Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/322 E. 2020/318 K. 19.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/322
KARAR NO : 2020/318

DAVA : Öz Sermaye Tespiti
DAVA TARİHİ : 01/06/2020
KARAR TARİHİ : 19/06/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Öz Sermaye Tespiti davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili Bakırköy nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine vermiş olduğu 01/06/2020 harçlandırma tarihli dava dilekçesi ile; Müvekkili şirket … Otelcilik ve Turizm A.Ş.’nin kurucusu ve tek hissedarı olan …. (T.C…) kendi adına kayıtlı bulunan; “… Mah. … Sok. No:…. Fatih/İstanbul” adresindeki “… Mahallesi-…. Pafta-… Ada-…. Parsel’de kayıtlı 3274 m2 yüzölçümlü- Kat Mülkiyeti kurulmuş Dört Bloklu …. İş hanının …. pay sahibi olduğunu, bu taşınmaz, ….’nin tek ortağı olduğu … Otelcilik Turizm A.Ş. nin sermayesine ilave edilmek üzere ayni sermaye olarak konulacağından, ilgili taşınmazın (TTK 343. maddesi gereğince) müvekkiline ait payının değerlemesinin yapılmasını talep ettiğini, ilgili taşınmaz payı üzerinde TTK 342.madde de belirtilen, haciz, tedbir, ipotek, sınırlı ayni hak v.s bulunmadığını, ayrıca davaya konu taşınmaz boş bina şeklinde olup içinde kiracı v.s. kullanan bulunmadığını, bu nedenlerle mahkemece görevlendirilecek bilirkişi marifeti ile değer tespitinin yapılmasını talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Talep; 6102 sayılı TTK.nun 342. ve 343.maddelerine dayalı kurulacak şirkete ayni sermaye olarak konulmak istenen taşınmazın bilirkişi marifetiyle tespitiyle değerleme raporu alınması istemine ilişkindir.
6102 sayılı TTK’nun 342. Maddesi hükmü ” üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunmayan, nakden değerlendirilebilen ve devronulabilen, fikri mülkiyet hakları ile sanal ortamlar da dahil, mal varlığı unsurları ayni sermaye olarak konulabilir. Hizmet edimleri, kişisel emek, ticari itibar ve vadesi gelmemiş alacaklar sermaye olamaz. 128. madde hükmü saklıdır.” 343. maddesinde “konulan ayni sermaye ile kuruluş sırasında devranılacak işletmelere ve ayınlara, şirket merkezinin bulunacağı yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesince atanan bilirkişilerce değer biçilir. Değerleme raporunda, uygulanan değerleme yönteminin somut olayın özellikleri bakımından herkes için en adil ve uygun seçim olduğu; sermaye olarak konulan alacakların gerçekliğinin, geçerliliğin ve 342. maddeye uygunluğunun belirlendiği, tahsil edilebilirlikleri ile tam değerleri; ayni olarak konulan her varlık karşılığında tahsil edilmesi gereken pay miktarları ile birlikte Türk Lirası karşılığı, tatmin edici gerekçelerle ve hesap verme ilkesinin icaplarına göre açıklanır. Bu rapora kurucular ve menfaat sahipleri itiraz edebilir. Mahkemenin onayladığı bilirkişi kararı kesindir. ” şeklinde düzenlenmiştir. ” şeklinde olup şirkete ayni sermaye olarak konulması istenilen taşınmazın değerinin bilirkişi marifetiyle mahkeme tarafından yaptırılarak raporun onaylanması öngörülmüştür.
6100 sayılı HMK’nın324 ncü maddesi hükmü ise “Taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı, verilen kesin süre içinde yatırmak zorundadır. Taraflar birlikte aynı delilin ikamesini talep etmişlerse, gereken gideri yarı yarıya avans olarak öderler.
(2) Taraflardan birisi avans yükümlülüğünü yerine getirmezse, diğer taraf bu avansı yatırabilir. Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçilmiş sayılır.
(3) Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyeceği dava ve işler hakkındaki hükümler saklıdır.” şeklindedir.Buna göre taraflardan her biri ikamesini talep ettiği delil için mahkemece belirlenen avansı verilen süre içerisinde yatırmak zorundadır.Aksi hâlde talep olunan delilin ikamesinden vazgeçmiş sayılacağı hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda,talep eden vekili,şirketin tek ortağına ait taşınmazın talep eden şirkete ayni sermaye olarak konulmasını talep ederek keşif ve bilirkişi deliline dayanmış ise de,mahkemece belirlenen kesin süre içerisinde usulüne uygun ihtarata rağmen talep eden vekili tarafından delil avansını yatırmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Talep eden vekili tarafından mahkemece belirlenen keşif ve bilirkişi incelemesine ilişkin delil avansı belirlenen kesin süre içerisinde yatırılmadığından talebin REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına YER OLMADIĞINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan ¨1.074,90 yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda TTK’nun 343.maddesi uyarınca kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 19/06/2020

Başkan …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Üye …
☪e-imzalıdır.☪
Kâtip …
☪e-imzalıdır.☪

“İŞ BU EVRAK 5070 SAYILI ELEKTRONİK İMZA KANUNUNUN 5. MADDE UYARINCA GÜVENLİ ELEKTRONİK İMZA İLE İMZALANMIŞ OLUP, 22. MADDE UYARINCA DA ISLAK İMZA İLE İMZALANMAYACAKTIR.”