Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/19 E. 2022/368 K. 06.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/19
KARAR NO : 2022/368

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/01/2020
KARAR TARİHİ : 06/04/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 26/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesi ile İstanbul .. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine icra takibi yapıldığını, bu ödeme emrine karşı müvekkilinin İstanbul …. İcra Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı dosyasından yetkiye ve borca itiraz ederek dava açtığını, bu davada müvekkilinin yetki itirazına ilave olarak söz konusu çekte alacaklı olduğunu ileri süren ….’nın haklı hamil olmadığını çek bankaya ibraz edildikten sonra gerçek alacaklı olmadığı halde mevcut ciro silsilesini bozarak araya imza atmak suretiyle çekde tahrifat yaptığını ve bu çekin gerçekte kayıp bir çek olduğunu bu çekden dolayı borcunun bulunmadığını ifade ettiğini, İcra Hukuk Mahkemesi’nin esasa girmeden yetki itirazını kabul ettiğini, bu kararın 27.12.2011 tarihli olduğunu, alacaklı taraf aradan tam7 yıl geçtikten sonra bu kez Çatalca İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından tekrar ödeme emri gönderdiğini, bu işleme karşı Çatalca İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından şikayet ve borca itiraz yoluna başvurularak;-çekin ciro silsilesi bozulduğu için çek vasfında olmadığı ve bu nedenle kambiyo evrakı olarak işlem göremeyeceği, çekin ve alacağın zamanaşımına uğradığı, alacaklı olduğunu ileri süren kişinin gerçekte alacaklı olmadığı, bu şahsı tanımadığı hiç bir şekilde ne kendisinin ne de çekte cirosu olan diğer kişilerin bu şahsa borclarının bulunmadığının ileri sürüldüğünü, Çatalca İcra Hukuk Mahkemesi … E. sayılı dosyasında 31.12.2019 tarihinde her iki tarafta mazeret beyan edip mazeretini de tevsik ettiği halde, bu mazeretleri kabul etmeyerek şikayetin reddine karar verildiğini, İcra Hukuk Mahkemesinin sınırlı görevli olması nedeniyle muhtemelen bu takip ile ilgili nihai sonuç alınamayacağını, icra dosyasından alacaklı müvekkile ait mal varlığının haczini talep ederek 35 yıllık meslek yaşamının sonucunda edindiği tüm birikimini Bakırköy ….İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından haksız olarak haciz ettiğini, haciz edilen bu dosya ya gelen bedelden tüm alacak ve ferilerini karşılayacak bedel kesilerek dava konusu çekin icraya konulduğu Çatalca İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına gönderildiğini, icra takibine konu evrağın kambiyo evrakı niteliğinde olmadığını, çekinde, alacağında zamanaşımına uğradığını, buçek nedeniyle müvekkilinin hem diğer cirolara, hem de araya sonradan yasaya aykırı olarak adını yazmak suretiyle çeki tahrif ederek kendini alacaklı yapan bu şahsa hiç bir borcu olmadığını, bu şahıs ile hiç bir ticari ilişkisi de olmadığını, iş bu evrak çek niteliğinde olmadığı için alacaklı olduğunu ileri süren davalının kambiyo evraklarının sebebinden soyut olduğu define de dayanamayacağını, davalının bir nedene dayalı olarak alacaklı olduğunu kanıtlaması gerektiğini, bu evrağın müvekkile iade edilmesi gereken çek vasfını kaybetmiş bir evrak olduğunu, müvekkilinin haciz edilmek suretiyle alacaklı olduğu dosyadan davaya konu Çatalca İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasına dosya kapak hesabının tamamı yatırıldığını, bu bedelin 54.444.75-22.613, =31.831.18 TL olduğunu, olayın oluş şekli, aradan 8 yıl geçtikten sonra tekrar işlem yapılması vs alacaklının güvenilir bir kişi olmadığını ve özelikle de süreçte kötü niyetli olduğu, bankadan gelecek yazı ile de müvekkilin haklı olduğunun görüleceğini, davanın kabulü ile davalıya borçlu olmadıklarının tespitini, ödeme halinde ödeme tarihinden itibaren banka reeskont faizi ile birlikte davalıdan geri alınmasını, davalı aleyhine %20 den az olmamak kaydı ile inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile icra takibinin kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip hukukuna uygun olarak yapıldığını, takibin …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından başlatıldığını, yetki ve borca itiraz üzerine İstanbul …. İcra Hukuk Mahkemesi … Esas sayılı kararı ile yetki itirazı kabul edilerek Çatalca İcra Daireleri yetkili olduğu yönünde karar verildiğini, Çatalca İcra dairesinden takibe devam edilmesi için tekrar ödeme emri gönderildiğini, takibin kesinleştiğini, yapılan işlemlerin usulüne uygun şekilde yapıldığını, takibe konu çekin kambiyo vasfında olmadığı iddialarının mesnetsiz olduğunu, çeke bağlanmış olan alacak hakkının istenebilmesi için çekin ibrazının şart olduğunu, başka bir kişiye devrin de ancak çekin devri yoluyla sağlanabildiğini, ibraz süresinin geçmesinden sonra yapılan cironun, alacağın temliki sonuçlarını doğurduğunu, bu halde çek, kambiyo vasfı niteliğini kaybetmemekte, sadece şahsi def’iler çeki ciro ile alan yetkili hamile karşı da ileri sürülebildiğini, müvekkilinin söz konusu çek ilişkisinde yetkili hamil olduğunu, çekin keşidecisi davacı ile ciranta … Deri Sanayi Ticaret Ltd. Şti. arasında ticari ilişki olup bu ilişki sebebiyle çekin verildiğini, müvekkilinin de … Deri’den alacağına istinaden bu çeki aldığını, bu hususların tarafların ticari defterleri ile de sabit olduğunu, İcra müdürünün kıymetli evraktaki alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığını araştırma yetkisi olmadığını, İcra Mahkemesine itiraz edilmediğini, davacı tarafın Çatalca İcra Hukuk Mahkemesi … Esas dosyası ile yapmış olduğu zamanaşımı ve diğer iddialarının reddedildiğini, borçlunun yasal takibe itiraz ederken zamanaşımı itirazını ileri sürmediyse menfi tespit davası sırasında da bunu ileri süremeyeceğini, kambiyo senetlerine takipte icra dairesine itiraz eden borçlunun hem geçersiz bir itiraz yaptığı gibi hem de zamanaşımı itirazında dahi bulunmadığını, davanın reddine, davacı aleyhine %20 tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE: Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmıştır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı dosyası ile Çatalca İcra Müdürlüğü, Çatalca İcra Hukuk Mahkemesi, İstanbul …. İcra Hukuk Mahkemesi, İstanbul …. İcra Dairesi, … Bankası, İstanbul Anadolu …. İcra Ceza Mahkemesi müzekkere cevapları dosyamız arasına alınmıştır.
07/03/2022 tarihli Bilirkişi … tarafından dosyaya sunulan raporda Dava konusu menfi tespiti talep edilen çek bilgilerinin aşağıdaki gibi olduğu; …bank …. Şubesi …. nolu 28.02.2011 vadeli 23.000,00 TL bedelli, Keşidecisi …, Lehdarının …. San. Tic. Ltd. Şti., olduğu, Çekin keşidecisinin davacı olduğu ve çekin ödenmediğinin sabit olduğu, Dava konusu çekin arkasında ibraz anındaki ve icra takibindeki cirantaların şu şekilde tespit edildiği; Çekin ibraz anındaki görüntüsünde; Keşidecisi …, Lehdarı …. San. Tic. Ltd. Şti., Cirantalar; … Tıbbi Cihazlar, … Deri San. Tic. Ltd. Şti., …. Bilgisayar Sist. San. Tic. Ltd. Şti., … Bilgisayar Dış Tic. Ltd. Şti., olduğu, çekin ibraz anında davalının çek arkasında ciranta olarak yer almadığı, takip anındaki çekin görüntüsünde ise; … Deri San. Tic. Ltd. Şti.’den sonra davalı …’nın cirosu olduğu ve … Bilgisayar Sist. San. Tic. Ltd. Şti.’ne ciro edilmiş gözüktüğü, Dolayısıyla davalının çekin ibraz anında çek arkasında ciranta olarak yer almadığı, icra takibine konu edildiğinde, davalının ciranta olarak eklenmiş olduğu, Davalı tarafından sunulan ancak davalı ticari defterleri ile tesvik edilmeyen delillere göre; davalının dava konusu çeki … Deri firmasından aldığı, çeki …. Bilgisayar firmasına verdiğinin gözüktüğü, ancak dava konusu çek davalı elinde olmakla birlikte, karşılıksız çek bedelini kendisinden sonraki cirantalardan kime ne şekilde ödediğine ilişkin bir delil sunulmadığı, Davacı tarafından her ne kadar davalı ile aralarında ticari ilişki olmadığı ve buna göre davalının yetkili hamil olmadığı iddia edilmiş ise de, zaten davacının ticari ilişkisinin çekin lehdarı olan … Tıbbi Cihazlar ile olduğu, davalının ise sunulan delillere göre çeki ciro ile … Deri’den almış olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Dava, İİK madde 72 ‘e göre açılan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
Davacı tarafından varlığı inkâr edilen bir hukuki ilişkinin mevcut olmadığının (yok olduğunun) tespiti için açılan davaya menfi (olumsuz) tespit davası denir.
Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir.
Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır.
Önemle vurgulanmalıdır ki; menfi tespit davasında deliller normal bir hukuk davasındaki gibidir: Menfî tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer; fakat, davacıya (borçluya) düştüğü hâller de vardır: Davacı (borçlu), davalının (alacaklının) varlığını iddia ettiği hukuki ilişkiyi (meselâ borcu) sadece inkâr etmekle yetinmekte ise, yani bu hukuki İlişkinin (borcun) hiç doğmadığını ileri sürmekte ise ispat yükü davalıya düşer. Çünkü, hukuki ilişkinin (borcun) varlığını iddia eden davalı olduğu için, ispat yükü davalı alacaklıya düşer (HMK m. 190; MK m.6). Fakat, senedin karşılıksız olduğunu ispat yükü, davacıya (borçluya) düşer. – Bunun gibi, davacı (borçlu), davalının (alacaklının) iddia ettiği alacağın ödeme, ibra ve takas gibi bir nedenle son bulduğunu ileri sürerse, bu iddiayı ispat yükü de davacı borçluya düşer (Kuru, s:143).
“… Mahkemece, yapılan yargılama uyarınca, davaya konu çekin takas işlemleri için bankaya ibraz edildikten sonra keşideci tarafından geri alınıp meblağı ve tarihi değiştirilip tekrar ciro edildiğinden, bankaya ibrazdan sonraki işlemlerden ibrazdan önceki cirantaların sorumlu olamayacağı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve özellikle dava konusu çekin hem miktar kısmının hem de 14.09.2012 olan keşide tarihinin 14.01.2013 olarak tahrif edilip 14.01.2013 tarihinde de bankaya ibraz edilmiş olduğunun anlaşılmasına ve bu nedenle çekin gerçek keşide tarihine göre ibraz müddeti içinde bankaya ibraz edilmeyen çek sebebiyle cirantaların sorumluluklarının ortadan kalkmasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA,..” T.C. Yargıtay …. Hukuk Dairesi, … Esas, … Karar.
Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki uyuşmazlık Çatalca İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasındaki takibe konu çeklerden ötürü davacının davalıya borçlu olup olmadığı, çekin kambiyo vasfında olup olmadığı ve zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, çekin istirdadının şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmakta olup bu kapsamda yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda Çekin ibraz anındaki görüntüsünde; Keşidecisi …, Lehdarı …. San. Tic. Ltd. Şti., Cirantalar; … Tıbbi Cihazlar, … Deri San. Tic. Ltd. Şti., …. San. Tic. Ltd. Şti., …. Bilgisayar Dış Tic. Ltd. Şti., olduğu, çekin ibraz anında davalının çek arkasında ciranta olarak yer almadığı, takip anındaki çekin görüntüsünde ise; … Deri San. Tic. Ltd. Şti.’den sonra davalı …’nın cirosu olduğu ve …. San. Tic. Ltd. Şti.’ne ciro edilmiş gözüktüğü, Dolayısıyla davalının çekin ibraz anında çek arkasında ciranta olarak yer almadığı, icra takibine konu edildiğinde, davalının ciranta olarak eklenmiş olduğu, Davalı tarafından sunulan ancak davalı ticari defterleri ile tesvik edilmeyen delillere göre; davalının dava konusu çeki … Deri firmasından aldığı, çeki …. firmasına verdiğinin gözüktüğü, ancak dava konusu çek davalı elinde olmakla birlikte, karşılıksız çek bedelini kendisinden sonraki cirantalardan kime ne şekilde ödediğine ilişkin bir delil sunulmadığı, davacı tarafından her ne kadar davalı ile aralarında ticari ilişki olmadığı ve buna göre davalının yetkili hamil olmadığı iddia edilmiş ise de, zaten davacının ticari ilişkisinin çekin lehdarı olan … Tıbbi Cihazlar ile olduğu, davalının ise sunulan delillere göre çeki ciro ile … Deri’den almış olduğunun tespit edilmiş olup yukarıda bahsi geçen T.C. Yargıtay ….. Hukuk Dairesi, …. Esas, … Karar sayılı ilamı da dikkate alındığında ibrazdan sonra yapılan cironun TTK madde 705 uyarınca alacağın temliki hükümünde olduğu, davalının yetkili hamil olmadığı, takip hakkının bulunmadığı anlaşılmakla açılan davanın kabulüne, Davalı tarafından davacı aleyhine yürütülen Çatalca İcra Müdürlüğü’nün … Esas Aayılı takip dosyası ve bu takibin dayanağı olan keşidecisi …bank … Şubesi …. nolu 28.02.2011 vadeli 23.000,00 TL bedelli, Keşidecisi …, Lehdarı …. San. Tic. Ltd. Şti. olan çekten dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafından icra dosyasına ödenen 31.831,19-TL nin istirdadına, davacının kötü niyetli olduğunun ispatlanamamış olması nedeni ile de kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
AÇILAN DAVANIN KABULÜNE,
1-Davalı tarafından davacı aleyhine yürütülen Çatalca İcra Müdürlüğü’nün … Esas Aayılı takip dosyası ve bu takibin dayanağı olan keşidecisi …bank …. Şubesi … nolu 28.02.2011 vadeli 23.000,00 TL bedelli, Keşidecisi …, Lehdarı …. San. Tic. Ltd. Şti. olan ÇEKTEN DOLAYI DAVACININ DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE, davacı tarafından icra dosyasına ödenen 31.831,19-TL nin istirdadına,
2-Davacının kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli 2.174,40 TL harçtan peşin alınan 543,62 TL peşin harcın mahsubu ile 1.630,78 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4- Davacı tarafından yatırılan 54,40- TL başvuru harcı, 543,62-TL peşin nispi harç, 7,80-TL vekalet harcı olmak üzere toplam 605,82- TL harcın davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 200,60 TL tebligat müzekkere gideri, 700 TL Bilirkişi ücreti toplamı 900,60 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılıp harcanmayan masrafın karar kesinleştiğinde iadesine,

Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK 394/5 ve 341/1 maddesi gereğince tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/04/2022

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza

“iş Bu Evrak 5070 Sayılı Elektronik İmza Kanununun 5. Madde Uyarınca Güvenli Elektronik İmza İle İmzalanmış Olup, 22. Madde Uyarınca Da Islak İmza İle İmzalanmayacaktır.”