Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/881 E. 2022/571 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/881 Esas
KARAR NO : 2022/571

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 30/06/2020
KARAR TARİHİ : 23/05/2022
K. YAZIM TARİHİ : 22/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; Dava dışı …, … müvekkilinin şirket tarafından Emtia Nakli Abonman Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, dava dışı sigortalının davalı … vasıtasıyla naklettirmekte olduğu 09/02/2018 sevk tarihli emtia, yüklenici ….. tarafından kaybedilmiş olduğunu, sigortalıya 840 Amerikan Doları (USD) ödeme yapıldığını, emtianın bağlandığı …. sayılı evrakları delil olarak mahkemeye sunduğunu, sigortalıya ait emtialar …. Havalimanına ulaşmadığını, bu durumun …. yolları tarafından gönderilen imzalı tutanakta tespit edildiğini belirterek, İstanbul ….. İcra Müdürlüğü …. sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; dava, Konvansiyon’un 35.maddesi uyarınca iki yıllık hak düşürücü süre içinde açılmadığından, davanın hak düşürücü süre yönünden reddinin gerektiğini, müvekkili ortaklığın sorumluluğunun sınırlı olduğunu, davacı tarafından ancak karar tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğini, davacı tarafından geriye dönük olarak takip tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini, davacının yasal şartları oluşmayan ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine, davacı tarafından, iki yıllık hak düşürücü sürede açılmayan davanın öncelikle bu açıdan reddine, aksi takdirde, davacının, hukuki dayanağı olmayan maddi tazminat talebinin reddine, bir an için ortaklığının maddi tazminat ödemekle sorumlu tutulması halinde, sorumluluğumuzun sınırlı sorumluluk limitleri içinde davacının ancak gerçek zararı kadar olduğu göz önünde bulundurularak fazla talebinin reddine, davacının haksız ve mesnetsiz %20 icra inkâr tazminat talebinin de reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlık davacı tarafından sigortalanan dava dışı ….ne ait olan ve davalı tarafından taşınan emtianın davalı uhdesinde iken kaybedilmesi nedeniyle davacının sigortalısına ödediği 840 USD yi davalıya rücu etmesinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Tarafların ticaret sicili kayıtları vs deliller celp edilmiş, takip/ve dava konusu alacağın varlığı ve alacak miktarının tespiti hususunda tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
SMMM Bilirkişi …. ve Taşıma Uzmanı … tarafından ticari defterler ve dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen ve itibara layık bulunan rapora göre ; ”Taraflar arasındaki taşımanın Montreal Konvansiyonuna tabi olduğu, taşıma konusu eşyanın taşıma sürecinde kaybolduğu, davacının dava dışı sigortalısına 840,00 USD karlılığı tazminatı TL olarak ödeyerek TTK m.1472 gereği ona olarak huzurdaki davayı açmaya hak kazandığı, davaya konu takibin iki yıllık hak düşürücü süre içinde açılmasından dolayı davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığı savunmasının yerinde olmadığı, davalı …. şirketinin sorumluluğu Montreal Konvansiyonuna göre yükün kg başına 22 SDR ile sınırlı olduğu, hava taşımalarında sınırsız sorumluluk öngörülmediği, dava konusu kargonun uçak parçası emtiası olmasından dolayı ve sigorta poliçesinde 840,00 USD beyan edilmesine göre gerçek zararın sorumluluk sınırının üstünde gerçekleştiği ve davacının ancak karar tarihindeki 1 kg yük için sınırlı sorumluluk limiti olan 22 SDR’nin USD kur karşılığını talep edebileceği, davacının USD olarak talepte bulunmasından dolayı 22 SDR olan sorumluluk sınırının karar tarihindeki kur üzerinden USD’de çevrilmesi gerektiği, ancak rapor taslağının hazırlandığı tarihteki (17.12.2021) TCMB kurlarına göre bu sınırın 30,79 USD olduğu, söz konusu tutarın icra takip tarihinde uygulanan Efektif satış Kuru üzerinden TL karşılığının (30,79 USD x 5,8806-) 181,06 TL olarak hesaplandığı, davacı sigorta şirketinin davalıyı daha önce temerrüde düşürmemesinden dolayı takip tarihine kadar işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, ancak takip tarihinden itibaren icra dairesi tarafından 3095 sayılı Kanun uyarınca yabancı para borcunda temerrüt halinde uygulanan faiz oranına göre faiz işletilebileceği” hususu bildirilmiştir.
Davacı beyanı, dava dışı kurum ile davalı arasındaki yazışmalar ve davacının ödeme belgesi gözetildiğinde dava dışı kuruma ait olan, davacının sigortaladığı emtianın davalı uhdesinde iken kaybolduğu ve davacı sigorta şirketinin dava dışı firmaya 840 USD ödediği anlaşılmıştır.
Dosyaya sunulu belgelerden dava dışı firmanın taşınacak emtia için özel menfaat beyanında bulunmadığı anlaşıldığından Montreal konvansiyonuna göre kg başına taşıyıcının sorumluluğu 22 SDR ile sınırlı olduğu kabul edilmiş ve söz konusu ürünün kg sine ilişkin bilgi olmadığından davalının sadece 22 sdr den sorumlu olduğu kabul edilmiş ve 22 sdr bilirkişi tarafından usd ye çevrilmesinde 30,79 USD tutarında olduğu tespit edildiğinden davalının sorumluluğunun bu miktarda olduğu kabul edilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
Davalının İstanbul ….. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazının 30,79 USD asıl alacak yönünden iptaline, takip tarihinden itibaren asıl alacağa devlet bankalarının aynı para cinsinden yabancı paraya 1 yıl içinde uyguladıkları en yüksek mevduat faizi ile birlikte fiili ödeme günündeki kur üzerinden TAKİBİN DEVAMINA,
Toplam alacağın % 20’si üzerinden hesap edilen 30,35 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,

2- Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 10,37 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 44,03 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek helinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı + 54,40 TL peşin nispi harç + 7,80 TL vekalet harcından ibaret toplam 116,60 TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3- Davacı tarafından sarf olunan (1.600,00 TL bilirkişi ücreti + 100,50 TL posta/tebligat/ müzek- kereden ibaret ) 1.700,50 TL yargılama giderinin kabul/red oranına göre 0,51 TL’sinin davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

4-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13 ncü fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan (Taraf başına 330,00 TL x 2 saat= 660,00 TL) X 2 = 1.320,00 TL arabulucuk ücretinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 13,20 TL’sinin davalıdan, 1.306,80 TL’sinin ise davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,

5-a.) Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 151,83 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa ödenmesine,
b.)Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tari- hinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 4.198,17‬ TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine dair,

Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır