Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/331 E. 2021/970 K. 26.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/331 Esas
KARAR NO : 2021/970

DAVA : Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/06/2015
KARAR TARİHİ : 26/10/2021
K.YAZIM TARİHİ : 26/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; iş yerinde kurulu …. nolu tesisat ile ilgili 16/04/2015 tarihli ve … seri nolu zabıt gereği … sistemi zayıf sinyal verdiğinden 72.657,30 TL kaçak tahakkuk ve 28.883,40 TL ek kaçak tahukkuk olmak üzere toplamda 101.540,70 TL elektrik bedeli tahakkuk etttirildiği, ticari faaliyeti gereği tükettiği enerji bedelini tamamen ödenmiş olması nedeni ile kaçak ve ek kaçak olarak tahakkuk ettirilen varsıyıma dayalı bu enerji bedelinden borçlu olmadığının tespiti talep ve dava olunmuştur.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle husumetin kendilerine yöneltilemeyeceği, …’a yön.eltilmesi gerektiği, kendilerinin abonelik verilmesi, elektriğin perakende satışı ile iştigal eden ve EPDK kararı ile kurulmuş ayrı bir tüzel kişiliği haiz perakende satış şirketi oldukları, abonelik sözleşmelerine dayalı normal elektrik tüketim faturalarından kaynaklanan uyuşmazlıkların muhatabı olup, dağıtım sistemi kapsamında kaçak kullanıma ilişkin uyuşmazlıkların muhatabının Bedaş olduğu gerekçesi ile davanın husumetten reddini talep ettiği, ayrıca emsal bir başka davada daha mahkemece pasif husumet yokluğundan davanın reddine karar verildiğini beyanla ( İstanbul … ATM ….) yetki itirazında bulunduğu, İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu ileri sürdüğü, esas yönünden de yapılan kontrolde sayacın eksik kontrol yapması sağlanarak kaçak elektrik kullandığı tespit edildiğinden , kaçak tutanağı düzenlendiği, bu mahalde davalı adına abonelik sözleşmesi bulunduğu, tutanağın düzenlenme sebebinin hem ölçüm verilerine hem de yerinde yapılan tespite dayandığı, dolayısıyla hata söz konusu olmadığı , daha önce de, aynı nitelikte başka tutanaklar da düzenlendiği gerekçesi ile yönetmelik ve tarife hükümleri ile yasal düzenlemeler çerçevesinde tahakkuk ettirilen kaçak kulanım bedeline yönelik davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık, davalı kurum tarafından kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahakkuk ettirilen faturadan dolayı davacının borçlu olup olmadığı, borçlu ise ne miktar borcu bulunduğu noktasında toplanmaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde; davacı ile davalı arasında … nolu tesisat üzerinde elektrik abonman sözleşmesi bulunduğu ve bu sözleşme uyarınca davacının davalıdan elektrik enerjisi satın aldığı, davacının işyerinde yapılan kontrol sonucu davacının kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği ve 16/04/2015 tarihli tutanağa istinaden ¨72.657,30’lik kaçak elektrik tüketim tahakkuku faturası ile ¨28.883,40’lik kaçak elektrik tüketim ek tahakkuku faturasının düzenlenerek davacıya tebliğ edildiği, hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporuna göre davacının kullanmış olduğu elektriğin kullanım şeklinin EPDK ‘nın Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili maddeleri gereği kaçak elektrik kullanımı olduğu, yapılan son hesaplamaya göre kaçak elektrik kullanım bedelinin ¨37.313,39 TL, kaçak ek tüketim bedelinin ise ¨839,64 olduğu anlaşıldığından davacının, davalıya toplam ¨63.387,67 TL borçlu olmadığının tespitine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.
Taraf vekilleri tarafından kararın ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin Esas No: …, Karar No: … numaralı kararı ile,
“Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporuna ve ek rapora taraf vekillerince gerekçeleri de gösterilmek suretiyle itiraz edilmiş ve yeniden bilirkişi raporu alınması istenmiş ancak mahkemece söz konusu itirazlar karşılanmadan mevcut bilirkişi raporları doğrultusunda karar verilmiştir.
Bu durumda mahkemece, önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak konusunda uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden, kaçak tespit tutanağının düzenlendiği tarih itibariyle yürürlükte olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği hükümleri esas alınarak talep edilebilecek kaçak elektrik bedelinin tarafların itirazlarını da karşılayacak şekilde, taraf ve Yargıtay denetimine elverişli şekilde hesaplattırılması ve sonucu dairesinde karar verilmesi gerekirken tarafların raporlara itirazları karşılanmadan yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bu husus bozmayı gerektirmiştir.”
Gerekçesi ile mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir. Mahkememizce bozma ilamına uyularak bozma ilamı kapsamında oluşturulan yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Dosyaya sunulan 21/01/2021 tarihli bilirkişiler …,…,…. tarafından düzenlenen raporda; Davalının davacı adına düzenlenmiş olduğu, dava konusu 16.04.2015 Tarihli …. seri numaralı Kaçak/Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağının incelenmesi ile bu tutanağın, 8 Mayıs 2014 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ne istinaden usulüne uygun olarak düzenlenmiş olduğu, Davalının davacı adına düzenlemiş olduğu, dava konusu 16.04.2015 Tarihli ….seri numaralı Kaçak/Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağında belirtilmiş olan davacının elektrik kullanım şeklinin, 8 Mayıs 2014 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği Madde 26/1- b’ye göre Kaçak Elektrik Kullanımı olduğu, Davalı tarafından, davacı adına düzenlenmiş olan 16.04.2015 Tarihli …. seri numaralı “Kaçak/Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı”’na istinaden, 8 Mayıs 2014 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin ilgili maddelerine göre yapılan hesaplamalar ile davacının kullanmış olduğu Kaçak Elektrik Tüketim Bedelinin; 72.657,30 TL (Yetmiş İki Bir Altı Yüz Elli Yedi Lira, Otuz Kuruş) olduğu, Davalı tarafından, davacı adına düzenlenmiş olan 16.04.2015 Tarihli …. seri numaralı “Kaçak/Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı”na istinaden, 8 Mayıs 2014 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği ‘nin ilgili maddelerine göre yapılan hesaplamalar ile davacının Ek Kaçak (Geriye Dönük) Elektrik Tüketim Bedelinin; 28.883,40 TL. (Yirmi Sekiz Bin Sekiz Yüz Seksen Üç Lira, Kırk Kuruş) olduğu Dolayısıyla topları Kaçak Elektrik Tüketim Bedelinin (72.657,30 TL * 28.883,40 TL ) 101.540,7 TL olduğu; davacının bu davadaki menfi tespit talebinin yerinde olmadığı, davacının davalıya toplam 101.570,7 TL Kaçak Elektrik Tüketim Bedeli borcu bulunduğu hususları tespit edilmiştir.
Davalı vekili tarafından rapora itiraz edilmesi üzerine dosya ek rapor alınmak üzere yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş olup bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen ek raporda, kök rapordaki görüşlerinin korunduğu belirtilmiştir.
Dosya ve tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında …. nolu tesisat üzerinde elektrik abonman sözleşmesi bulunduğu ve bu sözleşme uyarınca davacının davalıdan elektrik enerjisi satın aldığı, davacının işyerinde yapılan kontrol sonucu davacının kaçak elektrik kullandığının tespit edildiği ve 16/04/2015 tarihli tutanağa istinaden ¨72.657,30’lik kaçak elektrik tüketim tahakkuku faturası ile ¨28.883,40’lik kaçak elektrik tüketim ek tahakkuku faturasının düzenlenerek davacıya tebliğ edildiği, Yargıtay bozma ilamı doğrultusunda oluşturulan ve mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporuna göre; 16.04.2015 Tarihli …. seri numaralı ve 16.04.2015 Tarihli …. seri numaralı Kaçak/Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanaklarının incelenmesi ile bu tutanakların 8 Mayıs 2014 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ne istinaden usulüne uygun olarak düzenlenmiş olduğu, davacının elektrik kullanım şeklinin, ilgili yönetmeliğin 26/1-b maddesine göre Kaçak Elektrik Kullanımı olduğu, davalı adına söz konusu kaçak elektrik tutanaklarına göre tahakkuk ettirilen kaçak elektrik tüketim bedellerinin ilgili yönetmelik hükümlerine uygun olarak tahakkuk ettirildiği; dolayısıyla davacının toplam Kaçak Elektrik Tüketim Bedelinin (72.657,30 TL * 28.883,40 TL) 101.540,70 TL olduğu; davacının bu davadaki menfi tespit talebinin yerinde olmadığı, davacının davalıya toplam 101.570,70 TL Kaçak Elektrik Tüketim Bedeli borcu bulunduğu hususlarının tespit edildiği belirtilmiştir. Davacı vekili tarafından her ne kadar aynı iş yerine yönelik olarak İstanbul …. ATM’nin ilgili dosyasından alınan bilirkişi raporu ile mahkememizce alınan bilirkişi raporları arasında çelişki olduğu iddia edilmiş ise de söz konusu dava dosyasının incelenmesinden davacı adına tahakkuk ettirilen kaçak elektrik kullanım bedellerinin farklı dönemlere ait olması ve dosyamızdan farklı olarak söz konusu dava dosyasında bir kısım tenzilatların yapıldığının tespit edilmesinden dolayı davacının bu yöndeki iddialarına mahkememizce itibar edilmemiştir.
Dava konusu kaçak tahakkukundan kaynaklanan fatura içerikleri incelendiğinde faturaların 15.635,36 TL’lik kısmının kayıp/kaçak bedeli olduğu tespit edilmiştir. 17.06.2016 tarih ve 29745 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren geçmişe de etkili olan 6719 sayılı kanun kapsamında söz konusu miktar yönünden, davacının dava açmakta haklı olup, dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren 6719 sayılı yeni yasa nedeni ile konusuz kalan söz konusu miktar yönünden açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın Esas No: 2018/3303, Karar No: 2018/9707 sayılı kararı aynı yöndedir) bu kısım yönünden davacı yararına maktu vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesi gerektiği kanaati ile aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-AÇILAN DAVANIN 15.635,36 TL’lik kısmı yönünden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA; 85.935,34 TL’lik kısmı yönünden ise ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.734,08 TL nispi harçtan mahsubu ile fazla alınan 1.674,78 TL harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından sarf olunan (2.300,00 TL bilirkişi ücreti + 1.217,00 TL posta/tebligat/müzekkereden) 3.517,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre (%15,40 kabul oranı) hesaplanan 541,62 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine; bakiye yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına,
4- Davalı tarafından sarf olunan 116 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre (%84,60 red oranı) hesaplanan 98,14 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine; bakiye yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına,
5- Sarf olunmayan delil/gider avanslarının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
6- Kendisini vekil ile temsil ettiren davalı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince reddedilen miktar üzerinden takdir olunan 11.967,69 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Kendisini vekil ile temsil ettiren davacı taraf lehine yürürlükte bulunan Avukatlık Kanunu ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/1. maddesi gereğince karar verilmesine yer olmadığına ilişkin miktar üzerinden takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3 üncü maddesinin 2 inci fıkrası yollamasıyla mülga 1086 sayılı HUMK’nun 26/09/2004 gün ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ile 454 üncü madde hükümleri uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde temyiz yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/10/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı