Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/794 E. 2023/113 K. 08.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/794
KARAR NO : 2023/113

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/11/2020
KARAR TARİHİ : 08/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile;Müvekkili davacı şirket ile davalı şirket arasında cari hesap ekstresindeki faturalara konu tıcari ilişkı bulunduğu, müvekkil şirket ile davalı şirkette aynı şekilde tekstil alanında faaliyet gösterdikleri, taraflar arasında oluşan ticari ilişki sebebiyle müvekkili şirketin davalı şirkete baskı ve boyama gibi hizmetler verdiğini, davalı yanın bu hizmetler sebebiyle oluşan borçları için zaman zaman ödemeler yaptığını, son olarak müvekkil şirketin davalı şirkette 103,827.63.-TL alacağı kaldığını, müvekkili şirketin müteaddit kereler alacağının ödenmesi için davalı şirkete talepte bulunduğu ancak davalı tarafından ödeme yapılmadığını , davalı şirketim borcunu ödememesi sebebiyle alacağın tahsilini sağlamak için aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … E Sayılı dosyası ile ıcra takibi yapıldığı, davalı/borçlu yapılan takibe karşı, borcun tamamına ve asıl alacak ile birlikte talep edilen feri alacak taleplerinin tamamına itiraz ettiğini, taraflar arasında süregelen ucari bit ilişki bulunduğunu ve müvekkili şirket davalı şirkete verdiği hizmet sebebiyle faturuya dayalınılarak alacaklı hale geldiği. davalı borçlu şirket ise oluşan borçları karşılığında ödemeler yapmış olduğunu, tarafların tıcari defter ve kayıtları incelendiğinde bü hususla birlikte muvekkili şirketin davali yandakı mevcüt alacağının da tespit edileceği ve kanıtlanacağı, davalı … takibe ve borca yaptığı itiraz sebebiyle takibin durduğu, davalının takibe yaplığı miraz haksız ve kötü niyetli olduğunu, müvekkil şirketin alacağını ödememek ve/veya geciktirme sebepli ulduğunu, sonuç olarak davanın kabulü ile, davalı/borçlurnun yapılan içta takibine vakı haksız itirazının iptaline, takibin devamına, itirazının haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle takıbe konu alacak miktarının %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, tanık gerekmesi ve dinlenmesine karar verildiğinde 1sım ve adresleri bildirileceğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini” arz ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan vakı itirazların iptaline, takıbırı devamına, karşı davalı hakkında takıp miktarının %20’sinden az olmamak kaydıyta tera inkar tazmınatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı davalıya yükletilmesine karar verilmesi talep etmiştir, davacının iş bu davadaki taleplerinin haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı tarafından, müvekkil şirket aleyhine başlatılan Bakırköv … icra mudürlüğünün … E sayılı dosyasına itiraz edildiğini ve arabuluculuk aşamasında tarafların anlaşamadığını, davacı tarafın açmış olduğu davada taraflar arasındaki uyuşmazlığı sanki carı hesaptan kaynaklı basit bir alacak davası olarak açıldığını ancak bir çok şeyi mahkemeye izah etmediğini, gizlediğini, müvekkili şirket tekstil alanında faaliyet gösteren bir firmanın olup dünyaca bilenen “… ” isimli markanın Türkiye disbritörü olduğunu, müvekkilinin, bu markadan gelen sıparişleri hazırlayıp istenilen ülkelere ihraç ettiğini, davacı şirketin de yine tekstil alanında faaliyet gösteren bır firma olduğunu, kumaş baskı- boyası işi yaptığını, müvekkili şirket ile davacının uzun zamandan beri ticarı ilişki içerisinde olduklarını, müvekkili şirketin “…” markasından almış olduğu sıparişler için gerekli olun boya-baskı iştemlerinin büyük bir kısmı davacı şirket tarafindan gerçekleştirildiğini, müvekki şirketin iş yaptığı … firmasının 05/04/2020 tarihinde 5908 adet “… model ürünün, ürelilip ihracatı ıçin siparış gönderdiğini, sipariş detayında görüleceği üzere 11/07/2020 tarihinin bahse konu olan modelin orıjinal son yükleme
tarihi olduğunu, müvekkili şirketin, söz konusu modelin öngörülen tarihte hazırlanıp yüklenebilmesi için
04/05/2020 tarihinde 2618.5 kg ve 05/05/2020 tarihinde 1032,5 kg ham kumaşı boya-baskı işlemi için davacıya sevk ettiğini, müvekkilinin, gönderilen kumaşlara hangı renk ve modelde baskı ve boya yapılacağı hususunda müşterinin orjinal siparış detayı bilgisini de davacıya bildirildiğini, davacı şirketin kendisine müvekkilce sevk edilen kümaşlara, boya ve baskı uygulayarak 15/05/2020 tarihinde 2071 kg, 21/05/2020 tarihinde 1093 kg ularak mürvekkil şirkete sevkiyat yaptığını, müvekkili şirketin pandemi şartları doğrultusunda gelen siparişleri yetiştirmek için sipariş edilen modelin kesim-dikim-paketleme-yükleme işlemlerini sirasıyla ve ivedilikle yapmaya başladığını, söz korusu modelin paketleme aşamasında yapılan könirollerde yapılmış boya-baskı hatası nedeniyle “orjınal ürün sıparış modeline” uygun olmadığı ortaya çıkmıştır. Bunun üzerine davacı şirket derhal dürümdan haberdar eğilmiş ve bunün üzerine davacı şirketin kalite kontrol güvence mıkdüru ve pazarlama müdürü müvekkili şirkete gelip hatali olan ürünleri incelediklerini, numüne alıp ve bunun boya -baskı hatasından kaynaklı olduğunu kabul ettiklerini, yaptıkları incelemede bazılarındaki hataların rutüş boyası ile giderilebileceğini beyan ederek, müvekkil şirkete rütüş boyası verdiklerini, müvekkili şirketin siparişin biran örce yüklenebilmesi için hatalı ürünlere rutüş boyası tatbikk ederek 4353 adet ürünü arjınal siparış madeline uygun hale getirdiklerini ve gecikmeli olarak da 18/07/2020 tarihinde yükleme yaparak ürünleri gönderdiğini, müvekkili şirketin, kalan 1555 adet ürünün bir an önce hazırlanması için tekrar davacı şirkete 17/07/2020 tarihinde 966,5 kg ham kumaş sevkiyatı yaptığını, davacı şirkette iş bu kumaşa orjinal siparişe uygun bir şekilde boya-baskı uygulayarak 21/07/2020 tarıhinde müvekkili şirkete sevk ettiğini, müvekkil şirketle kumaşın gelmesiyle birlikte kesim, dikim-paketleme-yükleme işlemlerini yaparak 2 partı olarak ancak 28082020 tarihinde ürünleri gönderebildiklerini, müvekkili şirket, davacı şirketin yanlış boya baskı işlemi nedeniyle hem zarara uğradığını hem de müşterisi ile problem yaşadığını, bu durumdan kaynaklı olarak uğranılana zararın tazminatı için davacı şirket ile birçok kez konuşulmuş ve giderilmesi talep edildiğini, taraflar arasında uzun bir zamandan beri devam eden ticari ilişki nedeniyle oluşan ticari güvene ıstinaden ve özellikle salgın hastalık nedeniyle yaşanıları pandemiden kaynaklı olarak müvekkil şirket ve davacı şirket arasında yukarıda detayı anlatılan süreçteki tüm talep ve beyanlar sözlü olarak da bildirdiklerini, davacı şirketin, hatanın kendilerinden kaynaklı olduğunu bilmesine ve kabul etmesine rağmen sonrasında zararın giderilmesi noktasında basiretli bir tacir – gibi davranmadığını ,müvekkili şirketin, davacı şirketin bu davranışından kaynaklı olarak uğranılan zararının tazmini için 01/09/2020 tarihinde davacı şirket yetkililerine taleplerini içeren bir mail gönderdiğini ve zararının nelerden kaynaklı olduğunu bildirdiğini, iş bu bildirime rağmen davacı şirket yine herhangi bir geri dönüş yapmadığından müvekkil şirket uğradığı zararlar için muhtelif tarih ve bedelli taruraları davacıya e-sistem üzerinden göndermiş ancak davacı şirket iş bü faluralara itiraz etmiştir. Bunun üzerinc müvekkil şirketçe davacı şirket aleyhine Küçükçekmece |İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davacı şirketin iş bu takibe süresi içerisinde haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiklerini, …. mnumaralı dosya ide yapıları arabuluculuk görüşmesinde ise tarafların anlaşamadıklarını, davacı tarafını hatalı boya-baskı işlemi nedeniyle gönderilemeyen ürünler hali hazırda
müvekkil şirketçe muhafaza edilmeye devam edildiğini, mahkemece orijinal ürün modeli ve hatalı ürünler üzerinde yaptırılacak olan bilirkişi incelemesi neticesinde müvekkili şirketin zarara uğradığı, davacının iş bu zarara sebep olduğu ve bu zarardan sorumlu olduğu olduğu ortaya çıkacaklarını, dolayısıyla davacının müvekkili şirketçe başlatılan icra takibine yaptığı itirazın kötü niyetli olduğunun ispatlanmış olacağını, bu durumda müvekkili şirketin davacı şirketin başlattığı icra takibine yaptığı itirazın haklı olacağını bu nedenle davacının tüm taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini, sonuç olarak davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini, karşı davanın kabulünü, Küçükçekmece icra müdürlüğünün dosyasına yapılan itirazın iptalini, takibin devamına, davalı hakkında takip miktarının %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı davalıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Bakırköy …. İcra Dairesi’nden gelen müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler … ve … tarafından dosyaya sunulan 12/10/2021 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; yanlar tarafından ibraz edilen 2019-2020 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun bir şekilde açılış kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, ticari defter kayıtlarının birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, ticari defterlerinin yanların lehine delil niteliğinin mahkemenin takdirinde olduğu, yanlar arasında 2020 yılı ve öncesinde davacı tarafından davalıya baskı boya şeklinde ticari ilişki kurulduğu iş bu ticari ilişki neticesinde davacının 103.827,63 TL bedelli icra takibi başlattığı, davalının itirazı ile huzurdaki davanın ikame edildiği, davacının ticari defter ve kayıtlarının vergi usul kanunu hükümlerine uygun tutulduğu ve lehine delil tespitine haiz olduğu, davacı ticari defterlerinde icra takip tarihinde davacı … Tekstil A.Ş’nin davalı … Ticaret A.Ş’den 103.827,63 TL alacaklı olduğu, icra takibinde asıl alacak olarak 103.827, 63 TL’nin tahsilinin talep edildiği, davalı ticari defterlerinde icra takip tarihinde davalının davacıdan 74.944,78 TL alacaklı olduğu, yanlar arasında 103.827,63 TL’nin tahsilinin talep edildiği, davalı ticari defterlerinde icra takip tarihinde davalının davacıdan 74.944,78 alacaklı olduğu, yanlar arasında 103.827,63+74944,78=188.814,45 TL ihtilafın davacı alacağı olarak değerlendirildiği, teknik tespitlerin değerlendirilmesi ile tespit edilen baskı hatalarının gözle incelemeyle anlaşılabilecek açık ayıp olduğu, işin olağan akışına göre kumaş kesilmeden önce kontrol edilmesi ve ayıplı olması halinde ayıp ihbarında bulunulması gerektiği, davalının ayıp ihbarını borçlar kanununa göre süresinde yapmadığı, davacı alacağının kabulü halinde icra takip tarihinden önce her ne kadar işlemiş faiz talep edilmiş ise de takip tarihinden önce davacının davalıyı temerrüde düşürmediği, bu nedenle davacının takip öncesi işlemiş faiz talep edemeyeceğinin mahkemenin takdirinde olduğu, icra takip tarihinden sonra talep edilen avans faizi oranının Merkez Bankası tarafından 18,25 % olarak açıklandığı ve 3095 sayılı kanunla tacirler arasında uygulama faiz oranı olduğu ve dolayısıyla uygun olduğu sonuç ve kanaatine ulaşıldığı, hukuki tasvif ve nihai kanaatin mahkemeye ait olacağı görüşüyle rapor sunmuşlardır.
Bilirkişiler … ve … tarafından dosyaya sunulan 12/10/2022 havale tarihli bilirkişi heyet ek raporunda özetle;davalının kök bilirkişi raporuna karşı itirazlarının değerlendirildiği kök rapordaki tespit ve değerlendirilmelerinde herhangi bir değişiklik bulunmadığı, davalının ayıplı şapkalı t-shirtler nedeniyle 124.400,00 TL zararının oluştuğu kanaati ile ek heyet raporu sunulmuştur.
Dava İtirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.
Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde verdiği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67.maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık mahkememizce davacının takip ve dava tarihi itibariyle fatura nedeni ile davacının alacaklı olup olmadığı, tahsili gereken alacak miktarının ne olduğu, faturaya konu ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın türü ve süresinde davalının davalıya ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı, davacının bu alacağı talep edip edemeyeceği, borcun ödenip ödenmediği, borçlunun temerrüte düşüp düşmediği temerrüt tarihinin , uygulanması gereken faiz tür ve oranının, buna göre tahakkuk eden faiz miktarının ve toplam alacağın ne olduğu, icra-inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı, davalının Küçükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı takip dosyasında alacaklı olup olmadığı olarak tespit edilmiş bu kapsamda davacının ticari defter ve kayıtlarına dayanmış olması nedeni ile SMM bilirkişi vasıtası ile tarafların defter ve belgerinin incelenmesi ve ürünler üzerinde inceleme yapılması için gün tayin edilmiş yapılan bilirkişi incelemesi ile davalının ayıp iddiası bakımından ayıbın açık ayıp niteliğinde olduğu tespiti karşısında Türk Ticaret Kanunu’nun 23/1-c maddesi uyarınca ticari alım satımlarda satılanda bulunan ayıp açık ayıp niteliğinde ise alıcının teslim tarihinden itibaren 2 ve 8 günlük süreler içerisinde satıcıya bildirimde bulunması gerekli olduğu hem dosyaya sunulan belgelerden hem de dinlenen tanıklardan davalının süresinde ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği, tarafların ticari defter ve kayıtlarını ibraz ettikleri ve her iki tarafın defterlerin de usulüne uygun tutulmuş olması karşısında tarafların lehine delil niteliğine haiz olduğu, davalının kendi ticari defterlerinde davacıdan alacaklı olmadığı ve davacının talep ettiği takibe konu alacak miktarı kadar alacaklı olduğunun tespit edilmesi karşısında açılan davanın kabulüne, davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın iptali ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, alacağın faturaya dayanması nedeni ile likit olması karşısında davalının alacağın %20 sine tekabül eden icra inkar tazminatına mahkumiyetine, davalının alacaklı olduğunu dosya kapsamı ve kendi ticari defterleri ile ispatlayamamış olması karşısında karşı davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere 3095 sayılı Kanunun 2/2.maddesi uyarıca değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Asıl alacağın % 20’si üzerinden hesap edilen 20.765,52.-TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gerekli 7.092,46 TL harçtan peşin alınan 1.253,98 TL peşin harcın mahsubu ile 5.838,48 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40- TL başvuru harcı, 1.253,98-TL peşin nispi harç, 7,80-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 1.316,18- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 16.574,14 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 1.410,00 TL tebligat müzekkere, bilirkişi giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan 921,90 TL masrafın kendi üzerine bırakılmasına,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat KAYDINA,
9-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,
KARŞI DAVANIN REDDİNE,
1-Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 179,90 karar ve ilam harcının peşin alınan 904,00 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 724,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davalı- karşı davacıya iadesine,
2-Davalı- karşı davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzeride bırakılmasına,
3-Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
4-Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
5- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı-karşı davalı lehine red olunan dava değerine göre yürürlükteki AAÜT ve Av. Kan gereğince takdir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan tahsil edilerek davalıya ödenmesine dair,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/02/2023

Katip …
☪e-imzalıdır.☪

Hakim ….
☪e-imzalıdır.☪

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”