Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/788 E. 2021/1195 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/788
KARAR NO : 2021/1195

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 05/11/2020
KARAR TARİHİ : 16/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne sunduğu 05/11/2020 harçlandırma tarihli dava dilekçesinde; Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Esas sayılı dosyası üzerinden görülen konkordato davasının 14.10.2020 tarihli celsesinde “Davacılar …..ve …..’in konkordato tasdik talebinin reddine, bu davacılar yönünden kesin mühletin kaldırılmasına, kesin mühletin kaldırıldığının ilanına, davacı ….. OTOMAT SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ ve davacı …. SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin konkordato projesinin İİK’nun 305 maddesindeki tasdik şartlarının gerçekleştiği anlaşılmakla TASDİKİNE” şeklinde karar verildiğini, borçlular ……San.ve Tic. A.Ş, ….. Otomat San ve Tic. A.Ş., …..ve ….. ’den olan alacaklarının yargılama sırasında komiser heyetine bildirildiğini, borçlu şirket ……San.ve Tic. A.Ş’nin bildirilen alacak tutarına itiraz ettiğini ve heyet tarafından alacak kayıtlarının kısmen reddedildiğini, müvekkili bankanın konkordato talebinde bulunan davacı ……San.ve Tic.A.Ş nezdinde mevcut alacağının 19/07/2019 tarihi itibariyle 2.201.730,30 TL anapara, 373.188,00 TL Faiz + BSMV, 5.230,00 TL Gayri nakdi risk olmak üzere toplam 2.480.148,30 TL olduğunu, komiser heyeti tarafından yapılan ilan üzerine müvekkili bankanın alacağının, İİK.’nun 299. Maddesi uyarınca 06/12/2017 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin onaylı suretleri ve imza sirküleri, 10/12/1018 tarihli Bakırköy ….. Noterliği’nin …. yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi ve tebliğ şerhleri, davacı firma hakkında geçici mühlet verildiği tarih olan 22/07/2019 tarihine kadar işleyen faiz miktarını ve faiz oranını gösterir hesap tablosu ile birlikte sunularak bildirildiğini, borçlu şirketin dilekçesinde bahsetmiş olduğu tahsilinde bedeli kredi borcuna mahsup edilmek üzere tevdi edilen çeklerden tahsil edilenlerin banka alacağından mahsup edildiğini, mahsuptan sonra kesin mehil tarihi itibarıyla müvekkili bankanın ana para alacağının 2.480.148,30 TL olduğunu, müvekkili bankanın kesin mehil tarihi itibarıyla alacaklı olduğu tutar 08/05/2019 tarihi itibariyle 2.356.960,52 TL anapara, 226.543,01 TL Faiz + BSMV, 5.230,00 TL Gayri nakdi risk olmak üzere toplam 2.588.733,53 TL olduğunu, yasal süresi içinde komiserliğe başvurularak genel ticari kredi sözleşmesine istinaden …. San ve Tic A.Ş.’ye kullandırmış olduğu krediye dayalı fazlaya ve yanlış hesaplamaya ilişkin haklarının saklı tutularak toplamda 2.480.148,30 TL alacaklarının 19/07/2019 tarihinde kayıt ettirildiğini, kaydettirilen alacağın 870.785,82 TL’sinin borçlu şirket tarafından kabul edildiğini, komiser heyetince yapılan inceleme neticesinde borçlu …. San ve Tic A.Ş.’nin borcunun 1.510.925,82 TL olarak hesaba dahil edilmesinin gerektiğinin değerlendirildiğini, mahkemece de alacaklarının 1.510.925,82 TL üzerinden konkordato nisabına dahil edilmesine karar verildiğini, alacaklarının 969.222,48 TL’lik kısmının çekişmeli hale gelmesinden dolayı alacak bildirimlerinin kabulü ve çekişmeli hale gelen alacaklarının kaydı için İİK. m. 302/6 hükmü doğrultusunda Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Esas sayılı dosyasına 25/06/2020 tarihli dilekçeleri ile itiraz edildiğini, itiraz üzerine mahkemenin herhangi bir karar vermediğini, bu nedenle çekişmeli hale gelen 969.222,48 TL alacaklarının konkordato oylamasında dikkate alınmadığını, çekişmeli alacak hakkındaki davalarını süresinde açtıklarını, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. Esas sayılı dosyası üzerinden görülen konkordato davasının 14/10/2020 tarihli celsesinde “Davacılar …..ve …..’in konkordato tasdik talebinin reddine, bu davacılar yönünden kesin mühletin kaldırılmasına, kesin mühletin kaldırıldığının ilanına, davacı ….. OTOMAT SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ ve davacı ……SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin konkordato projesinin İİK’nun 305 maddesindeki tasdik şartlarının gerçekleştiği anlaşılmakla TASDİKİNE” karar verilerek anılan kararın 19.10.2020 tarihinde ilan edildiğini, mahkeme tarafından konkordato tasdik kararı verilmesinden dolayı konkordato davasında itiraza uğrayan 969.222,48 TL’lik kısım hakkında işlemiş faiz ve reddedilen alacaklarının tespiti ile işlemiş/işleyecek faizi ile beraber tahsili ile 5.230,00 TL gayri nakit alacaklarının ise bir bankaya depo edilmesi ve borçludan tahsili için İİK m. 308/b uyarınca çekişmeli alacak davası açılmadan önce 6102 Sayılı TTK’nun 5/A maddesi gereğince yasal olarak arabuluculuğa başvurulması zorunluluğunun doğduğunu, bu doğrultuda Bakırköy Arabuluculuk Bürosu’nun … numaralı başvurularının tarafların anlaşamaması ile sonuçlandığını, müvekkili bankanın …./….. ….. Şubesince davalı ……San.ve Tic. A.Ş ile akdedilen Genel Ticari Kredi Sözleşmesine istinaden davalı firmaya kredi kullandırdığını, borçluların kredi koşullarına uymaması, borcun zamanında ödenmemesi nedeniyle, ……San.ve Tic. A.Ş ’nin kredi hesapları Bakırköy …. Noterliği’nin 10/12/1018 tarih ve … yevmiye no’lu ihtarnamesi ile kat edildiğini, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. E. sayılı Konkordato dosyasında yer alan 09/03/2020 tarihli çekişmeli alacaklara ilişkin kararda; “alacaklı … Bankası A.Ş. tarafından Konkordato komiserliğine 19.07.2019 tarihinde 2.480.148,30 TL tutarında alacak kaydı yapıldığını, borçlu şirketin, kaydettirilen alacağın 870.785,82 TL’sini kabul ettiğini, Alacaklı şirketin Mahkememiz kanalıyla sunduğu belgeler ve borçlu şirket defter ve belgeleri incelenerek değerlendirmede bulunulduğunu, borçlu şirketin sunduğu rotatif kredi hesabının izlendiği muavin kayıt belgeleri incelendiğinde; ….. Bankası Bakırköy … noterliğinde …. numaralı ihtarnamesinde anapara olarak 3.735.126,82 TL göründüğünü, 10/12/2018 tarihindeki tedbir tarihinden sonraki dönem İçin kredi borcundan takas mahsup işlemleri yapıldığı faiz İşletildiğini 3.735,126,82 TL’nin alacağı rehinle teminat alınmamış olduğundan faiz işletebilmesinin mümkün olmadığını, alacaklı şirketin mühlet süresince 2,864,341 TL çek bedelinin borca mahsup ettiğini, 1.289.059,00 TL karşılıksız çek tahsil edilmediğinden dolayı borca mahsup edilmeyip takip başlatıldığını, borçlu şirketin kaydettirilen alacağın 1,609,362,48 TL’sini kabul etmemekte haklı olduğunun anlaşıldığını,…. LTD ŞTÎ adına keşide edilen …,…,…,… nolu toplam 650.000 TL çeklerden oluştuğunu, talep edilen faiz ve masraflar dışındaki tutarın 639.940 TL tutarın hesaba katılması gerektiğinin düşünüldüğünü, konkordato oylamasında ….. Bankası A.Ş.’nin 2.480.148,30 TL alacağının, hesaplanılan şekilde 1.510.925,82 TL olarak hesaba dahil edilmesinin düşünüldüğü belirtilmiş olmakla mahkememizce de bu alacaklı yönünden 1.510.925,82 TL üzerinden konkordato nisabına dahil edilmesine karar verilmiştir. ” şeklinde ara karar oluşturulduğunu, reddedilen kısım yönünden borçlu firmanın keyfi davrandığını ve gerek kredi sözleşmesi gerek de yasal mevzuat gereğince geçerli bir sebebinin olmadığını, bu nedenle müvekkilinin alacak kayıt tarihi olan 19/07/2019 tarihi itibari ile 2.480.148,30-TL alacağın tamamının ve bildirim tarihinden itibaren işlemiş/işleyecek faizi ile beraber müvekkili banka adına kaydının yapılması gerektiğini, müvekkili bankanın borçluya kullandırmış olduğu krediden dolayı alacaklı olduğunu, alacak tutarından mahsup edilen çekler tahsilinde bedeli kredi borcuna mahsup edilmek üzere iyiniyetli meşru hamil olan müvekkili bankaya ciro yolu ile temlik ve tevdi edildiğini, çeklerin rehin cirosuyla ya da cironun tahsil amacıyla verildiğinin kabul edilebilmesi için buna ilişkin bir kaydın veya açıklamanın bulunması gerektiğini, ciroda bu yönde bir kaydın bulunmaması hâlinde bu yöndeki iddianın ispat yükünün senedi devredene ait olduğunu, alacağı rehinle teminat altına alınmamış olan alacaklıların da alacaklarına kesin mühlet tarihine kadar faiz işletme hakkı bulunduğunu, mahkeme tarafından müvekkilinin alacağının 2.480.148,30 TL olarak kaydının yapılmasının kabul edilmesi ve yine bu belirtilen tutara faiz işletilmesini, konkordato davasında itiraza uğrayan 969.222,48 TL’lik kısım hakkında İİK 308/b maddesi gereği işlemiş faiz ve reddedilen alacaklarının tespiti ve işlemiş ve işleyecek faiziyle birlikte konkordato hükümlerine göre davalı-borçludan tahsili ile 5.230,00 TL gayri nakit alacaklarının bir bankaya depo edilmesine, müvekkilinin toplam 2.480.148,30-TL alacağın kayıt tarihi olan 19/07/2019 tarihi itibariyle alacaklılar listesine kaydedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı borçlu şirket üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili 21/12/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; İlgili davanın İİK 308b’ye göre açıldığını, konkordato tasdik kararının ilanından itibaren 1 ay içinde iş bu davanın açılması icab ettiğini, dava süresinde olmadığından hak düşürücü süre nedeni ile davanın reddinin gerektiğini, müvekkili şirkete ilişkin Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ….. e sayılı dosyası ile 10/12/2018 tarihinde konkordato geçici mühleti verildiğini, yargılama sonucunda 14/10/2020 tarihinde müvekkilinim konkordatosunun kanundaki tüm şartları yerine getirdiği için tasdik olduğunu, müvekkili şirketin projesinin geçici mühlet tarihindeki ana para borçlarını ödemeye yönelik olduğunu, faizsiz ve vadeli olduğunu, bu nedenle tüm faiz ve başkaca davacı banka tarafından istenen bedellerin kabulünün mümkün olmadığını, alacaklı bankanın konkordato sürecinin başlaması ile birlikte müvekkilinin tahsilat için bankaya vermiş olduğu çekleri tahsil etmeye başladığını, bu çekleri kendi borcundan düşmüş veya bu tahsil edilen bedellere hapis takas mahsup uygulayarak müvekkilinin kullanımını engellediğini, bankanın konkordato süresince kendi kayıtları ile çek tahsilatı yaptığını, çek tahsilatı yaptığı hesaptan kredi alacağını kapattığını, alacaklı bankaya verilen çeklerin borç ödemesine sayılması için çeklerin tahsilatının beklendiğini, bunun da çeklerin tahsil için bankaya verildiğinin kanıtını oluşturduğunu, konkordato yargılaması süresince Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesine başvurular yapıldığını, ilgili mahkemenin farklı tarihlerde bankaların tahsil edilen bedelleri mahsup etmemesi gerektiğini, takas veya hapis hakkı uygulanamayacağını belirttiğini, bankalara gerek yazılı gerek sözlü şekilde uyarılarda bulunuldıuğunu, hesaplarda blokeli tutulan veya kendi alacaklarına mahsup edilen bedellerin müvekkiline ait olduğunu, vadesi gelmemiş çeklerin iadesinin gerektiğini, konkordatoda bulunan bir şirketin hesabına geçen paraların konkordato yargılaması boyunca müvekkilinim kullanımına açık olması gerektiğinin belirtildiğini, Beyoğlu …. Noterliği’nin … yevmiye nolu 16/12/2019 tarihli ihtarnamesi ile davacıya uhdelerinde bulunan bedellerin davalı müvekkiline ödenmesi gerektiği yönünde mahkeme ara kararları ve komiser heyeti kararlarının da bilahare tebliğ olduğunu, ancak davacı banka da dahil olacak şekilde hiç bir bankanın bu uyarılarına ve mahkemenin vermiş olduğu kararlara uymadığını, tahsile verilen çeklere ilişkin hiç bir bedelin müvekkili şirkete kullandırılmadığını ve bankanın uhdesinde tutulduğunu, mahkemeye yapılan başvurular sonucunda, her ne kadar davacı bankanın konkordato geçici mühleti için mahkemeye verilen evraklarında belirtilen rakam anapara borcu bulunmakta ise de, yargılama boyunca tahsil edilen ve hapis, takas mahsup edilen bedellerin ulaştığı miktar gereğince davacı bankanın alacaklılar toplantısında oy nisabının gerçek güncel hesaplara göre hesaplanması gerektiğinin komiser heyetince tespit edildiğini, mahkemenin de bu hususta gerekli ara kararları tesis ettiğini, davacı bankaca yapılmış mahsubu ve diğer hatalı işlemleri tespit etmiş ve oylamaya katılması gereken nisabı belirlediğini, mahkemece ön görülen nisap doğrultusunda alacaklılar toplantısının yapıldığını, ilgili toplantı ve sonrasında davalı müvekkilinin konkordato projesi onaylandığını, 14/10/2020 tarihinde tasdik kararı verildiğini ve artık borçlu müvekkili ve alacaklılar arasında konkordato projesi uygulanmaya başlandığını, davacı bankanın yapmış olduğu alacak kaydında görüleceği üzere 08/05/2019 tarihiden 19/07/2019 tarihine kadar ana paranın azaldığını faizin ise arttığını, ana paranın tahsil olan çeklerden dolayı azaldığını, davacı bankanın keşide ettiği 10/12/2018 tarihli ihbarnamesinde 10/12/2018 tarihi itibari ile anapara nakit borcunun 292.410,43 TL + 3.442.716,39 TL toplamı olduğunu, 10/12/2018 tarihinden sonra sonra herhangi bir ekstra konkordato komiserleri tarafından istenmesine rağmen gönderilmediğini, davacı bankaya teslim ettikleri çek tutarlarının anapara borçlarının tamamını ödemeye yeterli olduğunu, karşılıksız çıkan bazı çeklerin davacı banka tarafından takibe konu edildiğini, takibe konu edilen bu çeklere ilişkin ödeme olması halinde de bu ödemelerin davalı müvekkili şirketin anapara borcundan düşülmesi gerektiğini, davacı bankanın tahsil ettiği bedelleri tekrar müvekkili şirketten talep ettiğini, izah ettikleri sebeplerden dolayı öncelikle usuli itirazlarının değerlendirilmesini, tahsilde tekerrüre yönelik talepler ve diğer tüm taleplerin, tüm davanın usulden ve esastan reddine, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava,İİK’nın 308/b maddesi uyarınca konkordato yargılaması sırasında çekişmeli hâle gelen alacağın tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Bilirkişiler …. ile Prof. Dr. … tarafından mahkememize sunulan 30/03/2020 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle;
Davacı banka ile davalı asıl kredi borçlusu/kredi lehtarı ….. San, ve Tic. A.Ş. arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, anılan sözleşme kapsamında kullandırılan kredilerin öngörülen süre içinde ödenmemesi nedeniyle davacı bankanın bakiye alacaklarını davalı şirketten talep edebileceği, davacı bankanın davalıya keşide ettiği Bakırköy ….. Noterliğinin 10/12/2018 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile, davalıya kullandırdığı kredileri kat ettiği, ihtarnamenin davalı şirkete 12/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirketin, hesap kat ihtarnamesi ile ödeme için verilen 1 günlük mehilin süresinin bitimine müteakip 14.12.2018 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü, davacı bankaca hesabın kat edildiği 10/12/2018 tarihi itibariyle davalı şirkete Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. E. sayılı dosyası üzerinden konkordato geçici mühleti verildiği, konkordato talebini inceleyen mahkemenin 14/10/2020 tarihinde konkordatonun tasdikine karar verdiği, İİK m.288, f.1 ve İİK m.294 hükümlerine göre, geçici mühlet tarihi itibariyle rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durduğundan, davacı bankanın, geçici mühlet ve aynı zamanda hesap kat tarihi olan 10/12/2018 tarihinden sonra faiz talep edemeyeceği, davacı bankanın, tahsilinde kredi borcundan mahsup edilmek üzere kendisine teslim edilen çeklerden 2.039.891,80 TL tutarında tahsilat gerçekleştirdiği, davacı bankanın kendisine teslim edilen çeklerden yaptığı tahsilatlar göz önünde bulundurularak yapılan hesaplamalarda, davacı bankanın nakdi kredilerden kaynaklanan alacağının 1,915.669,12 TL olarak tespit edildiği, davalı şirketin konkordato sürecinde alacak kayıtları hakkında İİK m.300 uyarınca sunduğu beyanında, davacı bankaca kaydettirilen alacağın 1.510.925,82 TL’lik kısmını kabul ettiği, bu durumda davacı bankanın nakdi kredi alacağı olarak davalı şirketin kabul ettiği tutarın yanında (1.915.669,12 TL – 1.510.925,82 TL =) 404.743.30 TL daha talep edebileceği, dosya içeriğinde bulunan çek dökümü raporlarına göre, davacı bankanın halen ibraz ya da iade edilmeyen çek yaprağından kaynaklı olarak 5.230,00 TL tutarında gayri nakdi kredi alacağı bulunduğu yönünde görüş bildirmişlerdir.
Bilirkişiler … ile Prof. Dr. … tarafından mahkememize sunulan 02/07/2021 havale tarihli bilirkişi ek raporunda özetle;
Taraflarca ileri sürülen itirazlar detaylı olarak incelenmişse de yapılan itirazların yerinde olmadığını, kök rapordaki görüş ve hesaplamalarının aynen geçerliliğini koruduğunu bildirmişlerdir.
Konkordatonun kabulü için aranan çoğunluk Kanun’da alacak ve alacaklı çoğunluğu (konkordato nisabı) olarak belirlenmiştir (m. 302/III). Alacak ve alacaklı çoğunluğunun hesaplanmasında, konkordato komiserinin alacaklılar toplantısından önce nisaba girecek alacaklılara ve alacak miktarına ilişkin olarak hazırlayacağı liste önem taşır. Komiser tarafından hazırlanacak olan ve nisabın belirlenmesinde dikkate alınacak olan listede gösterilecek alacaklar; alacak kaydı yaptırıp borçlunun kabul ettiği alacaklar (m. 300), konkordatoya süresi içerisinde alacak kaydı yaptırmamış olsa bile borçlunun ayrıntılı bilançosunda bildirdiği alacaklar ve çekişmeli alacaklardan konkordato mahkemesinin nisaba dahil edilmesine karar verdiği alacaklardır (m. 302/VI). Nisaba girecek alacakların belirlenmesi amacıyla konkordato komiseri alacaklıları alacaklarını bildirmeye davet eder (m.299-301). Bu davet Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve Basın-İlân Kurumu’nun resmî portalında ilân olunur (m. 288). Alacaklılar, komiser tarafından yapılan ilânla, ilân tarihinden itibaren onbeş gün içinde alacaklarını bildirmeye davet edilir (m. 299). Ayrıca, ilânın birer sureti adresi belli olan alacaklılara posta ile gönderilir. İlânda, alacaklarını bildirmeyen alacaklıların bilançoda kayıtlı olmadıkça konkordato projesinin müzakerelerine kabul edilmeyecekleri ihtarı da yazılır. Bilançoda kayıtlı alacaklıların maddede öngörülen süre içinde komisere başvurmalarına gerek bulunmamaktadır (m. 299)Komiser bu ilân üzerine kendisine bildirilen alacakları kaydetmek zorundadır. Alacak kayıtlarının tamamlanmasını müteakip komiser, borçluyu kaydedilen alacaklar hakkında beyana davet eder (m. 300). Borçlunun alacaklar hakkındaki beyanı büyük önem taşır çünkü borçlu tarafından kabul edilmeyen alacaklar, konkordato hukuku bakımından çekişmeli alacak sayılır. Alacağın tamamı, bir kısmı ya da niteliği çekişme konusu olabilir. Örneğin işçilik alacağının bir kısmının veya tamamının imtiyazlı olup olmadığı hakkındaki ihtilâfın giderilmesi de çekişmeli alacaklar hakkındaki usûle tâbi olacaktır. Kısaca çekişmeli alacak, konkordato kapsamındaki alacağın miktarı ya da niteliği bakımından konkordato borçlusu ile alacaklı arasında ihtilâfın söz konusu olduğu alacaklar için kullanılan bir kavramdır.
Konkordatonun tasdikine karar veren mahkeme,borçlu tarafından kabul edilmeyen ve bu şekilde çekişmeli alacak olarak kabul edilen alacakların haklı olup olmadığı konusunda bir karar veremez.Mahkeme konkordato sürecinde yalnızca çekişmeli alacakların konkordatoya dahil olup olmayacakları,olacaklarsa hangi oranda konkordatoya tabi olacaklarına yönelik bir karar verecektir.Mahkemenin çekişmeli alacağın konkordatoya dahil olmasına veya olmamasına ilişkin kararı maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez.
Çekişmeli alacakların,konkordatonun tasdikinden sonraki durumları İİK’nın 308/b maddesinde düzenlenmiştir.Anılan madde hükmü “Alacakları itiraza uğramış olan alacaklılar, tasdik kararının ilânı tarihinden itibaren bir ay içinde dava açabilirler.
Tasdik kararını veren mahkeme, konkordato projesi uyarınca çekişmeli alacaklara isabet eden payın, kararın kesinleşmesine kadar borçlu tarafından, mahkemece belirlenen bir bankaya yatırılmasına karar verebilir. Süresi içinde dava açmamış olan alacaklılar, bu paydan ödeme yapılmasını talep edemezler; bu durumda yatırılan pay borçluya iade edilir.” şeklinde olup buna göre alacağı çekişmeli hâle gelen alacaklı konkordatonun tasdiki kararının ilanından itibaren bir ay içinde adlî mahkemelerde veya idare mahkemesinde dava açabilir ya da şartları varsa tahkim yoluna başvurabilir.
Çekişmeli alacağı için açtığı davayı kazanan alacaklı,alacağını konkordato şartları çerçevesinde talep edebilecektir.Alacaklının sadece alacağının esası konkordatoya tâbi olacaktır.Buna karşılık,davayı kaybeden borçlunun ödemeye mahkûm olduğu yargılama masrafları ve icra inkâr tazminatı,konkordatodan sonra doğan alacaklarda olduğu gibi konkordatoya tâbi olmaksızın tam olarak ödenecektir.
Somut olayda öncelikle davanın süresinde açılıp açılmadığının ve arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediğinin değerlendirilmesi gerekmektedir.Davacının,açtığı davada arabuluculuk yoluna başvurduğu anlaşıldığından arabuluculuk dava şartının gerçekleştiği anlaşılmıştır.Diğer taraftan Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından verilen konkordatonun tasdiki kararının 16/10/2020 tarihinde Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde,19/10/2020 tarihinde ise Basın-İlan Kurumu portalında yayımlandığı,davanın açılış tarihine göre davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm bu belirlemeler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Davacı banka ile davalı asıl kredi borçlusu/kredi lehtarı …. San. ve Tic. AŞ. arasında Genel Kredi Sözleşmesi akdedildiği, anılan sözleşme kapsamında kullandırılan kredilerin öngörülen süre içinde ödenmemesi nedeniyle davacı bankanın bakiye alacaklarını davalı şirketten talep edebileceği,davacı bankanın davalıya keşide ettiği Bakırköy ….. Noterliğinin 10.12.2018 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile, davalıya kullandırdığı kredileri kat ettiği,ihtarnamenin davalı şirkete 12.12.2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirketin, hesap kat ihtarnamesi ile ödeme için verilen 1 günlük mehilin süresinin bitimine müteakip 14.12.2018 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü,davacı bankaca hesabın kat edildiği 10.12.2018 tarihi itibariyle davalı şirkete Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. E. sayılı dosyası üzerinden konkordato geçici mühleti verildiği, konkordato talebini inceleyen mahkemenin 14.10.2020 tarihinde konkordatonun tasdikine karar verdiği, İİK m.288, f.1 ve İİK m.294 hükümlerine göre, geçici mühlet tarihi itibariyle rehinle temin edilmemiş her türlü alacağa faiz işlemesi durduğundan, davacı bankanın, geçici mühlet ve aynı zamanda hesap kat tarihi olan 10.12.2018 tarihinden sonra faiz talep edemeyeceği,davacı bankanın, tahsilinde kredi borcundan mahsup edilmek üzere kendisine teslim edilen çeklerdem 2.039.891,80 TL tutarında tahsilat gerçekleştirdiği,davacı bankanın kendisine teslim edilen çeklerden yaptığı tahsilatlar göz önünde bulundurularak yapılan hesaplamalarda, davacı bankanın nakdi kredilerden kaynaklanan alacağının 1.915.669,12 TL olarak tespit edildiği,davalı şirketin konkordato sürecinde alacak kayıtları hakkında İİK m.300 uyarınca sunduğu beyanında, davacı bankaca kaydettirilen alacağın 1.510.925,82 TL’lik kısmını kabul ettiği, bu durumda davacı bankanın nakdi kredi alacağı olarak davalı şirketin kabul ettiği tutarın yanında (1.915.669,12 TL – 1.610.925,82 TL -) 304.743.30 TL daha talep edebileceği,davalı tarafından sunulan belgelere göre 100.000,00.-TL çek ödemesinin bilirkişi ek raporunda da belirtildiği gibi bakiye alacaktan mahsubunun gerektiği,dosya içeriğinde bulunan çek dökümü raporlarına göre, davacı bankanın halen ibraz ya da iade edilmeyen çek yaprağından kaynaklı olarak 5.230,00 TL tutarında gayri nakdi kredi alacağı bulunduğu,anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile ,davacının konkordato yargılaması sırasında çekişmeli hâle gelen 304.743.30 TL alacağının konkordato şartları çerçevesinden davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, halen ibraz ya da iade edilmeyen 5 adet çek yaprağı nedeniyle belirlenen 5.230,00 TL gayri nakit alacağın davacı banka nezdinde faizsiz bir hesaba davalıca depo edilmesine,davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.

HÜKÜM/Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın kısmen KABUL kısmen REDDİ ile;davacının konkordatoya tabi 304.743,30 TL alacağının,davalı şirketin ,Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/10/2020 tarih ve ….. esas, … karar sayılı ilamı ile tasdik edilen konkordato projesine dahil edilerek kararın eki niteliğindeki ödeme takvimi uyarınca davalıdan tahsili davacıya VERİLMESİNE,
2- 5 adet çek yaprağı nedeniyle belirlenen 5.230,00 TL gayrı nakit alacağın davacı banka nezdinde faizsiz bir hesaba davalıca DEPO EDİLMESİNE
3-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
4-Alınması gerekli 20.817,01 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 20.762,61 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
5-Davacı tarafından ödenen 54,40 TL Başvurma Harcı, 54,40 TL Peşin harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 12 adet tebligat + posta ücreti 76 TL , bir bilirkişi inceleme ücreti 4.000,00 TL olmak üzere toplam 4.076,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.281,58.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,kalan kısmın davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre kabul edilen miktar üzerinden hesap edilen 29.782,03 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,(Nakdi Alacaklar yönünden)
8-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilen 5.100,00.-TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,(Gayri Nakdi Alacaklar yönünden)
9-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre reddedilen miktar üzerinden hesap edilen 50.273,96 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
10-6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13 ncü fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan (Taraf başına 330,00.-TL x 2 saat= 660,00.-TL) X 2 = 1.320,00.-TL arabuluculuk ücretinden davanın kabul ve red oranına göre hesap edilen 415,03.-TL’sinin davalıdan, 904,97.-TL’sinin ise davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
11-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 250,00 TL yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı oybirliği ile verilen karar açıkça okunup,usulen anlatıldı. 16/12/2021

Başkan ….
☪e-imzalıdır.☪
Üye ….
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Katip …
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.”