Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/649 E. 2022/391 K. 11.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/649 Esas
KARAR NO : 2022/391

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/09/2020
KARAR TARİHİ : 11/04/2022
K. YAZIM TARİHİ : 26/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; taraflar arasında ticari ilişki olduğunu, davalının fatura borcunu ödememesi nedeniyle davalı aleyhine Büyükçekmece …. İcra Müdür- lüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında; taraflar arasında herhangi bir sözleşme bulunmadığını, davacı taraftan hizmet alınmadığını, müvekkilinin davalı tarafa borcunun bulunmadığını beyanla reddini, davacının % 20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına çarptırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
UYAP ortamından celp olunan Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tetkikinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine faturaya dayalı alacağın tahsili istemiyle ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini tebellüğ eden borçlunun 02/07/2021 tarihinde vekili aracılığıyla ibraz ettiği dilekçe ile ” alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle borca , faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık; takip ve dava tarihi itibariyle takip konusu fatura nedeniyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacağın varlığı ve miktarı hususunda toplanmaktadır.
Tarafların ticaret sicili kayıtları vs deliller celp edilmiş, takip/ve dava konusu alacağın varlığı ve alacak miktarının tespiti hususunda tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir.
SMMM Bilirkişi …. tarafından ticari defterler ve dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen ve itibara layık bulunan rapora göre davacı tarafin dava konusu düneme ait 2017, 2018 ve 2019 kesap yılı defterlerinin açılış ve kapanış Noter onaylarının yapıldığı, davalı tarafın dava konusu döneme ait 2017, 2018 ve 2029 hesap yılı defterlerin e-defter olarak usülüne uygun tutalduğu, Envanter delterinin noter açılış onayının yapıldığı, beratların mühürlerin tamamının alındığı, davacı tarafın incelenen ticari defterlerine göre; İcra takip tarihi itibarıyla (27.09.2018) ve 31.12.2018 ve 31.12.2919 tarihi itibarıyla davacı tarafın davalı taraftan 2.406.66 TI alacaklı bulunduğu davacı tarafın Ba- Bs formlarını vergi dairesine ibraz ettiği, takip ve dava konusu faturanm kayıtlarında mevcut olup, limitin altında olduğundan formlarında mevcut olmadığı, Ancak; Davacı tarafın dava ve takibe dayanak yaptığı faturalarının ve muhteviyatı hizmetlerin davalı tarafa teslim ve tebliğ edilip edilmediğinin, taraflar arasında bu yönde ticari temel ilişkinin mevcut olup olmadığının, Davalı tarafından davacı tarafın ISG-KATİP sistemine kayıt talebinin bulunup bulunmadığının, sistemde kayıtlı olup olmadığının dava dosyasına somut belgeler ile sunulması gerekeceği, bu konunun davacı tarafın izahına muhtaç olduğu, davalı tarafın incelenen defter ve belgelerine göre: dava ve takip konusu faturaların davalı taraf defter, kayıt ve belgelerinde kayıtlı bulunmadığı, davacı taraf ile ilgili herhangi bir borç/alacak tespit edilmediği, davalı tarafın Ba-Bs formlarını vergi dairesine ibraz ettiği hususu bildirilmiştir.
Davacı tarafça davalı tarafa iş yeri hekimliği hizmeti verildiği beyan edilmiş ise de dava konusu faturaların davalı kayıtlarında yer almaması, hizmetin verildiğine dair yazılı bir sözleşme veya belge sunulmaması, davacı tarafça bu şekilde hizmet sunulduğuna dair bakanlığa bildirim yapılmadığının anlaşılması karşısında davacının fatura konusu hizmeti ifa ettiğini ispat edemediği kabul edildiğinden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- DAVANIN REDDİNE,
Davacıdan 524,00 TL kötü niyet tazminatı alınarak davalıya verilmesin

2-Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 26,30 TL’nin davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,

3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine ,

4- 6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13 ncü fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan (Taraf başına 330,00 TL x 2 saat= 660,00 TL) X 2 = 1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
5-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 2.620,29 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,
Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/04/2022
Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır