Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/984 E. 2022/1276 K. 26.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/984 Esas
KARAR NO : 2022/1276

BİRLEŞEN BAKIRKÖY …. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ’NİN … ESAS … KARAR SAYILI DOSYASI

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2020
KARAR TARİHİ : 26/12/2022
K. YAZIM TARİHİ : 09/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan), Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA İDDİA:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili “… San. Tic. Ltd. Şti.” unvanlı şirketin, tekstil sektöründe faaliyet gösteren bir işletme olduğunu, yine davalı “… San. ve Tic. Ltd. Şti.” unvanlı şirketin de aralarındaki ticari ilişki kapsamında müvekkiline bu yönde kumaş vb. ürün sattığını, müvekkili şirketin, dava dışı “…” unvanlı giyim markası ile anlaşmalı olup adı geçen dava dışı şirkete ürün tedarik eden, satan bir tekstil şirketi olduğunu, yine müvekkili şirketin bu kapsamda davalı şirketten satın aldığı ürünleri gerekli dikim işlemlerinin sonrasında kendisinin anlaşmalı olduğu “…” markasının sahibi şirkete teslim edeceğini, bu çerçevede Müvekkili şirketin davalı şirketten almış olduğu ürünlerin, dava dışı “…” şirketinin belirlediği standartlara uygun olup olmadığını tespit edebilmesi amacıyla yine “…” şirketinin belirlediği laboratuvarda söz konusu ürünlerin dayanıklılık, kalite, renk vb özelliklere ilişkin bir kısım teknik inceleme ve testlere tabi tutulmasının gerektiğini, bu test sonuçlarına göre ürünlerin uygunluk onayı alması halinde müvekkilinin bahse konu ürünleri kullanabileceğini, testler sonrasında uygunluk onayının alınamaması halinde ise müvekkilinin bahse konu ürünleri (kumaşı) kullanabilmesinin mümkün olamadığını, söz konusu ürünlerin dava dışı şirketin belirleyeceği kriterlere uygun olmadığının anlaşılması karşısında müvekkili şirket tarafından kullanılamayacağı ve davalı tarafa iade edileceği hususunun davalı şirket tarafından da bilindiğini, davalı şirket tarafından düzenlenen; “… kodlu toplamda 1485 kg miktarında kumaşın, “….” kodlu toplamda 325 kg miktarında kumaşın ve ”…” kodlu toplamda 48 kg miktarında kumaşın, “…. ” tanımlı kumaşın nitelikli tamamının ayıplı olduğunun tespit edildiğini, müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki anlaşma uyarınca söz konusu ürünlerin tamamının, davalı şirketten müvekkili şirkete teslim edilmesini müteakip yine yukarıda izah olunan testlere tabi tutulduğunu ancak bu testler soncunda hatalı, ayıplı ve müvekkili şirketin dava dışı şirkete teslim edemeyeceği nitelikte olduğunun belirlendiğini, bu test sonuçlarına göre dava konusu ürünlerin bir kısmının yıkama, kurulama, terleme, sürtünme gibi şartlar karşısında renk dayanıklılığı koşullarını sağlamadığının ve yine diğer bir kısmının da belli bir kullanım süresi sonrası ne oranda biçim değişikliği yaşadığını gösteren “boyutsal kararlılık” olarak adlandırılan kriter yönünden aranan koşulları sağlamadığının tespit edildiğinin görüldüğünü, dava konusu ürünlerin tabi tutuldukları testler neticesinde elde edilen sonuçların, dava dışı “…” unvanlı şirket ile paylaşıldığını ve dava dışı şirket tarafından bu sonuçlar karşısında söz konusu ürünlerin kabul edilebilmesinin mümkün olamayacağının müvekkili şirkete bildirildiğini, söz konusu ürünlerin aralarındaki mutabakata uygun özellikleri taşımadığı ve dava dışı şirket tarafından da kabul edilebilmesinin mümkün olmadığı hususlarının anlaşılması karşısında işbu keyfiyet müvekkili şirket yetkililerince gerek e-posta gerek çeşitli mesaj yöntemleri (…, … vb.) gerekse telefon aramaları kanalıyla şifahen bildirilmiş ise de davalı tarafça işbu duruma ilişkin herhangi bir geri dönüş yapılmadığını, bu durum karşısında bu kere müvekkili şirket tarafından düzenlenen Büyükçekmece …. Noterliği’nin 07.09.2020 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin davalı şirkte gönderildiğini ve bu ihtarname kapsamında ayıp çıktığı anlaşılan ürünlerin iade alınması ve bu ürünler karşılığında yapılan ödemenin avans faizi ile birlikte taraflarına ödenmesi talebinin ihtar edildiğini, müvekkili şirket tarafından gönderilen ihtamame karşısında davalı tarafın talepleri kabul etmediğini v cevap olarak gönderdiği Bakırköy …. Noterliği’nin 08.10.2020 tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile herhangi bir sorumluluk kabul etmedikleri hususunu itirazen müvekkili şirkete bildirdiklerini, bu nedenler ile müvekkili şirkete teslim etmiş olduğu dava konusu ürünlerin ayıplı çıkması karşısında işbu ürünlere ilişkin olarak müvekkili şirket tarafından ödeme amacıyla karşı tarafa teslim edilen “… Bankası A.Ş., 85.000,00 TL bedelli, keşide yeri “İstanbul”, keşide tarihi 21.01.2021, … seri numaralı çek’in bedelsiz kaldığı, işbu çek yönünden müvekkili şirketin davalı tarafa herhangi bir borcunun olmadığı hususunda işbu davayı ikame etmek mecburiyetinin hasıl olduğunu, nitekim, 6102 sayılı TTK md. 23, 6098sayılı TBK md. 223, md. 227 ile ilgili mevzuat hükümleri ile ayıplı mal tesliminin tespiti sonrasında alıcının seçimlik haklarının belirlenmiş olup bu kapsamda müvekkili tarafa teslim edilen ürünlerin ayıplı olduğunun anlaşılması karşısında ödemeye İlişkin verilen çeke ilişkin müvekkili şirketin herhangi bir borcu olmadığının tespitinin gerektiğini, davalı şirketin suiniyet tahtında ayıplı ürünleri iade almayı ve ödeme olarak teslim aldığı çeki yahut çek bedelini (ürün bedelini) geri vermeyi kabul etmediği anlaşılmakla, davalı şirketin kendilerine teslim edilen söz konusu çeki vadesi geldiği tarihte muhatap bankaya ibraz etmesi halinde haksız olarak çek bedelini tahsil edebileceğinin ve bu çerçevede haksız menfaat temin edebileceğinin anlaşılmakta olduğunu, bu itibarla öncelikle ve bizzarur dava konusu çeke ilişkin olarak muhatap banka yönünden ödeme yasağı kararı verilmesini ve işbu keyfiyetin muhatap bankaya müzekkere yazılarak bildirilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, ayrıca işbu davaya konu ürünler karşılığında müvekkili şirket tarafından davalı şirkete ödeme niyetiyle verilen çek ile ilgili olarak ihtiyati tedbir taleplerinin kabulünü talep ettiklerini, zira söz konusu çekin bedelsiz kalmış olup davalı tarafça muhatap bankaya ibraz edilmesi halinde ve ayrıca mahkemece ödeme yasağı kararı da verilmemesi durumunda söz konusu çekin karşılığının ödenemeyebileceğini, bu durum karşısında söz konusu çekin müvekkili şirket aleyhine icra takibine konu edilmesi halinde söz konusu takibin durdurulmasına karar verilmesinin gerekeceğini, bu kapsamda, İİK md. 7212 uyarınca öncelikle teminatsız yahut uygun görülecek bir teminat karşılığında dava konusu çeke dayalı olarak davalı tarafça başlatılacak icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiklerini belirterek, müvekkili tarafça izah olunan ve re’sen dikkate alınacak hususlar tahtında fazlaya dair her türlü hakları saklı kalmak kaydıyla; öncelikle davalı şirketin her türlü haklı müracaatlarını reddetmek suretiyle çeki kötü niyetli olarak elinde bulundurduğu nazara alınarak dava konusu çeke ilişkin olarak muhatap banka yönünden ödeme yasağı kararı verilmesine ve işbu keyfiyetin muhatap bankaya müzekkere yazılarak bildirilmesine, bilahare söz konusu çeke ilişkin olarak davalı tarafça icra takibi başlatılması halinde uygun görülecek teminat karşılığında söz konusu icra takibinin durdurulmasına, devamında haklı davalarının kabulü ile yargılama konusu çekin bedelsiz kaldığına ve işbu çek yönünden müvekkili şirketin borcu olmadığı yönünde menfi tespit hükmüne, yargılama giderleri ve ücreti vekalet tutarının karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVADA SAVUNMA :
Davalı … vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davacı şirket tarafından, müvekkili şirket aleyhine sayın mahkemenizde açılan davanın
haksız ve hukuki mesnetten yoksun bir dava olup reddinin gerektiğini, müvekkili şirketin
belirtilen adresinde kumaş üretim ve satımı işi yapmakta olup, davacı şirketin
talebi üzerine öncelikle davacı şirkete numune kumaş üretimi yaptığını, davacı şirket
üretilen bu numune kumaşlara onay verip okeyleyince tüm kumaşların davacı tarafın
onayladığı şekliyle davacı tarafa teslim edildiğini,
davacı tarafın istediği tüm kumaşların müvekkili şirket tarafından üretilerek
boyatıldığını ve davacı şirkete teslim edildiğini, teslim edilen kumaşların renk ve kalitesi
ile tuşe ve gramajlarının ayrı ayrı onaylandığını, kumaşların tamamen ayıpsız olarak
teslim edildiğine ve davacı şirketin istediği özelliklere sahip kumaşların teslim edildiğine dair davacı tarafından Uygunluk Yazısı gönderildiğini, müvekkili şirktin kumaşları tüm ayıplardan ari olarak davacıya teslim etmiş olup, fatura düzenlediğini ve ödeme olarak davacı tarafından çek almış olup, herhangi bir sorumluluğunun kalmadığını, davacı tarafın, müvekkili şirketten satın aldığı kumaşları dava dışı … firmasına satmakta olduğunu, davacı tarafın dava dışı firma ile ihtilafa düşmüş olup bu ihtilafla ilgili sorumluluğunu müvekkili tarafa yüklemek istediğini, taahhütlerini yerine getirmeyen ve ödemelerini yapmayan davacı tarafın kumaşların satım bedeli olarak müvekkili şirkete verdiği çek bedelini ödemediği müvekkili firmayı maddi olarak mağdur durumda bıraktığını, davacı tarafın daha evvel de çek mukabili müvekkili firmadan kumaş almış olup işbu çek bedellerini de ödemediğinden ödenmeyen çekler hakkında İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı icra dosyası ile takip yapılmış olup bilahare iş bu icra borcunun ödendiğini, müvekkili şirketin davaya konu çek haricinde davacı firmadan cari hesaptan da alacağının bulunduğunu belirterek, müvekkili tarafça açıklanan nedenlerle; haksız ve hukuki mesnetten yoksun olan davanın reddine, %20 inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ve
vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN BAKIRKÖY … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN … ESAS …. KARAR SAYILI DOSYASI

İDDİA:
Davacı vekilinin 30/04/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ticari faaliyeti kapsamında dava dışı “… SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. (Güneşli VD – NO: …)” unvanlı şirketten kumaş satın aldığını ve söz konusu kumaşa karşılık ödemeyi “…. Bankası A.Ş., 85.000,00 TL bedelli, keşide yeri ‘İSTANBUL’, keşide tarihi 21.01.2021, … seri numaralı çek” ile yaptığını, dava dışı şirketten alınan kumaşın ayıplı çıkmasının anlaşılması karşısında satın alınan söz konusu ürünlere karşılık ödeme amacıyla “….” unvanlı dava dışı şirkete teslim etmiş olduğunu, “… Bankası A.Ş., 85.000,00 TL bedelli, keşide yeri ‘İSTANBUL’, keşide tarihi 21.01.2021, … seri numaralı çek” yönünden herhangi bir borcunun olmadığının tespiti ile çekin bedelsiz kaldığına ilişkin olarak 28.12.2020 tarihinde Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile menfi tespit davası ikame ettiklerini, müvekkilinin ayıplı ürünlere ilişkin ödeme olarak dava dışı şirkete teslim ettiği çek yönünden menfi tespit davası ikame etmesinin ardından, söz konusu çekin davalı “…” unvanlı şirket tarafından müvekkili aleyhine İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı dosyası ile icra takibine konu ettiğini, müvekkili şirket zararına hareket eden davalı şirketin yargılama konusu çeke dayalı giriştiği İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyası kapsamında haciz işlemlerine devam olunduğunu ve bu itibarla müvekkili şirketin önemli ölçüde zararına yol açıldığını, 2004 sayılı İİK md. 72 vd hükümleri uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve devamında davalı şirketin müvekkili şirket zararına hareket ettiğinin tespiti ile yargılama konusu çekin bedelsiz kaldığına ve gerek işbu çek gerekse işbu çeke dayalı müvekkili aleyhine girişilen icra takibi yönünden müvekkili şirketin davalı şirkete borcu olmadığının tespiti yönünde karar verilerek, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Asıl ve birleşen davada; dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Mahkememizce atanan bilirkişiler Tekstil Mühendisi … ve SMMM … tarafından ibraz olunan 06/07/2022 tarihli raporda:
”Asıl dava yönünden; davalının davacıya satmış olduğu 1.533 kg … model 30/1 pamuk polyester likralı kaşkorse siyah kumaşın yıkamaya karşı renk haslığı, sürtmeye karşı renk haslığı ve terlemeye karşı renk haslığı yönünden ayıplı olduğu, tespit edilen ayıpların test yapılarak anlaşılabilecek ayıplar olduğu, davalının davacıya satmış olduğu 325 kg … model 30/1 viskon 3*3 likralı likralı kaşkorse off white kumaşın yıkama ve ütüleme sonrası kabul edilebilir tolerans olan % 3’ten fazla çektiğinden ayıplı olduğu, kumaşın yıkama ve ütüleme sonrası çekme ayıbının test yapılarak anlaşılabilecek bir ayıp olduğu, işin olağan akışına göre davacının davalıdan teslim almış olduğu kumaşları kesmeden önce test yaptırarak kontrol ettirdiği, kumaşların ayıplı olduğu anlaşılınca e-mail yazışmasıyla davalıya ayıp ihbarında bulunduğu, ayıplı kumaşlar nedeniyle davacının (KDV hariç) 40.830,00 TL zararının oluştuğu, davacı ve davalı ticari defterlerinde menfi tespiti talep edilen 85.000,00 TL’lik çekin kayıtlı olduğu, yanlar arasındaki ticari ilişkide bakiye olarak davacının davalıya 11.568,55 TL borçlu olduğu, mahkemece davacının 85.000,00 TL’lik çekin menfi tespitini talep edebileceğine takdir edilmesi halinde, 40.830,00 TL davacı zararının mahsup edilirken, davacının davalıya olan 11.568,55 TL borcunun eklenip eklenemeyeceği takdirinin mahkemede olduğu,
Birleşen dava yönünden; asıl dava davalısı …. ticari defterlerinde dava konusu 85.000,00 TL’lik çekin davalı …. Tekstil’e çıkış kaydına rastlanmadığı, takdirin mahkemede olduğu” hususu bildirilmiştir.
Davacı tarafça davalı …. şirketinden satın alınan kumaşların ayıplı çıkması nedeniyle söz konusu kumaşlara karşılık davalı şirkete verilen … Bankası … Mah. Şubesi’ne ait, 21/01/2021 tarihli, … seri nolu, 85.000,00 TL çek nedeniyle asıl davada davalı …. şirketine ve söz konusu çekin davalı …. tarafından birleşen dava davalısı …. Tekstil’e ciro edilmesi ve … Tekstil tarafından davacı aleyhine takip başlatılması nedeniyle birleşen davada …. Tekstil’e borçlu olmadığının tespiti talep edilmiştir.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesinde; Davalı …. tarafından satılan kumaşların test yapılması neticesinde ayıplı olduğunun ortaya çıkması üzerine davacı tarafça davalıya ihbar yapıldığı ve ayıplı kumaşlar nedeniyle davacının 40.830,00 TL zararı olduğunun tespiti nedeniyle söz konusu çek nedeniyle asıl davada davacının davalıya 40.830,00 TL borçlu olmadığı kabul edilmiş, davalı …. defterlerinde yapılan incelemede dava konusu çekin …. Tekstil’e çıkışına dair kayda rastlanılmaması, davalı vekilinin beyanı ile her iki davalı şirket yetkililerinin karı-koca olduğunun anlaşılması karşısında çeki devralan diğer davalı …. Tekstil şirketinin çeki iktisabında iyi niyetli olmadığı ve diğer davalı gibi sorumlu olduğu kabul edilmiş, bu nedenle birleşen dava yönünden de davacının birleşen dava davalısına dava konusu çek nedeniyle 40.830,00 TL borçlu olmadığı kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A.) ASIL DAVA YÖNÜNDEN
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davacının dava konusu … Bankası … Mah. Şubesi’ne ait, 21/01/2021 tarihli, … seri nolu, 85.000,00 TL çek nedeniyle davalıya 40.830,00 TL borçlu olmadığının tespitine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 2.789,09 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 1.451,59 TL peşin/nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 1.337,50 TL karar harcının davalılardan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı + 1.451,59 TL peşin nispi harç + 7,80 TL vekalet harcından ibaret toplam 1.519,39 TL harcın davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3-a.) Davacı tarafından sarf olunan (2.000,00 TL bilirkişi ücreti + 179,70 TL posta/tebligat/ mü- zekkereden ibaret) 2.179,70 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 1.046,25 TL’sinin davalılardan tahsil edilerek davacılara ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-a.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı- dan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine ,
b.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı … lehine red olunan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00‬ TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

B.) BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davacının dava konusu … Bankası … Mah. Şubesi’ne ait, 21/01/2021 tarihli, … seri nolu, 85.000,00 TL çek nedeniyle davalıya 40.830,00 TL borçlu olmadığının tespitine,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 2.789,09 TL karar ve ilam harcından mahkeme veznesine yatırılan 1.451,59 TL peşin/nispi harcın mahsubu sonucu bakiye 1.337,50 TL karar harcının davalılardan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı + 1.451,59 TL peşin nispi harç + 7,80 TL vekalet harcından ibaret toplam 1.519,39 TL harcın davalılardan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
b.) Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
c-) Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-a.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı- dan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/12/2022

Katip … Hakim …
e-imza e-imza