Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/363 E. 2022/1291 K. 27.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/363 Esas
KARAR NO : 2022/1291

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2020
KARAR TARİHİ : 27/12/2022
K.YAZIM TARİHİ : 25/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, … adlı sporcu malzemelerinin satışını yapan bir şirket olduğunu, irsaliyeli faturalar düzenlemiş olduğunu, Usulüne uygun olarak düzenlenmiş irsaliyeli faturalar ışığında davacı müvekkilinin ürünlerin teslimini yaptığı ve davalının söz konusu ürünleri teslim aldığını, fakat davalı … tarafından, borca sebep teşkil eden ürünler teslim alınmış olmasına rağmen, borcu oluşturan dava konusu fatura alacaklarının bir kısmının ödenmediğini İtiraza konu takip de Çatalca İcra Müdürlüğünde tarafınca işbu sebeple başlatıldığını, Davacı müvekkilinin satmış olduğu malların ticari deftere işlenmesinden teslimine kadar her aşamada usulüne uygun işlemler sağladığını, davacı müvekkilinin davalı borçluya satmış olduğu her ürüne ilişkin usulüne uygun olarak bedelinin mal tesliminde ödenmemesi dolayısıyla açık fatura düzenlendiğini ve ilgili borçlar, davalı ile müvekkilinin her ikisinin de ticari defterlerine işlendiğini, söz konusu borcun sebebi faturaların davalı şirkete icra takibi aracılığıyla da tekraren iletildiğini, fakat davalı ilgili icra takibine itirazında takip konusu faturaları ikrar ederek gerçeğe aykırı olarak faturaların bedellerini nakit ödemiş olduğunu beyan etmiş ve tarafına hiçbir borcu bulunmadığını ilettiği, davacı müvekkilin alacağına konu 08.08.2019 tarihli “…” sıra numaralı 5.150,00-TL bedelli ve 15.08.2019 tarihli “…” sıra numaralı 5.149.99-TL bedelli irsaliyeli faturalar dolayısıyla, vade tarihinde davalının toplamda ödenmemiş 6.387,65-TL bakiye borcu kaldığını, davalının borcunu ve takip konusu faturaları tebliğ aldığını ikrar ederek yapmış olduğu kısmi ödeme niteliği taşımasının yanı sıra mezkur ödeme dışında borca ilişkin bir ödemenin olmaması ile borcun kalan kısmının ödenmemiş olduğunu, bu nedenle fatura alacaklarının ödenmeyen kısmına ilişkin başlatılmış icra takibine itirazda bulunduğu, müvekkilinin borçlunun yapmış olduğu haksız ve dayanaksız itirazı neticesinde zarara uğramış olduğunu bu nedenle haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takip bedelinin %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın fatura alacağı olduğundan bahisle Çatalca İcra Dairesinde … Esas sayılı icra takibini başlattığını, müvekkilinin alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, bu nedenle süresi içerisinde icra takibine itiraz ettiğini, müvekkilinin almış olduğu ürünlerin bedelini davacı tarafa ödediğini, davacı tarafın haksız ve mesnetsiz olarak, almış olduğu ödemelere ilişkin olarak icra takibi başlattığını, yapılan icra takibi ve akabinde açılan dava ile müvekkilinin ticari itibarının zedelendiğini, bu nedenle davacının %20′ den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini ve davanın reddine ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Dosyaya sunulan 13/12/2021 tarihli bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda: Davacı ticari defterlerinde, icra takip tarihinde Davacı …’nın, davalı …’tan 11.052,50 TL alacaklı gözüktüğü, icra takibinde asıl alacak olarak 8.833,90 TL’nin tahsili talep edildiği, Bununla birlikte yapılan inceleme ile Davacı ticari kayıtlarında, İcra takip tarihinden sonra 31.12.2019 itibarı ile 4.752,51 TL tahsilat ve 21,54 TL Alacak kaydı toplamı 4.774,25 TL davalı hesabına alacak olarak kaydettiği, Neticeten Davacının Dava tarihinde davalıdan 6.278,25 TL alacaklı olduğu Dolayısı ile Davacının talep edebileceği alacak tutarının 6.278,25 TL olduğu, Davalı ticari defterlerinde, 2019 yılı davacı ticari defterlerinde yer alan … no.lu 5.149,04 TL faturanın davalı kayıtlarında yer almadığı, dosya mündericatında yapılan inceleme ile davalı vekilinin sunduğu 27.10.2020 tarihli dilekçesi ekinde söz konusu faturanın yer aldığı dolayısı ile söz konusu faturanın davalıya teslim edildiği görülmekle davacı alacağı olarak değerlendirilmiş, davalı vekili beyanlarında dava konusu faturalara ilişkin ödemelerin nakden ve kredi kartı ile yapıldığı beyan edilmiş olsa dahi dosyaya sunulan ödeme kayıtlarının davacı kayıtlarında yer aldığı ve cari hesap bakiyesini karşılamadığı, tarafların ibraz ettiği belgeler ve dosya mündericatı çerçevesinde davalının davacıya Dava tarihinde 6.278,25 TL Borçlu olduğu, Davalı vekili beyanlarında dava konusu faturalara ilişkin ödemelerin yapıldığı beyan edilmiş olsa dahi dosyaya sunulan ödeme kayıtlarının davacı kayıtlarında yer aldığı ve cari hesap bakiyesini karşılamaya yetmediği, Davacı alacağının kabulü halinde, icra takip tarihinden önce her ne kadar işlemiş faiz talep edilmiş ise de takip tarihinden önce davacının davalıyı temerrüde düşürmediği, bu nedenle davacının takip öncesi işlemiş faiz talep edemeyeceğinin mahkemenin takdirlerinde olduğu, icra takip tarihinden sonra talep edilen %9 faiz oranının, 3095 Say. Kanunla tacirler arasında uygulana faiz oranı olduğu ve dolayısıyla uygun olduğu, Davacının alacağının 28.06.2019-15.08.2019 tarihleri arasındaki faturalar kaynaklı cari hesap alacağından oluştuğu ancak 18.11.2019 tarihi icra takibinde dayanak olarak “08.08.2019 ve 15.08.2019 tarihli ödenmeyen fatura” gösterildiği hususları tespit edilmiştir.
Dosyaya sunulan 05/10/2022 tarihli bilirkişi … tarafından düzenlenen ek raporda: yanlar arasındaki ticari ilişkinin 20l8 yılında başladığı, ek rapora ilişkin incelemelerdeyanlar tarafinda ibraz edilen belgelere göre incelenen l0.03.2018-15.08.2019 tarihleri arasında davacı tarafından 27 adet fatura karşılığı 2018 yılında 55.737,06 TL ve 20l9 yılında 670.906,15 TL olmak üzere toplam 126.643,2| TL KDV dahil bedelli fatura tanzim edildiği, ayrıca Kök Raporda ticari kayıtlardan üzerinden yapılan incelemelerde arz edildiği üzere yanlar arasındaki ihtilaflı işlemlerin aşağıdaki şekilde tespit edildiği, 20l9 yılında davacı kayıtlarında; Davalı Cari hesabına borç olarak kaydedilen 11.052,50 TL
bedelli 3 adet fatura karşılığı kayıt bulunmakta iken davalı kayıtlarında davacı tarafından tanzim edilen l3 adet fatura karşılığı 70.436,73 TL bedelli fatura karşılığı kayıt yer aldığı yapılan incelemelerde bu faturaların davalı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak bedeli ödenmiş kapalı fatura olarak işlendiği, davacı kayıtlarında peşin olarak tahsil edilen fatura ve ödemelerin cari hesaplara işlenmediği, Yalnız ödemesi alınmayan bakiyelerin cari hesaplara aktarıldığı, dolayısı ile … ticari kayıtlarının mutabık olmadığı tespit edilmiş, diğer taraftan 2019 yılı Davacı ticari defterlerinde yer alan 414923 nolu 5.149,04 TL faturanın davalı kayıtlarında yer almadığı bununla birlikte dosya mündericatında yapılan inceleme ile davalı vekilinin sayın mahkemeye sunduğu 27.10.2020 Tarihli dilekçesi ekinde söz konusu faturanın yer aldığı dolayısı ile söz konusu faturanın davalıya teslim edildiği görülmekle davacı alacağı olarak değerlendirilmiş, dosya mündericatı davalının l5.08.20l9 kredi kartı ekstresinde yer alan 4.000,00 TL ödeme, davacı ticari defterleri ilekarşılaştırıldığında ödeme kayıtlarının davacı ticari defterlerinde peşin ödeme olarak kaydedildiği işbu sebeple cari hesaba alınmadığı tespit edilerek, 31.12.2019 itibarı ile davacı kayıtlarında yer alan 6.278,25 TL davacı alacağı olarak değerlendirildiğini, ek rapor çerçevesinde ibraz edilen belge ve dekontların incelenmesi ile dosya mündericatında incelenen 10.03.20l8-15.08.2019 tarihleri arasında davacı tarafından davalıya tanzim edilen27 adet 2018 yılında 55.737,06 TL ve 2019 yılında 70.906,15 TL olmak üzere toplam |26.643,2l TL kdv dahil bedelli fatura tanzim edildiği, davacı kayıtlarına göre; davacı
kayıtlarında yer alan davalı tarafindan davacıya yapılan ödemelerin toplamı 120,364,96 TL olduğu ve söz konusu ödemelerin içinde davalı tarafından kök rapora itirazlarda ibraz edilen20.08.2019 /4.000,00 tl bedelli … Bankası dekontu mukabilinde yapılan ödemenin deyer aldığı tespit edilmekle,tüm yapılan değerlendirmeler sonucunda davacının tanzim ettiği faturalardan, davalının yaptığı ödemeler tenzil edildiğinde (126.643,21-120.364,96=6.278,25 TL) kalan bakiyenin kök raporda ticari kayıtlar üzerinden tespit edilerek yer aldığı üzere 6.278.25 TL olduğu ek rapora ilişkin ibraz edilen belgeIer üzerinden de tespit edildiğini, yukarıda ayrıntılı olarak yer aldığı üzere taraflann Bilirkişi Kök Rapora itirazları incelenerek değerlendirilmiş, neticeten kök raporda yer alan tespit ve sonuçların muhafaza edildiği,görüş ve kanaatine varılmıştır.Huzurda görülen dava itirazın iptali davası olup, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan normal bir eda davasıdır.Mahkemenin davanın reddi ya da kabulü yönünde vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil edeceğinden davanın reddi halinde alacaklı, borçluya karşı aynı alacaktan dolayı yeni bir alacak davası açamayacağı gibi davanın kabulü halinde borçlu da alacaklıya karşı bir menfi tespit veya istirdat davası açamayacaktır. Bu nedenle mahkeme itirazın iptali davasında tarafların iddia ve savunmalarını genel hükümlere göre inceleyerek borcun varlığını ve miktarını araştırmak zorundadır.
Yasal dayanağını İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası, alacaklının icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Dosyada ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacının 08/08/2019 ve 15/08/2019 tarihli fatura alacağından kaynaklı davalı aleyhine başlattığı icra takibine davalının itirazı sonucunda işbu davayı açtığı görülmüştür. Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde düzenlenen bilirkişi raporunda davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davacının davalıdan 6.278,25 TL alacaklı göründüğü tespit edilmiştir. Davalı vekili tarafından dosyaya sunulan cevap dilekçesinde ödeme definde bulunulduğundan takibe dayanak faturalara konu malların davalıya teslim edildiği mahkememizce kabul edilmiştir. Tekniğine uygun ve denetime elverişli olarak düzenlendiği kabul edilen bilirkişi kök ve ek raporunda davalının 15/08/2019 tarihli kredi kartı ekstresinde yer alan 4.000,00 TL’lik ödemenin davacı defterlerinde peşin ödeme olarak kaydedildiği; bu nedenle cari hesaba alınmadığının tespit edildiği; 20/08/2019 tarihli 4.000,00 TL tutarlı ödemenin ise davacı defterlerinde yer aldığı tespit edilmekle davacının tanzim ettiği faturalardan davalının yaptığı ödemeler tenzil edildiğinde davacının davalıdan 6.278,25 TL alacaklı olduğunun kabulü ile açılan davanın bu tutar üzerinden kabulüne, alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile takdiren kabul edilen asıl alacak tutarının %20’si oranında hesaplanan 1.255,65 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN KISMEN KABULÜ ile davalının Çatalca İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasında yapmış olduğu itirazın 6.278,25 TL asıl alacak yönünden İPTALİ ile takip tarihinden itibaren asıl alacağa davacının talebi aşılmamak üzere yasal faiz uygulanmak suretiyle TAKİBİN DEVAMINA,
2-Davacının fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Alacağın likit olması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile takdiren kabul edilen asıl alacak tutarının %20’si oranında hesaplanan 1.255,65 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4- Davalının şartları oluşmayan kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
5- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 429,48 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 64,92 TL nispi harçtan mahsubu ile bakiye 364,56 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
6- Davacı tarafından sarf olunan 800,00 TL bilirkişi ücreti + 132,60 TL posta ücreti tebligat, müzekkere masrafından ibaret toplam 932,60 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre (%98,43 kabul oranı) hesaplanan 917,96 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7- Davacı tarafından yatırılan 7,80 TL vekalet harcı, 54,40 TL başvurma harcı ve 64,92 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
9- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 6.287,25 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 100,10 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11- Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
12- 6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13. fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin kabul ve red oranına göre hesaplanan 20,75 TL’sinin davacıdan; 1.299,25 TL’sinin ise davalıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341. ile 360. madde hükümleri uyarınca dava değeri karar tarihindeki istinaf sınırı altında kalmakla KESİN olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
27/12/2022

Katip …

Hakim …
☪e-imzalıdır.☪ ☪e-imzalıdır.☪