Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/358 E. 2022/90 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/358 Esas
KARAR NO : 2022/90

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2020
KARAR TARİHİ : 31/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; Taraflar arasında ticari nitelikte hizmet sözleşmesi bulunduğunu, müvekkilinin davalıya sunduğu sağlık hizmeti bedeline ilişkin faturaya dayalı borcun ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden takibe girişildiğini, davalının takibe ve borca itirazı üzerine takibin durduğunu beyanla itirazın iptali ile takibin devamını, davalı tarafın % 20 oranından az olmamak üzere icra/inkar tazminatı ile mahkumiyetini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Dava dilekçesi ile tensip zaptının davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ancak davalının cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.

Celp olunan Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasının tetkikinde ; Davacı/ alacaklı tarafından davalı/ borçlu aleyhine faturaya dayalı asıl alacak ve işlemiş faizden ibaret toplam 8.031,61 TL alacağın tahsili istemiyle 26/04/2019 tarihinde ilamsız takibe girişildiği, ödeme emrini 06/05/2019 tarihinde tebellüğ eden borç- lunun 08/05/2019 tarihinde vekili aracılığıyla (süresi içinde ) ibraz ettiği dilekçe ile ” ala- caklı görünen tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığı”ndan bahisle borca , faize, faiz oranına ve tüm ferilerine itiraz ettiği, İİK 66 md gereğince İcra Müdürlüğü’nce takibin durdurulmasına karar verildiği, itiraz dilekçesinin alacaklı tarafa tebliğ edilmediği, alacaklı vekilinin yasal süre içinde mahkememize müracaatla iş bu davayı ikame ettiği görüldü.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen rapora göre; Davacı tarafın dava konusu döneme ait 2016-2020 hesap yılı defterlerinin c- defter olarak usulüne uygun, faturaları ile uyumlu tutulduğu, Envanter defterinin noter açılış onayının görülmediği, beratlarının, mali mühürlerinin tamamının süresinde alındığı, davacı taraf defterlerinin sahibi lehine takdiri delil niteliğinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, davacı tarafın takip ve dava konusu faturalarının ve muhteviyatının, davalı tarafa imza mukabili teslim ve tebliğ edilip edilmediği yönünde yapılan incelemede: Takip ve dava konusu mal ve hizmetin davalı tarafa teslim/tebliğ edilip edilmediğinin ilgili faturalardan tespit edilemediği, fatura fotokopilerinin üzerinde teslim eden veya teslim ulan isim ve imzalarının bulunmadığı, bu konuda davacı tarafın izahına muhtaç ise de, davalı tarafın ilk faturaya ödeme yaptığı ve takip ve dava konusu faturalara veya muhteviyatına, teslim edilip edilmediğine vb. herhangi bir itirazının bulunmadığı, itirazın borca ve ferilere olduğu, Davacı tarafın Bs formlarının incelemeye sunulmadığı, takip ve dava konusu faturaların davacı şirketin ticari defterlerine kayıtlı olduğu, borcun kapatıldığına dair davalı tarafın herhangi bir beyanının bulunmadığı, her ne kadar davalı tarafın faturalara itirazının bulunmadığı tespit edilmiş ise de; T.T.K 23/3 mad, göre 8 gün içinde itiraz edilmeyen faturaların kabul edilmiş sayılacağının kabul edilmesi gerekeceği, davacı Şirketin incelenen ticari defterlerine göre; Takip tarihi itibarı ile ( (16.04.2019) ve 31.12.2019 tarihi itibarıyla; davalı taraftan; 6.277,23 TI alacaklı bulunduğu, bu tarihinden itibaren davalı tarafından davacıya yapılmış herhangi bir ödemenin bulunmadığı, davalı taraf defterleri incelemeye ibraz edilmediğinden, davacı taraf defter ve kayıtları ile, faturasına itibar edilmesi gerektiği, bu duruma göre; Davalı tarafın incelemeye defter ve belgelerini ibraz etmemiş olması hususunda HMK.222 Maddesi hükmünün takdir ve değerlemesinin mahkemede olduğu, yargılama sonucunda mahkemenin davacı alacağı yönünde itirazın iptaline karar vermesi halinde ve Sair konularda; Taraflar arasında ödeme tarihleri ve temerrüt ile ilgili herhangi bir sözleşme veya davacı tarafından davalı tarafa gönderilmiş herhangi bir borç ihbarnamesi olmadığı, davacının takip talebindeki İşlemiş faiz talebinin yerinde bulunmadığı, temerrüdün takip tarihi (16.04.2029) itibarıyla oluştuğu, takip talebinde alacaklının, asıl alacağa işleyecek 419.5 ticari avans faizinin yerinde ve değişen oranlarda uygulanabileceği, alacağın itiraza uğramayan faturaya dayalı likit alacak olması, davalı tarafça icra takibine rağmen hem takip dosyası hem de dava dosyasına geçerli bir itiraz nedeni ileri sürülmemesi gözetilerek, davacının 4 20 icra inkar tazminatı talebinin, ve sair konuların mahkemenin takdirinde olduğu yönünde görüş bildirmiştir.

Davacının davalı ile yapılmış yazılı bir sözleşme veya delil sunmaması, davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı ba kayıtlarında yer almaması, davacı tarafından düzenlenen faturaların davalıya tebliğ edildiğine dair delil sunulmaması, davacı tarafından davalı işçilerine tahlil yapıldığının belirtilmesi nedeniyle fatura tarihindeki davalı çalışanları ile davalı faturası ekinde yer alan isimlerin karşılaştırılması neticesinde isimlerin uyuşmadığının tespiti karşısında davacının alacağını ispat edemediği kabul edilmiş ve davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu’na göre hesaplanan ve tahsili gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 183,98 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ye irat kaydına, bakiye 103,28 ‬TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça sarf olunmuş yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar tesisine yer olmadığına,
Sarf olunmayan gider/delil avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine ,
4- 6235 sayılı Hukuki Uyuşmazlıklarda Arabuluculuk Kanununun 18/A maddesinin 13 ncü fıkrası uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve yargılama giderinden sayılan (Taraf başına 330,00 TL x 2 saat= 660,00 TL) X 2 = 1.320,00 TL arabulucuk ücretinin davacıdan tahsili ile Hazineye İRAT KAYDINA,
5-Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine red olunan dava değerine göre hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Av. Kan. ve AAÜT gereğince takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa ödenmesine dair,
Davacı vekili vekilinin yokluğunda, davalı tarafın yokluğunda 5235 Sayılı Kanun’un geçici 2. maddesine göre Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmi Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 341 ila 360. md hükümleri gereğince mahkememize veya aynı sıfatta başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.31/01/2022

Katip …
☪e-imzalıdır.☪

Hakim …
☪e-imzalıdır.☪