Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/457 E. 2021/437 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/457 Esas
KARAR NO : 2021/437

DAVA : İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki))
DAVA TARİHİ : 16/07/2020
KARAR TARİHİ : 20/05/2021
K. YAZIM TARİHİ : 20/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İpotek (İpoteğin Kaldırılması (Fekki)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; halen müvekkili şirketin maliki olduğu … ili, … İlçesi, … Mh. … Mevkindeki … parsel …pafta, .. cilt ve … sayfa numaralı taşınmaz üzerine 05/02/2014 tarihinde taşınmazın o tarihteki maliki … tarafından davalı banka lehine 15.000.000,00 TL (onbeşmilyontürklirası) değe- rinde ipotek tesis edildiğini, bu ipotek belgesinde müvekkili şirket ile dava dışı …’ın borçlu olarak gösterildiğini, ipotek belgesi ve resmi senette de görüleceği üzere taşınmazın o tarihteki malikinin ….. olduğunu, ancak …..’ın ipotek tarihi itibariyle müvekkili şirkette pay sahibi veya yetkili olmadığını, şirket yetkilisinin … olduğunu ve ipoteğin usulsuz olarak tesis edildiğini, davalı bankanın İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe giriştiğini ve Küçükçekmece .. İcra Müdürlüğü’nün … Talimat sayılı dosyası üzerinden kıymet takdiri raporu alındığını beyana icra takibini tedbiren durdurulmasını, yargılama sonunda ipoteğin fekkini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; Resmi senede göre ipotek değerinin 15.000.000,00 TL(onbeşmilyontürklirası) olduğunu, davacının bu miktar itibariyle eksik harcı tamamlaması gerektiğini, asi takdirde yargılamaya devam olunamayacağını, taşınmazın bulunduğu yer itibariyle Küçükçekmece Mahkemeleri’nin yetkili olduğunu, ipotek tesis tarihinde …..’ın taşınmazın maliki olduğunu, ipotek senedini de malik sıfatıyla imzaladığını, şirketin yetkilisi olma zorunluluğunun bulunmadığını, davacının taşınmazı tüm hak ve vecibelerini bilerek satın aldığını beyanla tedbir talebinin ve davanın reddini savunmuştur.
Dava, ipoteğin fekki talebine ilişkin HMK 105.md düzenlenen EDA davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu taşınmaz üzerine tesis olunan ipoteğin usulsüz olup olmadığı, fekki şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır.
Davacı tarafa 06/11/2020 tarihli duruşmada resmi senet bedeli üzerinden Harçlar Kanunu gereğince belirlenen peşin nispi harcı mahkeme veznesine yatırıp makbuzu dosyaya sunmak üzere gelecek celseye kadar kesin süre verilmiş, Harçlar Kanunu 30.md ve 32 md gereğince, bu süre içinde ara karar gereği yerine getirilmediği takdirde davaya devam olunmayacağı, dosyanın işlemden kaldırılması halinde davanın yenilenmesinin de bu harcın ikmaline bağlı olduğu hususu ihtar edilmiştir.
Verilen kesin süre ve yapılan ihtarat rağmen davacı tarafından mahkemece tespit edilen eksik harcı yatırılmaması nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1- H.M.K.’nun 150 md gereğince 26/04/2021 tarihi itibariyle DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,

2-Harçlar Kanunu gereğince tahsili gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 256,17 TL nispi harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 196,87 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,

3-Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesi- sine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,

4- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsil edilerek davalılara ödenmesine dair,

5235 sayılı Kanun’un geçici 2’nci maddesine göre, Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri gereğince, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf,başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/05/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır