Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/931 E. 2022/196 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/931
KARAR NO : 2022/196

DAVA : Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 10/12/2018
KARAR TARİHİ : 23/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşınmaz Alım-Satımı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkili ile davalı … Gayrimenkul Ltd Şti arasında 18/06/2013 tarihli Gayrimenkul Pay Ortaklığı sözleşmesi ile … ilçesi … Ada, … Parselde kayıtlı arsada 90.000 TL karşılığında 1 adet daire yapım ve teslimi yönünde anlaştıklarını, müvekkilinin bedeli ödediğini, davalılar arasında 30/05/2012 tarihli adi ortaklık sözleşmesi düzenlendiğini, bu sözleşmenin 6. maddesi gereğince dairelerin satış protokollerini her ortak kendi tüzel kişiliği yetkileri dahilinde yapacağının belirtildiğini, bu nedenle 18/06/2013 tarihli sözleşmeden diğer davalıların da sorumlu olduklarını, davalıların sözleşmeden yükümlülüklerini yerine getirmeyerek müvekkili tarafından çek bedelinin iadesine dair Bakırköy …. Noterliğinin 26/08/2013 tarihli ihtarnamesinin davalılardan … Gayrimenkul Ltd Şti’ye keşide edildiğini, davalıların kendi aralarında anlaşarak davalı … Gayrimenkul Ltd Şti’nin tüm malvarlığını boşalttıklarını, adi ortaklıktan ayırmak suretiyle aralarındaki illiyet bağını ortadan kaldırdıklarını, davalıların ortak irade ile muvazaalı bir şekilde hareket ettiklerini, her türlü talep hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000 TL’nin 18/06/2013 tarihinden itibaren bankaların uyguladığı en yüksek mevduat faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesi ile dava konusu adi yazılı gayrimenkul satışlar sözleşmesinin müvekkili ile yapılmadığını, sözleşmenin noterden yapılmamış olması sebebiyle geçersiz olduğunu, sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde davanın açılmadığını, satın alma tarihi itibariyle davacının satın aldığını iddia ettiği daire bedelinin davacının ödediği bedelin çok üstünde bir değere sahip olduğunu, … İnşaat Ltd Şti’nin 3. Kişilere değerinin çok altında bedelle pay satarak topladığı gerekçesiyle adi ortaklıktan çıkartıldığını, davacı ile … Ltd Şti arasında yapılan sözleşmede müvekkilinin taraf olmadığını ve ortaklıktan bahsedilmediğini, bedelin bu şirket hesabına yatırıldığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesi ile uyuşmazlık bakımından Tüketici Mahkemesinin görevli olduğunu, davacının belirsiz alacak davası açmasında hukuki yararının bulunmadığını, müvekkili ile diğer davalılar arasında adi ortaklık sözleşmesinin yapıldığını, davalı … İnşaat Ltd Şti’nin taahhüdünün ortaklıkla bir ilgisinin bulunmadığını, bu davalının adi ortaklığı temsil yetkisinin olmadığını, … İnş. Ltd Şti’nin adi ortaklıktan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, davacının imzaladığı 18/06/2013 tarihli pay ortaklığı sözleşmesinde müvekkilinin ve adi ortaklığın adının geçmediğini, imzasının bulunmadığını, resmi şekilde yapılmayan satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Esenyurt Tapu Müdürlüğü, Büyükçekmece … Asliye Hukuk Mahkemesi, Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı müzekkere cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizden verilen 17/04/2019 tarih ve … Esas …sayılı kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi …. Hukuk Dairesi’nin 24/11/2020 tarih ve … Esas … Karar sayılı ilamıyla “Davanın tüm tarafları tacirdir. Davanın açılma tarihi 10/12/2018 olup, 6502 sayılı yasanın yürürlüğünden sonra açılmıştır. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsamaktadır.Konut satış sözleşmeleriyle devre tatil ve uzun süreli tatil hizmeti sözleşmeleri de kanun kapsamına alınmıştır.Anılan kanunun 3. maddesinin (k) bendindeki tanıma göre tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, (1) bendindeki tanıma göre de tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 73. maddesinin (1) bendi gereğince de bu kanun uygulaması ile ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılması gerekir. Somut olayda da;dosyadaki bilgi ve belgelere göre ,tacir olan davacının ,taşınmazda daire satın almasının ticari işletmesi ile ilgili olduğu,ticari amaçla edinlindiği anlaşılmaktadır.O halde,davada ,tüketici işlemi bulunmadığından, mahkeme görevli olmakla ,davacının istinaf talebi yerindedir. HMK 353/1/a-3 maddesi uyarınca kararın kaldırılması gerekmiştir.” gerekçesi ile kaldırılmasına karar verilerek iş bu esas numarasını almıştır.
Dosyaya sunulan 26/10/2021 tarihli Bilirkişiler …., ….,… ve …tarafından düzenlenen raporda Dava konusu dairenin davacı şirket ve davalı … şirketi arasında imzalanan Gayrimenkul Pay Ortaklığı Sözleşmesi esaslarına uygun olarak inşa edilip davacıya teslimi ve tapusunun davacı adına tescili şartlarının oluşmamış olduğu, davaya konu dairenin tamamlanmış halde 10.12.2018 dava tarihi itibariyle rayiç değerinin 400.000.00 TL kadar olabileceği, davacının huzurdaki davada davalı şirketlerden müteselsilen talepte bulunup bulunamayacağı ile ilgili takdirin Mahkemeye ait olacağının tespit edildiği anlaşılmıştır.
“…Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar, davalılardan … İnşaat San. ve Tic. A.Ş. ve …. Gayrimenkul Yatırım A.Ş. tarafından temyiz edilmiştir. Davacı ile davalılardan … Gayrimenkul İnşaat Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi arasında imzalanan 18.05.2012 tarihli üç adet gayrimenkul pay ortaklığı sözleşmesi uyarınca, … ilçesi, … Ada, … Parselde inşa edilecek binada 3 adet 3+1, brüt 130-140 m2 alanlı dairenin- her biri 90.000, olmak üzere toplam 270.000,00 TL’ye davacıya satışı hususunda anlaşmaya varıldığı, sözleşmede; “Temsilci (… … Gayrimenkul Ltd. Şti.) bu sözleşmedeki taahhütlerini yerine getirmek için uygun göreceği kişi ve kişilerle ortaklık kurabilir.” hükmüne yer verildiği, davalılar arasında İstanbul …. Noterliği huzurunda 15.05.2012 tarihinde adi ortaklık sözleşmesi imzalandığı ve … Ada, … parselde proje yapılacağı hususunda anlaşılmıştır. Mahkemece davalılardan … İnşaat San. ve Tic. A.Ş. ve … Gayrimenkul Yatırım A.Ş. bakımından da davanın kabulüne karar verilmiş ise de; adi ortaklığı teşkil eden şirketler ile davacı arasında doğrudan sözleşme ilişkisi bulunmamaktadır. Sözleşmelerin nispiliği ilkesi gereği sözleşme, kural olarak o sözleşmede taraf olanları bağlar. Sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıklarda davanın tarafları da sözleşmenin taraflarıdır. Bir başka deyişle taraflar arasında akdî ilişkinin varlığının ispat edilmesi ve sözleşmenin tarafları arasında yargılamanın sürdürülmesi esastır. Sözleşmenin nispiliği prensibi uyarınca davacılar ancak kendi akitlerine yönelebilirler. Bu durumda yani davacı ile davalılardan …. İnşaat San. ve Tic. A.Ş. ve … Gayrimenkul Yatırım A.Ş. arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığından bu davalılar yönünden davanın reddi gerekirken kabulü doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davalılar … İnşaat san ve tic. A.Ş. ve …. Gayrimenkul Yatırım A.Ş. yararına BOZULMASINA…” Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin …. esas ve … Karar.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; davalılar arasındaki adi ortaklığın 15/05/2012 tarihinde kurulduğu, davacı ile davalı …. arasındaki sözleşmenin 18/05/2012 tarihinde imzalandığı ve davalı …’nin bağımsız sözleşme yaptığı, ancak adi ortaklığın tek imza ile temsinin yeterli olduğu, sözleşmeden sonra 30/05/2012 tarihli adi yazılı ortaklık sözleşmesinin daha önce düzenlenen noter sözleşmesinin devamı niteliğinde olup olmadığı davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluklarının olup olmadığının tespiti gerekmekte olup bu kapsamda mahkememizde görülmekte olan benzer nitelikteki … Esas sayılı dosyasında müteselsilen sorumluluğuna karar verilmiş ise de; Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin 16/10/2019 tarihli ve … Esas nolu kararı ile davacı ile davalı … arasında sözleşme imzalanması ve sözleşmenin nispiliği ilkesi gereği diğer davalıların sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle bozma kararı verilmiş olduğu anlaşılmakla,Davalılar …. İnş San ve Tic. A.Ş ile …. Gayrimenkul Yatırım San ve Tic. A.Ş yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Davacının ıslahı karşısında davalıların sorumlu olduğu miktarın davacının ödediği miktar mı yoksa keşfen belirlenen rayiç değer mi olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Davacının bu daire için davalı …..şirketine 90.000,00 TL verdiğinin sabit
olduğu, davanın sadece davalı … ..şirketi yönünden sebepsiz zenginleşmeye göre davacıya iadesi gerekmekte olup, dava konusu taşınmaz tapuya kayıtlı olup sözleşme resmi şekilde yapılmadığından
başından beri hukuken geçersiz olması, sözleşme konusu taşınmazın tapusunun davacıya verilmediği hususu
da dikkate alınarak sözleşmeye hukuki geçerlilik atfederek rayiç bedel talep edilmesi yasal
olarak mümkün olmadığından açılan davanın kısmen kabulüne, davacı tarafça bir adet daire bedeli olarak ödenen 10.000,00 TL kısmının davanın açıldığı 10/12/2018 tarihinden, bakiye 80.000,00-TL’lik kısmının ise ıslah tarihi olan 19/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Gayrimenkul İnş San ve Tic. Ltd. Şti’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-Davacı tarafça bir adet daire bedeli olarak ödenen 10.000,00 TL kısmının davanın açıldığı 10/12/2018 tarihinden, bakiye 80.000,00-TL’lik kısmının ise ıslah tarihi olan 19/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Gayrimenkul İnş San ve Tic. Ltd. Şti’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Davalılar … İnş San ve Tic. A.Ş ile … Gayrimenkul Yatırım San ve Tic. A.Ş yönünden PASİF HUSUMET YOKLUĞUNDAN DAVANIN REDDİNE,
3-Alınması gerekli 6.147,90 TL harçtan peşin alınan 170,78 TL peşin harcın mahsubu ile 5.977,12 TL’nin davalı … Gayrimenkul İnş San ve Tic. Ltd. Şti’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90- TL başvuru harcı, 170,78-TL peşin nispi harç, 5,20-TL vekalet harcı, 6.831,00 TL olmak üzere toplam 7.042,88- TL harcın davalı … Gayrimenkul İnş San ve Tic. Ltd. Şti’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 12.500,00 TL vekalet ücretinin davalı … Gayrimenkul İnş San ve Tic. Ltd. Şti’den tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı … Gayrimenkul Yatırım San. ve Tic. A.Ş. yönünden karar tarihindeki
AAÜT gereği 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ,
7-Davacı tarafından yatırılan 620,70 TL tebligat müzekkere gideri, 3.600 TL Bilirkişi ücreti toplamı 4.220,70 TL’nin davalı … Gayrimenkul İnş San ve Tic. Ltd. Şti’den tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/02/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”