Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1137 E. 2022/510 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1137 Esas
KARAR NO : 2022/510

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 10/05/2022
K.YAZIM TARİHİ : 26/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkili şirketin 09/06/2020 tarihinde davalıdan 2 adet maske üretim makinesini 280.000 dolar+KDV karşılığında satın aldığını, müvekkilinin makineleri “…..” olarak satın aldığını, bu hattın dakikada 70-80 adet maske üreteceği Maske boyutunun 90mm’nin altında ve 175 mm den daha dar olacağı, dokusuz kumaştan üç katman halinde, Ultrasonic kaynak yapılacağı, hat boyutunun 6700x3550x1990mm olduğu ve elektriksel gücünün 10 kW olduğunun yazılı olduğunu ancak taahhüt edilen üretimin hiçbir zaman sağlanamadığını, Büyükçekmece …. Sulh Hukuk mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasında yapılan delil tespiti ile alınan uzman bilirkişi raporunda makinelerin gizli ayıplı üretim yapmakta olduğunun tespit edildiğini, makinenin alımından itibaren 5 aylık süre içerisinde 21 adet servis formu düzenlendiğini, belirtilen üretimin yapılamaması nedeniyle müvekkilinin her ay büyük maddi kayıplar yaşadığını, bu nedenle makinelerin iadesine ve makineler için ödenen bedelin en yüksek banka faiziyle müvekkili şirkete ödenmesine, 1.000 TL kazanç kaybının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin makine sektöründe üretim yaptığını, davacı şirketle herhangi bir sözleşme imzalanmaksızın fatura ile makine satışı yapıldığını, satılan makinenin davacıya teslim edildiğini, makinelerin hassas bir makine olduğunu ancak davacıya verilen servis hizmeti sırasında davacının şikayetlerinin sebebinin makinenin üretiminden veya ayıplı olmasından değil davacının kullandığı malzemelerin standart dışı olmasından, eğitimli personellerin olmamasından, üreticinin dışında makinelere müdahale edilmesi ve makine ayarlarının bozulmasından kaynaklandığını, bunların servis formuna yazıldığını, süresinde yapılan bir ayıp ihbarının olmadığını, pandemi süresince üretim yapıp dünyada ve ülkede maske kısıtlamalarının kalkmasından pandemi süreci biterken makine ile ilgili ayıp ihbarının dürüstlük kurallarına aykırı ve kötü niyetli olduğunu bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davacı vekili tarafından 09/05/2022 tarihli dilekçesi müvekkilinin talebi doğrultusunda davadan feragat ettiğini bildirir dilekçe sunulduğu görüldü.
HMK’nın 307. maddesine göre; “Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.”
HMK’nın 309. maddesine göre; “Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (3) Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir.(4) Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. “
HMK’nın 310. maddesine göre; “Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. “
HMK’nın 311. maddesine göre; “Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.”
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davadan feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Davadan feragat, davacının mahkemeye karşı yapacağı tek taraflı bir irade beyanı olup feragatın geçerliliği için feragatin mahkeme tarafından kabul edilmesine veya davalının muvafakat etmesine gerek yoktur. Somut olayda, davacı vekilinin feragat beyanı nedeniyle 6100 Sayılı HMK’nın 307-312. maddeleri gereğince davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
2-Feragat beyanı ön inceleme tutanağının imzalanmasından sonra bildirildiğinden Harçlar Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca alınması gereken 53,80 TL harcın peşin yatırılan 59,30 TL peşin harçtan mahsubu ile 5,5 TL fazla yatırılan harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı tarafından yapılan herhangi bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığını,
5-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi ve 6. maddesi gereğince takdir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7- 6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/05/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı