Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/919 E. 2021/115 K. 04.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/919
KARAR NO : 2021/115

DAVA : İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
DAVA TARİHİ : 11/12/2020
KARAR TARİHİ : 04/02/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacıluı vekili Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne verdiği 11/12/2020 harçlandırma tarihli dilekçesini özetle; Davacı müvekkili …. ve … tarafından davalı … aleyhine Bakırköy …. Tüketici Mahkemesi … Esas sayılı dosyasıyla dava ikame edildiğini ve anılan dava 04/02/2020 tarihinde … karar numarasıyla kabul edildiğini, ilam uyarınca; Davalı … ‘ ya ödenen ¨184.298,00’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacılara verilmesini, ¨ 29.396,00 menfi zararın davalıdan alınıp davacılara verilmesini, davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, takdiren ¨ 23.408,58 nispi ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesini, davacı tarafından yapılan ¨178,85 PTT gideri, ¨ 1.350,00 bilirkişi ücreti, ¨253,80 Keşif ücreti ve ¨250,00 keşif yol ücreti olmak üzere toplam ¨ 2.032,65 yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesini, anılan karara karşı davalı …’nce İstinaf Kanun Yoluna başvurulmadığından karar davalı açışından kesinleştiğini, Bakırköy …. Tüketici Mahkemesi’nin … Esas, … Karar, ve 04/02/2020 Tarihli Kararı Bakırköy …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasıyla takibe konulduğunu ancak bu zamana kadar dosyaya hiçbir ödeme yapılmadığını, İcra İflas Kanunu Madde 177 maddesi uyarınca iflasa tabi bir borçlu kendisine gönderilen icra emrine rağmen borcunu ödemezse, alacaklı doğrudan ticaret mahkemesine başvurarak, borçlunun iflasına karar verilmesini isteyebileceğini, yani İİK 177/4 hükmü, şekli nitelikte olup borçlunun aciz halinde olup olmadığının ödemi bulunmadığını, davalı … A.Ş., aleyhine yapılan ilamlı takibe rağmen bugüne kadar hiçbir ödeme yapmadığından başkanlığa başvurma gereği hasıl olduğunu, bu nedenle davanın kabulüne, davalı …nin iflasına, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili tarafından Mahkememize sunulan cevap dilekçesinde; davacı tarafından arabuluculuğa başvuru yapılmadığından davanın usulden reddine karar verilmesini , davacı yan delillerini tebliğ etmediğini, davacı yana delillerini göndermesi için kesin süre verilmesini, müvekkili şirket aciz durumunda olmayıp iflas koşulları oluşmadığından davanın reddi gerektiğini, ülkemiz hiçbir şekilde istenmeyen ve öngörülemeyen büyük bir olağan dışı ekonomik krizi ile karşı karşıya geldiğini, ülkemizde yaşanan bu olaylarda en derin yarayı ise inşaat sektörü aldığını, ülkemizin son dönemde yaşadığı bu olayların öngörülmesi mümkün olmadığı gibi yaşanan ekonomik krizin olağan olmadığı devletimizin en üst kademesinden de deklare edilmiş ve bu krizin ülke olarak atlatılabilmesi için olağan dışı ekonomik tedbirler alındığını, yasal düzenlemeler yapıldığını ve alınmaya da devam edildiğini, bu hal ve şartlar içinde müvekkili şirketin tüm asli sorumluluğu ve önceliği inşaatları bitirmek ve müşterilere yani tüketicilere teslim ettiğini, müvekkili şirket bu özen ve bilinç ile inşaatlarını tamamlamak için olağanüstü bir çaba gösterdiğini, anacak buna rağmen piyasanın bu durumundan müvekkili şirket de yoğun bir şekilde etkilendiğini, hem inşaatların yürütülmesi hem de satış ve tahsilatta büyük sıkıntı yaşanırken bazı ödemelerin yapılması ile ilgili konularda müvekkili finansal olarak oldukça zorlamaya başladığını, müvekkili şirketin malvarlığı borçlarından çok daha fazla olmasına rağmen mallarını satamıyor olması müvekkili nakit akışında sıkıntıya soktuğunu, bu nedenlerle fazlaya ilişkin tüm haklarının saklı kalmak kaydıyla davacı tarafından açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddini, davacı yanca sunulacak delillere karşı ek delil ve karşı delil sunma hakları ile fazlaya dair her türlü haklarının saklı kalmak kaydıyla davacı yana delilerini tebliğ ettirmesi için kesin süre verilmesini, aksi halde delil sunmaktan vazgeçmiş sayılmasının kabul edilmesini, her hâlükârda müvekkilin aciz halinde olmadığının da dikkate alınarak haksız ve mesnetsiz davanın reddini, müvekkili şirket dava açılmasına sebebiyet vermediği ve davanın reddi gerektiğinden her halükarda yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili mahkememize sunmuş olduğu havale 03/02/2021 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini beyan etmiştir.
Davadan feragat,davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.Davadan feragat,davacının mahkemeye karşı yapacağı tek taraflı bir irade beyanı olup feragatın geçerliliği için bunun davalı ve mahkeme tarafından kabul edilmesine veya davalının muvafakat etmesine gerek yoktur.Somut olayda,davacılar vekilinin feragat beyanı nedeniyle 6100 Sayılı HMK’nun 307-312. maddeleri gereğince,davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Feragat yargılamanın ilk celsesinden sonra vuku bulduğundan Harçlar Kanunun 22. maddesi gereğince ¨59,30 karar ve ilam harcının 2/3’üne tekabül eden ¨39,53’nin peşin yatırılan ¨54,40 peşin harçtan mahsubuna, fazla yatan ¨14,87’nin talep halinde ve karar kesinleştiğinde davacılara İADESİNE,
3-Davacıların yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı vekili, davacılardan yargılama gideri taleplerinin olmadığı bildirdiğinden davalının yaptığı yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı vekili, davacılardan vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirdiğinden, davalı yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan ¨250,00 yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacılara İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun 164/2 nci madde hükmü uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile 10 gün içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davalı vekili ile müdahil vekilinin yüzlerine karşı,davacı vekilinin yokluğunda oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 04/02/2021

Başkan …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip ….
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.