Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1126 E. 2022/1012 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1126 Esas
KARAR NO : 2022/1012

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2021
KARAR TARİHİ : 18/10/2022
K.YAZIM TARİHİ : 09/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 17.08.2021 tarihinde davalı şirketten …. marka modelli televizyon satın aldığı; satış sırasında, satış görevlilerinin cihaza dair bir çok özelliğinden bahsettiği; Oled özelliğinin olmasını isteyen müvekkilinin işbu cihazı satın aldığı; teslimatın ise birkaç gün sonra müvekkil şirketin gösterdiği adrese yapıldığı; ancak cihazın Oled değil Qled özellikli geldiğini anlayan müvekkil şirket yetkililerinin, işbu gönderilen cihazın özelliklerinin istenildiği gibi olmaması, vaad edilen programların cihazda yer almaması problemleri ile karşılaştığı; müvekkil şirket yetkilisi …’ın defaatle davalı şirket yetkilileriyle görüştüğü ancak davalının ürünü iade almadığı; müvekkilinin cayma hakkını ileri sürdüğü ancak; bu hakkın gereğinin davalı şirket tarafından yerine getirmediği; açıklanan nedenlerle açılan davanın kabulüne, davalı şirkete ödenen KDV dahil 15.799,00 TL’nin cayma hakkı kapsamında davalıdan alınarak müvekkili şirkete ödenmesine, yargılama harç ve masrafları ile mahkeme ücreti vekâletinin davalıya yükletilmesine karar verilmedi talep ve dava edilmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Her ne kadar davacı tarafından dava dilekçesinde dayanak kanun olarak Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu gösterilmiş ise de davacının tacir olması nedeni ile somut uyuşmazlıkta uygulanması gereken mevzuatın Türk Ticaret Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu olması nedeni ile huzurdaki davada Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un uygulanması ve karşı yanın tüketici mevzuatından faydalanmasının mümkün olmadığı; davacı tarafından da ikrar olunduğu üzere ve dosyada mevcut faturadan da görülebileceği üzere, davacının dava konusu ürünü müvekkili şirket mağazasından görerek ve beğenerek aldığı; ancak dava konusu ürünün mesafeli satışa konu olmadığı; karşı yanın ürünü müvekkil şirket mağazasından görerek ve beğenerek satın aldığı; kalldı ki cayma hakkının, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 18.maddesinde düzenlendiği; dolayısıyla huzurdaki davanın hukuki dayanaktan yoksun ve hukuka aykırı olarak ikame edildiği açık olduğundan açılan davanın reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Huzurda görülen dava cayma hakkı kapsamında ödenen bedelin iadesi istemidir.
Davacı tanığı … huzurda;
“Ben davacı şirkette genel kordinatör olarak çalışmaktayım, ben davacı şirket yetkilisi … ile birlikte çalıştığım şirkette kullanmak üzere televizyon almak için, vatan bilgisayara gittik, hem hüseyin bey hem ben OLED özellikli bir televizyon almak istediğimizi ordaki satış görevlilerine söyledik, satış görevlileri bize bir kaç tane televizyon önerdiler, önerdikleri televizyonlardan birini beğendik beğendiğimiz televizyonun OLED özellikli olup olmadığını tekrardan satış görevlisine sorduk satış görevlisi bize beğendiğimizi televizyonunu OLED özellikli olduğunu söyledi, söz konusu televizyon çalıştığım firmaya teslim edildiğinde televizyonunun OLED deği QLED özellikli olduğunu gördük, bunun üzerine ben davalıyı arayarak televizyonun OLED özellikli olmadığından televizyonu iade etmek istediğimizi söyledim ve televizyonu iade etmek isteğimizi söyledim ancak davalı bunu kabul etmedi, çalıştığım firmada OLED özellikli televizyon kullanmamız gerektiği için yeni bir televizyon almak istemiştik, söz konusu televizyon şuan da çalıştığım şirketin deposundadır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında davalıya ait mağazadan televizyon satın alındığı; satın alınan televizyonun davacı şirkete teslim edilerek kurulumun yapıldığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Türk Ticaret Kanunu, tacire, bütün ticarî faaliyetlerinde, basiretli bir iş adamı gibi hareket etme yükümlülüğü getirmiştir. Basiret, tacirin ticarî işletmesiyle ilgili olarak, fiilî ve hukukî işlemlerde göstermesi gereken dikkat, tedbir ve objektif özen yükümlülüğü demektir. Bu yükümlülük, sübjektif değil, objektif bir özen ölçüsünün gerçekleştirilmesi demektir. Bu cümleden olarak ticarî işletmesiyle ilgili sözleşmeleri yaparken ve bu sözleşmelerden doğan borçlarını yerine getirirken basiretli bir iş adamı gibi davranmak zorundadır. Davacı tacir olup basiretli davranma yükümlülüğü bulunmaktadır. Dosyaya sunulan e-faturanın incelenmesinde satın alınan televizyona ilişkin bilgilerin yer aldığı kısımda “…” ibaresinin yer alması; teslim belgesinde ürünün kontrol edilerek teslim alındığının belirtilmiş olması ve televizyonun davalıya ait mağazadan beğenilerek alınması karşısında basiretli bir iş adamı gibi davranma yükümlülüğü bulunan davacının bu yükümlülüğe aykırı davrandığının kabulü ile açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
2- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 269,81 TL nispi harçtan mahsubu ile fazla alınan 189,11 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/10/2022

Katip ….
¸

Hakim …
¸