Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/643 E. 2021/712 K. 10.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/643 Esas
KARAR NO : 2021/712

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 05/03/2019
KARAR TARİHİ : 10/09/2021
K.YAZIM TARİHİ : 11/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’in İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … numaralı sicil dosyasından işlem gören … Otomasyon Ltd.Şti.’ndeki 1000 paya tekabül eden 25.000,00 TL’lik hissesinin tamamını, diğer şirket ortağı davalı …’e Bakırköy …. Noterliği’nin … yevmiye numaralı 08.12.2016 tarihli hisse devir sözleşmesi ile temlik edildiğini, davalı şirket ortağı …’in tescil ve ilan yükümlülüğünü üstlenmesine karşın davacı tarafından defalarca yapılan şifahi ve yazılı uyarılara cevap vermediğini ve devri tescil, ilan ettirmekten kaçındığını, davacı müvekkilinin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müracaat ederek yapmış olduğu devrin tescil ve ilanını istediğini, ancak İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nce verilen cevapta şirket tarafından tescil ve ilan işlemlerinin yerine getirilmesi gerektiğini, aksi takdirde mahkeme kararının lüzumlu olduğunun bildirildiğini, bunun üzerine davalı şirket ortağına İstanbul … Noterliği’nin … yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek bu konuda 3 günlük süre verilmesine rağmen sorumlulukların yerine getirilmediğini, bu sebeplerle halen daha müvekkilinin şirkette ortak olarak gözükmesi karşısında müvekkiline 3.kişiler tarafından yapılan takiplerin engellenmesi amacıyla 27.10.2017 tarihinde hisse devrinin tespiti ve tescili davası açıldığını, davanın usulden reddedildiğini, zaten şirketin ticaret sicil kayıtlarına bakıldığında müvekkili …’in hisse devrini davalı … ‘e devretmesiyle birlikte şirkette de tek ortak ve tek yetkili olarak …’in kaldığını, bu sebeplerle noterden hisse devri yapılmasına rağmen, müvekkilinin halen şirkette ortak olarak gözükmesinin kamu kurumlarına ve 3.kişilere karşı sorumluluğuna sebebiyet vereceğinden; müvekkilinin 1000 paya tekabül eden 25.000,00 TL’lik hissesinin tamamının davalı …’e devir ve temlik ettiğinin tespitine, yapılan bu devir ve temlikin ticaret sicil dosyasına tescil edilerek ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalılara yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davalılar tarafından davaya cevap verilmediği görüldü.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, limited şirket hisse devrinin tespiti ve hisse devrinin ticaret siciline tescil talebine ilişkindir.
Limited şirketlerde hisse devir sözleşmeleri Türk Ticaret Kanunu’nun 595. Maddesinde düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre; esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemlerin yazılı şekilde yapılacağı ve tarafların imzalarının noterce onaylanacağı, şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için, ortaklar genel kurulunun onayının şart olduğu, devrin bu onayla geçerli hale geleceği; şirket sözleşmesinde başka türlü düzenlenmemişse, ortaklar genel kurulunun sebep göstermeksizin onayı reddedebileceği; şirkete başvurudan itibaren üç ay içinde genel kurulun devri reddetmediği takdirde onayı vermiş sayılacağı düzenlenmiştir.
Mahkememizce İstanbul .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E., … K. Sayılı dosyası getirtilmiştir. Dosyanın incelenmesinden dava konusu hisse devir sözleşmesine konu İstanbul …. Noterliği’nin 06/10/2017 tarih ve … yevmiye numaralı sözleşme aslı ile davalı şirketin tüm ticaret sicil kayıtlarının dosya arasına celp edildiği görüldü.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından davacının 595/son maddesi uyarınca hisse devrine ilişkin davalı şirkete herhangi bir başvurusu olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce davacı tarafından davalılara hisse devri için Bakırköy …. Noterliği’nin 25/09/2018 tarih ve … yevmiye numaralı, 05/10/2018 tarih ve … yevmiye numaralı ve 11/10/2018 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname suretleri dosyamız arasına celp edilmiştir. Söz konusu ihtarnameler incelendiğinde davacının hisse devrine yönelik talepte bulunduğu, ihtarnamenin davalı gerçek kişiye tebliğ edildiği; ancak davalı şirkete tebliğ edilemediği görüldü.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin … E., … K. Ve 04/06/2020 tarihli kararına göre;
“Ortaklık sıfatının sona erdiğinin tescil ve ilanına karar verilmemesi halinde davacının, aldığı tespit ilamıyla etkili bir hukuki koruma sağlaması imkansızdır. Kararın aleniyet kazanması ve vergi dairesi gibi resmi kurumlara karşı dermeyan edilebilmesi açısından kararın tescil ve ilanı önemli olup, tescil ve ilan talebinin ilk derece mahkemesince reddine karar verilmesi de usul ve yasaya aykırı olup, davacı vekilinin buna ilişkin istinaf başvurusu haklı bulunmuştur.”
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafından TTK’nın 595. maddesi uyarınca davalı şirkete noter aracılığıyla başvuruda bulunduğu ancak çıkarılan birden fazla tebligata rağmen davalı şirkete başvurunun tebliğ edilemediği; diğer davalı ortağa çıkarılan tebligatın ise yapıldığı tespit edilmiştir. TTK’nın 595. maddesinde hisse devrine yönelik yapılacak başvuru herhangi bir şekil koşuluna bağlanmamış olup davacının İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E., … K. Sayılı dosyasında açmış olduğu dava ile hisse devrinin yapılmasını talep ettiği, söz konusu davada davalılara usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davalılar tarafından davaya cevap verilmediği gibi genel kurulun hisse devrini reddettiğine dair herhangi bir bilgi ve belge de sunulmamıştır. Bu bağlamda İstanbul …. ATM’nin … E. Sayılı dosyasından dava dilekçesinin davalılara tebliğinden itibaren üç aylık yasal sürenin dolduğu 20/04/2018 tarihini takip eden 21/04/2018 tarihi itibariyle şirketin devre onay verdiğinin kabulü gerekir. Sonuç olarak davacının davalı şirketteki ortaklık sıfatının 21/04/2018 tarihinde sona erdiğinin tespiti ile davacının tescil ve ilan talebinin de kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN KABULÜ ile davacının İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasına kayıtlı davalı …’nde sahip olduğu payı davalı …’e devretmesi nedeniyle şirketteki pay sahipliğinin 21/04/2018 tarihinde sona erdiğinin ve bu tarihten itibaren ortaklık sıfatının sona erdiğinin tespitine,
2- Kararın ticaret sicile tescili ile masrafın davalılardan tahsil edilmek üzere davacı tarafından karşılanarak Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nde ilanına,
3- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 44,40 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen hahsili ile hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından sarf olunan 353,10 TL (posta/tebligat/müzekkere/talimattan ibaret) yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ve 44,40 TL peşin harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

10/09/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı