Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/654 E. 2020/793 K. 27.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/654
KARAR NO : 2020/793

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))

DAVA TARİHİ : 25/09/2020
KARAR TARİHİ : 27/11/2020
K.YAZIM TARİHİ : 08/12/2020
Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (…davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Keşidecisi ……. Tic. San ve Turz. A. Ş. (…….) olan …… Bankası ……. (…..) şubesine ait …. seri nolu …… iban numaralı 02/12/2020 keşide tarihli keşide yeri ……. olan 60.000,00 TL bedelli çekin kaybolduğunu kaybolan çekin üçüncü kişilerin eline geçmesi halinde müvekkili şirketin mağdur olacağını, bu nedenle kötü niyetli üçüncü kişilerin haksız şekilde yararlanarak sebepsiz zenginleşmeye mahal vermemek ve müvekkili şirketin mağdur olmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve kaybolan çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:Dava, zayi nedeniyle çek iptali talebine ilişkin olup HMK 316 vd gereğince basit yargılama usulüne tabidir.
Dava tarihinde yürürlükte olan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 729/s maddesinin yaptığı yoklama ile çek hakkında da uygulanması gereken Türk Ticaret Kanunun 757/1 maddesindeki “ İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden muhatabın poliçeyi ödemeden men edilmesini isteyebilir” hükmü dikkate alındığında, davacı tarafından mahkememize TTK 729/s maddesi delaletiyle 757.vd. maddelerine istinaden açılmış zayi nedeniyle çek iptali ve ödeme yasağı verilmesi istekli iş bu davanın ödeme yerindeki veya hamilin yerleşim yerindeki mahkemede açılması gerekmektedir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun dava şartlarını düzenleyen 114/ç maddesinde “Yetkinin kesin olduğu hallerde, mahkemenin yetkili olması” hükümü, aynı kanunun dava şartlarının incelenmesini düzenleyen 115/1. maddesinde “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.” ve 115/2. maddesindeki ” Mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.” hükümleri dikkate alındığında, iş bu davada HMK 114/ç maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı bulunduğu ve bu noksanlığın da giderilmesinin mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.
Her ne kadar davacı çek iptali istemli işbu hasımsız davayı mahkememizde ikame ederek dava konusu çek bedeli üzerine ödeme yasağı konulmasını istemiş ise de ;TTK düzenlemesine göre, çek iptal davalarında yetkili mahkeme ödeme yeri veya hamilin yerleşim yerindeki Asliye Ticaret Mahkemeleri olup, kamu düzenine ilişkin bu yetki kuralının mahkemece re’sen nazara alınmasının gerekmektedir. Somut uyuşmazlıkta ise davacının adresinin Kadıköy/İstanbul olduğu banka şube adresinin ise ……./Muğla olduğu davacı ve muhatap banka adresinin yargı sınırlarımızın dışında kaldığı ,TTK hükmüne göre mahkememizin bu davayı görmekte yetkisiz olduğu anlaşılmakla yetkisizlik kararı verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçeleri yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin yetkili olmaması nedeniyle, kesin yetki yönünden DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince davacının yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili İSTANBUL ANADOLU NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE gönderilmesini talep etmesinin gerektiğine, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
3-6100 sayılı HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceğine; şayet yetkisizlik kararından sonra davaya başka bir mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine mahkememizin dosya üzerinden bu durumu tespiti ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceğine,
Dair taraf vekillerinin yokluğunda HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 27/11/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı