Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/977 E. 2023/270 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/977
KARAR NO : 2023/270

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 26/12/2020
KARAR TARİHİ : 22/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 17/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile Davalı …..’in müvekkilİ şirketin sigortalısı olduğunu, davalıya ait … plaka nolu aracın …. poliçe nolu zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı olduğunu, davalıya ait aracın 15.04.2018 tarihinde ….. plakalı araca çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana getirdiğiıs, kaza sonrası müvekkils şirketin kazada hasar gören ….. plakalı aracın kasko sigortacısı ….. Sigorta Anonim Şirketine hasar bedeli olarak 27.226,00 TL ödediğiıs, kaza nedeni ile ödenen bedellerin tahsili için başlatılan icra takibine de davalı tarafından haksız olarak borca itiraz edildiğini, trafik kazası tespit tutanağı incelendiğinde aracı kullanan davalının ehliyetsiz olarak araç kullandığının sabit olduğunu, müvekkili şirket tarafından ödenen bedelin davalı tarafından rücuen ödenmesi gerektiğini, davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın haksız ve yersiz olduğunu, davalı borçlu ile yapılan arabuluculuk görüşmelerinde uzlaşmanın sağlanamadığını, davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas Sayılı dosyasına yaptığı haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına, davalılar aleyhine %20 icra tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile davacının ileri sürdüğü hususların maddi gerçeklere aykırı ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, taraflarınca kabul edilmesinin mümkün olmadığını, bu nedenle haksız davanın reddi gerektiğini, meydana gelen kazada müvekkilinin hiçbir kusurunun olmadığını, davaya konu kazanın müvekkilinin kusurlu eylemi nedeni ile gerçekleşmediğini, söz konusu kazada müvekkilinin kusurlu olmayıp ….. plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, bu nedenle kusur yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ettiklerini, davacı vekilinin, müvekkilinin ehliyeti olmadığını iddia ettiğini, müvekkilinin ehliyetinin mevcut olduğunu, kendisinin Türk vatandaşı olmadığını, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğüne ve ilgili kurumlara müzekkere yazılarak müvekkilinin ehliyetinin olup olmadığı hususunun mahkemece araştırılması gerektiği belirtilmiş olup, açılan haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas Sayılı dosyası ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Dosyada mevcut15/08/2021 tarihli Bilirkişi … tarafından sunulan raporda 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Karayollarında trafiğin akışı kurallarından Madde 46 “Aksine bir işaret bulunmadıkça sürücüler: Şerit değiştirmeden önce gireceği şeritte sürülen araçların emniyetle geçişini beklemek zorundadırlar.” ve Şerit izleme, gelen trafikle karşılaşma, araçlar arasındaki mesafe, yavaş sürme ve geçiş kolaylığı sağlama kurallarından Madde 56/1-A “Sürücülerin; geçme,dönme,duraklama,durma ve park etme gibi haller dışında şerit değiştirmeleri veya iki şeridi birden kullanmaları yasaktır.” kurallarını ihlal etmesi sebebiyle … plaka sayılı araç sürücüsü ….’in meydana gelen kazanın oluşumunda %75 oranında asli kusurlu olduğu, Aynı kanunun Hızın gerekli şartlara uygunluğunu sağlamak kurallarından Madde 52/a “Sürücüler: Kavşaklara yaklaşırken,dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak zorundadırlar.” kuralını ihlal etmesi sebebiyle ….. plaka sayılı araç sürücüsü ….’ın meydana gelen kazanın oluşumunda %25 oranında tali kusurlu olduğu, Meydana gelen kazada hasar gören dava konusu ….. plaka sayılı araçta oluşan hasarların kazanın oluş şekli ile uyumlu olduğu, Aracın onarım bedelinin, rayiç bedelinin yaklaşık %93’üne denk gelmesi sebebiyle onarımının ekonomik olmayıp, pert total işlemi yapılmasının tarafımca da uygun olacağı, ….. plaka sayılı araçta meydana gelen gerçek hasar bedelinin kaza tarihi itibariyle hesaplanabilmesi için dosya muhteviyatına aracın hasarlı vaziyette satışına ilişkin belge sunulması gerektiği, davacı ….. Sigorta A.Ş.’nin ….. plaka sayılı aracın Kasko poliçesini düzenleyen ….. Sigorta A.Ş.’ye ödemiş olduğu 27.226,00 TL hasar bedelinin kadri muaf olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava İtirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; Davacının takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu. Dava dışı kaskoya 15.04.2018 tarihli kaza nedeni ile ödenen hasar bedelin davalının ehliyetsiz olması neden ile davalıdan ödenen bedel nedeni ile alacaklı olup olmadığı,(alacağın var olup olmadığı), tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmış olup Sigortalıya ait aracın sürücüsünün yeterli ehliyetnamesinin bulunmaması halinde sigorta şirketi gerçek zararı kusuru oranında sigortalısına rücu edebileceğinin düzenlenmesi karşısında alınan bilirkişi raporunda Dava konusu ….. plaka sayılı aracın rayiç bedelinin 84.000,00 TL, sovtaj bedelinin 47.699,00 TL olduğu yönünde mutabakata varıldığı, araçta meydana gelen gerçek hasar bedelinin:
Gerçek hasar miktarı = Aracın rayiç bedeli – Hurda satış bedeli 84.000,00 TL – 47.699,00 TL = 36.301,00 TL olarak hesaplanmış, tarafların kusur oranları dikkate alındığında; davacı ….. Sigorta A.Ş.’nin, ….. plaka sayılı aracın Kasko poliçesini düzenleyen ….. Sigorta A.Ş.’ye ödemiş olduğu 27.226,00 TL (36.301,00 TL x 0,75) hasar bedelinin uygun bedel olduğunun tespiti karşısında davacının takibe konu alacak miktarı dikkate alınarak davanın kabulü ile Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas Sayılı takip dosyasında davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si oranında (5.445,20-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün ….. Esas Sayılı takip dosyasında davalının yapmış olduğu itirazın İPTALİNE, takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Alacağın likit olması nedeni ile alacağın %20 si oranında (5.445,20-TL) icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 2.194,11 TL harçtan peşin alınan 387,93 TL peşin harcın mahsubu ile 1.806,18 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 287,93 TL peşin nispi harç, 7,80 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 350,13 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 126,80 TL tebligat müzekkere gideri, 900 TL Bilirkişi ücreti toplamı 1.026,80 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/03/2023

Katip ….
¸

Hakim ….
¸

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”