Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/622 E. 2021/842 K. 04.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/622 Esas
KARAR NO : 2021/842

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/09/2020
KARAR TARİHİ : 04/10/2021
K. YAZIM TARİHİ : 15/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; araflar arasında ticari satıma ilişkin akdi ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalıya satıp teslim ettiği penye, iplik, viskon iplik, bodrum iplik vs tekstil ürününe ilişkin faturanın ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkili şirketin son 5 yılı yoğun olmak üzere 10 yıldır davacı şirketten mal aldığını ve bedellerini tam ve eksiksiz olarak zamanında ödediğini, davacıdan en son petrol renk 2.790,5 kg, kırmızı renk 2.973 kg, koyu haki renk 2.817,9 kg olmak üzere toplamda 8.581,40 kg ve 449.100,77 TL bedelinde Floransa süet kumaş satın alındığını, daha sonra kumaşların bir kısmının ayıplı olduğunun anlaşıldığını ve bu durumun davacı şirket kumaş pazarlama temsilcisi ….’a ekte sunulan e-mailler ile bildirildiğini, kumaşlarda geçmeyen kırık izleri (majör hata), çıkmayan lekeler (majör hata), renk farkları, bazı toplarda topun yarısından sonra kumaşın eninde tam en çizgiler olması, kumaşın boyunda enden 15 cm. içeride çizgilerin olması vb. Şeklinde hatalar bulunduğunu, davacının teyidi üzerine ayıplı kumaşların kesildiğini,ayıplı ve hatalı kumaşlardan dikilmiş 292 adet ceket, 326 adet etek, 350 adet elbise ve 210 kg parça halinde hatalı kırmızı kumaş, 225 kg parça halinde hatalı koyu haki kumaş satılamadığı için halen müvekkili şirketin deposunda muhafaza edildiğini, davacı ile 28/11/2019 tarihinde ekte sunulan protokolün yapıldığını ve davacıdan satın alınan petrol , kırmızı, camel ve haki renkli kumaşlarda çıkan hatalardan dolayı davacıya 15.000 USD+KDV (93.363,84 TL karşılığı) rekla- masyon faturası kesilerek muhasebeleştirildiğini ve müvekkili şirketin uğramış olduğu zara- rın bu şekilde anlaşma yoluyla giderildiğini, davacı tarafla protokol imzalanıp bu konuda anlaşmaya varılması sebebiyle de müvekkili şirket tarafından ayıplı kumaşlardan kaynaklanan zararların tazmini için davacı şirkete herhangi bir dava ikame edilmediğini, ancak davacı şirketten satın alınan yukarıda toplamı belirtilen kumaşların geç tesliminden, müvekkil şirketin kendi müşterilerine ürünleri taahhüt edilen tarihte yetiştirememesinden, ayıplı çıkan kumaşlardan yapılan ürünlerin geri iade edilmesinden dolayı prestij ve müşteri kaybından dolayı davacı şirkete dava açma hakkını saklı tuttuklarını, davacı ile yapılan anlaşmanın protokole bağlanmasına ve protokole istinaden fatura kesilmesine rağmen davacının keşide edilen Beyoğlu …. Noterliği’nin 05/12/2019 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ile işbu fatura ve içeriğinin kabul edilmediğini müvekkili şirkete bildirdiğini, kendilerince de Beşiktaş … Noterliği’nin 11/12/2019 tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesnin keşide edildiğini, davacının başlattığı takibin kötü niyetli, itirazlarının ise yerinde olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, İİK 67 md ne dayalı itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkindir.
Celp olunan Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tetkikinde ; davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine toplam 16.200,02 USD alacağın tahsili istemiyle ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini tebellüğ eden borçlunun 29/01/2020 tarihinde vekili aracılığıyla (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile ” davalı borçlunun adresi itibariyle İstanbul Çağlayan İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, ayrıca alacaklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle borca , faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği anlaşılmıştır.
Davacı ile davalı taraf arasındaki uyuşmazlık davacının davalıya tekstil ürünü satıp satmadığı, satılan ürünler karşılığında davalının ödeme yapıp yapmadığı ve satılan ürünler içerisinde ayıplı mal olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı ile davalının defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde davacının davalıya mal sattığı ve davacı kayıtlarında satılan malın miktarı ve bedeli ile davalı kayıtlarının birbiri ile uyuştuğu aradaki uyuşmazlığın davalı tarafından düzenlenen reklamasyon faturasının haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce atanan bilirkişiler Tekstil Mühendisi … ve … tara- fından ibraz olunan 01/06/2021 tarihli raporda:
” Davacı tarafından imal edilerek davalıya teslim edilen kumaşlarda kumaştan kaynaklanan kırık ve abraj lekelerinin bulunduğu, söz konusu ayıpların açık ayıp olduğu, davalının işin olağan akışına göre kumaşları kesmeden önce kontrol ettiği ve ayıplı olduğunu fark ettiği, davacıya ayıp ihbarında bulunduğu, tarafların fireli kesimde anlaştığı ve protokol yaptıkları, taraflar arasında davacı tarafından davalıya kumaş satışı yapılması şeklinde ticari ilişki kurulduğu ve bu ticari ilişkinin döviz bazında USD olarak takip edildiğinin çekişmesiz olduğu, davacı ticari defterlerinde icra takip tarihinde davacının davalıdan 16.200,02 USD alacaklı olduğu, davalı ticari defterlerinde icra takip tarihinde USD olarak davalının davacıya herhangi bir borcu olmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın davalının davacıya 28.11.2019 tarihinde kestiği 16.200 USD bedelli reklamasyon faturasından kaynaklandığı, yapılan teknik incelemelerde, davalının 16.200 USD reklamasyon faturasının uygun olduğu değerlendirildiği, dolayısıyla icra takip tarihinde davacının davalıdan herhangi bir alacağı olmadığı” hususu belirtilmiştir.
Davalıda bulunan mallar üzerinde yapılan incelemede kumaş kırığı ve ezikler tespit edilmesi davalı tarafından sunulan maillerin incelenmesinde davalı tarafından davacı personeline bilgi verildiğinin anlaşılması ve davalı ile davacı şirket elemanı arasında 1500 usd artı kdv şeklinde reklamasyon faturası kesilmesi hususunda protokol yapıldığının anlaşılması ve davacının da anlaşmayı yapan personelin şirketin pazarlama elemanı olduğunu kabullenmesi karşısında davalının reklamasyon faturasının haklı olduğu kabul edilmiş ve takip konusu alacağın haklı olan reklamasyon faturası kadar olması nedeniyle davalının itirazında haklı olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1- DAVANIN REDDİNE,

2-Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.596,74 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 1.537,44 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,

3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine ,

4-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tari- hinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 15.430,95 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,

Davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
04/10/2021

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır