Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1070 E. 2022/281 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1070
KARAR NO : 2022/281

DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 16/12/2021
KARAR TARİHİ : 17/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacılar vekili tarafından mahkememize sunulan harçlandırma 16/12/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; …. TEKSTİL in tekstil ürünleri satışı konularında faaliyet gösterdiğini, 2016 yılında şahıs işletmesi olarak kurulduğu, şirketin çeşitli nedenlerle (Covid-19 pandemi süreci, kurların ve faiz oranlarının yükselmesi, alacakların tahsil edilememesi, vb.) finansal krize girdiğini, faaliyetlerine devam imkânı sağlanması durumunda alacaklıların alacaklarına tam olarak kavuşacakları ancak takip ve icra baskısı altında iflâs etmeleri durumunda adi alacaklıların alacaklarının bir kısmına kavuşamayacaklarını ve bu çerçevede vade konkordatosu talep edildiğini belirtilip nihai olarak 2004 sayılı İİK’nın 287’nci maddesinde belirtilen 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verilmesine, gerekli görülmesi durumunda sürenin 2 ay daha uzatılmasına, akabinde 289’uncu madde gereği 1 yıllık kesin mühlet kararı verilmesine, 287/2 maddesi gereği geçici komiser tayinine, 297/2 maddesi doğrultusunda malvarlıklarının korunmasına yönelik tedbirlerin alınmasına, tüm takip işlemlerinin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına, geçici mühlet içinde yapılacak inceleme sonucu bir yıllık kesin mühlet verilmesine, İcra İflas Kanununda belirlenen kesin süre içerisinde yapılacak yargılama sonucu konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava, İİK’nın 285 ve devamı maddelerince açılan konkordato talebine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasında düzenlenen tensip tutanağı uyarınca belirtilen gider avansı eksikliğinin borçlu vekilince süresinde tamamlanması üzerine borçlu hakkında üç ay süre ile geçici mühlet verilmesine ve geçici konkordato komiseri görevlendirilmesine,ilgili kurumlara gereken bildirimlerin ve ilanların yapıldığı,borçluların malvarlığının muhafazası için gerekli görülen bütün tedbirlerin alındığı görülmüştür.
Geçici komiser toplantı tutanağı ile; konkordato talep eden şirketin tüm malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespit ettirilmesine, şirket malvarlıklarının rayiç değerlerinin tespiti işlemi teknik ve özel bilgiyi gerektirdiğinden bu konuda bilirkişiye başvurulmasına, şirkete ait stoklar hesabı altındaki gayrimenkullerin ve binalar hesabı altındaki gayrimenkullerin rayiç değerlerinin tespiti için bilirkişi görevlendirilmesine dair toplantı tutanağı mahkememizce onaylanmıştır.
Konkordato komiserleri …., …ve … tarafından mahkememize sunulan 14/01/2022 tarihli geçici komiser ön raporunda özetle; Şirketin, dava dosyasındaki verilerden, şirket merkezi toplantısından ve şirket mali verilerinden elde edilen bilgiler ışığında şirketin halen faal olduğu, şirketin net işletme sermayesini kaybetmediği, Kasım 2021 itibariyle 2 işçi istihdam ettiği, elinde mevcut stokları, taşıtları ve demirbaşları bulunduğu, çalışma kabiliyetinin ancak bilirkişi tespitinden ve tesis ziyaretinden sonra daha net bir şekilde değerlendirilebileceği, şirketin 30/11/2021 tarihli kaydi değer bilançosunda, kaydi özkaynaklarının (+) 8.013.372,06 TL olarak hesaplandığı ve borca batık olmadığı, şirket tarafından hazırlanan 30/11/2021 tarihli rayiç değer bilançolarında ise şirketin rayiç özkaynaklarının (+) 8.223.112,09 TL olarak hesaplandığı ve borca batık olmadığı, ancak rayiç değer bilanço değerlerinin heyetçe tarafından bilirkişi atamalarından sonra gelecek değerlere göre yeniden hesaplanacağı, şirketin konkordato ön projesinin başarıya ulaşabilmesi için kaynak olarak gösterilen ticari alacaklar ve stoklar hesabı altında olan verilen sipariş avansı hesaplarının incelenmesi ve izlenmesi sonrasında konkordato kaynaklarının durumunun daha sağlıklı ve gerçekçi olup olmadığı değerlendirileceği, öngörülen satış ve kârlılık rakamlarının ulaşılabilir olup olmadığı bir sonraki raporda değerlendirmenin daha sağlıklı olacağı, konkordato projesinin başarıya ulaşmasının, kaynak olarak gösterilen ticari alacaklar ve verilen sipariş avansı hesaplarına bağlı olduğu, konkordato projesinin hayata geçirilebilmesi için konkordato kaynaklarının, sermaye hesabının incelenmesi ve şirketin izlenmesine gerek olduğu yönünde görüş bildirmişlerdir.
Konkordato komiserleri …,…. ve … tarafından mahkememize sunulan 28/02/2022 tarihli geçici komiser raporunda özetle; Bir ticari işletmeyi kendi nam ve hesabına işlettiği anlaşılan …..’ün 6102 sayılı TTK’nun 12’nci maddesi kapsamında tacir olduğu, bilanço esasına göre defter tuttuğu, işletmenin halen faal olduğu, net işletme sermayesini kaybetmediği, Aralık 2021 itibariyle 2 işçi istihdam ettiği, taşıtları ve demirbaşları bulunduğu, çalışma kabiliyetini kaybetmediği, işletmenin 31/12/2021 tarihli kaydi değerlere göre öz kaynaklarının 8.574.872,45 TL, rayiç değerlere göre öz kaynaklarının 6.561.239,44 TL olarak hesaplandığı ve dolayısıyla işletmenin gerek kaydi ve gerekse rayiç değerlere göre düzenlenen bilançolarına göre borca batık durumda olmadığı,

BORÇLU
31/12/2021
(İşletmenin Devamlılığı Esasına Göre Özkaynak)
(kaydi) (TL)
31/12/2021
(Muhtemel Satış Fiyatı Esasına Göre Özkaynak)
(rayiç) (TL)
…. TEKSTİL – ….
8.574.872,45 TL
6.561.239,44 TL
….’ün, …. San. ve Dış Tiç, Ltd. Şti.’nin konkordato ilan etmesinden kaynaklı olarak, avans olarak verdiği çeklerin karşılığında anılan şirketten kumaş alamadığı, kumaş alımı yapamadığı için ticari hayatının sekteye uğradığı, yine aynı şekilde ….. San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. ve grup şirketlerinin mali açıdan zora girmesi sebebiyle bunlardan olan alacaklarını da tahsil edemediğinin anlaşıldığı, bu nedenlerle konkordato talep ettiği, işletmenin konkordatoya tabi borç tutarının 22.255.091,42 TI. olduğu, rehinli borcu ve personel borcu bulunmadığı, 62.472,85 TL kamu borcu bulunduğu, alacaklı sayısının 5 kişi göründüğü, bununla birlikte verilen çeklerin ciro yoluyla piyasaya yayılmış olabileceği, bu durumda alacaklı sayısının çok daha fazla olabileceği, sunulan ön projede konkordatoya tabi borçların en düşük taksit miktarı 10.000,00 TL’den az olmamak üzere, 6 ay ödemesiz dönemden sonra 4 yılda, her yılın Mart, Haziran, Eylül, Aralık aylarında, taksitler halinde, faizsiz, hiç bir icra takip ferisi ve çek tazminatı ödemeksizin (yapılan ödeme oranında keşide edilen karşılıksız çeklerin iade edilmesi kaydı ile) ödenmesinin teklif edildiği, ön projede gösterilen konkordato kaynaklarının esasen alacak tahsilinden (verilen sipariş avansları dahil) oluşmakta olduğu, borç stoku dikkate alındığında diğer konkordato kaynaklarının önem arz etmediği; ….. tarafından, mühlet tarihi olan 21/12/2021’den çok kısa bir süre önce, 26/11/2021, 27/11/2021, 29/11/2021 ve 30/11/2021 tarihlerinde … San. Tic, Ltd. Şti.’ye 16.381.861,66 TL tutarlı kumaş faturası düzenlendiği, ön projeye esas 30/11/2021 tarihli bilançonun bu doğrultuda hazırlandığı, 16.381.861,66 TL tutarlı malın (kumaş) konkordato davası açılmasından çok kısa bir süre önce, herhangi bir tahsilat yapılmadan veresiye satılmasının ticari hayatın olağan akışına uygun düşmediği, bu davranışın TTK’nın 18./2. maddesi ile hüküm altına alınan tacirin ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi yükümlülüğüne de aykırı olduğu; bu kumaşlar konkordatoya müracaatta kullanılan mali tabloların tarihi olan 30/11/2021 tarihinden önce işletmede var iseler, ödeme güçlüğü içinde olduğu için konkordato talep eden işletmenin bunları herhangi bir tahsilat yapmadan veresiye satmış olmasının kötü niyetli olduğunu ve alacaklılar aleyhine sonuç doğacak şekilde mal kaçırdığını gösterdiği, diğer taraftan bu mallar 30.11.202)1 tarihinden önce esasen işletme kayıtlarında görünmekle birlikte fiilen bulunmuyorlarsa, bu faturaların düzenlenmesiyle birlikte fiktif bir alacak yaratıldığı, bu durumda konkordato kaynağı olarak gösterilen 16.381.861,66 TL’nin tahsil kabiliyetinin bulunmadığı; verilen sipariş avansları hesabı incelendiğinde, 30/11/2021- 20/02/2022 arasında devamlı borç bakiyesi vererek işlem gördüğü 31.12.2021 bakiyesinin 11.915.632,50 TL borç kalanı verdiği, …..’ün kumaş satın almak üzere avans olarak verdiği çekleri bu hesapta izlediği, tamamının …… San, ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ye verilen avans çeklerinden oluştuğu, …… San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin de Bakırköy…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nden (E:…) 19/11/2021 günü geçici mühlet alarak konkordato ilan ettiği, anılan şirketin bu çekleri kullandığı dikkate alındığında bunların geri alınmasının veya yerine mal alınmasının mümkün görünmediği, konkordato müessesesinin buna imkân vermediği; bu kapsamda sözü edilen kalemlerin konkordato kaynağı olarak değerlendirilmelerinin uygun olmadığı; borçlunun mali durumunu iyileşme ihtimalinin bulunmadığı; alacaklıların, alacaklarını konkordato mühleti sonunda ön projede öngörülen şekilde tahsil edebilmelerinin gerçekçi bir ihtimal olmadığı, borçlunun mali durumumu iyileştirmek için öngördüğü tedbirlerin etkili olamayacağı ve nihai olarak, İİK’nun 292/b maddesi kapsamında …..’ün konkordatosunun başarıya ulaşma ihtimalinin bulunmadığı yönünde görüş bildirmişlerdir.
Konkordato komiserleri …,… ve … tarafından mahkememize sunulan 28/02/2022 tarihli geçici komiser ek raporunda özetle; Borçlu vekili tarafından mahkemeye sunulan dilekçede her ne kadar borçlu şirketin … Pamuklu Tekstil San. Tic. 1td, Şii.’den olan 16.381.861,66 TL alkacağını tahsil etliği belirtilmişse de dilekçe ekinde yer alan belgelerden ve borçlu şirketin defter kayıtları ve bel geleri üzerinde yapılan incelemelerden, söz konusu alacak tutarı karşılığında çek ve senet alındığı, nakit veya banka yoluyla tahsilat yapılmadığı anlaşıldığı, borçlu vekili tarafından “tahsilat” olarak nitelendirilen söz konusu evrak (senet ve çek) incelendiğinde; keşidecisi …. San. Tic. Ltd. Şti. olan 9 adet ve toplam tutarı12,325.384,47 TL olan senetlerin ortalama vadelerinin 27/01/2024 tarihi, 61.500,00 TL tutarlı müşteri çeklerinin ortalama vadelerinin 19.09 2022 tarihi, 26.900 USD tutarlı müşteri çeklerinin ortalama vadelerinin 25/06/2022 tarihi ve keşidecisi …. olup …. Tekstil San. Tic. Ltd. Şti. tarafından ciro edilmek suretiyle ….. Tekstil’e verilen 12 adet ve toplam tutarı 2.470.000,00 TL olan senetlerin ortalama vadelerinin 15/01/2023 tarihi olduğu görüldüğü, bu bilgiler çerçevesinde borçlu vekili tarafından tahsil edildiği söylenen 16.381.861,66 TL alacak karşılığında alınan çek ve senetlerin ağırlıklı ortalama vadelerinin yaklaşık Eylül 2023 dönemine isabet ettiği, bir başka ifadeyle iş bu rapor tarihinden itibaren yaklaşık 18 ay olduğu anlaşıldığı, ticari hayatımızda sıklıkla kullanılan senetin bir ödeme aracı olmadığı, senedin alacak hakkını gösteren bir belge olduğu, zira senedin verilmesiyle mal ve hizmet alıcısının buna ilişkin bedeli ödeme yükümlülüğü ortadan kalkmamakta, devam etmekte olduğu, aynı durumun muhasebe tekniği bakımından da geçerli olduğu, başlangıçta açık cari hesap kullanılması şeklinde gerçekleşen mal ve hizmet satışlarında alıcının borcu, satıcı tarafından “….” hesabında takip edilirken, borca istinaden alıcı tarafından satıcıya senct verilmesi durumunda satıcı, “121-Alacak Senetleri” hesabıni kullanmaya başladığı, filli durumda da başlangıçta (Kasım/2021 dönemi) yapılan 16.381.861,66 TL tutarlı satış için “….” hesabı kullanılmış, daha sonra alınan senetler ve alacak bakiyesine göre cüzi tutarlı çeklerle bu hesap kapatılarak ve bunların vadeleri de dikkate alınarak “121 ve 221-Alacak Senetleri” hesaplarının kullanılmaya başlandığı, bu kapsamda, toplam alacak tutarı içindeki ağırlığı cüzi sayılabilecek müşteri çeklerini bir kenara bırakacak olursak, toplam alacağın yaklaşık %90’ının bağlandığı söz konusu senetlerin işletme sermayesine katkı vermeleri mümkün görünmediği, zira vadeleri ve hukuki nitelikleri dikkate alındığında bunlar karşılığında işletlmenin kredi ve benzeri finansınan temini sağlaması mümkün görünmediği gibi bunların, yeni mal alma veya benzeri şeklinde işletme faaliyetlerinin devamına yönelik katkı vermeleri de mümkün olmadığı, öte yandan bu noktada dikkate alınması gereken bir başka husus da paranın zaman değeridir TCMB tarafından ilan edilen enflasyon oranları (TÜFE) 2021 yılı tamamı için %36,08, Ocak/2022 dönem için %11,10, Şubat/2022 dönem için %4.81 olduğu, Uluslararası derecelendirme kuruluşlarından ….’in ülkemizde beklenen enflasyon oranını 2022 yılı için % 49,5, 2023 yılı için % 14,5 olarak açıklandığı, senetlerin tamamının TL cinsindet düzenlenmiş olup ülkemizde halen geçerli olan ve beklenen enflasyon oranları dikkate alındığında, 18 ay sonra (Eylül/2023) yapılması öngörülen tahsitatların önemli ölçüde değer kaybedeceği, bu kapsamda, ödeme güçlüğü içinde olduğu gerekçesiyle kankordato talep eden ….. Tekstil’in, söz konusu 16.381.861,66 TL tutarlı malı (kumaş) herhangi bir tahsilat yapmadan ortalama 18 ay vadeli olarak satmak yerine, alıcılara cazip gelecek önemli bir iskonto tutarı ile (söz gelimi %30) peşin olarak satsaydı hem ödeme güçlüğüne girmeyeceği hem de 18 ay sonra senetleri tahsil edememe riskine maruz kalmayacağı, dolayısıyla 28/02/2022 tarihli kök raporda detaylı olarak açıklanan; “….. tarafından, mühlet tarihi olan 21/12/2021’den çok kısa bir süre önce, 26/11/2021, 27/11/2021, 29/11/2021 ve 30/11/2021 tarihlerinde … San. Tic. Ltd. Şti.’ye 16.381.861,66 TL tutarlı kumaş faturası düzenlen 16.381.861,66 TL tutarlı malın kumaş) konkordato davası açılmasından çok kısa bir süre önce, herhangi bir tahsilat yapılmadan veresiye satılmasının ticari hayatın olağan akışına uygun düşmediği, bu davranışın TTK’nın 18.2 maddesi ile hüküm altına alınan tacirin ticaretine ait faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi yükümlülüğüne de aykırı olduğu, ödeme güçlüğü içinde olduğu için konkordato talep eden işletmenin bu malları herhangi bir tahsilat yapmadan veresiye satmış olmasının kötü niyetli olduğunu ve alacaklılar aleyhine sonuç doğacak şekilde mal kaçırdığını gösterdiği..” yönündeki kanaatimizi ortadan kaldıracak bir durumun söz konusu olmadığı, nihai olarak, borçlu vekilinin iddiasının aksine, paraya dönüşme kabiliyetleri sınırlı görünen söz konusu senetleri hem hukuken hem de muhasebe tekniği bakımından gerçek anlamda tahsilat olarak kabul etmenin mümkün olmadığı, bu doğrultuda da, 16.381.861,66 TI. tutarlı malın (kumaş) konkordato davası açılmasından çok kısa bir süre önce herhangi bir tahsilat yapılmadan veresiye olarak satılmasının, borçlunun kötü niyetli olduğunu ve alacaklılar aleyhine bir durum yarattığını gösterdiği yönünde görüş bildirmişlerdir.
Dava, adi konkordato istemli olarak açılmış olup, İİK’nun 285.maddesine göre borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu, vade verilmek suretiyle veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir.
İİK’nun 287.maddesinde borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimali “konkordatonun başarı şansı” olarak nitelendirilmiştir.
Mahkemenin kesin mühlet kararını verebilmesi için konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olması gerekmektedir.
İİK’nun 289/1 maddesinde mahkemenin kesin mühlet hakkındaki kararını geçici mühlet içinde vereceği düzenlenmiştir.
İİK’nun 288/1 maddesinde geçici mühletin kesin mühletin sonuçlarını doğuracağı, İİK’nun 292.maddesinde ise iflasa tabi borçlu bakımından kesin mühletin verilmesinden sonra gerçekleşecek durumlarda mahkemenin kesin mühleti kaldırarak konkordato talebinin reddine ve borçlunun iflasına resen karar vereceği düzenlenmiştir. Konkordatonun başarıya ulaşamayacağının anlaşılması hali aynı maddenin b bendinde hüküm altına alınmıştır. Yani, konkordatonun başarıya ulaşmayacağının anlaşılması kesin mühletin kaldırılmasını gerektiren hallerdendir. “Mühlet içinde, iyileşmenin ya da alacaklıların konkordatoyu kabulünün mümkün olmayacağının anlaşılması ya da konkordatoyu tasdik etmeyeceğinin açık olması, tasdik şartlarının mevcut olmadığının önceden anlaşılması halinde de konkordato mühleti kaldırılarak talep reddedilecek ve şartlar yerine gelmişse borçlunun iflasına karar verilebilecektir.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Borçlu vekili,borçlu şirket hakkında verilen geçici mühletin uzatılmasına yada borçlu şirkete kesin mühlet verilmesini talep etmiştir.Borçluya kesin mühlet verilebilmesi için konkordato projesinin başarıya ulaşma şansının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir……’ün, …… San. ve Dış Tiç, Ltd. Şti.’nin konkordato ilan etmesinden kaynaklı olarak, avans olarak verdiği çeklerin karşılığında anılan şirketten kumaş alamadığı, kumaş alımı yapamadığı için ticari hayatının sekteye uğradığı, yine aynı şekilde …… San. ve Dış Tic. Ltd. Şti. ve grup şirketlerinin mali açıdan zora girmesi sebebiyle bunlardan olan alacaklarını da tahsil edemediğinin anlaşıldığı, bu nedenlerle konkordato talep ettiği, işletmenin konkordatoya tabi borç tutarının 22.255.091,42 TI. olduğu, rehinli borcu ve personel borcu bulunmadığı, 62.472,85 TL kamu borcu bulunduğu, alacaklı sayısının 5 kişi göründüğü, bununla birlikte verilen çeklerin ciro yoluyla piyasaya yayılmış olabileceği, bu durumda alacaklı sayısının çok daha fazla olabileceği, sunulan ön projede konkordatoya tabi borçların en düşük taksit miktarı 10.000,00 TL’den az olmamak üzere, 6 ay ödemesiz dönemden sonra 4 yılda, her yılın Mart, Haziran, Eylül, Aralık aylarında, taksitler halinde, faizsiz, hiç bir icra takip ferisi ve çek tazminatı ödemeksizin (yapılan ödeme oranında keşide edilen karşılıksız çeklerin iade edilmesi kaydı ile) ödenmesinin teklif edildiği, ön projede gösterilen konkordato kaynaklarının esasen alacak tahsilinden (verilen sipariş avansları dahil) oluşmakta olduğu, borç stoku dikkate alındığında diğer konkordato kaynaklarının önem arz etmediği; ….. tarafından, mühlet tarihi olan 21/12/2021’den çok kısa bir süre önce, 26/11/2021, 27/11/2021, 29/11/2021 ve 30/11/2021 tarihlerinde …. San. Tic, Ltd. Şti.’ye 16.381.861,66 TL tutarlı kumaş faturası düzenlendiği, ön projeye esas 30/11/2021 tarihli bilançonun bu doğrultuda hazırlandığı, 16.381.861,66 TL tutarlı malın (kumaş) konkordato davası açılmasından çok kısa bir süre önce, herhangi bir tahsilat yapılmadan veresiye satılmasının ticari hayatın olağan akışına uygun düşmediği, bu davranışın TTK’nın 18./2. maddesi ile hüküm altına alınan tacirin ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi yükümlülüğüne de aykırı olduğu; bu kumaşlar konkordatoya müracaatta kullanılan mali tabloların tarihi olan 30/11/2021 tarihinden önce işletmede var iseler, ödeme güçlüğü içinde olduğu için konkordato talep eden işletmenin bunları herhangi bir tahsilat yapmadan veresiye satmış olmasının kötü niyetli olduğu ve alacaklılar aleyhine sonuç doğacak şekilde mal kaçırdığını gösterdiği, diğer taraftan bu mallar 30.11.202)1 tarihinden önce esasen işletme kayıtlarında görünmekle birlikte fiilen bulunmuyorlarsa, bu faturaların düzenlenmesiyle birlikte fiktif bir alacak yaratıldığı, bu durumda konkordato kaynağı olarak gösterilen 16.381.861,66 TL’nin tahsil kabiliyetinin bulunmadığı; verilen sipariş avansları hesabı incelendiğinde, 30/11/2021- 20/02/2022 arasında devamlı borç bakiyesi vererek işlem gördüğü 31.12.2021 bakiyesinin 11.915.632,50 TL borç kalanı verdiği, …..’ün kumaş satın almak üzere avans olarak verdiği çekleri bu hesapta izlediği, tamamının …… San, ve Dış Tic. Ltd. Şti.’ye verilen avans çeklerinden oluştuğu, …… San. Ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin de Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nden (E:….) 19/11/2021 günü geçici mühlet alarak konkordato ilan ettiği, anılan şirketin bu çekleri kullandığı dikkate alındığında bunların geri alınmasının veya yerine mal alınmasının mümkün görünmediği, konkordato müessesesinin buna imkân vermediği; bu kapsamda sözü edilen kalemlerin konkordato kaynağı olarak değerlendirilmelerinin uygun olmadığı;ayrıca davacı vekili tarafından komiser heyetinin gerekçeli raporundan sonra alacağın tahsili amacıyla verilen bonoların tahsilat olarak değerlendirilmesinin mümkün olmayıp konkordato projesine katkı sağlayamayacağı, borçlunun mali durumunu iyileşme ihtimalinin bulunmadığı; alacaklıların, alacaklarını konkordato mühleti sonunda ön projede öngörülen şekilde tahsil edebilmelerinin gerçekçi bir ihtimal olmadığı, borçlunun mali durumumu iyileştirmek için öngördüğü tedbirlerin etkili olamayacağı ve nihai olarak, İİK’nun 292/b maddesi kapsamında …..’ün konkordatosunun başarıya ulaşma ihtimalininbulunmadığı,
Netice olarak borçlunun kesin mühlet alabilmesi, mali durumunu iyileştirebileceği veya konkordatonun tasdik edileceğinin inandırıcı şekilde ispat edilmesine bağlıdır. Dosya kapsamı, sunulan mali tablolar ve geçici komiser raporları birlikte somut olarak değerlendirildiğinde konkordatonun başarıya ulaşması ihtimalinin bulunduğunun inandırıcı şekilde ispatlanamadığı anlaşıldığından borçlunun konkordato davasının reddine ve geçici mühletin kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM / Yukarıda açıklandığı üzere:
1-Borçlu’nun konkordato talebinin REDDİ ile borçlu ile ilgili olarak Mahkememizce verilen geçici mühletin KALDIRILMASINA,
2-Konkordato komiser heyetinin görevine son VERİLMESİNE,
3-Mahkememizce verilen tüm tedbirlerin hükümle birlikte KALDIRILMASINA,
4-İİK’nın 308/1. maddesi uyarınca borçlunun konkordato talebinin reddine ilişkin kararının Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu İlan Portalında İLAN EDİLMESİNE ve İİK’nın 288 nci maddesinde belirtilen yerlere BİLDİRİLMESİNE,
5-Konkordato komiseri olarak görevlendirilen komiserlerin bugün itibariyle görevlerinin sona erdiğinin İstanbul Bilirkişilik Bölge Kurulu’na BİLDİRİLMESİNE,
6-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile eksik alınan 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
7-Davacının yaptığı yargılama giderinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
8-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafından peşin olarak yatırılan 190,00 TL yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısım ile iflas avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 164/2 nci madde hükmü uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile bir kısım alacaklılar vekillerinin yüzlerine karşı, diğer alacaklılar vekillerinin yokluğunda oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 17/03/2022

Başkan ….
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip …
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.”