Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/397 E. 2020/420 K. 17.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/397 Esas
KARAR NO : 2020/420

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ : 14/08/2008 (2017/344 eski , 2020/397 Yeni Esas sayılı ana dava)
23/03/2018 (Birleşen Bakırköy 6. ATM’nin 2018/303 Esas sayılı dosyası)
KARAR TARİHİ : 17/07/2020
K. YAZIM TARİHİ : 24/07/2020
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl ve birleşen davada davacı vekili dava dilekçelerinde ve duruşmadaki beyanlarında özetle; müvekkilinin 05/09/2000 tarihinde, parasını istediği an geri alabilme ve yüksek oranda kar pa- yı taahhüdü karşılığında 50.080,00 DM’ı Kombassan grubuna yatırdığını, paranın ihtiyaç üzerine ia- desi talep edildiğinde ertelendiğini, sonrasında bu talebin reddedildiğini, davalıların bankacılık mevzu- atına aykırı hareket ettiklerini, tahsilatın şirket adına çalışan ve bu işle görevlendirilen şirket tem- silcileri tarafından yürütüldüğünü, …’in de bu faaliyet için görevlendirildiğini, bizzat da- valılar tarafından gönderilen video kasetleri ve broşürlerle müvekkiline gerçeğe aykırı olarak ”dava- lılara yatırılacak paranın batma tehlikesi olmadığını, aksine en az ortalama yıllık % 20 kâr payı alı- nacağının, yatırdığı ve kazandığı kâr payını talep etmesinden en geç altı hafta sonra ödeneceğini”nin taahhüt edildiğini, para karşılığında müvekkiline ve diğer mağdurlara sadece Ortaklık Durum Belgesi veya Tahsilat Makbuzu ibareli belge verildiğini, müvekkiline verilen makbuz altında imzası olan kişi- nin kim olduğu bilinmediği gibi şirketi temsil ettiğine dair şirket kaşesinin de kullanılmadığını, mev- duat toplama faaliyetinin Bankacılık Kanunu, TK, Sermaye Piyasası Kanunu ve BK maddelerine açık aykırılığı nedeniyle tahsil edilen paranın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre geri ödenmesinin gerektiğini, mevzuata uygun ortaklık ilişkisi kurulmadığını, …. Grubu Yönetim Kurulu Baş- kanı ve üyeleri hakkında kamu davası açıldığını, ayrıca grup tarafından yapılan usulsüzlükler SPK ve diğer resmi kurum raporlarında açıkça anlatıldığını, ….’ın davalı şirketleri paravan olarak kullandığını esasen müvekkilinin taraf olduğu ve kanuna uygun surette kurulmuş bir ortaklık ilişkisi bulunmadığını ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 50.080 DM’nin bugünkü TL karşılığı olan 48.906,50 TL’den şimdilik 6.500.00 TL’lik kısmının 05/09/2000 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle tahsilini, müvekkilinin davalı şirket ile kurulmuş geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının, mevzuata aykırı şekilde kurulan yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğünün tespitini, birle- şen davada ise aynı nedenlerle ek olarak 43.500,00 TL’nin davalılara yapılan ilk ödeme tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte tahsilini ,yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalılara yüklenmesini talep ve etmiştir.
Davalılar vekili; asıl davada zamanaşımı ve husumet itirazında bulunarak davacının hissedar olarak göründüğünü, ödenen paranın iadesinin veya hisse bedelinin ödenmesinin mümkün olmadığını, hile ile para toplandığı iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacının belgelerindeki imzaların şirket yetkililerine ait olmadığını savunarak davanın reddini savunmuş, birleşen davada cevap dilekçesi sun- mamıştır.
Asıl ve birleşen dava, geçerli şekilde ortaklık ilişkisinin kurulmadığının tespiti ve bu amaçla verilen paranın tahsili talebine ilişkindir
Mahkememizce yapılan yargılama sonunda tesis olunan …. Esas, … Karar nolu 26/10/2018 tarihli ilam ile, …. İnş. Tarım İşl. A.Ş’nin davalı … Holding A.Ş ile birleşmesi şirketlerin birleşmesi ve kayda alınması amacıyla Sermaye Piyasası Kurulu’na kendile- rinin verdikleri 09/02/2005 tarih 30 ve 31 sayılı yazıların ekine ortak olunan şirkete verilen sermaye katılım bedelleri ile kişiler arasındaki hisse değişimine ilişkin ödeme ve tahsilatlara dair bir takım listelerin dosyada bulunduğu, emsal davalarda Yargıtay’ca verilen kararlarda SPK’ya sunulan söz ko- nusu yazı ekindeki listelerin hiçbir dava dosyasına davalılar tarafından sunulmadığı, 14/09/2000 tarihli SPK denetim raporunda aynı kişiler ve aynı yöntemlerle yurtdışında para toplandığı, bu toplanan para- ların davalılar tarafından kayda alındığı, hava yoluyla paraların ülkemize nakledildiği, organize şekil- de hareket edildiği şeklinde tespitlere yer verildiği, davalı şirketlerce ikincil kayıtlar tutulduğunun ka- bulü gerektiği, davalı şirket ortaklarının aralarında bulunduğu birçok kişi hakkında bir çok ceza dos- yaları ile dava konusu para toplama olayıyla ilgili olarak kamu davaları açıldığı, yapılan yargılamalar sonunda davalının büyük çoğunluğunda sanıkların beraatine karar verildiği, bir kısmında ise zaman- aşımı nedeniyle davaların ortadan kaldırılmasına karar verildiği, dosyaya sunulan davalı Haşim Bay- ram imzalı mektupta ortaklıktan ayrılmak isteyenlerin üç ay önce bildirmeleri halinde paralarını alabi- leceklerinin belirtilmesi hususu birlikte değerlendirildiğinde Kombassan Grubu bazı şirketlerin fiili ve hukuki irtibat halinde oldukları, birlikte hareket ederek para toplama amacıyla “Ortaklık Durum Belgesi”, “Hisse Senedi” gibi sair belgeler karşılığında istenildiğinde derhal ve işlemiş kar payı ile bir- likte iade edileceği taahhüdü ile para topladıkları, ortağın sermaye olarak verdiğini isteyemeyeceğine dair yasal düzenlemeyi kullanarak para yatıran kişileri grup şirketlerden herhangi birinde veya bir kaçında düşük nominal bedellerle şeklen ortak gibi gösterdikleri, tahsil ettikleri parayı ise muhasebe kayıtlarına yansıtmayarak para iade taleplerini reddettikleri, taraflar arasında sahih bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı, böylelikle davalıların haksız fiilde bulundukları, davalı şirket yazısı ve defter inceleme- sinde davacının pay defterinde 620 hisseli ortak olduğu, CD formatında dosyaya sunulan SPK lis- tesinde davacıdan 50.069,25 DM tahsilat yapıldığı, ancak davacı tarafça ibraz edilen 05/09/2000 tarih …. seri nolu “Ortaklık ve Hisse Senedi Takip Formu” başlıklı belge aslına göre, davalı tarafça davalı şirket nam ve hesabına davacıdan 50.080 DM tahsil edildiği, karşılığında 640 hisse verildiği, davacıdan yapılan bu tahsilatın şirketin muhasebe kayıtlarına girmediği, kâr payı dağıtılmadığı, dava- cının ortaklığının şekli olduğu, davacı ile davalı şirket arasında, hukuken geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığı ve davacıdan ortaklık vaadi ile tahsil edilen paranın iadesinin gerektiği, davalı duru- mundaki şirket ile ortaklarının bu hususta müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları, TCMB veri- lerine göre 50.080 DM’nin ana davada davanın açıldığı 14/08/2008 tarihindeki Euro bazındaki değe- rinin 25.605,89 Euro ve 45.230,24 TL olduğu, davacının asıl davasında fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 50.080 DM’nin 6.500,00 TL’ye isabet eden 3.679,80 Euro’luk kısmını talep ettiği, bakiye 21.926,09 Euro için ise davacı tarafça birleşen dava ile 43.500,00 TL’nin talep edildiği, bakiye alacak olan 21.926,09 Euro’nun birleşen davanın açıldığı tarihteki TCMB verilerine göre karşılığının 107.468,53 TL olduğu, davacının birleşen ek davadaki talebinin ise 43.500,00 TL ile sınırlı olduğu gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, davacının davalı şirket ile hukuken geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının ve yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğünün tespitine, 6.500,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsiline, birleşen davanın kabulüne, 43.500,00 TL’nin birleşen dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalılar …., …. ve …. Holding A.Ş. vekili temyiz etmiştir.

Yargıtay … HD’nce yapılan temyiz incelemesi sonucu tesis olunan …. Esas, …. Karar nolu 06/01/2020 tarihli ilamda:
Mahkemece asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ancak 07/12/2019 tarih,30971 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 7194 sayılı Dijital Hizmet Ver- gisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Ka- nun’un 41. maddesinde 25/03/1987 tarihli ve 3332 sayılı Sermaye Piyasasının Teşviki, Sermayenin Tabana Yaygınlaştırılması ve Ekonomiyi Düzenlemede Alınacak Tedbirler ile 5422 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu, 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu ve 3182 Sayılı Bankalar Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna aşağıdaki geçici maddenin eklendiği belirtilmiş olup, işbu geçici 4. maddede ”31/12/2014 tarihine kadar, pay sahibi sayısı nedeniyle payları halka arz olunmuş sayılan ve payları borsada işlem gören anonim ortaklıklar tarafından doğrudan veya dolaylı olarak nominal ya da primli değer üzerinden pay veya pay adı altında satışı yapılmış olan her türlü araç, 06/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu’nun kaydileştirmeye ilişkin şartlarına tabi olmaksızın 29/06/1956 tarihli ve 6762 sayılı mülga Türk Ticaret Kanunu ile 13/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında pay addolunur, bu ortaklıklara yapılan ödemeler pay karşılığı yapılmış kabul edilir ve ortaklık ilişkisi kurulmuş sayılır. Bu payların kaydileştirilmemiş olması or- taklık haklarına halel getirmeyeceği gibi ortaklık ilişkisinin kurulmadığı da iddia edilemez. Birinci fıkra kap- samında kurulmuş olan ortaklık ilişkileri hakkında; geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı veya primli pay satışı yapıldığı ileri sürülerek sebepsiz zenginleşme, haksız fiil, sözleşme öncesi görüşmelere aykırılık veya sözleşmeye aykırılık nedenlerine dayalı olarak açılan ve kanun yolu incelemesindekiler dahil görülmekte olan menfi tespit, tazminat veya alacak davalarında, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilir ve yar- gılama gideri ile maktu vekalet ücreti ortaklık üzerinde bırakılır.” hükmü düzenlenmiş, aynı Kanun’un 52/1-h maddesinde de iş bu hükmün yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği hükme bağlanmıştır.
Bu durum karşısında, mahkemece, taraf iddia ve savunmalarının Sermaye Piyasası Kanunu’nun 11. maddesi ve anılan yasal düzenleme kapsamında değerlendirilerek sonucuna göre bir karar vermek üzere ka- rarın re’sen bozulmasına karar vermek gerekmiştir, denilmiştir.

Bozma sonrası mahkememizin …. Esas sırasına kaydı yapılan iş bu davanın yargılaması sırasında hükmüne uyulan bozma ilamı gereğince, mahkememizin …. yeni ( … eski) esas nolu ana dava dosyasında ve birleşen Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. E. sayılı dosyasında karar verilmesine yer olmadığına karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Mahkememizin … Yeni ( …. Eski) Esas nolu ana dava dosyasında ve birleşen Bakırköy … Asliye Ticaret mahkemesi’nin …. E. Sayılı dosyasında;
07/Aralık/2019 tarih 30971 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren Digital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkındaki 7194 sayılı Kanun’un 41.maddesi ile 25/03/1987 tarihli ve 3332 sayılı Ser- maye Piyasasının Teşviki, Sermayenin Tabana yaygınlaştırılması ve Ekonomiyi Düzenlemede Alı- nacak Tedbirler ile 5422 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu , 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve 3182 sayılı Bankalar Kanunu’nda Değişiklik Yapılması hakkındaki kanuna eklenen Geçici Madde :4/3 gereğince, KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,

2- HARÇLAR:

-… yeni ( … eski) esas sayılı ana davada :
Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 87,80 TL harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 33,40 TL’nin karar kesinleş- tiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan 14.00 TL başvuru harcı + 54,40 TL karar ve ilam harcı + 2.30 TL vekalet harcından ibaret toplam 70,70 TL harcın davalı …. HOLDİNG A.Ş’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

-Birleşen Bakırköy … Asliye Ticaret mahkemesi’nin …. E. Sayılı dosyasında :
Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 742,88 TL harçtan mahsup edilerek Hazine’ye irat kaydına, bakiye 688,48 TL’nin karar kesin- leştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı + 54,40 TL karar ve ilam harcı + 5,20 TL vekalet harcından ibaret toplam 95,50 TL harcın davalı …. HOLDİNG A.Ş’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

3- VEKALET ÜCRETİ:

-…. yeni ( …eski) esas sayılı ana davada
Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre hü- küm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı …. HOLDİNG A.Ş’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

-Birleşen Bakırköy …. Asliye Ticaret mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasında
Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine hüküm altına alınan dava değerine göre hü- küm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı …. HOLDİNG A.Ş’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine,

4-YARGILAMA GİDERİ:

-…. yeni ( …. eski) esas sayılı ana davada
Davacı tarafından sarf olunan 1.900,00 TL bilirkişi ücreti + 2.305,00 TL posta/ tebligat/ mü- zekkereden ibaret ) 4.205,00 TL yargılama giderinin ……. HOLDİNG A.Ş’den tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
Davalılar tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,
Sarf olunmayan gider/delil avansının karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,

– Birleşen Bakırköy …. Asliye Ticaret mahkemesi’nin …. E. Sayılı dosyasında
Davacı ve davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesi- sine yer olmadığına dair,

Davacı Vekili Av. … , Davalı …. , Davalı …. VE Davalı …. HOLDİNG A.Ş ,VEKİLİ AV. …’in yüzüne karşı, davalı ….’ın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay’a gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılacak dilekçe ile temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/07/2020

Katip ….
e-imzalıdır

Hakim ….
e-imzalıdır