Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/648 E. 2020/943 K. 31.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/648
KARAR NO : 2020/943

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ : 23/09/2020
KARAR TARİHİ : 31/12/2020
K.YAZIM TARİHİ : 05/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP:Davacı vekili dilekçesinde; …… Mah. …… Bulv…… St. ….. B…. No: ….. Büyükçekmece/İstanbul adresinde bulunan …… Gayrimenkul Danışmanlık Franchising Yapı Tanıtım Turz. Ve Dış Tic. Ltd. Şti.’nin 10 yılı aşkın süredir fiilen gayri faal durumda olduğunu, müvekkili şirketin ortağı ve yetkililerinden biri olan …….’ın yetim maaşı bağlatmak amacıyla başvuru yaptığını, bağkur kaydı olduğundan olumsuz yanıt aldığını, bu nedenle şirketin tasfiyesini başlatmak istediğini, 10 yılı aşkın süre geçtiğini ve bu süre içerisinde birçok kez iş ve ikamet adreslerinin değiştirilmiş olmasından müvekkili şirketin karar defterinin bulunamadığını, müvekkili şirketin tasfiye kararını almak adına zayi belgesi verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, TTK 82/7 maddesi hükümleri gereğince açılan zayi belgesi verilmesi istemine ilişkindir.
TTK 82/7 maddesi gereğince”Tacir, ticari defterlerini, envanterleri, finansal tablo, bilanço ve faaliyet raporlarını, aldığı mektupları (bir ticari işe ait yazışmaları), gönderdiği mektup suretlerini, kayıtlara esas olan belgeleri, sınıflandırılmış şekilde saklamakla yükümlüdür.
TTK m.82/3. maddesinde ise” Bilanço ve finansal tablolar hariç, sayılan bu belgelerin, Türkiye Muhasebe Standartlarına da uygun olmak şartı ile görüntü veya veri taşıyıcılarda saklanmasına da öngörülen koşullarla izin verilmiştir”denilmektedir.
TTK m.64/2. maddeye göre ise “Tacir, işletmesi ile ilgili olarak gönderilmiş olan her tür belgenin fotokopi, karbonlu kopya, mikrofiş, bilgisayar kaydı veya benzer şekilde bir kopyasını, yazılı, görsel veya elektronik ortamda saklamakla yükümlüdür.” denilerek, böylece, söz konusu belgeleri, yazılı olarak saklama yanında, teknolojinin diğer imkânları ile saklama da kabul edilmiştir.
Saklama süresi 10 yıl olup sürenin başlangıcı da kanunda belirtilmiştir (TTK m.82/5-6). Defter ve belgelerin saklanması yükümü, gerçek kişi tacirlerde ticaretin terk edilmesinden sonra sürdüğü gibi, tacirin ölümü halinde mirasçılar bakımından da devam eder. Mirasın resmi tasfiyesi veya tüzel kişiliğin sona ermesi durumlarında, defter ve belgeler Sulh Hukuk Mahkemesince saklanır (TTK m.82/8).
Saklanması gereken defter ve belgeler, saklama süresi içinde, yangın, deprem, su baskını gibi bir afet veya hırsızlıktan dolayı zayi olursa, tacirin (ölmüşse mirasçılarının), durumu öğrendikten itibaren on beş gün içerisinde işletmenin olduğu yerdeki mahkemeye başvurarak zayi belgesi alması gerekir. Kanun’da “isteyebilirler” denmiş ise de bu bir zorunluluk niteliğindedir. Zayi belgesi için açılan dava, çekişmesiz yargı konusudur (TTK m.82/7).
Kaybolma ve yitme anlamına gelen zayi olma; genel olarak çekin kullanılamaz hale gelmesi ya da çek elde bulunmakla birlikte içeriği anlaşılmayacak derecede yıpranmış olması hallerini kapsar. (GÜLTEKİN Özkan; ‘Öğretide ve Uygulamada Kıymetli Evrakın Ziyaı ve İptali’ Ankara 2009, s. 49.) Çekin zayi olması; sel, deprem gibi doğal bir felaket ya da çalınma, yağmalama gibi bir olay sonucu çek zilyetliğinin kaybedilmesi veya yanma, yırtılma, karalanma gibi bir nedenle çekin kullanılamaz hale gelmesidir. (SEZER Ahmet; ‘Kıymetli Evrakın Zayi Olması ve İptal Davası’ Kasım 2007, s. 82)
Tacirin belgelerini muhafazada gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerekir. Zayi belgesi verilmesi istenilen defterin ne şekilde ve ne zaman zayi olduğuna dair somut bir iddia ve kanıt dahi sunulmamıştır. Davacı tacirin, defterin muhafazasında gerekli dikkat ve özeni göstermediğinden, ilk derece mahkemesince verilen red kararı isabetlidir (Yargıtay 11 H.D’si 04/02/2008 tarih, 2006/14049 E. 2008/956K. Sayılı ilamı).
Davacının talebi incelenmekle; Davacının zayi belgesi istediği karar defterinin kaybolduğuna/çalındığına ilişkin olup zayi belgesi verilmesini, defterlerini kaybettiğini belirtmiş ise de TTK ‘daki düzenlemeye davacının zayi belgesinin alınmasına dayanak yaptığı hadise dahi net olarak açıklanmamıştır. TTK 82/7 de öngörülen zayi, tacirin bütün dikkat ve ihtimamı göstermesine rağmen elinde olmayan sebeplerle, saklaması gereken defter ve kayıtların mücbir sebeplere istinaden zayiidir. TTK 18/2.maddesine göre her tacir, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir. Davacının ticari defterlerini, basiretli bir iş adamı gibi güvenli bir yerde muhafaza etmekle yükümlü olup davacı zayii durumunun nedenini açıklamakta dahi çelişkiye düşmesi, kaybolma ve çalınma iddiasının somutlaştırılmadığı, dolayısıyla iddia edilen zayiinin sebebinin ve gerçekliğinin yeterli delil ile ispatlanamadığı anlaşılmakla argıtay ….H.D’si 04/02/2008 tarih, …. E…… K sayılı ilamı da gözönünde bulundurularak davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir..
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN REDDİNE,
1-Peşin harcın mahsubu ile bakiye harç tayinine yer olmadığına,
2-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Karar kesinleştiğinde davacı tarafından yatırılan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333.md.uyarınca yatıranlarına iadesine
Dair davacının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 31/12/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı