Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/285 E. 2020/296 K. 05.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/285 Esas
KARAR NO : 2020/296

DAVA : Menfi Tespit (Kredi Kartı Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/06/2016
KARAR TARİHİ : 05/06/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kredi Kartı Kefalet Sözleşmesinden Kay- naklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Bakırköy … Tüketici Mahkemesi’ne ibraz ettiği …. Esas sayılı dava dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; davalı …. bank tarafından, davacının “…..” nolu kredi kartından kaynaklanan 70.234,13 TL borcu ödenmediğinden bahisle Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davacıya gönderilen ödeme emrinin usulsüz olarak tebliğ edildiğini, takibin şeklen kesinleştirilerek davacının emekli maaşı ile taşınmazlarının kayden haczedildiğini, icra dosyası ve takip talebi üzerinde yapılan incelemelerde; “…..” nolu kredi kartından kaynaklanan borca atıfta bulunulduğu halde dayanak kredi kartı sözleşmesinin gösterilmediğini veya ibraz edilmediğini beyanla davacı aleyhine açılan icra takibinin dava sonuna kadar teminatsız olarak ve tedbiren durdurulmasına, davacının “…..” nolu kredi kartından ve dolayısıyla Bakırköy …… İcra Müdürlüğü’ nün …. E. sayılı icra dosyasından dolayı davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, dava- cının sorumlu olduğu hiçbir kredi kartı sözleşmesi bulunmamasına rağmen aleyhine icra takibine girişilerek taşınmazlarına haciz koydurulmuş olması nazar-ı dikkate alınarak; İİK. m. 72/5 uyarınca davalı tarafın asıl alacağın % 20 sinden az olmayacak şekilde kötüniyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ….bank vekili cevap dilekçesi ve duruşmadaki beyanlarında özetle; dava dışı …. Sanayi ve Ticaret A.Ş.’nin müvekkili bankanın …. şubesinden Genel Kredi Söz- leşmesi çerçevesinde ticari kredi kullandığını, ticari krediye ….’ın müteselsil kefil olduğunu, ticari nitelik taşıyan bu uyuşmazlığın çözümünde Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin görevli olduğunu, ayrıca dava konusu kredi kartından kaynaklanan borcun 31/3/2016 tarihinde Gelecek Varlık Yönetim’e temlik edildiğini, müvekkilinin davada pasif husumetinin bulunmadığını beyanla davanın ihbarını , yargılama sonunda davanın reddini talep etmiştir.
…. Yönetim Vekili; dava konusu alacağın diğer davalı durumundaki banka tara- fından müvekkiline temlik edildiğini , davacının iddialarının haksız ve dayanamkısz olruğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Dava, İİK 72/3 md ne dayalı menfi tespit talebine ilişkin olup Kredi Kartı Kefalet Sözleş- mesinden kaynaklanmaktadır.
Bakırköy …. Tüketici Mahkemesi’nce verilen görevsizlik kararı üzerine tevzien mahkememizin …. Esas numarasına kaydedilen iş bu dava dosyası ile ilgili yargılama sonunda ; “…….Dava dışı ….. Sanayi ve Ticaret A.Ş. firması adına düzenlenen 70.000,00 TL limitli, kullanıcısı …… olan …….. no.lu Şirket Kredi Kartından kaynaklanan toplam 84.800,60 TL tutarında borca istinaden Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas Sayılı dosyası ile davacı ….. aleyhine başlatılan icra takibinde davacının dava dışı ….. no.lu Şirket Kredi Kartı borcundan, borçlu olarak sorumlu tutulamayacağı, zira Davacı …..’ın kefil olarak Şirket Kredi Kartı Sözleşmesi imzalamadığı, KEFALET namında bir bağının bulunmadığı , davacnın kefil olarak imzalamadığı sözleşmeden doğan borçtan sorumlu tutulamayacağı” gerekçesiyle “davacının sübuta eren davasının kabulüne, dava ve takip konusu alacak nedeniyle davalı tarafa borçlu olmadığının tespitine, yasal şartlar oluşmadı- ğından davacı lehine tazminat takdirine yer olmadığına “karar verilmiştir.
Mahkememizin 17/05/2019 tarih ve …. Esas – …. Karar sayılı kararına karşı, davalı ….bank T.A.Ş. ve …. (….) Yönetimi A.Ş. vekilleri tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş ve dosya İstanbul BAM ….. HD’ne gönderilmiştir.
İstinaf mahkemesince yapılan inceleme sonucu tesis olunan ….. Esas, …. krar nolu, 20/02/2020 tarihli ilamda ;
“Davacı vekilinin 28/01/2020 tarihli – davayı geri aldıklarına ilişkin – dilekçesine cevap olarak … Yönetim A.Ş. vekili Av. ….. tarafından sunulan dilekçede de müvekkili aleyhine ikame edilen davanın geri alınmasını kabul ettiklerini beyan ettiği anlaşılmış ise de;
Dava dosyası ve UYAP sistemi üzerinden yapılan incelemede,
İlk Derece Mahkemesi tarafından süre verilmesine rağmen, davalı ….BANK T.A.Ş ve …. Yönetimi A.Ş./ vekili tarafından sunulan herhangi bir temlik belgesinin bulunmadığı,
Davalı ….bank T.A.Ş./ vekili tarafından ise, davacının davayı geri almasını kabul ettiklerine ilişkin herhangi bir beyan dilekçesinin sunulmadığı anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince davalının kim olduğunun doğru olarak tespit edilmediği, doğru davalı ile ilgili karar verilmediği, temlik eden ve temlik alan ile ilgili hüküm kurulduğundan, İlk derece mahkemesince davalının kim olduğu doğru olarak tespit edildikten sonra davacı vekilinin davayı geri aldıklarına ilişkin beyan dilekçesinin HMK 123 madde uyarınca değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. ” denilerek mahkememizin kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkememize iadesine kesin olarak karar verilmiştir.
İstinaf dairesinin ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sırasında , davalı banka vekili Uyap ortamından gönderdiği 03/06/2020 tarihli dilekçe ekinde dava konusu riskin temlikine dair Beyoğlu ….. Noterliği’nin 31/03/2016 tarih ve …. tarihli düzenleme şeklindeki alacağın devri sözleşmesini ibraz etmiştir.
Davacı vekilinin ibraz ettiği 28/01/2020 tarihli dilekçe ile “davayı geri aldıkları”na dair beyanda bulunduğu ,cevaben Gelecek Varlık vekili tarafından sunulan 29/01/2020 tarihli ve davalı ….bank vekili tarafından sunulan 03/06/2020 tarihli dilekçeler ile “davanın geri alınmasına açıkça muvafakat edildiği” ,tarafların karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulun- madığı anlaşılmakla HMK 123 gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,

1-DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,

2- Harçlar Kanunu gereğince hesaplanan ve tahsili gereken 54,40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 1.235,00 TL harçtan mahsubu ile hazineye irat kaydına, bakiye 1.180,60 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde iadesine,

3- Talep bulunmadığından davacı ve davalılar lehine vekalet ücreti takdirine yar olmadığına,

4- Taraflarca sarf olunan yargılama giderinin kendi üzerlerinde bırakılmasına ,
Sarf olunmayan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine dair,

5235 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesine göre ,Bölge Adliye Mahkemeleri’nin kurulmasına ve 20 Temmuz 2016 tarihinde göreve başlamalarına dair kararların 07/11/2015 tarih ve 29525 sayılı Resmî Gazete’de ilan edildiği anlaşılmakla; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ilâ 360’ncı madde hükümleri uyarınca,mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere tarafların yokluğunda dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/06/2020

Katip ….

Hakim ……