Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/600 E. 2021/690 K. 07.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/600 Esas
KARAR NO : 2021/690

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2020
KARAR TARİHİ : 07/09/2021
K.YAZIM TARİHİ : 28/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy … Noterliğinin 01/08/2012 tarih, … yevmiye numaralı Satış Sözleşmesi ile … plaka sayılı …. marka araç 32.000 TL bedel ile müvekkili şirket tarafından, davalılardan …’dan satın alındığını, Davaya konu aracın ilk el satışının Türkiye Genel Distribütörü olan diğer davalı …. MOTORLU ARAÇLAR İMAL VE SATIŞ A.Ş. tarafından gerçekleştirildiğini araçta daha önceden olan ayıbın nedeni ise bahsi geçen davalı firma olduğunu, Davaya konu aracın muayenesi yapılmak üzere 27.11.2012 tarihinde … ….stasyonları İşlt. A.Ş.’nin …’da bulunan şubesine gidildiğini, aracın motor üzerinde ve ilgili yerlerdeki yer alan şasi numarası ile ruhsat bilgileri üzerinde görülen şasi numarasının farklı olduğunun tespit edildiğini, bu nedenle muayenenin yapılmadığını, müvekkili şirket tarafından İstanbul Anadolu …. Asliye Ticaret Mahkemesinde (2014/724 E., 2019/791 K.) dava açıldığını, yapılan yargılama neticesinde ayıbın giderilmesi için davalılara süre verildiğini ve 31/05/2019 tarihinde araçtaki ayıbın giderildiğini ve aracın müvekkili şirkete teslim edildiğini, 27/11/2012 tarihinden, araçtaki ayıbın giderildiği 31/05/2019 tarihine kadar aracın motor ve ilgili yerleri üzerindeki şasi numarası ile ruhsat üzerindeki şasi numarasının farklı olması nedeniyle aracın muayenesi gerçekleştirilemediği ve şasi numarasındaki sıkıntının daha farklı sonuçlara yol açmaması için dava konusu araç müvekkili şirket yetkilileri tarafından otoparka çekilerek trafiğe çıkarılamadığını, bu nedenle 1000 (Bin) TL maddi tazminatın 27/11/2012 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; aracı 2 yaşında sattığını, muayene tarihine 1 sene olduğunu, aracı …’den satın aldığını, herhangi bir kaza yapmadığını, davacının aracını sorgulayarak aldığını, muayene sırasında çıkan sorumluluğun davacıya ait olduğunu, kendisinin bir sorumluluğunun olmadığını, noter sözleşmesinin açık olduğunu, aracı sıfır olarak almadığını ve davacıya da sıfır araç satmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. Motorlu Araçlar vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin adresinin … olması nedeniyle görevli mahkemenin İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu davadan önce İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. …. K. Sayılı dosyasından açılan davada karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, bu dosyada davacı tarafından aracın bedel iadesi talep edildiğini, mahkeme sürecinde araç onarıldığı için davanın konusuz kaldığını, davacının 2. el olarak aldığı araç için aracın satıcısı, üreticisi veya servis hizmeti veren tarafı olmayan sadece distribütörü olan Müvekkili Şirket aleyhine dava açılamayacağını, TTK.m.23/c bendin devamında alıcının her türlü malı teslim aldıktan sonra 8 gün içerisinde malı incelemek veya inceletmek ile yükümlü olduğunun düzenlendiğini, davacı’nın 27.11.2012 tarihinden itibaren uğradığını iddia ettiği zararın nedeni davacı’nın bizzat kendisinin aracın şasi numarası değişim işleminin yaptırılmasını kabul etmemesi, onun yerine haksız şekilde aracın bedel iadesini talep etmesi olduğunu, bu talebin menfaatler dengesine aykırı ve haksız bir talep olduğu İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi … E. … K. Kararıyla kesinleştiğine göre davacı’nın kendi haksız talebine dayanarak tazminat talep edebilmesinin mümkün olmadığını, davacı bir zarara uğradıysa bu zararının kendi haksız talebinden kaynaklandığını, mahkemece en baştan taraflarınca teklif edildiği gibi aracın fabrikada şasi numarasının değişim işleminin yapılmasına karar verildiğini, davacının 2 günde sonuçlanacak bir şasi değişim sürecini kabul etmediğini, haksız şekilde aracın bedel iadesini talep ettiği için aracını kullanamadığını iddia ettiğini, araçta yapılan şasi numarası değişikliğinin araca hiçbir değer kaybı yaşatmadığının bilirkişi raporuyla tespit edildiğini, davacının onarılan aracıyla ilgili olarak talep ettiği maddi tazminatın haksız olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Huzurda görülen dava, TBK.m.227 ve devamına dayalı olarak açılan tazminat davasıdır.
6100 sayılı HMK hükümlerine göre yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir (HMK 19/1). Yetkinin kesin olmadığı davalarda ise yetki itirazı cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorundadır; aksi halde dinlenemez (HMK 117/1). Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir (HMK 19/4). Yetki itirazından vazgeçilmiş ise yetki itirazı bulunmadığı kabul edilerek değerlendirme yapılmalıdır.
HMK’nın 6. Maddesine göre; “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Yerleşim yeri, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirlenir.” şeklinde olup davalıların ikâmetgahlarının mahkememiz yargı sınırları dışında olduğu, davalılardan … Motorlu Araç vekilinin verdiği cevap dilekçesi ile süresinde yetki itirazında bulunulduğu, her ne kadar diğer davalı tarafından yetki itirazında bulunulmamış ise de diğer davalı …’ın ikametgahının da İstanbul Anadolu adliyesi yargı çevresinde kaldığı, davanın aynı sebepten kaynaklanmış olduğu ve davalılardan biri hakkında verilecek kararın diğer davalıyı da etkileyecek nitelikte olması nedeni ile davanın yetki itirazında bulunmayan davalı bakımından tefrikinde hukuki yarar olmadığı anlaşılmış olup her iki davalı bakımından da açılan davada genel yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunun tespiti ile davanın İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi’nde görülmesi gerektiğinden mahkememizin yetkisizliğine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki gibi hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- Davalının usulüne uygun yetki itirazının kabulü ile mahkememizin yetkili olmaması nedeni ile dava dilekçesinin yetki yönünden REDDİ ile mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, uyuşmazlığın çözümünde İstanbul Anadolu Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğuna,
2-6100 Sayılı HMK’nın 20. maddesi gereğince taraflardan birinin yetkisizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARINA,
3-HMK’nın 20. maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Anadolu Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen yetkisizlik kararının kesinleşmesinden sonra usulüne uygun talepte bulunulmaması nedeniyle davaya yetkili mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nın 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARINA,
5- Yargılama gideri ve harçların nihai karar ile birlikte değerlendirilmesine,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı … Motorlu Araçlar vekilinin yüzüne karşı diğer davalı …ın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/09/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı