07.2019 tarihinde bir kısım tekstil ürünü sattığını, ihracatı yaptığını, daha sonra müşteri teslim aldığı ürünlerin bir kısmını iade etmek istediğini, iade sürecini kendi çalıştığı davalı firma ile gerçekleştirdiğini, malın küçük bir kısmına ilişkin iade sürecini davalının organize ettiğini, davalı firmanın taşıdığı iade getirdiği malların faturasını getirmediğini, iade getirdiği mal miktarı/ sayısı /cinsi ile taşıma belgesinin uyuşmadığını, sonuç olarak davalı tarafça taşındığı beyan edilen mal ile gerçekte taşınan / getirilen malın aynı olmadığının gümrük memurlarınca tespit edildiğini, iş bu sebeple müvek- kilinin ürünlerinin teslim alamadığını, davalının iade getirdiği mala uygun sevk belgesi hazırlamadığını, taşıma için gerekli ekleri de bulundurmadığını, iş bu kusur sebebi ile malların teslim edilmediği somut olgusu karşısında durum derhal davalı … bildirildiğini, kusurun giderilmesi ile malın hızlıca teslim alınması ihtiyacı bildirildiğini, müvekkili teslim alamadığı mala ilişkin davalıya durumu bildirdiğini, davalı gönderici olan müşterisinden yeni fatura temin edeceğini ve ATR’yi düzelteceğine taahhüt ettiğini, davalı edimini yerine getirmediğini, bu süreçte yurt dışı firmasının mümessili ile yapılan görüşmelerde firmanın sürece dahil olmayıp tüm gümrük işlemlerini tümü ile sadece davalı … organize ettiği öğrenildiğini, sonuç olarak kati ithalat olarak hızlı bir şekilde gümrükten mal çekebilecek olan müvekkili geri gelen mal statüsünde uzun ve yorucu bir prosedür ile aylarca uğraşarak malını ancak 16.01.2020 tarihinde davalı antreposundan teslim alabildiğini, müvekkilinin malı 16.01.2020 tarihine kadar davalı antreposunda kaldığını, davalı kendi kusuru ile sebep olduğu halde müvekkilinden fazladan antrepo ücreti tahsil edildiğini, davalı yetkilisi ihtilaf sonrası müvekkili şirket iş yerine gelerek müvekkilinin zararını gidermeyi taahhüt ettiğini, müvekkilinin sonraki nakliye işlerinde müvekkiline zararı oranında iskonto uygulamayı taahhüt eden davalı yetkilisi sonrasında iş bu taahhüdünden vazgeçtiğini, bu durumun Beyoğlu …. Noterliği’nin …. Yevmiye numaralı 31.01.2020 tarihli ihtarı ile davalı … bildirilerek zararın tazmini talep edildiğini, malın yaklaşık 3 aylık geç tesliminden ötürü ; Sezonluk olan tekstil ürünü malın sezonu geçtiğini, toplam 466 adet olan ürünlerin %30 daha ucuza 8,95-Euro’ya iç piyasaya verilme imkanı kaybedildiğini, adedi 2 EURO’dan satışa sunulması gerektiğini, yine fazladan 1.175-TL antrepo ücreti ödendiğini, davalı ihtarı 04.02.2020 tarihinde tebliğ alarak temerrüte düştüğünü beyanla fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalması kaydı ile şimdilik ; fazla ödenen 1.175,00-TL antrepo ücreti ihtar masrafları ve malın geç telim alınmasından oluşan zararlara karşılık şimdilik 100-USD zararın fiili ödeme tarihindeki efektif satış kuru üzerinden ihtar tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsilini, davacı zararının tespiti ile iş bu davanın HMK.107.mad. gereğince belirsiz alacak davası olarak kabulünü, yargılama gideri, ihtar masrafı ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davacının tüm iddia ve talepleri haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup kabulü mümkün olmadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, zamanaşımı ve hak düşürücü süre ve bildirim sürelerine uyulmaması bakımından itirazları olduğunu, gümrük belgelerinin doğru olmamasından, getirilen mal ile gümrük belgelerindeki miktar, ağırlık, koli sayılarının farklı olmasından kaynaklı sorumluluk müvekkiline değil, gönderene ait olduğunu, evrak düzenleme görevinin gerek CMR m.11 ve gerekse TTK m.860 gereği yük ilgilisinin üzerinde olduğunu, taşıyıcı müvekkilinin, kendisine belgelerle verilen bilgilerin doğruluğunu ve yeterliliğini inceleme-denetleme yükümlülüğü de bulunmadığını, bu aşamada iade evrakının, eksik ya da yanlış düzenlemesinden müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, davacının yurtdışı müşterisine 13.07.2019 tarihinde sattığı ürünlerin ihraç nakliyesini müvekkilinin yaptığını, daha sonra Ekim ayında bir kısım malın iadesi söz konusu olunca davacıya taşıma bedeli teklifi iletildiğini ve davacının yazılı onayı alındığını, 09.10.2020 tarihinde ürünlerin Türkiye’ye geldiğine dair Varış İhbarnamesi davacıya bildirildiğini, artık bu tarihten itibaren ardiye, bekleme vs. masraflar davacı-alıcının sorumluluğunda olduğunu, müvekkili tarafından taşıması yapıldıktan sonra geçici depolamaya alınan mal davacı tarafından antrepo beyanı verildiği için de ürünler antrepoya alındığını, ürünlerin antrepoda kaldığı sürede oluşan antrepo ücreti hak edildiğini, davacının ihtarnamesine taraflarına Beyoğlu …. Noterliği’nin 06.02.2020 tarihli, …. yevmiye sayılı ihtarnamesiyle cevap verilerek, müvekkilinin herhangi bir kusur ve sorumluluğu olmadığını, ihtar içeriği sorumluluk iddiaları ve zararı kabul etmediklarini belirtildiğini beyanla davacının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddine karar verilmesini, yargılama harç ve masrafları ile yasal vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Lojistik ve Taşımacılık Uzmanı Üst Düzey Yönetici Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ….ve Gümrük Mevzuatı Gümrük Antrepoları Kaçakçılık ve Dış Ticaret Uzmanı …. tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen 22/11/2021 tarihli rapora göre ; ” Ülkemize geri gelen eşyalar hakkında, davacı gümrük müşavirlik firması …. tarafından … Gümrük Müdürlüğünce … sayı ve 09.10.2019 tarihli ANTREPO
beyannamesinin tescil ettirildiği, iş bu beyanda 1 kap 567,39 Kg ve 18.467,30 EURO olarak yani ihrtacat eşyalarının tamamı geri gelmiş gibi beyan edildiği, akabinde antrepo beyannamesinin tescilinden sonra, davacı dolaylı temsilcisi ….. gümrük müşavirliği firmasınca …. sayılı antrepo
beyannamesi muhteviyatı eşyaların, tamamının geri gelen eşya kapsamında beyan
edildiğini, aslen bu eşyaların 200 Kg, 466 adet 5.941,50 EURO tutarındaki “Geri Gelen
Eşyalar” olduğu hakkında tam tepit yapılması hakkında dilekçe vererek, antrepo
beyannamesinde düzeltme talep ettiği, idare onayı ile konu antrepo beyannamesinde REDRESE (düzeltme) yapılarak yeniden tescil
alındığı, antrepo beyannmelerinin 44 nolu hanesine bakıldığında gerekmediği halde A.TR
belgesinin beyan edildiği, ve ihracatta kullanılan ilk ….. sayılı faturanın beyan edildiği, ihracat eşyasının geri gelmesi halinde yurt dışından kesilmiş yeni
bir fatura ibrazının gerekmediği, ve nitekim yurt dışından sonradan gelen ve
kullanılan ve gecikmeye neden yeni bir fatura olmadığı, zira davacı gümrük müşaviri …. gümrük müşavirliğinin ihracatta kullanılan aynı faturayı geri gelen eşya için de kullandığı açık olup, taşınan eşya hakkında eksik ya da hatalı belgeden bahsedilemeyeceği, dava uyuşmazlığının kaynagı ne eksik bir evrak, ne gönderici hatası ne alıcı hatası ne de taşıyıcı hatası olduğu, beklemeye sebebiyetin gümrüğe yapılan hatalı beyan dolayısıyla düzeltme aşamasında geçen süreçten kaynaklı olabilerceğinin değerlendirldiği, dolayısıyla CMR hükümlerinin taaşıyana yüklediği sorumluk bakımından davalının kusuruna ilişkin
herhangi bir vakıaya rastlanılmadığı, davaya konu uyuşmazlığın esası, taşınan eşya veya taşıma aracından kaynaklı olmayıp, eşyanın eşliğinde bulunması gereken belgelerin mevcut olmaması iddasından kaynaklı olduğu, bu bağlamda yapılan inceleme ile; (CMR 11/1 maddesi) taşımaya konu eşya ile ilgili gereken gümrük ve diğer formalitelerin yerine getirilmesi için, gönderici, lüzumlu belgeleri sevk mektubuna iliştirecek yahutta taşımacıya verecek ve talep ettiği diğer bilgileri kendisine sağlayacaktır, hükmü gözetildiğinde taşıyan davalıya CMR hükümlerine atıfla sorumluluk yüklenemeyeceği, eşyanın geç ithal edilmesine konu vakıada davalı taşıyanın sorumluluğuna rastlanılmadığından, iddia olunan düşük kıymetten satış kaynaklı varsa bir zarar, bu zararın davalının yaptığı iş ifasından kaynaklanmadığı sabit olup, bu halde soyut olan bu talep hakkında değerlendirme esasları mahkemenin takdirinde olduğu” hususu belirtilmiştir.
Lojistik ve Taşımacılık Uzmanı Üst Düzey Yönetici Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı …, Gümrük Mevzuatı Gümrük Antrepoları Kaçakçılık ve Dış Ticaret Uzmanı …. ve Gümrük Mevzuatı Uzmanı tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen 22/02/2022 tarihli ek rapora göre ; ”Taşınan eşya hakkında doğru bilgi ve belgelerin taşıyana verilmesi gönderen … görev ve yükümlülüğü olduğu, taşıyanın da gönderenden aldığı belge ve bilgilerin taşıyacağı yüke uyumlu olup olmadığını teyit ve kontrol ederek sevk belgeleri düzenlemesi gerektiği, dava dışı gönderen … tarafından, davalıya taşımaya konu 200 Kg eşya hakkında, doğru belge bilgi verildiği hakkında somut bir belgeye rastlanılmadığından, davalı taşıyanın da kendisine sunulan belge ile, taşıyacağı yükün uyumluluğunu kontrol etmediğinden, dava dışı gönderen ve davalı taşıyanın hatanın müsebbipleri oldukları, dava dışı gönderenin, davalı taşıtana doğru belge ve bilgi vermemesinden kaynaklı başlayan hatanın, davalı …’ın hatayı devam ettirmesi ile, eşyanın 04.10.2019 tarihli yurt dışı çıkışından Ülkemize gelişi ve ithalinin yapıldığı 16.01.2020 tarihi bakımından eşyanın gümrükten ortalama 94 gün geç çekilmesinden bahsedilebileceği, ancak davacı … ardiye ücreti dışındaki iddia ve talep ettiği zarar konusu soyut olduğundan değerleme yapılamadığı, davacı … talebinde olan ardiye üceretine ilişkin dosya ekinde bulunan ve davalı … tarafından kesilen 1,475,00TL ardiye faturası incelendiğinde, faturanın eşyanın antrepoya alındığı 09.10.2019 ila faturanın kesildiği 16.01.2020 tarihi aralığındaki 100 gün için kesilen 1475,00 TL olduğu, günlük ardiye ücretinin 1.475/100-14,75TL olduğu, buna göre gecikmeye sebebiyet 94 gün bakımından (94×14,75)- 1.386,65TL hesaplandığı, talep bakımından davacı … 1.175,00TL ardiye ücretini iade talebinde haklı gözüktüğü” hususu bildirilmiştir.
Tekstil Mühendisi …., Gümrük Uzmanı …, Taşıma Uzmanı …. tarafından yapılan inceleme sonucu düzenlenen 19/10/2022 tarihli rapora göre ; ” Davacının dava konusu 466 adet bayan elbisesini 3 ay boyunca teslim alamaması sonucu sezonunda satamaması nedeniyle 1.188,30 Euro zararının oluştuğu, dava konusu taşımaya, taşımanın yapıldığı güzergâh itibariyle uygulanması gereken CMR Konvansiyonu madde 7 gereğince, gönderen ya da gönderen adına hareket eden taraf, yükün özelliğinin, cinsinin, tarif ve ambalaj şeklinden kaç parça olduğu ve gümrük ve diğer formaliteler için gerekli talimatlardan doğrudan sorumlu olduğu kuralından hareketle, yanlış ve yetersiz bilgiden kaynaklanan sorumluluğun davalı taşımacıya yüklenemeyeceği, CMR madde 11/2 göndericinin gümrük ve diğer formalitelere ilişkin bulunmaması, yetersiz oluşu veya usulüne aykırı oluşundan doğacak hasar zarar ve ziyandan dolayı taşımacıya karşı sorumlu olduğunun göz önünde tutularak, davalı taşımacının davacıya karşı bir sorumluluğunun bulunmadığını, gümrük belgelerindeki eksiklik ya da yanlışlığın sorumlusunun davalı taşımacı olmadığı, antrepo işlemlerinin uzamasının sorumluluğunun davalı taşımacıya yüklenmemesi gerektiği” hususu bildirilmiştir.
Gümrük Müşaviri …., Akademisyen Bilirkişi …. tara- fından yapılan inceleme sonucu düzenlenen 14/02/2023 tarihli rapora göre; ”İade edilen eşyanın doğru evraklarla, evrak ve kg bilgisi uyumu denetlenmeden Türkiye Gümrük Bölgesi’ne sunulması yönündün sorumlu kişi taşıyıcıdır. Ancak verilen özet beyan ve sunulan evraklarla beyanı gerçekleştirilen davaya taraf olmayan …. Gümrük Müşavirliği eşyanın hangi işleme tabii tutulacağını sorgulamadan “ihraç faturasını” görüyor olmasına rağmen antrepo beyannamesin oluşturduğunu, burada gelecek yükün “mahrece iade yükü” olduğu konusunda …. Tekstil tarafından Gümrük Müşavirliği bilgilendirilmiş olmasının gerektiğini, fakat Gümrük Müşavirliği temsilcisi de bilgilendirilmemiş olmasına karşın, beyanda bulunurken faturayı görüp, gönderici, alıcı hanesine dikkat etmeli, antrepo beyanında bulunmadan evvel işlemin akıbetini öğrenmesi gerektiği, özet beyana göre açılan antrepo beyannamesi işlemleri esnasında fark edilen kg-adet – kiymet farklılıkları, gümrük idaresine yazılan redrese dilekçesiyle düzeltildiği, idare herzaman “beyan esastır” usülüyle dilekçeyi işleme almış olacağından, eşya tam tespitinin ardından redrese işlemleri tamamlandığını, redrese süreci yaklaşık 20 gün sürmüş. Ardından ithalat beyannamesi işlemlerine başlanmıştır. Redrese yapılana kadar olan süreçteki hatanın davalı … sorumluluğunda olabileceği kanaatinde olmakla beraber (özet beyan verme yükümlülüğü) antrepo beyannamesi işlemlerinin başlamasının ardından sorumluluğu davalıya yüklemenin doğru olmadığı, asntrepo beyannamesi açılması ve redrese işlemlerinin tamamlanmasının ardından süreç tamamen davacı … dava dışı gümrük temsilcisi arasında ilerlediği, işlemin türü olarak “Geri gelen” işlemlerinin yapılacağı konusunda Gümrük Müşavirliği bilgilendirildikten sonra, müşavirliğin fatura ve ATR gerekliliği olmadığı konusunda müşterisini bilgilendirmeli ve geri gelen işlemlerinin yazışmalı (KDV İADESİ KONUSU) olup / olmaması konusunda … Tekstil’den bilgi almasının akabinde ithalat işlemlerine başlaması gerekmesine rağmen, e mail yazışmaları incelendiğindi konu görülemediği, fatura beklenmiş olmasına rağmen geri gelen eşya rejim uygulamasında olması gerektiği gibi …. Tekstil’in kesmiş olduğu ihraç faturası ile işlem yapıldığı, yeniden ATR düzenlenmesi için beklenmiş ve yazışmalar sürdürülmüş ve hatta yük gelmeden ATR düzenlenmiş olmasına rağmen yazışmalar devam etmiş ve beyan esnasında gereği olmadığından ATR kullanımı lüzumsuz görüldüğünden kullanılmadığı, konu dosyada redrese, özet beyan farklılığı, evrak eksikliği gibi yazışmaların 20 günlük bir süreç aldığı ardından ithalat beyannamesi tescil alındığı ve asıl sürecin sonra başlamış olduğu, geri gelen eşya rejim beyanında KDV İADESİ hakkında vergi dairesi ile “yazışma yapılacak mı? yapılmayacak mı?” konusunun …. Tekstil yetkilileri ile dava dışı gümrük temsilcisi …. Gümrük arasında net bir bilgi temininin ardından beyanda bulunulması gerektiğinden Müşavirlik şirketinin kusurlu olduğu mahkemenin takdirlerinin olduğu” hususu bildirilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı tarafça yurt dışına ihraç edilen ve davalı tarafça taşınan ürünlerin bir kısmının iadesi üzerine iade gelen ürünlerin de davalı tarafça taşınması ve gelen malın iade gelen mala uygun sevk belgesi hazırlanmaması nedeniyle gümrükte beklemek zorunda kalması üzerine davacı tarafça ödenen antrepo ücretinin ve geç teslimden dolayı oluşan zararın taşıyıcı olan davalıdan tahsilinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davalının taşıyıcı olarak kendisine teslim edilen malları gümrük sahasına kadar getirmesi, davalıya teslim edilen evrakın dava dışı gönderen tarafından düzenlenmesi karşısında ve taşımaya ilişkin düzenlenen belgeler ve dosya kapsamı gözetilerek hazırlanan raporlar dikkate alınarak ürünlerin gümrükte bekletilmesinde davalı taşıyıcının sorumluluğunun olmadığı kabul edilmiş ve bu nedenle davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın REDDİNE,

2-Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 59,30 TL peşin harç + 371,00 TL tamamlama harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 250,40 ‬TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,

3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine ,

4- 6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13 ncü fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan (Taraf başına 330,00 TL x 2 saat= 660,00 TL) X 2 = 1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,

5-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/03/2023

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır